1. Anasayfa
  2. Yargıtay Kararları

1062 sayılı Mukabele-i Bilmisil Kanunu Yargıtay Kararları


Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1991/11922 K: 1992/9234 T: 1.6.1992

Suriyelilere ait taşınmazların tasarrufları yasaklanmış ve kısıtlanmış olduğundan zilyetlik yoluyla kazanılması mümkün değildir. Devamını Oku…

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi E: 2004/4043 K: 2004/11893 T: 14.9.2004

Yolsuz tescil nedeniyle tapunun iptal edilmesiyle yapılan satış sözleşmesi de geçersiz olacağından, kişi verdiği bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince iadesini isteyebilir. Devamını Oku…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2006/576 K: 2006/1231 T: 27.2.2006

1062 sayılı “Hudutları Dahilinde Tebaamızın Emlakine Karşı Mukabele-İ Bilmisil Tedabiri İttihazı Hakkındaki Kanun”un koyduğu misilleme kuralına uygun olarak çıkarılan kararnamelerle 1939 tarihinden itibaren bir suriyeli’nin türkiye’de gayrimenkul iktisabı mümkün olmadığı gibi, bu tarihten sonra bir suriyeli’ye ait taşınmazın da bir türk’e devri mümkün değildir. Devamını Oku…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2005/6651 K: 2005/7232 T: 27.10.2005

Tapulu bir taşınmazın veya bir bölümünün tapu kaydının hukuki değerini yitirmesi için yasada belirtilen koşulların oluştuğunun kanıtlanması gerekir; mahkemece, davacıların dayandıkları delillerin tümü toplanmadığı için kazanmanın gerçekleşip gerçekleşmediği anlaşılmamaktadır; lübnan uyruklu bir kişinin Türkiye’deki taşınmazının edinilip edinilmeyeceğinin öncelikle gözönünde tutulması gerekir.

Devamını Oku… Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2004/3304 K: 2004/5177 T: 22.4.2004

Suriye uyruklu bütün özel ve tüzel kişilerin, Türkiye’de bulunan taşınmaz ve taşınır malları ile bütün hak ve menfaatlerine 28.5.1927 gün 1062 sayılı kanun hükümlerine müsteniden hazinece el konulmuştur Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 1993/6100 K: 1993/7439 T: 15.7.1993

Suriye uyruklu miras bırakanın devletçe el konulan taşınmaz malları doğrudan Türk mirasçısına geçmez. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2004/13816 K: 2004/13771 T:23.11.2004

Yunanistan mevzuatındaki gelişme ve bu yazılar; Türk vatandaşlarının Yunanistan’da taşınmaz malları tevarüs (miras) yoluyla edinemeyecekleri, kök murisin ve ara murislerin olum tarihleri itibariyle taşınmaz malları tevarüs ve serbestçe tasarruf yönünden fiili bir karşılıklılığın bulunmadığını açıkça göstermektedir. Devamını Oku…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1989/13704 K: 1989/14728 T:14.12.1989

Bir Türk’ün, Suriyeli’ye ait Türkiye’de bulunan taşınmazı gerek bir muameleyle ve gerekse zilyedlik yoluyla iktisabı mümkün değildir. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 1995/4314 K: 1995/5093 T:25.04.1995

Yabancıların mirasçılığı ise, mütekabiliyet şartına bağlı olmakla; Türk uyruklu olmayan bir yabancının bir Türk Vatandaşına mirasçı olabilmesi için, söz konusu yabancının memleketinde kendi vatandaşlarına bir Türk’ün mirasçı olabileceğinin kabul edilmiş olması zorunludur. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 1995/12454 K: 1995/13742 T:15.12.1995

Yabancı ülke mevzuatında bir engel olmamakla beraber Türk vatandaşlarının o ülkede taşınmaz mal edinmeleri şu veya bu biçimde fiilen engelleniyorsa, Tapu Kanununun 35. maddesinde açıklanan edinme engelinin bulunmadığını söylemek mümkün değildir. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2000/1715 K: 2000/4950 T: 18.04.2000

Yabancı ülke taşınmazın bulunduğu yer bakımından (örneğin sahilde bulunan taşınmazlarla ilgili) izne bağlılık ve yasaklamalar getirilmişse, bizim mevzuatımız bakımından engel olmasa bile sahildeki taşınmazın yabancı tarafından edinilebileceği kabul edilemez. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2000/5883 K: 2000/7449 T: 05.06.2000

En önemli nokta 28.5.1927 günlü 1062 sayılı kanunda ifade edildiği üzere idari karar veya istisnai kanunlarla Türk uyruklular bakımından mülkiyet haklarının kısmen veya tamamen sınırlanıp, sınırlanmadığının daha açık bir ifade ile fiili durumun belirlenmesidir. Yabancı ülke mevzuatında bir engel olmamakla beraber Türk Vatandaşlarının o ülkede taşınmaz mal edinmeleri şu veya bu biçimde fiilen engelleniyorsa, Tapu Kanununun 35. maddesinde açıklanan edinme engelinin bulunmadığını söylemek mümkün değildir. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2002/5596 K: 2002/6516 T:14.05.2002

Yabancı ülke taşınmazın bulunduğu yer bakımından (örneğin sahilde bulunan taşınmazlarla ilgili) izne bağlılık ve yasaklamalar getirilmişse, bizim mevzuatımız bakımından engel olmasa bile sahildeki taşınmazın yabancı tarafından edinilebileceği kabul edilemez. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2004/1803 K: 2004/3241 T:15.03.2004

Suriye uyruklu şahsın gayrimenkulleri mirasçısı Türk dahi olsa ona geçmez. Sadece emanete alınan bedelleri Türk mirasçısına verilir. Devamını Oku…

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2004/13816 K: 2004/13771 T:23.11.2004

Yukarıda gösterilen Yunanistan mevzuatındaki gelişme ve bu yazılar; Türk vatandaşlarının Yunanistan’da taşınmaz malları tevarüs (miras) yoluyla edinemeyecekleri, kök murisin ve ara murislerin olum tarihleri itibariyle taşınmaz malları tevarüs ve serbestçe tasarruf yönünden fiili bir karşılıklılığın bulunmadığını açıkça göstermektedir. Devamını Oku…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2003/1411 K: 2003/4074 T: 7.4.2003

Dava konusu 36 parsel sayılı taşınmazdaki kayıt malikinin Suriye uyruklu mirasçılarının paylarının tespit edilmesi, bu paylar yönünden kabul kararı verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Devamını Oku…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2003/12488 K: 2003/13472 T: 15.12.2003

Kayıt malikinin Suriye uyruklu mirasçılarının yanında Türk tabiiyetinde olan mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmaktadır; Türk uyruklu kişilerin çekişmeli taşınmazdaki paylarını tasarruf etmeleri de yasaca engellenmiş değildir. Devamını Oku…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/8-9 K: 2006/170 T: 12.4.2006

Kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazın adına tespit ve tapu kaydı oluşturulan kişinin bakanlar kurulu kararı ile Türk vatandaşlığının kaybettirilmesine karar verilmiş ise de; kayıt maliki, halen bu kişi olduğundan davada tapu malikinin yurtdışına çıktığı ve kendisinden haber alınamadığı ileri sürüldüğünden, tüm aramalara rağmen bulunamayan kimseyi temsilen kayyım atanması gereklidir. Devamını Oku…

1062 sayılı Mukabele-i Bilmisil Kanunu Yargıtay Kararları
1062 sayılı Mukabele-i Bilmisil Kanunu Yargıtay Kararları