Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/811 K: 1987/1217 T: 16/12/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

mülkiyeti vakıflar genel müdürlüğüne ait kiracı tarafından yapılan yapı 2981 sayılı yasa kapsamında kaldığından önceden verilen ruhsatın iptali ile yıktırılmasına karar verilmesinde isabet bulunmadığı, kiracı tarafından yapılan yapı henüz vakıflar genel müdürlüğüne teslim edilmediğinden malvarlığında bir azalmadan sözedilemiyeceği nedeniyle tazminat isteminin dayanağı bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/355 K: 1987/1214 T: 16/12/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Belediye meclisi kararı ile kabul edilen ancak bayındırlık ve iskan bakanlığı tarafından paraf edilmiş alan 1/5000 ölçekli nazım imar planının onaylandığından söz edilemiyeceği nedeniyle nazım imar planı kararından bakanlığı olan 1/5000 ölçekli uygulama imar planının kabulündeki izlenen yöntemle mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/1098 K: 1987/1181 T: 15.12.1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu 1905 yılında yanan Üryanizade yalısının yerine dokümanlardan yararlanılarak yapılan yapının korunması gerekli kültür varlığı olduğu anlaşıldığından, sözü edilen binanın tescil edilmemesine ilişkin Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek kurulu kararında isabet yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/622 K: 1987/1163 T: 26/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

6785 sayılı imar kanununun 42. maddesinin uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 32.maddesindeki sıralamaya uyulmaması hususunun düzenlemeye giren alanlardaki iki parselin dışında başka parseller için de söz konusu olup olmadığının ve davacıların paydaşı olduğu parsel üzerindeki etkisinin ne olacağının araştırılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/1165 K: 1987/1162 T: 26.11.1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Üzerinde eski eser olan su sarnıcı ve bahçe duvarı bulunan taşınmazda evvelce verilen Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu kararında eski eserin korunarak yeni bina yapılması kararlaştırılmışken; bu kurulun görüşü alınmaksızın anılan taşınmazın imar planı değişikliği yapılarak park ve çocuk bahçesi olarak belirlenmesi yerinde değildir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/183 K: 1987/1157 T: 26/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

6785 sayılı yasanın 33. maddesine göre, 5 yıllık bekleme süresi dolduktan sonra daimi inşaat ruhsatı verilmesi istemi üzerine, idarece istenilen belgelerin tamamlanmasına karşın idarece işlem yapılmaması nedeniyle davacının yeniden başvurusu, parselasyon yaptırdığı takdirde ruhsat verilebileceği gerekçesiyle reddedilmiş, davacı 30.1.1984/günlü dilekçeyle istenileni belediyeye verdiğinden, davacının bu tarihten itibaren 60 gün beklemesi, idarece cevap verilmemesi halinde müteakip 60 gün içerisinde dava açması mümkün bulunduğundan mahkemece davanın süreden reddinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/722 K: 1987/1147 T: 24/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, turizm amaçlı imar uygulama planının davacılara ait iyi vasıflı narenciye bahçesinin bir bölümünün turistik alanı olarak tarım dışı amaca tahsisinin kamu yararı ve planlama ilkelerine aykırı olduğu, davacıların konut kullanımına ayrılan taşınmazların tarım alanından konut alanına geçiş bölgesinde yer alması nedeniyle düşük inşaat emsali verilmesinde ise planlama ilkelerine aykırılık bulunmadığı, kıyı boyunca önerilen turizm tesis alanı bandında kıyıya dik iki yol bağlantısı ihtiyacı karşılamaktan uzak olduğu nedeniyle yeni bir düzenleme ile eksikliğin giderilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/617 K: 1987/1123 T: 18/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Konut tahsisinin iptali amacıyla kendilerine konut tahsis edilmeyenler tarafından açılan davada Danıştay’ca verilen iptal kararı konut tahsisi yapılan kişilerin tümünü ilgilendirdiğinden bu kararın ilgili kişilere bildirilmesinin kararın gereği olduğu, buna ilişkin tebligat ile konutların tahliyesini amaçlayan tebligatın, bakanlık onayının geri alınarak tapu verilmesi istemini içeren başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada süre başlangıcı kabul edilemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/958 K: 1987/1029 T: 11/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

taşınmazın kullanılış biçimini düzenleyen plan kararları arasında ölçek ayrımı yapılmaksızın ve her iki planın bir bütün olduğu göz önünde bulundurularak konuya açıklık getirilmesi gerektiğinden mahkemece üst ölçek kararlarını bir vaka olarak kabul edip alt ölçekteki plan kararlarını sadece üst ölçeğe uygun olup olmaması açısından değerlendiren bilirkişi raporuna istinaden karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/762 K: 1987/1028 T: 11/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Bilirkişi raporunda, sadece davacıya ait taşınmazdan yol geçirilmesi nedeniyle parselin uğradığı zararlardan söz edilerek bunun azaltılmasını sağlamaya yönelik öneriler getirilmesi göz önünde bulundurularak mahkemece planın iptaline karar verilmişse de imar planının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılığı ortaya konulmadığından iptal kararında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/538 K1987/1023: T: 11/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Davacının 1981 yılında belediyeye başvurarak 6785 sayılı yasanın 33. Maddesinin uygulanması isteminden 5 yıl geçmesine karşın taşınmazın kamulaştırılmaması veya inşaat ruhsatı verilmemesi üzerine aynı istekle başvurması halinde taşınmaza ruhsat verilmesi veya kamulaştırması yoluna gidilmesi gerektiği, sonradan raporun alınmasının kısıtlılık süresini uzatmayacağı ve 3194 sayılı yasanın 13.maddesinin kazanılmış hakları ortadan kaldıracak şekilde yorumlanamayacağı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/493 K: 1987/1010 T: 10/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıya ait taşınmazın civarındaki yerde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu bu civardaki taşınmazların il jandarma alay komutanlığına tahsisini öngören imar planı değişikliği mevzuata uygun bulunmayarak iptal edilmiş bulunduğundan, genel nitelik taşıyan bu bilirkişi raporu davacıya ait taşınmazı açısından da geçerli olduğundan, bu konudaki plan değişikliğinin iptali Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/171 K: 1987/999 T: 10/11/1987

Haziran 30, 2024 Suat Şimşek 0

Yıkma işlemine karşı idari yargıda, para cezasına karşı da adli yargıda dava açılması gerektiğinden, her iki işleme karşı idari yargıda dava açılması halinde dosyanın tekemmülünden sonra yıkma işleminin esasının idari yargıda incelenmesi, davanın idari yargının görevine girmeyen kısmının görevden reddi gerekirken, dilekçenin ilk inceleme aşamasında reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/820 K: 1987/949 T: 20/10/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yaptırılan ayrı iki bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporları birbirlerinden tamamen farklı teknik gerekçelere dayandığından ve birbirine ters görüşler yansıttığından, mahkemece, bu durum karşısında sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için üniversitelerin konu ile ilgili bölümlerinde çalışan uzman kişilerden oluşan bir bilirkişi kuruluna yeniden bir bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinden, birbirine zıt olan bu iki rapordan birine itibar edilerek karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/129 K: 1987/900 T: 15/10/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Davacı köyün belediye mücavir alanına alınmasını öngören çevre düzeni planının iptali istemiyle açılan davada seçilen bilirkişilerin gerek mesleki ihtisasları yönünden, gerekse raporun içeriği ve kesin sonuca ulaşılmamış bulunması karşısında mahkemece bu planın iptaline karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/570 K: 1987/774 T: 02/07/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıların taşınmazı ile sahil bandı arasında kıyıya paralel trafik yolu bulunduğu, bu yolla kıyı arasındaki bağlantının yaya yolları ile sağlandığı anlaşıldığından, açılması istenilen yolun plan bütünlüğünü bozucu ve çıkmaz sokak şeklinde olabileceği yolundaki bilirkişi raporu doğrultusunda plan değişikliği önerisinin reddine ilişkin işlemin mahkemece iptaline karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/422 K: 1987/773 T: 02/07/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine davacılara ait taşınmazların park ve otopark yeri olarak belirlenmesinde mevzuata uyarlık görülmeyerek plan değişikliği mahkemece iptal edilmiş ise de sanayii yerleşmesinin olduğu yerlerde yeşil alana daha fazla ihtiyaç bulunduğu nedeniyle plan değişikliğinin park alanı ile ilgili bölümünün iptalinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5266 K: 2004/120 T: 14.1.2004

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

3194 sayılı Yasanın 40. maddesi ile getirilen düzenleme; enkaz veya birikintilerin, gürültü ve dumana neden olan tesislerin, hususi mecra, lağım, çukur, kuyu, mağara ve bunların benzerlerinin umumun sağlık ve selametini ihlal edenlerini veya şehircilik, estetik veya trafik bakımından sakıncalı olanlarını kapsamakta olup, uyuşmazlığa konu olaydaki yapının çatısında ve bahçesinde bulunan reklam panoları Yasada yapılan bu tanımlama ve mahzur tevlit eden unsurlar içerisinde yer almadığından anılan maddeye dayanılarak reklam panolarının kaldırılması yönünde işlem tesis edilmesinde ve arsa sahibine aynı kanunun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/4857 K: 2004/142 T: 14/01/2004

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu yapıların her türlü fenni mesuliyeti üstlenilerek ruhsat başvurusunda bulunulması, yıkım işleminin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararının temyizen incelenerek yapıların 3194 sayılı imar kanununun 26. maddesi kapsamında kaldığından bahisle bozulmuş olması karşısında, para cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/698 K: 1987/671 T: 02/07/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Uygulama planında “turistik gezi ve dinlenme alanı, günü birlik kullanım alanı” olarak ayrılan ve bu amaçla belediyece kamulaştırılan taşınmaz kamulaştırma tebligatından önce plan değiştirilerek “haliç düzenleme alanı, yeşil alan, oyun alanı, kamuya açık alan” olarak belirlenmişse de iki planda da taşınmaz kamunun yararlanması yönünden ve fonksiyonu açısından genelde aynı amaca yönelik olduğundan ve her iki tahsis amacının gerçekleştirilmesinin belediyenin yetki ve görev alanı içinde bulunduğundan kamulaştırmada isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle işlemin mahkemece sonradan yürürlüğe giren planının önceki planı ortadan kaldırdığı gerekçesiyle iptalinin yerinde olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1352 K: 1987/656 T: 22/06/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıların inşaatının bitişik parseldeki yapıya zarar vermesi üzerine bu yapı sahibinin adliye mahkemesinde davacılar aleyhine açılan dava sonucu tazminata hükmedilmiş ve bu kez davacılarda idare mahkemesinde açtıkları davada bu tazminatın ödenmesine mevzuata aykırı inşaat ruhsatı verilmek suretiyle belediyenin sebep olduğunu öne sürdüklerinden davanın bir rücu davası olması, idari dava türleri arasında böyle bir dava türü bulunmaması nedeniyle davanın görev yönünden reddi Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1368 K: 1987/648 T: 22.6.1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Daha önce mevzuata aykırı ruhsat verilip de bu ruhsat ve eklerine göre inşa edilen ve inşa halindeki yapılarla her ne sebeple ruhsat ve kullanma izni iptal edilen yapılar için ( tehlike arz edenler hariç ) daha önce verilmiş bulunan ruhsat ve kullanma izinleri müktesep hak kabul edileceği yolundaki hüküm İdare tarafından verilen ruhsatın yine idarece geri alınması veya iptali durumunda uygulanabilir. Ruhsatın mahkeme kararıyla iptal edilmesi durumunda ise uygulanamaz. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/311 K: 1987/636 T: 16/06/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

İdare mahkemesince keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak uyuşmazlığa konu taşınmazların konut alanından çıkarılıp müze inkişaf alanı olarak belirlenmesine ilişkin imar planı değişikliğinin; şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından değerlendirilmesi ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu yola başvurulmaksızın plan değişikliğinin iptali yoluna gidilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/391 K: 1987/615 T: 09/06/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Belediye meclisi kararı ile yat çekek yeri olarak kullanılması uygun görülen ve ayrı iki bakanlıkça yat çekek yapımı amacıyla ön izin verilen taşınmazın belediyece, hazine arazisi veya orman olup olmadığı araştırılmadan ön izin sahiplerinden birisine ait mevzi uygulama imar planının kabulünde mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1326 K: 1987/534 T: 12.5.1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Köyün görevleri arasında dinlenme parkı yapımı bulunmamakla birlikte değişen ve gelişen koşullar karşısında köyün sosyal durumuna ve gereksinimine göre dinlenme parkı için kamulaştırma yapabilir. Ancak davacıya ait taşınmazın köy merkezine uzak olduğu ve köy merkezinde yeterince arsa bulunduğu anlaşıldığından kamulaştırma işleminin Mahkemece iptalinde sonucu itibariyle isabetsizlik yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/7 K: 1987/402 T: 20/04/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, şartlı iskan bölgesinde %25 ten fazla eğilimli arazide 2 kata kadar bina yüksekliği verilebileceğini öngören imar planına karşın, %36 eğilimli yerde 3 kat için verilen inşaat ruhsatının imar planına aykırılığı nedeniyle mahkemece ruhsatın iptaline karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1289 K: 1987/391 T: 16/04/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıya ait parselde bulunan yapının çevresiyle birlikte incelenerek adada yerleşik bir yapılaşma nizamının oluşup oluşmadığının mevcut yapılaşmayla estetik bir mahsur yaratıp yaratmadığının araştırılması ve sonucuna göre imar yönetmeliğinin 129. maddesinin olaya uygulanıp uygulanmayacağının karara bağlanması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1261 K: 1987/341 T: 9.4.1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planı insan, toplum, çevre münasebetlerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatırımların yer seçimlerim ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın koruma, kullanma dengesini en rasyonel biçimde belirlemek amacıyla hazırlanır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1079 K: 1987/296 T: 26/03/1987

Haziran 29, 2024 Suat Şimşek 0

Yeniden bir düzenleme yapılması gerektiği gerekçesiyle Danıştay’ca iptal edilen imar planı üzerine belediyece hazırlanan plan teklifinin bakanlıkça onanmaması işleminin iptali istemiyle açılan davada yeni planın mevzuata uygun olup olmadığı konusunda inceleme yapılması işleminin kesinleşmiş iptal kararının yerine getirilmemesi şeklinde değerlendirilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1282 K: 1987/276 T: 19/03/1987

Haziran 28, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişilerce düzenlenen raporda, plan değişikliğinin imar mevzuatı yönünden uygun olup olmadığı belirlenmeksizin sadece birçok yapının kamulaştırılmasına veya yıktırılması gerektiği, mevcut yolun genişletilmesi ile yetinilmesi yolundaki görüşler esas alınarak mahkemece dava konusu plan değişikliğinin iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1046 K: 1987/239 T: 12/03/1987

Haziran 28, 2024 Suat Şimşek 0

İdare mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişilerce düzenlenen rapor ve ek rapor yetersiz incelemeye dayalı olduğundan, yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gerekirken bu yola başvurulmaksızın soyut gerçeklerle ve bilirkişi raporuna kısmen aykırı olarak karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/804 K: 1987/184 T: 19.2.1987

Haziran 28, 2024 Suat Şimşek 0

Hisseli taşınmazın, ortaklığın giderilmesi davası sonucunda üzerindeki gecekondu ile birlikte belediyece satın alınarak belediye adına tescil edilmesi üzerine, daha sonra belediyece kamulaştırma bedeli karşılığında üçüncü bir kişiye takas edilmesinde ve bedeli ödenmiş gecekondunun 2981 sayılı Yasada öngörülen anlamda gecekondu sayılması mümkün olmadığından, 2981 sayılı Kanun uyarınca tahsis yapılmaması işleminde hukuka aykırılık yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/44 K: 1987/134

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmazın bulunduğu bölgede orman kadastro çalışmaları yapılmasının o yerin orman olduğunun kabulünü gerektirmeyeceği gibi, taşınmazın belediye sınırları içine alınarak imar planı kapsamına dahil edilmiş olması karşısında da yapının Orman Bölge Müdürlüğünce durdurulmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/772 K: 1987/110 T: 9.2.1987

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

1/5000 ölçekli Boğaziçi Nazım imar planında, anılan planın açıklama raporunda da belirtildiği üzere mevzi imar planları bulunan, şartları değiştirilmiş iskan alanı içerisinde kalan taşınmazın 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun Boğaziçi alanında nüfus ve yapı yoğunluğunu artırıcı plan değişikliği yapılamayacağı ve Boğaziçi kıyı ve sahil şeridinde ve öngörünüm bölgesinde konut yapılamayacağı yolundaki kuralları ile Boğaziçi peyzajındaki etkinlik durumu göz önünde bulundurularak 1/1000 ölçekli uygulama planında sosyal donatı alanı olarak belirlenmesinde isabetsizlik yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1241 K: 1987/83 T: 21/01/1987

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, davacıya ait parsel üzerine, eski imar planı döneminde komşu parsellere yapılan yapılar emsal alınmak suretiyle yapı yapılması uygun görüldüğü gerekçesiyle imar durumu düzenlenmesi yolundaki başvurunun reddine ilişkin işlem mahkemece iptal edilmişse de yürürlükte bulunan imar planı esaslarına uygun olarak düzenlenen imar durumunda isabetsizlik görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/810 K: 1987/78 T: 21/01/1987

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

634 sayılı kat mülkiyeti kanununun 44.maddesine göre mevcut binaya kat ilavesi veya çekme kat yerine tam kat yapılması için kat malikleri kurulunun oybirliğiyle karar verilmesi gerektiğinden, önceden verilen inşaat ruhsatının belediyece kat malikleri kurulu kararı olmadığı nedeniyle geri alınmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/247 K: 1987/5 T: 15/01/1987

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

775 sayılı yasaya göre bayındırlık ve iskan bakanlığınca davacıya kiralık konut olarak tahsis edilen konutun tahsisten 13 yıl sonra bakanlıkça onaylı hak sahipliği listesinde bulunmadığı gerekçesiyle davacıya mülk konut olarak tahsis edilemeyeceği yolunda tesis edilen işlemde istikrar ilkesine uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1216 K: 1986/1225 T: 24/12/1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

İlk bilirkişi raporu ve ek rapor uyuşmazlığı yeterince açıklığa kavuşturmuş bulunduğundan, bu konuda mahkemece ikinci bir bilirkişi incelemesi yoluna gidilmesinde isabet görülmediği, keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu çok yoğun yapılaşma getiren dava konusu imar planı değişikliği işlemi ile buna dayalı tevhit işleminde mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1031 K: 1986/1166 T: 18/12/1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

İlçe belediye meclisince hazırlanan imar planı veya değişiklik önerilerinin, yapılacak inceleme sonucunda büyükşehir belediye başkanınca onaylanabileceği, değiştirilerek onaylanabileceği veya yeniden görüşülmek üzere reddedilerek meclise iade edilebileceği, ilçe belediye meclisinin büyükşehir belediye başkanının iadesi karşısında idari yargı merciine başvurulabileceği gibi 2/3 çoğunlukla ısrar edebileceği cihetle, mahkemece ilçe belediye meclisinin plan değişikliği önerisinin büyük şehir belediye başkanı tarafından uygun görülmemesi işleminin büyükşehir belediye başkanına uygulama imar planlarını kesin olarak reddetme yetkisi tanınmadığı gerekçesiyle iptalinde mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1327 K: 1986/1165 T: 18/12/1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Mülkiyeti belediyeye ait alan ve imar planında yeşil sahaya ayrılan yerde kıyı kenar çizgisi ile çakışacak şekilde sahil şeridi bırakılmadan inşa edilen gazino, bitişikteki dinlenme evlerinin malikleri tarafından açılan dava üzerine verilen inşaat ruhsatı ile işletme ruhsatının mahkemece iptaline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak temyiz aşamasında ibraz edilen belgelere göre mahkeme kararının verilmesi tarihinden önce planda değişiklik yapılarak burada yapı yapılması öngörüldüğünden, plana göre ruhsat istenmesi halinde belediyece bu konuda işlem tesis edileceğinin doğal olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/711 K: 1986/1164 T: 18/12/1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Mülkiyeti hazineye ait taşınmaz üzerindeki yapının zilyetliğini bağışlama suretiyle devralan kişinin 2981 sayılı yasa uyarınca başvurusu üzerine belediyece tespit ve değerlendirme yapılarak yapının muhafazası öngörüldüğünden söz konusu yapı için bu kişinin zilyet sayılmayacağı gerekçesiyle mal müdürlüğünce tapu tahsis belgesi verilmemesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1323 K: 1986/1135 T: 16.12.1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Zafer Parkının otopark ve yeraltı çarşısı olarak tahsisine ilişkin imar planı değişikliği işleminde çağdaş kentlerde özel otolara kolaylık sağlamak yerine bunların kent merkezlerinden uzaklaştırma çarelerinin arandığı, yoğun yapılaşma yüzünden yeşil alanların genişletilmesinin gerekli olduğu ve bu alanların rengi yeşil alanı değil fakat ağaç türünden yoğun bitki örtüsünü anlamak gerektiği, çimenlik alanın yeşil alan niteliği taşımadığı nedenleriyle şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1047 K: 1986/1132 T: 16.12.1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

442 sayılı Köy Kanununda köy konağının ve Atatürk heykelinin çevresinde görünüşü engelleyen yapıların kaldırılacağı yolunda bir görev yer almadığı gibi, bu hususun köylünün ihtiyari işlerinden de sayılmadığı, ilçe dahilinde yapılacak kamulaştırmalarda kamulaştırma bedelinin takdiri görevi oluşum şekli 2942 sayılı yasada gösterilen kıymet takdir komisyonlarına ait bulunduğundan, köy ihtiyar kurulunun kamulaştırma kararı ile taşınmaza değer takdirine ilişkin kararlarının iptalinde mevzuata aykırılık yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1035 K: 1986/1128 T: 11/12/1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Mahkemece, turizm alanı ve onaylı imar planında da kamping alanı olarak belirlenen ve Antalya bayındırlık ve fen elemanlarınca davacı şirkete teslim edilen sahada verilen ruhsat üzerine yapılmakta olan yapının ruhsat iptal edilmedikçe orman başmüdürlüğünce durdurulamayacağı gerekçesiyle durdurma işlemi iptal edilmişse de orman genel müdürlüğünce aynı mahkemeye ruhsat iptali için dava açıldığı anlaşıldığından, ruhsat iptali davası sonuçlanmadan, bu davanın karara bağlanmasında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1980/1366 K: 1986/1062 T: 9.12.1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu taşınmazın park alanına alınması yolundaki imar planı değişikliği işleminde şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırılık yoktur. Ancak kamulaştırma bedeli takdir edilmediği gibi, kıymet takdiri gününün davacıya tebliğ yahut ilanen tebliğ edildiğinin de idarece açıklanmamış bulunması karşısında kamulaştırma işleminin temel öğelerinden birini oluşturan kıymet takdirindeki bu noksanlık kamulaştırma işlemini şekil yönünden sakatladığından anılan taşınmazın park alanı için kamulaştırılmasında mevzuata uyarlık yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1279 K: 1986/1051 T: 09/12/1986

Haziran 27, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsatlı yapıya ruhsatsız olarak yapılan eklenti ve ilave katların ruhsatsız inşaat niteliğinde olup, ruhsat ve eklerine aykırılık olarak düşünülemeyeceğinden, 2981 sayılı kanuna göre ruhsat almak isteyen davacının 5.7.1985/gününde yayınlanarak yürürlüğe giren otopark yönetmeliğinin 18.maddesi uyarınca yapının ruhsatlı kısımlarının ruhsatının alındığı tarihte yürürlükte bulunan otopark yönetmeliğinin uygulanmasını isteyemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/467 K: 1986/762 T: 07/10/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planında kısmen yola rastlayan taşınmazın üzerindeki binanın etrafına duvar çekilmesi için vaki ruhsat isteminin ancak yola rastlayan bölüme duvar yapılamayacağı, geri kalan kısım için ise inşaat izninin yola isabet eden kısmının bedelsiz terki koşuluna bağlanamayacağı nedeniyle reddinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/893 K: 1986/747 T: 25/09/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

Düzenleme sahası olarak belirlenen bölgedeki parsellerin üzerinde yapılaşma olması, tevhit, ifraz yada terkle imar planına uygun hale gelebileceği nedeniyle bu parsellerin düzenleme dışında bırakılarak davacıya ait parselin de bulunduğu bir takım parsellerin parselasyona tabi tutulmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/354 K: 1986/692 T: 26/06/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

Evvelce 3.şahsa yapılan satış işleminde taşınmazın alanının yanlışlıkla eksik hesaplandığı gerekçesiyle farkın da satışının yapılması işlemine karşı açılan dava reddedilmişse de mahkemece evvelce yapılan satış ile bu satışın neye istinaden yapıldığı, 41.maddeye göre yapılan bir satış söz konusu ise bu maddeye uygun olup olmadığının incelenmeksizin karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/332 K: 1986/674 T: 26/06/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, parselasyona tabi tutulan alandan kamulaştırılacak alan çıkarıldıktan sonra kalan bölüm üzerinden düzenleme ortaklık payı alınması gerekirken, önce düzenleme ortaklık payı alınarak böylece düzenleme ortaklık payının yasada öngörülen orandan fazla alınmasından isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/214 K: 1986/673 T: 31/12/2010

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, ruhsatsız başlanılan yapıya sonradan verilen inşaat ruhsatının mevzuata uygun olmadığı nedeniyle mahkemece kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre iptal edilmişse de 3290 sayılı kanunla değişik 2981 sayılı kanunun 9-a/2 maddesi karşısında uyuşmazlık konusu ruhsatın anılan yasa kuralı kapsamına girip girmediğinin belirlenmesi gerektiğinden mahkeme kararının bozulması Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/317 K: 1986/566 T: 28/05/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planında yeşil alan olarak belirlenen yerde geçici ruhsatla büfe yapıldığı anlaşıldığından, koşulları gerçekleşse bile böyle bir yere daimi ruhsat verilemeyeceği, taşınmazın imar programına alınıp alınmadığı konusundaki dilekçenin 6785 sayılı imar kanununun 33.maddesinde belirtilen nitelikte bir başvuru olarak kabul edilemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/310 K: 1986/559 T: 28.5.1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

442 sayılı Köy Kanununda fırın yapımı köyün zorunlu ve isteğe bağlı işleri arasında sayılmamış ise de; insanların temel gıdasını teşkil eden ekmeğin düzenli ve sağlıklı bir biçimde üretilerek köylüye iletilmesinde kamu yararı bulunduğundan, fırın yapmak amacıyla köy ihtiyar kurulu kamulaştırma yapabilir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/306 K: 1986/532 T: 21/05/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

İdare mahkemesince, imar planında davacılara ait taşınmazın yol olarak belirlendiğinden bahisle davanın reddine karar verilmişse de dosyada mevcut imar planı krokisinde sadece virajlı mevcut yolun belirtildiği, kamulaştırılan kesimin imar planında yer almadığının açıkça anlaşılması karşısında imar planına dayalı kamulaştırmadan söz edilemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/301 K: 1986/479 T: 13/05/1986

Haziran 25, 2024 Suat Şimşek 0

Ortak yerlerden sayılan kapıcı dairesi ile sığınağın kat malikleri kurulunca oybirliğiyle alınmış bir karar olmamasına karşın ruhsatsız olarak dükkana dönüştürülmesi nedeniyle 2981 sayılı yasa uyarınca bu işyerine verilen inşaat ruhsatı ile yapı kullanma izninin tüm kat maliklerine teşmil edilmesi yolunda belediyece yapılan işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/147 K: 1986/404 T: 17/04/1986

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Mevzuata uygun biçimde kabul edilen 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planından sonra hazırlanan 1/1000 ölçekli plan teklifinin onay isteminin usul ve esas yönünden herhangi bir noksanlığı bulunduğu öne sürülmeksizin, hazırlanmakta olan nazım plan çalışmalarında dava konusu parsellerin durumunda değişiklik olup olmayacağının belli olmaması nedeniyle reddine ilişkin belediye meclisi kararında mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1983/529 K: 1986/383 T: 16/04/1986

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu koruma imar uygulama planının dayanağını oluşturan gayrimenkul eski eserler ve anıtlar yüksek kurulu kararında, davacının taşınmazının durumunun antik sur duvarları ile ilgili kazı ve restorasyon çakışmaları başladığında değerlendirileceği belirtilmiş ve bu yerle ilgili henüz bir sonuca varılmamış olmasına karşın, koruma imar planında söz konusu taşınmaz inşaat yaklaşma sınırı içinde ticari eylem (çay ve kahvehane) bölgesi olarak belirlenmek suretiyle, gayrimenkul eski eserler ve anıtlar yüksek kurulu kararında öngörülmeyen yeni kullanımlar getirilmesinde yasaya uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2018/103 K: 2018/575 T: 14.2.2018

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Hissesi azınlıkta kalanların bu yenilemeleri sürüncemede bırakmaması için en az 2/3 arsa payı çoğunluğu sağlayan diğer maliklere işlemleri yürütmesi için yetki verilmiş olup olayda 2/3 arsa payı maliki müdahil firma tarafından, davacı tarafından ihtirazı kayıtla yapılan bu teklifi kabul edilmeyerek davacıya ait arsa payının satışına yönelik işlemlere başlanılmasında ve çevre ve şehircilik il müdürlüğü tarafından davacıya ait arsa payının satışa çıkarılmasına dair işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/1020 K: 2017/7237 T: 21.12.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan yerlerde; fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek, sağlık, eğitim ve ulaşım gibi kamu hizmetlerinin düzenli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla riskli alan ilanının yapıldığının açık ve somut şekilde ortaya konulması gerekecektir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/825 K: 2017/1986 T: 30.3.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun 4. maddesi kapsamında hazırlanan dava konusu işletme projesinin ve bunun tapu siciline şerh ettirilmesine dair işlemin yargısal denetimlerinin de idare hukuku ilke ve kuralları çerçevesinde idari yargı yerlerince yapılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 17. Dairesi E: 2015/7755 K: 2016/3022 T: 20.4.2016

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Herhangi bir bölgenin 6306 sayılı Kanun kapsamına proje alanı ilan edilmesi o bölgedeki uygulamaların tamamen durdurulacağı anlamına gelmeyeceği, bu şekilde bir değerlendirmenin mülkiyet hakkını ihlal edeceği, kamusal yarar ile bireysel menfaat arasında denge gözetilmesi gerektiği, mevcut yapıya yönelik olarak işyeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlenmesinin talep edildiği göz önüne alındığında, gecekondu önleme bölgesi ilan edilmesinin işyeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlenmesine engel teşkil etmeyeceği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2020/5969 K: 2021/2353 T: 31.03.2021

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu tapu harcının, riskli yapı niteliği taşıyan taşınmazların yıkılarak 6306 sayılı Kanun kapsamında yeniden inşası sonrasında oluşan bağımsız bölümün ilk satışına ilişkin olduğu, kentsel dönüşüm uygulamasının, 6306 sayılı Kanun’un amacını gerçekleştirmeye yönelik olduğu, uygulama sonrasında inşa edilen konutların üçüncü kişilere ilk satış işlemlerinin de bu Kanun kapsamında değerlendirilmesi suretiyle, anılan Kanun’un 7. maddesinin 9. fıkrası uyarınca vergi ve harçtan istisna olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2020/6224 K: 2021/2347 T: 31.03.2021

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu tapu harcının, riskli yapı niteliği taşıyan taşınmazların yıkılarak 6306 sayılı Kanun kapsamında yeniden inşası sonrasında oluşan bağımsız bölümün ilk satışına ilişkin olduğu, kentsel dönüşüm uygulamasının, 6306 sayılı Kanun’un amacını gerçekleştirmeye yönelik olduğu, uygulama sonrasında inşa edilen konutların üçüncü kişilere ilk satış işlemlerinin de bu Kanun kapsamında değerlendirilmesi suretiyle, anılan Kanun’un 7. maddesinin 9. fıkrası uyarınca vergi ve harçtan istisna olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay VDDK E: 2022/2 K: 2022/7 T: 18.5.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dönüşüm uygulamaları sonrasında inşa edilen yeni yapıların hak sahibi maliklerle müteahhitler tarafından üçüncü kişilere satışında harç istisnası uygulanması gerekmektedir. Ancak 6306 sayılı Kanun’un 7. maddesinin (9) numaralı fıkrasında 10/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7153 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle harç istisnasının sınırları sözleşmenin tarafları yönünden daraltılmış olup harç istisnasına ilişkin olarak yukarıda varılan sonucun Kanun değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihten önceki tarihli satış sözleşmeleri açısından geçerli olduğunun kabulü gerekeceği açıktır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay VDDK E: 2022/2 K: 2022/7 T: 18.5.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dönüşüm uygulamaları sonrasında inşa edilen yeni yapıların hak sahibi maliklerle müteahhitler tarafından üçüncü kişilere satışında harç istisnası uygulanması gerekmektedir. Ancak 6306 sayılı Kanun’un 7. maddesinin (9) numaralı fıkrasında 10/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7153 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle harç istisnasının sınırları sözleşmenin tarafları yönünden daraltılmış olup harç istisnasına ilişkin olarak yukarıda varılan sonucun Kanun değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihten önceki tarihli satış sözleşmeleri açısından geçerli olduğunun kabulü gerekeceği açıktır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2020/1607 K: 2020/2027 T: 2.11.2020

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Alandaki konumu ve yapı sahiplerinin izni doğrultusunda belirlenen yapıların genel yapı stoğu içindeki yapı sınıflarını temsile elverişli olmadığı, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi bulunmadığı gibi yukarıda belirtilen bilimsel verileri içeren teknik incelemenin de yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2020/1908 K: 2020/2030 T: 2.11.2020

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu işlemin dayanağı teknik raporda; teklif riskli alanda yer alan yapıların %87,92’sinin imar mevzuatına aykırı veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilen yapılardan olduğu tespit edildiğinden, bu yapılarla etkileşim içerisinde bulunan 46 adet ruhsatlı yapının da, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere riskli alan sınırına dahil edildiği, riskli alan sınır tespitinin Kanun’un ek 1. maddesinde düzenlenen fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek, sağlık, eğitim ve ulaşım gibi kamu hizmetlerinin düzenli bir şekilde yürütülmesini sağlamak hükmüne uygun yapıldığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/153 K: 2022/958 T: 24.3.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nin 16. maddesinde emsal harici bırakılabileceği belirtilen kullanımlar dışında, imar mevzuatına ve planlama ilke ve esaslarına aykırı olacak şekilde, kreş, anaokulu, sosyal tesisler gibi kullanımların emsal harici bırakılmasında ve Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği uyarınca imar planlarında ayrı lejantlarla gösterilen, farklı fonksiyonlara tekabül eden, ulaşım başta olmak üzere sosyal ve teknik altyapıya getireceği yük birbirinden çok farklı olan bu kullanımların parsel üzerinde konumlandırılacağı alanların belirlenmemesinde de hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/1895 K: 2021/1524 T: 22.9.2021

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 2. maddesi gereğince riskli alan ilan edilen bölgede bulunan ve zemin yapısı ya da üzerindeki yapılaşma bakımından bir risk teşkil edip etmediği hususunda yukarıda açıklandığı şekilde bir incelemeye tabi tutulmayan yapıların, sırf uygulama bütünlüğü sağlamak adına riskli yapılarla bir arada değerlendirilmesinin hukuka, hakkaniyete ve ölçülülük ilkesine uygun olmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/2707 K: 2022/384 T: 9.2.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Kanunda genel hatları düzenlenen kira yardımı konusunun, Yönetmelikle süresi, miktarı gibi ayrıntılarının düzenlendiği, kira yardımı talebinin tahliye tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde yapılmasına yönelik düzenlemenin ise kamu hizmetlerinin aksamaması için idarenin iş ve eylem yükünü planlaması, mali kaynaklarını ayarlamasına yönelik tamamlayıcı bir düzenleme olduğu ve Kanunun genel amacına uygun olduğu, Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/3290 K: 2022/1885 T: 26.5.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Hukuki el atma nedeniyle kamulaştırma bedeli yerine geçmek üzere, taşınmaz bedelinin tazminine karar verilmesi istemiyle açılan davalarda, yargılamanın, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan imar planında taşınmaza verilen kullanım kararının esas alınması suretiyle değil, mer’i imar planındaki kullanım kararının tespit edilerek, bu imar planında taşınmazın kamusal kullanıma ayrılması nedeniyle mülkiyet hakkı üzerinde bir kısıtlılık halinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi suretiyle yapılması gerektiği, bu kapsamda riskli alanlardaki taşınmazların da imar durumunun belirlenmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/3627 K: 2022/385 T: 9.2.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Kentsel dönüşüm işlemleri kapsamında yapılacak uygulamalarda hangi gerekçelerle acele kamulaştırma usulünün uygulanmasının istenildiği konusunda yeterince açıklamaya yer verilmesi gerektiği, belediye başkanlığınca da, listede yer alan taşınmazların tamamının kamulaştırılmasının belediye bütçesi açısından mümkün olmadığı belirtildiği, her iki husus birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu taşınmazların kamulaştırılması bakımından acelelik hali bulunmadığından, acele kamulaştırmaya yönelik dava konusu Bakanlar Kurulu Kararında hukuka uyarlık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/3652 K: 2022/266 T: 2.2.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı hükümleri uyarınca, dava konusu Bakanlar Kurulu Kararına karşı, kararın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren 30 günlük süre içinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra açılan dava süresinde olmadığından esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle, davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/3795 K: 2022/636 T: 24.2.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Davalı idareler tarafından, riskli alan ilanı kapsamında yapılacak uygulamalarda 2942 sayılı Kanun’un 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırma usulünün uygulanmasına ihtiyaç duyulduğu belirtilmekte ise de; hangi gerekçelerle acele kamulaştırma usulünün uygulanmasının istenildiği konusunda yeterince açıklamaya yer verilmediği, alanın riskli alan ilan edilmesinin tek başına acele kamulaştırma yapılması için yeterli olmadığı; dava konusu alanla ilgili tespit ve değerlendirme çalışmalarının tamamlandığı ancak uygulama projelerinin henüz onaylanmadığı, projelerin onaylanmasından sonra öncelikle hak sahipleri ile uzlaşma görüşmelerinin yapılacağı, acele kamulaştırmanın ise uzlaşılamayan hak sahiplerinin taşınmazlarının ediniminde uygulanacağı, günümüz itibarıyla henüz acele kamulaştırmaya yönelik bir iş ve işlemin yapılmadığı ifade edildiğinden, ilan edilen riskli alan sınırları içerisindeki taşınmazların kamulaştırılması açısından “acelelik hali” şartının gerçekleşmediği sonucuna varılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/3808 K: 2022/130 T: 24.1.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu taşınmazın da içinde bulunduğu alanın “Rezerv Yapı Alanı” olarak ilanına ilişkin 24/07/2019 tarih ve 172203 sayılı Bakan olurunun yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği ve bu haliyle dava konusu acele kamulaştırmaya ilişkin Cumhurbaşkanı Kararının dayanaksız kaldığı anlaşılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2021/3930 K: 2022/122 T: 24.1.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Davalı idareler tarafından, riskli alan ilanı kapsamında yapılacak uygulamalarda 2942 sayılı Kanun’un 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırma usulünün uygulanmasına ihtiyaç duyulduğu belirtilmekte ise de; hangi gerekçelerle acele kamulaştırma usulünün uygulanmasının istenildiği konusunda yeterince açıklamaya yer verilmediği, alanın riskli alan ilan edilmesinin tek başına acele kamulaştırma yapılması için yeterli olmadığı; dava konusu alanla ilgili tespit ve değerlendirme çalışmalarının tamamlandığı ancak uygulama projelerinin henüz onaylanmadığı, projelerin onaylanmasından sonra öncelikle hak sahipleri ile uzlaşma görüşmelerinin yapılacağı, acele kamulaştırmanın ise uzlaşılamayan hak sahiplerinin taşınmazlarının ediniminde uygulanacağı, günümüz itibarıyla henüz acele kamulaştırmaya yönelik bir iş ve işlemin yapılmadığı ifade edildiğinden, ilan edilen riskli alan sınırları içerisindeki taşınmazların kamulaştırılması açısından “acelelik hali” şartının gerçekleşmediği sonucuna varılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2022/51 K: 2022/997 T: 28.3.2022

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alan olarak ilan edilen alandaki yapıların, %74’ünün ruhsatsız ve imar mevzuatına aykırı yapılardan oluştuğunun ortaya konulduğu anlaşıldığından, her ne kadar 6306 sayılı Kanun’un 2. maddesine dayalı olarak alan, riskli alan ilan edilmiş ise de; niteliği itibarıyla, alanda anılan Kanun’un Ek-1. maddesinde düzenlenen koşullara dayalı olarak çalışma yürütüldüğü ve esasen Ek-1. madde ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin detayların da belirlendiği 6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği’nin 5. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendine dayalı olarak tesis edilen dava konusu Cumhurbaşkanı Kararının hukuka ve mevzuata aykırı olmadığı sonucuna varılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/715 K: 2017/4408 T: 3.7.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Ortada incelenebilecek dava konusu bir uygulama işleminin bulunmadığı anlaşıldığından, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünce düzenlenen 2015 yılı Kira Yardımı Uygulama Kılavuzunun yayımlandığı tarih olan 20.01.2015 tarihinden itibaren 2577 sayılı Kanunun 7.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen genel dava açma süresi olan 60 günlük dava açma süresinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 29.03.2016 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğundan, işin esasının incelenmesine olanak bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/589 K: 2017/2258 T: 12.4.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alan sınırları içerisinde davacılara ait taşınmazın bulunmadığı dikkate alındığında, davacılar ile mülkiyet bağı veya hukuki ilgisi bulunmadığı açık olan taşınmazların riskli alan olarak ilan edilmesinin, davacıların meşru, kişisel ve güncel menfaatini etkilemediği, dolayısıyla belediye meclis üyelerinin riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının iptalini istemekte, meşru, kişisel ve güncel menfaat ilişkisinin bulunmadığı anlaşıldığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/535 K: 2017/790 T: 15.2.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Uygulama işlemleri üzerine riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına karşı dava açılamayacağı, riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına karşı açılan davanın incelenmesinin Danıştay’ın görevinde olduğu, Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından tesis edilen terk, ifraz, tevhit ve taksime ilişkin işlemlerin ise ilk derece olarak İdare mahkemesince incelenmesi gerektiği, dava konusu edilen işlemler arasında maddi veya hukuki yönden bağlılık bulunmadığı, işlemlerinin iptali için ise ayrı dilekçeyle dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/343 K: 2017/351 T: 26.1.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Uygulama işlemleri üzerine riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına karşı dava açılamayacağı, riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına karşı açılan davanın incelenmesinin Danıştay’ın görevinde olduğu, Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından tesis edilen terk, ifraz, tevhit ve taksime ilişkin işlemlerin ise ilk derece olarak İdare mahkemesince incelenmesi gerektiği, dava konusu edilen işlemler arasında maddi veya hukuki yönden bağlılık bulunmadığı, işlemlerinin iptali için ise ayrı dilekçeyle dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/3 K: 2017/126 T: 18.1.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Her ne kadar 6306 sayılı Kanunun 6. maddesinin 9. bendinde; “Bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabileceği” düzenlemesi varsa da, aynı Kanunun Ek 1. maddesinin 2. fıkrasında ise; “a) Riskli alan kararına karşı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren dava açılabilir. Uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamaz.” hükmüne yer verilerek özel bir düzenleme yapıldığı dikkate alındığında, Bakanlar Kurulu kararının ilanı üzerine 30 gün içinde dava açılabileceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/1006 K: 1986/293 T: 19.3.1986

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

2981 sayılı Yasanın uygulanmasını gerektirebilecek bir yapıdan söz edilebilmesi için, yapının üzerinde bulunduğu taşınmaz malikinin yahut kamu hizmet ve tesislerine ayrılmış yerlerde de belediyenin bilgisi dışında ve rızası hilafına inşa edilmiş olması, en önde gelen koşullardan biri olarak ortaya çıkmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/30 K: 1986/222 T: 11/03/1986

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu dava konusu parselin bulunduğu yapı adasının çevresindeki yaya yollarının 5 m olarak önerilmiş olmasının emsal teşkil etmesi ve öncelikle yaya kullanımına açık olan ve zorunlu hallerde araçların girebileceği yolun 5 m genişlik ile de aynı fonksiyonu sağlayabilmesi mümkün olduğu anlaşıldığından, bu yolun 7 m’ye çıkarılmasını öngören plan değişikliğinde isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/898 K: 1986/198 T: 20/02/1986

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

1/5000 ölçekli Boğaziçi nazım planı ile 1/1000 ölçekli Boğaziçi öngörünüm ve sahil şeridi uygulama planlarının 2960 sayılı Boğaziçi kanununun geçici 5. maddesiyle bu kanuna aykırı olmayan kısımlarının uygulanmasına devam olunacağı, bu durumda planların davacının istemi doğrultusunda değiştirilmesinin mümkün olmadığı ancak, 3194 sayılı imar kanununun 47.maddesi ile Boğaziçi’nde bazı koşullarla inşaat ve plan değişikliği yapılabileceği belirtildiğinden, davalı idarece buna göre yeni işlem tesis edilebileceği gerekçesiyle bu planların iptaline yönelik davanın reddi Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2019/3268 K: 2020/33 T: 20.1.2020

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un Ek-1. maddesinde belirtilen “Üzerindeki toplam yapı sayısının en az % 65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlar…” düzenlemesinde belirtilen şartların oluştuğu anlaşıldığından, riskli alan ilanına ilişkin dava konusu 02/10/2017 tarih ve 2017/10907 sayılı Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, riskli alanda taşınmazı bulunmayan kişinin dava açma ehliyetinin bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/11725 K: YD T: 6.7.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Bir alanın zemin veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıması sebebiyle “Riskli Alan” olarak ilan edilebilmesi için mutlaka zemin ve yapıların fiili durumları incelendikten sonra hazırlanacak teknik bir rapor ile ortaya konulması; üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlarda ise belirtilen şartların oluştuğunun açık ve somut şekilde ortaya konulması gerekecektir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/10579 K: 2017/1076 T: 28.2.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının doğrudan merkeze bağlı taşra teşkilatı olarak Bursa, İstanbul ve İzmir illerinde birer adet Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü kurulması kararlaştırıldığı, davanın İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünün işleminin iptali için dava açıldığı, dava konusu işlemi tesis etmediği ve işlemi yapan İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünü temsil etmediği anlaşılan İstanbul Valiliğinin davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/9436 K: 2017/444 T: 1.2.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmaz üzerindeki yapının riskli yapı olmasından dolayı yıkılması nedeniyle arsa haline gelen taşınmaz hakkında, paydaşların en az üçte ikisince verilen yeniden bina yaptırılması kararına katılmayan davacıya ait arsa payının diğer paydaşlara satışına ilişkin işlemi tesis etmediği anlaşılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/9160 K: 2017/443 T: 1.2.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmaz üzerindeki yapının riskli yapı olmasından dolayı yıkılması nedeniyle arsa haline gelen taşınmaz hakkında, paydaşların en az üçte ikisince verilen yeniden bina yaptırılması kararına katılmayan davacıya ait arsa payının diğer paydaşlara satışına ilişkin işlemi tesis etmediği anlaşılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/9024 K: 2017/442 T: 1.2.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmaz üzerindeki binanın Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce riskli yapı olarak tespit edildiği, riskli yapı tespit raporuna karşı yapılan itirazın reddedilmesi neticesinde riskli yapı tespit işlemini tesis etmediği anlaşılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/8956 K: 2017/441 T: 1.2.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmaz üzerindeki binanın Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce riskli yapı olarak tespit edildiği, riskli yapı tespit raporuna karşı yapılan itirazın reddedilmesi neticesinde riskli yapı tespit işlemini tesis etmediği anlaşılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/8884 K: 2017/4517 T: 6.7.2017

Haziran 23, 2024 Suat Şimşek 0

İlçe ve büyükşehir belediyesi meclis üyeleri olan davacıların riskli alan sınırları içerisinde davacılara ait taşınmaz bulunmadığı dikkate alındığında, davacılar ile mülkiyet bağı veya hukuki ilgisi bulunmadığı açık olan taşınmazların riskli alan olarak ilan edilmesinin, davacıların meşru, kişisel ve güncel menfaatini etkilemediği, dolayısıyla belediye meclis üyelerinin riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının iptalini istemekte, meşru, kişisel ve güncel menfaat ilişkisinin bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2017/2328 K: 2017/3559 T: 9.11.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alanda bulunan taşınmaz malikleri ile ön görüşmelerin yapıldığı, hak sahipleri ile ilgili düzenlenen herhangi başkaca bir sözleşme ve tutanak bulunmadığı, kentsel tasarım projesi kapsamında hazırlanan imar planlarının onaylanmadığı, riskli alana yönelik henüz onaylanmış proje ve imar planlarının dahi bulunmadığı, bu nedenle hak sahipleri ile ön görüşme yapılmasından öte ilgili idarelerce yürütülmesi gereken hiç bir işlemin tamamlanmadığının anlaşıldığı, bu durumda dava konusu taşınmazın acele kamulaştırılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararında hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2017/304 K: 2017/1032 T: 8.3.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

İdarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek kalite olarak “iyi”, “orta” ve “kötü” diye sınıflandırılmış ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve diğer bilgilerin genel itibarıyla gözlemsel bilgiler içerdiği, karot testi yapılan yapıların tamamının yığma yapılardan seçildiği, bu yapıların alan üzerindeki binaların yapısal sınıflarını temsil edebilecek sayı ve nitelikte olmadığı, değişik tipte ve söz konusu alandaki yapıları oransal olarak temsil edebilecek miktardaki yapılardan örnekleme yoluyla karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi ve buna bağlı olarak su taşkını konusunda yeterli veri bulunmadığı, uyuşmazlığa konu alanın “riskli alan” ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/3916 K: 2016/2715 T: 20.10.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli Yapıların Tespit Edilmesine İlişkin Esaslar, riskli yapı tespitini çok katı ve ayrıntılı kurallara bağlamış olduğundan, (riskli alan kararı alınan bölgenin bütünüyle temsil edilmesini sağlayacak yapılar arasından) doğru bir örnekleme seçim yöntemi ile belirlenen binalar üzerinde, anılan esaslarda yer alan koşulların birebir yerine getirilmesi ve tüm parametrelerin hesaplanması ve her binaya ilişkin formların hazırlanması suretiyle riskli alan kararı alınması gerekirken, tüm bu hususlar yerine getirilmeksizin alınan Bakanlar Kurulu kararının hukuka uyarlık görülmemiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/3653 K: 2016/3038 T: 22.11.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Raporların büyük ölçüde gözlemsel olduğu ve genel bilgiler içerdiği, yapılardan numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayıcı yeterli bilgi içermediği gibi alanın zemin itibariyle riskli olduğu gerekçe raporunda yer almasına karşın, alanın yer bilimsel etüt raporunun düzenlendiğine ilişkin herhangi bir bilgi veya belgenin sunulmadığının anlaşıldığı, bu nedenlerle alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların varlığının detaylı bir teknik raporla ortaya konulmadığı, Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/3571 K: 2016/3202 T: 1.12.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Teknik rapor dikkate alınarak davaya konu bölge riskli alan olarak ilan edilmiş ise de, bahsedilen deprem statüsünün hangi teknik zorunluluklar içerdiği, kötü ve sağlıksız olduğu ileri sürülen yapıların hangi yapılar olduğu ve bu yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını ortaya koyan bilimsel verileri de içeren herhangi bir teknik incelemenin yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı hususları dikkate alındığında, 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşullarda detaylı bir teknik inceleme yapılmaksızın tesis edilen uyuşmazlığa konu alanın “riskli alan” ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/3553 K: 2016/3200 T: 1.12.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Teknik rapor dikkate alınarak davaya konu bölge riskli alan olarak tespit edilmiş ise de, bahsedilen deprem statüsünün hangi teknik zorunluluklar içerdiği, kötü ve sağlıksız olduğu ileri sürülen yapıların hangi yapılar olduğu ve bu yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını ortaya koyan bilimsel verileri de içeren herhangi bir teknik incelemenin yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı hususları dikkate alındığında, 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşullarda detaylı bir teknik inceleme yapılmaksızın tesis edilen uyuşmazlığa konu alanın “riskli alan” ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/3463 K: 2016/3039 T: 22.11.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Yapılardan numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayıcı yeterli bilgi içermediği gibi alanın zemin itibariyle riskli olduğu gerekçe raporunda yer almasına karşın, alanın yer bilimsel etüt raporunun düzenlendiğine ilişkin herhangi bir bilgi veya belgenin sunulmadığının anlaşıldığı, bu nedenlerle alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların varlığının detaylı bir teknik raporla ortaya konulmadığı, bu durumda; uyuşmazlığa konu alanın “riskli alan” ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/3315 K: 2017/5 T: 16.1.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alan ilan edilmesine dayanak alınabilecek teknik esaslara uygun yeterli veri bulunmadığından risk değerlendirmesi yapmanın mümkün olamayacağı yönünde tespitler yapıldığı, bu durumda; uyuşmazlığa konu alanın “riskli alan” ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararının dava konusu taşınmaza ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2016/2663 K: 2016/2714 T: 20.10.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli Yapıların Tespit Edilmesine İlişkin Esaslar, riskli yapı tespitini çok katı ve ayrıntılı kurallara bağlamış olduğundan, (riskli alan kararı alınan bölgenin bütünüyle temsil edilmesini sağlayacak yapılar arasından) doğru bir örnekleme seçim yöntemi ile belirlenen binalar üzerinde, anılan esaslarda yer alan koşulların birebir yerine getirilmesi ve tüm parametrelerin hesaplanması ve her binaya ilişkin formların hazırlanması suretiyle riskli alan kararı alınması gerekir Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2015/1603 K: 2015/2805 T: 17.6.2015

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 9. bendiyle, bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemler yönünden, 2577 sayılı Kanun’da öngörülen 60 günlük genel dava açma süresi 30 güne indirilmiş ise de, dava konusu Bakanlar Kurulu kararı ile bu hususun davacıya bildirilmemiş olması, bu davada özel dava açma süresinin değil, 60 günlük genel dava açma süresinin uygulanmasını gerekli kılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2015/1444 K: 2016/2210 T: 25.5.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Davacını taşınmazda bulunan işyerinin kiracısı olduğu, riskli yapı ilan edilen taşınmazın tapu kaydında korunması gerekli kültür varlığı şerhi bulunduğu anlaşıldığından, Devletin tarihi, kültür ve tabiat varlıklarını ve değerlerini korumakla yükümlü olduğu, ayrıca 6306 sayılı Kanun’un 9. maddesinin, uygulanmayacak mevzuat arasında 2863 sayılı Kanunun da sayıldığı dava konusu işlemlerin Anayasa ve 2863 sayılı Kanun ile güvence altına alınan eski eser açısından kamusal nitelikli bir sonuç doğuracağında kuşku bulunmadığından, davanın objektif niteliği ve kamu yararının amaçlanması karşısında davacının dava açma ehliyetinin bulunduğu sonucuna varılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2015/1115 K: 2016/2209 T: 25.5.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Davacını taşınmazda bulunan işyerinin kiracısı olduğu, riskli yapı ilan edilen taşınmazın tapu kaydında korunması gerekli kültür varlığı şerhi bulunduğu anlaşıldığından, Devletin tarihi, kültür ve tabiat varlıklarını ve değerlerini korumakla yükümlü olduğu, ayrıca 6306 sayılı Kanun’un 9. maddesinin, uygulanmayacak mevzuat arasında 2863 sayılı Kanunun da sayıldığı dava konusu işlemlerin Anayasa ve 2863 sayılı Kanun ile güvence altına alınan eski eser açısından kamusal nitelikli bir sonuç doğuracağında kuşku bulunmadığından, davanın objektif niteliği ve kamu yararının amaçlanması karşısında davacının dava açma ehliyetinin bulunduğu sonucuna varılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2015/483 K: 2015/1447 T: 16.4.2015

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 9. bendiyle, bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemler yönünden, 2577 sayılı Kanun’da öngörülen 60 günlük genel dava açma süresi 30 güne indirilmiş ise de, dava konusu Bakanlar Kurulu kararı ile bu hususun davacıya bildirilmemiş olması, bu davada özel dava açma süresinin değil, 60 günlük genel dava açma süresinin uygulanmasını gerekli kılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2015/482 K: 2015/1446 T: 16.4.2015

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 9. bendiyle, bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemler yönünden, 2577 sayılı Kanun’da öngörülen 60 günlük genel dava açma süresi 30 güne indirilmiş ise de, dava konusu Bakanlar Kurulu kararı ile bu hususun davacıya bildirilmemiş olması, bu davada özel dava açma süresinin değil, 60 günlük genel dava açma süresinin uygulanmasını gerekli kılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay İDDK E: 2014/5546 K: 2016/3060 T: 22.11.2016

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Acele kamulaştırılacak taşınmazların Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenmesi gerekirken, dava konusu Bakanlar Kurulu kararıyla, uyuşmazlık konusu bölgeye ilişkin genel bir acele kamulaştırma yetkisi verildiği, böylece acele kamulaştırılacak taşınmazları tespitinin tamamen belediyeye bırakıldığı, bu durumda, dava konusu acele kamulaştırmaya ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/8636 K: 2017/1089 T: 28.2.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Davaya konu satış işlemine dayanak olarak gösterilen kat malikleri kurulu kararı veya arsa payı hak sahipleri ortak kararı, 6306 sayılı Kanunun 6. maddesi ve 6306 sayılı Kanun Uygulama Yönetmeliğinin 15. ve 15A maddeleri hükümleri uyarınca alınmış kararlar olup bu kararların hukuki denetiminin İdari Yargı mercilerince 6306 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/8534 K: 2017/4519 T: 6.7.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu riskli alan sınırları içerisinde davacıya ait taşınmazın bulunmadığı dikkate alındığında, davacı ile mülkiyet bağı veya hukuki ilgisi bulunmadığı açık olan taşınmazların riskli alan olarak ilan edilmesinin, davacının meşru, kişisel ve güncel menfaatini etkilemediği, dolayısıyla davacının riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının iptalini istemekte, meşru, kişisel ve güncel menfaat ilişkisinin bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/7694 K: 2017/1078 T: 28.2.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun kapsamında giderilebilmesi için hisseli maliklerin hem araziye hem de yapıya paydaş olmaları gerektiği, aksi yorumun kabulü halinde hisseli malik olunan bir arazide paydaşlardan birinin riskli yapı kapsamına alınabilecek bir yapı inşa etmek suretiyle 6306 sayılı Kanun kapsamında idari yoldan satış işlemleri başlatmak ve böylece yargısal süreci devre dışı bırakmak suretiyle ortaklardan bir veya bir kaçının mülkiyet haklarının ihlal edileceği, dolayısıyla ortaklardan yalnız birine ait olan riskli yapı esas alınarak 6306 sayılı Kanun kapsamında uygulama işlemlerine başlanılamayacağı, hissedarlar arasındaki ortaklığın izale-i şuyu davası açılmak ve yargısal süreç içerisinde giderilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/7642 K: 2017/180 T: 18.1.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 6. maddesinin 9. fıkrasında ise, “bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu nedenle kira yardımı talebinin reddine ilişkin işleme karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde uyarınca dava açılabilir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/6934 K: 2017/3254 T: 3.5.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alan ilan edilen uyuşmazlık konusu alandaki yapıların önemli bir kısmının hasarlı olması nedeniyle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun ek 1. maddesinde belirtilen şartların oluştuğu sonuç ve kanaatine ulaşılmış olup, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek, sağlık, eğitim ve ulaşım gibi kamu hizmetlerinin düzenli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla, 6306 sayılı Kanunun 2. ve ek 1. maddelerine göre riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararında hukuka aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/6859 K: 2017/179 T: 18.1.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 6. maddesinin 9. fıkrasında ise, “bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu nedenle kira yardımı talebinin reddine ilişkin işleme karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde uyarınca dava açılabilir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/6210 K: 2019/763 T: 31.1.2019

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

İstanbul Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce tesis edilen satış günü verme işleminin iptali istemiyle açılan, ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve İstanbul Valiliği husumetiyle görüldüğü anlaşılan davada, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığının” hasım mevkiinden çıkartılması ve hasım düzeltme kararı verilerek davanın yalnızca “İstanbul Valiliği” husumetiyle görülmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/5532 K: 2017/5503 T: 25.10.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunda kira yardımına başvuru süresi hakkında sınırlayıcı bir hüküm bulunmaması, idarenin kamu hizmetlerini planlı, düzenli ve kesintisiz icra edebilmesi için Kanunun emredici hükümleriyle çelişmeden kamu düzenini tesis etmek ve kamu yararını sağlamak amacıyla düzenleme yapmasına engel görülmemiştir. Dolayısıyla yapının riskli olduğunun tespiti, tahliyesi ve yıkımı için geçen süreler de dikkate alındığında, “Kira yardımı başvurularının; tahliye tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde” yapılabileceğine ilişkin düzenlemenin, hukuka uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/5122 K: 2019/730 T: 31.1.2019

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan, ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı husumetiyle görüldüğü anlaşılan davada Çevre ve Şehircilik Bakanlığının hasım mevkiinden çıkartılması ve hasım düzeltme kararı verilerek davanın yalnızca “İstanbul Valiliği” husumetiyle görülmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/4996 K: 2017/1097 T: 28.2.2017

Haziran 22, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu işlemin İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü tarafından tesis edildiği, bu kurumu temsil etmediği anlaşılan İstanbul Valiliğinin davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı, İstanbul Valiliğinin hasım mevkiinden çıkarılarak, davanın “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı” husumetiyle görülüp karar bağlanması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/4875 K: 2017/5354 T: 18.10.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu belediye meclis kararının, Bakanlıktan riskli alan tespit talebinde bulunulmasına ilişkin hazırlık işlemi, imar komisyonu raporunun ise ön hazırlık işlemi niteliğinde işlemler olduğu, doğuracağı hukuki ve fiili sonuçlar dikkate alındığında bu haliyle idari davaya konu olabilecek, icrai bir işlem niteliğinde olmadığı, kesin ve yürütülebilir nitelikte bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/4293 K: 2017/182 T: 18.1.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapı tespitine karşı açılan davada, çözümü teknik bilgiyi gerektiren uyuşmazlığın, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle açıklığa kavuşturularak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, dava konusu işlemin esası incelenmeksizin, salt işlemi tesis eden heyetin uzman kişilerden oluştuğundan bahisle davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/11251 K: 2016/3258 T: 21.4.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığın 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli yapı belirlenmesi yapılan ve yıkımına karar verilen davacının kiracısı olduğu yapının yıkım kararı kesinleştiğinden bahisle mal sahibi Belediye tarafından yıktırılmasının istenilmesi üzerine davacının tahliyesine ilişkin olarak 6306 sayılı Yasa ve Uygulama Yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca tesis edilen işlemden kaynaklandığı anlaşılan uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargı yeri görevli bulunmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/11249 K: 2016/3257 T: 21.4.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığın 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli yapı belirlenmesi yapılan ve yıkımına karar verilen davacının kiracısı olduğu yapının yıkım kararı kesinleştiğinden bahisle mal sahibi Belediye tarafından yıktırılmasının istenilmesi üzerine davacının tahliyesine ilişkin olarak 6306 sayılı Yasa ve Uygulama Yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca tesis edilen işlemden kaynaklandığı anlaşılan uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargı yeri görevli bulunmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/8136 K: 2017/3582 T: 30.5.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Hisse satışının gerçekleştiği açık artırmaya sadece üçte iki çoğunluk ile anlaşan mülkiyet hakkına sahip paydaşların katılabileceği hükme bağlandığından, taşınmaz satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle yapılacak işi üstlenen yüklenici şirketin bu paydaşlar adına açık artırmaya katılmasının hukuken mümkün olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/7782 K: 2017/5502 T: 25.10.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunda belirtilen teknik ve hukuki süreç sonunda riskli olduğu tespit edilen yapıların yıkımı ve tahliyesi konusunda anlaşmaya varan yapı maliklerine, malik olmasalar bile kiracı veya sınırlı ayni hak sahiplerine geçici konut veya işyeri tahsisi ya da kira yardımından yararlanma imkanı getirildiği, ancak bu yardımlardan yararlanabilmek için söz konusu kişilerin yıkılmadan önce yapılarda fiilen ikamet etmeleri gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/7502 K: 2016/650 T: 4.2.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca riskli yapı olarak tespit edilmesine karşı sadece taşınmazın malikince bizzat veya kanuni temsilcisi tarafından itiraz edebileceği, davayı açan kiracıların ise böyle bir itiraz yetkisinin bulunmadığı anlaşıldığından, dava konusu binanın riskli yapı olarak tespit edilmesine karşı da dava açma ehliyetlerinin bulunmadığı sonucuna varılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/7309 K: 2017/4420 T: 3.7.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsatsız, iskansız, işgalci konumunda olduğu idarece belirtilen yapı hakkında, 3194 sayılı İmar Kanununa aykırılık var ise 3194 sayılı İmar Kanunu hükümlerine göre yıkım işlemi tesis edilmesi gerekirken, hakkında riskli yapı tespiti bulunmayan davacıya ait taşınmazın, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca yıkılmasına yönelik işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/6813 K: 2017/1103 T: 28.2.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alanın 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilmesine dayanak alınan teknik rapordan, bu yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını ortaya koyan yukarıda belirtilen bilimsel verileri içeren herhangi bir teknik incelemenin yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı anlaşılmakta olup, Bakanlar Kurulu Kararına ekli listede sınır ve koordinatları belirtilen alanın 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşullarda detaylı bir teknik inceleme yapılmaksızın “riskli alan” ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararında hukuka uyarlık görülmemiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/6243 K: 2018/91 T: 24.1.2018

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunun lafzi ve ruhu ile değerlendirilmesi neticesinde, hisseli bir arsada yine hisseli olarak malik olunan bir yapının idari işlemle riskli yapı olarak ilan edilmesi ve yıkılması sonrasında maliklerin ne şekilde yeniden o arsada inşa sürecine başlayabileceklerini düzenleyen ortaklığın giderilmesi hükümlerini ihtiva ettiği, ancak ortaklığın 6306 sayılı Kanun kapsamında giderilebilmesi için hisseli maliklerin hem arsaya hem de yapıya paydaş olmaları gerektiği, zira aksi yorumun kabulü halinde hisseli malik olunan bir arsada paydaşlardan birinin riskli yapı kapsamına alınabilecek bir yapı inşa etmek suretiyle 6306 sayılı Kanun kapsamında idari yoldan satış işlemlerini başlatmak ve böylece yargısal sürecini devre dışı bırakmak suretiyle ortaklardan bir veya birkaçının mülkiyet haklarının ihlal edileceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/783 K: 1986/164 T: 13/02/1986

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Cephe aldığı yol genişliği ve kat ayırım çizgisi göz önünde bulundurularak imar planı uyarınca davacı parseline 3 kat, 3lü blok sisteme göre yapı yapılması mümkün olduğundan, mahkemece plan üzerinde 4 kat yapı yapılabileceği yazıldığı (kat nizam plana işlenirken diğer parselin kat nizamı bu parsel üzerine kaydırılmış gerekçesiyle kat artırımı isteminin reddine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesine isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/900 K: 1986/129 T: 11/02/1986

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Bilirkişi raporunda, parselasyona tabi tutulan parselin üzerinde eski eser olan yapı yanında tüm parselin koruma kararı kapsamında bulunduğu belirtilmişse de bunun dayanağının açıklanması gerektiği ve yüksek kurul kararının eski eser olan yapının bahçe kısmını kapsayıp kapsamadığının araştırılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/922 K: 1986/127 T: 11/02/1986

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Dava dilekçesinde dava konusu imar planının onay ve askı tarihleri açıklanarak imar planına itiraz edildiğinin açıkça belirtilmiş bulunması nedeniyle, mahkemece dilekçenin sonuç bölümünde “bitişik parselin yeşil alan olarak yeniden imar planına işlenmesi gerektiği” ifadesine dayanılarak idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilemeyeceği sonucuna ulaşılmasında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/913 K: 1986/61 T: 20/01/1986

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Ayvalık belediyesi sınırları içerisinde bulunduğu dönemde imar planlarında turizm tesis alanında kalan taşınmazlar daha sonra küçükköy beleyesi sınırlarına dahil edilmiş ve bu belediyenin; henüz tatbikat planı bulunmadığı gerekçesiyle söz konusu taşınmazlar kamu yararı kararı ile otelcilik ve turizm meslek lisesi yapılmak amacıyla kamulaştırılmış ise de geçerliğini sürdüren onaylı imar planı ile çevre düzeni planına aykırı olarak yapılan kamulaştırmada mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/853 K: 1985/1492 T: 19.12.1985

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Köye pazar ve çarşı yerleri yapmakla görevli köyün, köyde yetiştirilen hayvanların sağlıklı koşullarda kesimi, kaliteli et üretimi ve köylüye satılması işlemleri için mezbaha yaptırılmasının köyde çarşı yaptırmak görevinin doğal sonucu olduğundan, davacıya ait yerin köy ihtiyar kurulu kararı ile mezbaha, ayrıca sağlık ocağı ile spor sahası için kamulaştırılmasında mevzuata aykırılık yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/5584 K: 2017/4413 T: 3.7.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğünün, dava konusu alanın riskli alan olarak belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulunca karar alınmak üzere, Başbakanlığa sunulan Bakanlar Kuruluna yapılan tekliften ibaret olup, bu işlemin hazırlık işlemi niteliğinde olduğu doğuracağı hukuki ve fiili sonuçlar dikkate alındığında bu haliyle idari davaya konu olabilecek, icrai bir işlem niteliğinde olmadığı, kesin ve yürütülebilir nitelikte bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/5387 K: 2017/4477 T: 4.7.2017

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

2/3 çoğunluk kararına uymayanların hisselerinin tamamının satışı gerçekleştirilemeyeceğinden, satışa engel ihtiyati tedbir kararı kalkıncaya kadar satış işleminin ertelenmesine karar verildiği, yargılama süreci devam ederken satış komisyonunca yapılan erteleme sebebi ile uygulanma olanağı kalmayan işlemin dava konusu edildiği davanın, konusu kalmadığı anlaşıldığından, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/5172 K: 2016/1058 T: 18.2.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu alan üzerindeki binaların yapısal sınıflarını temsil edebilecek sayı ve niteliğe sahip yapılardan seçilen örneklerden alınan karot ve numuneler ile elde edilen verilerin, zemin etüdü verileriyle birlikte değerlendirilmesi sonucu teknik raporun hazırlandığı, bu çerçevede raporun, 6306 sayılı Yasa ve 6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin amacına uygun olduğu, söz konusu alanda bulunan yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi ve değerlendirme içerdiği, diğer taraftan, Kanunun uygulanması için belirlenen alanların sınırları içinde olmakla birlikte, riskli yapı olmadığı incelemeler sonucunda anlaşılacak yapıların, ilan edilecek riskli alan kapsamına dahil edilemeyeceği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/5087 K: 2016/972 T: 17.2.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Bina bazında veya aynı sınıfta bulunan binaları temsil edebilecek sayıdaki binada bilimsel verilere dayanan tespit veya inceleme yapılmaksızın dava konusu alanda bulunan yapıların 1999 yılı öncesinde yapılan ve malzeme seçimi ve taşıyıcı sistem tasarımı bakımından mühendislik hizmeti görmemiş yapılar olduğundan bahisle teknik açıdan yetersiz olduğu ve afet riski taşıdığı kabul edilmek suretiyle sonuca ulaşıldığı, bilimsel veriler içeren herhangi bir teknik incelemenin de yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/5085 K: 2016/1057 T: 18.2.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Kanunun uygulanması için belirlenen alanların sınırları içinde olmakla birlikte, imar mevzuatına uygun bir şekilde inşa edilerek iskan edilen, fen ve sağlığa uygun, ekonomik ömrünü tamamlamamış ve yıkılma tehlikesinin bulunmadığı 6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği ve ekinde yer alan Esaslar çerçevesinde ilgililerce yaptırılacak incelemeler sonucunda tespit edilecek yapıların korunması gerektiği, dolayısıyla riskli yapı olmadığı incelemeler sonucunda anlaşılacak yapıların, ilan edilecek riskli alan kapsamına dahil edilemeyeceği açıktır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/5082 K: 2016/977 T: 17.2.2016

Haziran 21, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alan olarak ilan edilen mahalle üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek kalite olarak “iyi”, “orta” ve “kötü” diye sınıflandırılmış ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve diğer bilgilerin genel itibarıyla gözlemsel bilgiler içerdiği, değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/2547 K: 2017/4421 T: 3.7.2017

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Yönetmeliğin son halinde riskli olmayan yapının uygulama dışına çıkarılmasının istenilmesi yönünde açık bir düzenleme bulunmasa da, 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesinin 7. fıkrasındaki 14.04.2016 tarihli yeni düzenleme sonrasında uyuşmazlık konusu yapının riskli olmadığının 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde belgelendirilmek suretiyle idarenin takdir hakkı kapsamında değerlendirilmek üzere yapının uygulama dışına çıkarılmasına yönelik istemde bulunabilmenin mümkün olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/2429 K: 2015/2530 T: 2.4.2015

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Bir alanın 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ve bu karar uyarınca kentsel dönüşüm alanı olarak belirlenmesine ilişkin işlem ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının onaylanmasına ilişkin işlem arasında, biri hakkında verilecek kararın tümüyle olmasa da diğer davayı etkileyeceği bir durumun varlığından söz edilebileceği, ancak bu ilişkinin bağlantının varlığı için yeterli olmadığı, ayrıca İdare Mahkemesince, 1/1000 ölçekli plana karşı açılan davada, riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ile üst ölçekli plana karşı açılan davanın bekletici mesele yapılarak, sonucuna göre karar verilebilmesinin mümkün olduğu, bu nedenle 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilen alanda belediye tarafından onaylanan 1/1000 ölçekli plana karşı açılan davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/1771 K: 2016/802 T: 10.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu taşınmazların, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının talebi üzerine, rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi nedeniyle 6306 sayılı Kanun amaçlarında değerlendirilmek üzere Bakanlığa tahsis edildiği, ancak tahsis işleminin sebep unsurunu oluşturan rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı işleminin İzmir 4. İdare Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararlarıyla iptal edildiği anlaşıldığından, dayanağı kalmayan tahsise ilişkin dava konusu Bakanlar Kurulu kararında bu nedenle hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/1763 K: 2017/124 T: 18.1.2017

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu alan üzerindeki binalardan yığma nitelikteki yapıların gerek yapı malzemesi, gerek işçilik yönünden, gerekse mühendislik hizmeti görmemiş olmaları nedeniyle deprem yönetmeliklerindeki gereklilikleri sağlamadığının açık olduğu, alandaki yapı stoğunun %12’lik kısmını oluşturan betonarme yapılardan 27 tanesinden yapısal sınıflarını temsil edebilecek sayı ve niteliğe sahip yapılardan seçilen örneklerden alınan karot ve numuneler ile 6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği ekinde yer alan Riskli Yapıların Tespit Edilmesine İlişkin Esaslara uygun bir şekilde elde edilen verilerin, zemin etüdü verileriyle birlikte değerlendirilmesi sonucu dava konusu riskli alan ilanının 6306 sayılı Yasa amacına uygun olduğu, tapu tahsis belgesi olmayan gecekondu malikinin dava açma ehliyetinin bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/11496 K: 2016/973 T: 17.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Yapıların afet anında risk oluşturacağının teknik elemanlarca yapılan zemin etütleri ve bina denetimi sonucunda tespit edildiği belirtilmiş ise de; söz konusu tespitleri ortaya koyan herhangi bir bilgi, belge veya teknik raporun sunulamadığı gibi bilimsel verilere dayanan tespit veya inceleme yapılmaksızın dava konusu alanda bulunan binaların tamamının teknik açıdan yetersiz olduğu, afet riski taşıdığı kabul edilmek suretiyle sonuca ulaşıldığı, herhangi bir teknik incelemenin de yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı hususları dikkate alındığında, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/11167 K: 2016/678 T: 9.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Alanın üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporların gözlemsel genel bilgiler içerdiği, değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği ve bu nedenle alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulamadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/10762 K: 2016/950 T: 16.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Yapının 60 günden az olmamak üzere verilecek süre içerisinde yıkılması gerektiğine ilişkin yapı maliklerine belediyelerce veya il özel idaresince tebligat yapılacağı, kanunda öngörülen sürelerden daha az bir süre verilerek yapının boşaltılarak yıkılması gerektiğine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/8306 K: 2015/5 T: 14.1.2015

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Bir yapının imar mevzuatına aykırı ruhsatsız yapılardan olması, o yapının gecekondu olduğu anlamına gelmediği, gecekondu şeklinde nitelendirme yapabilmek için, imar ve yapı işlerini düzenleyen mevzuata ve genel hükümlere bağlı kalınmaksızın, kendisine ait olmayan arazi veya arsalar üzerinde, sahibinin rızası alınmadan yapılan izinsiz yapının söz konusu olması gerektiği, gecekondu bölgesi olarak nitelendirilemeyecek olan alanlarda 775 sayılı Gecekondu Kanununda belirtilen “ıslah, tasfiye, önleme” projelerinin uygulanmasına olanak bulunmadığı, 775 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik uyarınca gecekondu önleme bölgesi ilan etme yetkisinin belediyelere ait olduğu, TOKİ’nin gecekondu önleme bölgesi ilan etme yetkisinin bulunmadığı, Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/7388 K: 2016/963 T: 17.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Kültür ve Turizm Bakanlığının dava konusu işlemle alanın riskli alan ilan edilmesinde sakınca bulunmadığı yönünde bildirdiği görüşün, riskli alan ilanına ilişkin karardan ayrılabilen bir işlem olduğu, bu haliyle önemli hukuki ve fiili sonuçlar doğurabilecek ve idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem niteliğinde olduğu anlaşıldığından, bu nedenle İdare Mahkemesince uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/7123 K: 2015/2960 T: 15.4.2015

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Alanın üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporların gözlemsel genel bilgiler içerdiği, raporlarda riskli alan ilan edilen mahallede değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, bu raporların yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgiler içermediği ve bu nedenle alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı, bu nedenle riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/585 K: 1985/1352 T: 14/11/1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Tapuda dükkan olarak gözüken bodrum ve zemin katların fırına dönüştürülmesi amacıyla istenilen ruhsatın kat maliklerinin muvafakati olması koşuluyla verilebileceği yolundaki işlem idare mahkemesince iptal edilmişse de yönetim planında fırın yapımını engelleyici bir düzenleme bulunup bulunmadığı, diğer kat maliklerinin rahatsız olup olmayacaklarının incelenmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/725 K: 1985/1324 T: 13/11/1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

İdare mahkemesince müdahiller tarafından ibraz edilen bilirkişi raporlarına itibar edilerek anlaşmazlığa konu yapı temellerinin 1.10.1983 tarihinden önce yapıldığı sonucuna ulaşılmasında isabet görülmediği, öte yandan; anlaşmazlığa konu yapıların 2981 sayılı yasa kurallarından yararlandırılması sonucuna varılması halinde, iptali istenilen inşaat ruhsatının da kapsamı ve nitelik yönünden mahkemece incelenmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/622 K: 1985/1318 T: 12/11/1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Danıştay’ın iptal kararının meydana getirdiği boşluğun doldurulması neden gösterilerek karar gerekçesine aykırı şekilde yeniden plan değişikliği yapılmasında Danıştay kararına uyarlık bulunmadığı, diğer taraftan tatbikat imar planlarının nazım imar planı esaslarına göre hazırlanması gerektiğinden 1/1000 ölçekli tatbikat planı esas alınarak 1/5000 ölçekli nazım imar planı yapılmasında da imar mevzuatına uygunluk görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/1169 K: 2016/3139 T: 20.4.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Davaya neden olan olayda, bölgenin afet riski taşıyan alan statüsünde değerlendirilmesine ilişkin meclis kararı, 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli alan ilanına ilişkin tesis edilecek ve nihai olarak alınacak Bakanlar Kurulu kararına dayanak oluşturmaktadır. Dolayısıyla söz konusu belediye meclisi kararı tek başına herhangi bir hukuki sonuç doğurmayıp hazırlayıcı ve yol gösterici bir özellik taşımaktadır. Bu karar, nihai işlem ve uygulamalarına hazırlık niteliğinde olduğu, 6306 sayılı Kanun kapsamında tek başına kesin, icrai ve nihai mahiyette bulunmadığı, dolayısıyla dava konusu edilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/470 K: 2016/978 T: 17.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlık konusu alanın üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek kalite olarak “iyi”, “orta” ve “kötü” diye sınıflandırılmış ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve diğer bilgilerin genel itibarıyla gözlemsel bilgiler içerdiği, değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi ve buna bağlı olarak su taşkını konusunda yeterli veri bulunmadığı hususları dikkate alındığında, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/469 K: 2016/979 T: 17.2.2016

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlık konusu alanın üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek kalite olarak “iyi”, “orta” ve “kötü” diye sınıflandırılmış ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve diğer bilgilerin genel itibarıyla gözlemsel bilgiler içerdiği, değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi ve buna bağlı olarak su taşkını konusunda yeterli veri bulunmadığı hususları dikkate alındığında, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 13. Dairesi E: 2020/295 K: 2020/1522 T: 22.6.2020

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Davacının ihalesi yapılacak taşınmaz üzerinde bulunan gecekondusu için 2981 sayılı Kanun uyarınca hak sahipliği kabul edilerek adına tapu tahsis belgesi düzenlendiğinden, davacıya ait söz konusu yapı yerinde korunamıyorsa başka bir ıslah veya gecekondu bölgesinden ya da alanda üretilecek konutlardan davacıya tahsis yapılması gerektiği sonucuna ulaşıldığından, bu tahsis yapılmadan taşınmazın ihale yoluyla satışının yapılamayacağı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2023/1509 K: 2023/2140 T: 6.6.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Tapu kaydında “riskli yapı” şerhi bulunan gayrimenkulün yeniden inşası sonrasında arsa sahiplerinden olan davacı şirket tarafından kendisine düşen muhtelif bağımsız bölümlerin 3.kişilere satış işlemlerinin 10/12/2018 tarihinden sonra yapılmış olduğu ve davacının söz konusu taşınmazları inşa eden müteahhit değil arsa sahibi olduğu anlaşıldığından ilgili mevzuat uyarınca arsa sahibi olan davacı tarafından yapılan satışların 6306 sayılı Kanun kapsamında tapu harcından istisna tutulması mümkün olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2022/1994 K: 2023/247 T: 14.2.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Haksız tahsil edilen verginin davacıya iadesine karar verilmesi durumunda, tahsilat tarihi ile tutarın fiilen iadesi arasında geçen süre için paranın kullanımından mahrum kalmaktan kaynaklanan bir zararın söz konusu olduğu, bu zararın idare tarafından giderilmesinin hukuk devletinin bir gereği olduğu, fazladan tahsil edilen verginin iadesinde mükelleflerin mülkiyetinde bulunan ekonomik değerlerden mahrum kaldığı dönemde genel yarar ve kişi yararı arasındaki dengenin korunması için haksız tahsil edilen verginin ödeme tarihinden itibaren tecil faiziyle birlikte iadesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2022/1547 K: 2023/1389 T: 12.4.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun kapsamında inşa edilen bağımsız bölümlerin hak sahibi malikler tarafından üçüncü kişilere ilk satış işlemlerinin istisna kapsamında bulunmadığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın iştiraki olan (%49,34 hissesi Toplu Konut İdaresi Başkanlığına ait) davacı EKGYO A.Ş. tarafından gerçekleştirilen ilk satış işlemlerine ilişkin tahakkuk eden tapu harcının Kanun’un açık lafzı ve gerekçesi karşısında istisna hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2022/16 K: 2023/2005 T: 30.5.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu bağımsız bölümlerin bulunduğu taşınmazın 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli yapı olarak tespit edilmiş olduğunun anlaşıldığı, bu durumda, söz konusu bağımsız bölüm satışlarının anılan Kanun gereğince harçtan istisna olmasına rağmen, davacı adına tapu harcı tahakkuk ettirilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı, haksız yere tahsil edilen tutarın Danıştay’ın yerleşik hale gelen içtihatlarıyla kabul edilen ve bu husustaki genel hükümleri içeren 3095 sayılı Kanun’da öngörülen oranda faiz uygulanarak iadesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2021/4579 K: 2023/754 T: 15.3.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Olayda, 6306 sayılı Kanun kapsamında yıkılarak yeniden inşa edilen bağımsız bölümlerin davacı tarafından satıldığı, tapu işlemlerinde “devir eden” konumunda bulunduğu ve tapu harcının mükellefi olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu tapu harcının, dava dışı kişilerce ödenmiş olması ve tahsil alındılarında bu kişilerin isminin yazılması tapu harcının mükellefini değiştirmeyecektir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2021/2512 K: 2023/251 T: 14.2.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Davacı şirket tarafından üstlenilen yapım işine ilişkin alanın rezerv alan ilan edilmesi ve söz konusu alanda yapılan işin, 6306 sayılı Kanun’un amacına uygun olarak güvenli yaşam alanları oluşturmak maksadıyla yapılması ve 6306 sayılı Kanun’un 7/9.maddesi uyarınca Kanun kapsamında yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamaların damga vergisinden müstesna olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2020/3235 K: 2021/2823 T: 20.4.2021

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun uyarınca yapılacak devir ve tescillerin vergi ve harçtan müstesna olduğu, vergiden istisna olan işlemlerden vergi alınmasının ise mevzuda hata olduğu ve dava konusu taşınmazların satışına ilişkin ödenen tapu harcının istisna kapsamında değerlendirilmesi halinde olayda vergi hatası bulunduğunun da kabulü gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2020/355 K: 2021/2187 T: 23.3.2021

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlıkta, her ne kadar tahsil alındısında mükellef ve ödemeyi yapan kısımlarında davacı şirketin ismi yer almıyor ise de, dosyada yer alan tapu senetlerinden bağımsız bölümün satış işleminde davacı şirketin devir eden olduğu, uyuşmazlıkta tahsil alındısında davacının isminin yer almamasının bağımsız bölümün satış işleminde devir eden durumunda olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir. Dolayısıyla, olayda subjektif ehliyet koşulu (menfaat ihlali) gerçekleşmiş bulunmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 9. Dairesi E: 2019/6710 K: 2021/1212 T: 23.2.2021

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun kapsamında ödenen harç ile ilgili olarak yapılan düzeltme başvurusunun reddine işleme karşı açılan davada, Vergi Mahkemesinin dava dilekçesinin Gelir İdaresi Başkanlığına tevdiine kararından sonra şikayet mercii tarafından cevap verilmeyerek zımni ret işlemi gerçekleştiği ve bu işleme karşı başvurulabilecek kanun yolları ve mercilerinin neler olduğu ve başvuru sürelerinin belirtilmediği anlaşıldığından, yasal süresi içerisinde dava açıldığının kabul edilmesi ve işin esasının incelenmesi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2023/1406 K: 2023/3156 T: 28.3.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Davacı şirket tarafından, işyerinin, 15 gün içinde tahliye edilerek davalı idareye boş olarak teslim edilmesi, aksi takdirde 2886 sayılı Kanun’un 75. maddesine göre tahliyesinin sağlanacağına ilişkin işleme istinaden tahliyesinin başlanmasına ilişkin işlem ile anılan taşınmazın bulunduğu alanın 6306 sayılı Kanun’un 2. maddesi uyarınca “rezerv yapı alanı” olarak belirlenmesine ilişkin Bakan Olur’unun iptali istemiyle açıldığı, dava konusu 2886 sayılı Kanunun 75. maddesi kapsamında tesis edilen tahliye işleminin, belli bir ticari faaliyetin engellenmesi niteliğinde olmadığı anlaşıldığından, bu uyuşmazlıkla ilgili Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince yapılan istinaf incelemesi neticesinde verilen kararın temyiz edilmesi, mümkün değildir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2022/8766 K: 2023/564 T: 19.1.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 6. maddesinde; bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabileceği düzenlemesine, Ek 1. maddenin 2. fıkrasında ise; “Riskli alan kararına karşı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren dava açılabileceği, uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamayacağı, Cumhurbaşkanı Kararına karşı, kararın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren 30 günlük süre içinde dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2022/8344 K: 2023/1124 T: 26.1.2023

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 6. maddesinde; bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabileceği düzenlemesine, Ek 1. maddenin 2. fıkrasında ise; “Riskli alan kararına karşı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren dava açılabileceği, uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamayacağı, düzenlemesine yer verilmiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2022/1716 K: 2022/6839 T: 8.6.2022

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu parselasyon işlemine karşı askı süresi içerisinde yapılan itirazın reddine belediye encümeni kararında ve kararın bildirilmesine dair işlemde 5233 sayılı Kanunun geçici 6. maddesi gereğince 15 günlük özel dava açma süresinin bulunduğuna dair bir açıklamaya yer verilmediği, bu durumda, Anayasa’nın 40. maddesinde yer alan düzenlemeye uygun olarak idari yargı yoluna başvurma süresinin gösterilmemiş olması nedeniyle bakılan davada 60 günlük genel dava açma süresinin uygulanacağı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2022/1593 K: 2022/2869 T: 9.3.2022

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Birbirinden farklı taşınmazlarda malik olan taşınmaz sahipleri açısından, her bir taşınmaza ilişkin incelemenin ayrı ayrı yapılması gerekeceğinden ve bu nedenle de aralarında maddi ve hukuki anlamda bağlılık bulunmadığından, her bir taşınmaz için taşınmaz sahipleri tarafından ayrı ayrı dava dilekçesi düzenlenmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, bir davacının birden fazla taşınmazı bulunması halinde, taşınmazları açısından tek bir dilekçe ile dava açması da mümkündür. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2022/1247 K: 2022/2250 T: 25.2.2022

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun uyarınca re’sen yapılan ifraz işleminin iptali istemiyle açılacak davalarda uyuşmazlığın, 2577 sayılı Kanunun 46. maddesinde tahdidi olarak sayılan temyize konu işlemlerden olmadığı sonucuna ulaşıldığından, bölge idare mahkemesi idari dava dairesince yapılan istinaf incelemesi neticesinde verilen kararın temyiz edilmesi mümkün değildir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/11028 K: 2022/4921 T: 19.4.2022

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapı olarak belirlenen binada çoğunluk kararına katılmayan davacılar hissesinin, anılan yasa uyarınca üçte iki çoğunluk sağlayan hissedarlara satışına yönelik davada taşınmazla aynı yapılaşma koşullarına sahip, eş değer özellikleri olan ve gerçekleşmiş bir satışa konu olmuş taşınmaz veya taşınmazlar emsal olarak belirlenmek suretiyle rapor alınması gerekir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/8873 K: 2021/11344 T: 13.10.2021

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun kapsamında riskli yapı kararı alınıp yıkıldıktan sonra yapılacak yeni uygulamaya ilişkin taşınmaz maliklerince alınan çoğunluk kararına uymadığından bahisle davacıya ait arsa payı hissesinin satışına ilişkin olarak belediye başkanlığı tarafından tesis edilen işleme karşı davanın belediye başkanlığı hasım gösterilerek açılması gerekir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/494 K: 1985/1271 T: 24.10.1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Parselinde otopark tesis etmeden yapı kullanma izninin alınmış olması, sonradan ödenmesi gereken otopark ücretinin tahsiline engel teşkil etmez. Otopark ücret tarifesi Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanarak yürürlüğe girdiğinden, bu tarihten itibaren otopark ücretinin tahsisi imkanı doğduğundan zamanaşımına başlangıç olarak bu tarihin esas alınması gerekir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/1268 K: 1985/290 T: 24/10/1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Davacılara ait işyerinde yapıldığı öne sürülen değişikliklerin neler olduğu, imar mevzuatına aykırılık bulunup bulunmadığı mahkemece incelenmemesinde isabet bulunmadığı gibi idarece söz konusu yapı hakkında 2981 sayılı yasaya göre yeniden işlem tesis edileceği nedeniyle değişiklikler gerekçe gösterilerek işyeri tescilinin geçerli olmadığı yolundaki işlemin, daha sonra işyerinin kapatılmasına karar verildiği için dava hakkında karar vermeye yer olmadığı kararında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/610 K: 1985/1131 T: 19/09/1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

Para cezasının haciz yoluyla tahsiline ilişkin işleme karşı açılan davada, işlemin geri alınarak haczin kaldırıldığının bildirilmesi üzerine, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesi gerekirken dosyanın işlemden kaldırılması şeklinde verilen kararda hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/453 K: 1985/1086 T: 17/09/1985

Haziran 19, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planında bir bölümü terminal ve otopark yerine ayrılan taşınmazın belediyece tümü pazar yeri için kamulaştırıldığından, terminal ve otoparkın pazar yerinin işlevini yürütmesi açısından gerekip gerekmediğinin, bu yönden plana aykırılık bulunup bulunmadığının keza yapıya değer biçilmediği yolundaki iddianın mahkemece incelenmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/8105 K: 2022/4920 T: 19.4.2022

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

6303 sayılı Kanun kapsamında üçte iki çoğunluğa katılmayan kişinin arsa payının bedeline ilişkin tespiti içeren bedel tespit raporunun hatalı düzenlendiği, bu nedenle arsa payının gerçek değerinde satılmayıp daha düşük bedelle satıldığından bahisle açılan davada;

1) Taşınmazın değeri Valilik Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından oluşturulan komisyon tarafından belirlendiğine göre davanın valilik husumetiyle görülmesi gerektiği, dava konusu zararın doğmasında kusuru bulunmadığı anlaşılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı,

2) Dava konusu taşınmazla aynı yapılaşma koşullarına sahip, eş değer özellikleri olan ve gerçekleşmiş bir satışa konu olmuş taşınmaz veya taşınmazlar emsal olarak belirlenmek suretiyle değerlendirme yapılması gerektiği,

3) Arsa payının değerinden düşük satılması nedeniyle oluşan zararın, kişideki etkisine göre mahkemece “takdiren” manevi tazminata da hükmedilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/7862 K: 2021/10250 T: 28.9.2021

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunun 6. maddesi gereğince bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabileceği riskli alan kararına karşı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren dava açılabileceği, uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamayacağı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/7002 K: 2022/627 T: 25.1.2022

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Yasa kapsamında yapılan inşaata için tadilat ruhsat harcı adı altında alınan tutarın ve bundan mahsup edilmesi gerektiği ileri sürülen teknik eleman-mimari proje ve statik proje tasdik ücreti, muayene ücreti ve yeni yapı tadilat inşaat harcının Anayasa’nın 73. maddesinde öngörülen vergi benzeri mali yüküm olduğu, bu ihtilafın çözümünde 2576 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca vergi mahkemelerinin görevli olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/6553 K: 2021/9376 T: 13.9.2021

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “Rezerv Yapı Alanı” olarak belirlenmesine ilişkin işleminin Cumhurbaşkanı kararı, Cumhurbaşkanınca çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri dışındaki düzenleyici işlem ya da ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlerden olmadığı, bu nedenle bu işlemlere karşı Danıştay’da değil, idare mahkemesinde dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/4951 K: 2021/8095 T: 10.6.2021

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

Transfer kavramının ismen çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/3665 K: 2021/6313 T: 29.4.2021

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

İlk derece mahkemesi olarak Danıştay’ın görevinde bulunan 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle ayrı dilekçeyle Danıştay Altıncı Dairesinde, idare mahkemelerinin görevinde bulunan imar planları işlemlerinin iptali istemiyle ayrı dilekçeyle taşınmazın bulunduğu yer idare mahkemesinde dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/2833 K: 2021/4417 T: 24.3.2021

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Bakanlık makamı oluru ile 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında “Rezerv Yapı Alanı” olarak belirlenmesine ilişkin işlemlerinin iptali istemiyle açılan davalarda bölge idare mahkemesi idari dava dairesince yapılan istinaf incelemesi neticesinde verilen kararın temyiz edilmesi mümkün değildir Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/2387 K: 2022/4087 T: 31.3.2022

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

Kamulaştırma yapılabilmesi için ya kamu yararı kararının alınması ya da onaylı imar planı veya ilgili Bakanlıklarca onaylı projesine göre yapılacak bir hizmet olması gerektiği, Cumhurbaşkanının acele kamulaştırma kararından sonra onaylanan imar planının dava konusu acele kamulaştırma kararının dayanağı olamayacağı, dolayısıyla davaya konu acele kamulaştırma kararının, işlemin tesis edildiği tarihte dayanağının bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/1390 K: 2022/4663 T: 13.4.2022

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

İdarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek bina taşıyıcı sistemine göre ve görünen yapı kalitesine göre bir takım genel bilgilere yer verilmiş ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve bütün bilgilerin gözlemsel olarak elde edildiği, değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi ve buna bağlı olarak su taşkını konusunda yeterli veri bulunmadığı hususları dikkate alındığında, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/1144 K: 2022/4661 T: 13.4.2022

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

İdarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek bina taşıyıcı sistemine göre ve görünen yapı kalitesine göre bir takım genel bilgilere yer verilmiş ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve bütün bilgilerin gözlemsel olarak elde edildiği, değişik tipteki yapılardan örnekleme suretiyle karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi ve buna bağlı olarak su taşkını konusunda yeterli veri bulunmadığı hususları dikkate alındığında, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/947 K: 2021/5191 T: 7.4.2021

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

Her ne kadar 6306 sayılı Kanunun 6. maddesinin 9. bendinde; “Bu Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabileceği” düzenlemesi varsa da, 26.04.2016 günlü, 29695 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren aynı Kanunun Ek 1. maddesinin 2. fıkrasında, “a) Riskli alan kararına karşı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren dava açılabilir. Uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamaz.” hükmüne yer verilerek özel bir düzenleme yapıldığı dikkate alındığında, Cumhurbaşkanı kararının ilanı üzerine 30 gün içinde dava açılabileceği, uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamayacağı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/252 K: 1985/834 T: 15/05/1985

Haziran 18, 2024 Suat Şimşek 0

Para cezası verilebilmesi için yapının mühürlenmesinin yeterli olduğu, mühürlenmek suretiyle durdurulduğuna göre inşaatın devamı ancak mührün sökülmesi ile mümkün olacağından mührü sökerek inşaata devam ettiği açık olan davacıların inşaatın durdurulduğundan haberdar olmadıkları yolundaki iddiaları yerinde görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/1155 K: 1985/521 T: 20.3.1985

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmazın E-5 karayoluna bitişik olup yoğun ve sürekli bir trafiğin olduğu bölgede bulunduğu, ilkokul çağındaki çocukların dikkatsiz, tedbirsiz ve meraklı olma özelliklerinin dikkate alınması durumunda yapılacak üst geçidin can güvenliğini yeterli ölçüde sağlayamayacağı, okul yerinin karayolu kenarında bulunmasının bilirkişilerce de kabul edildiği gibi çocukların yol gürültüsünden rahatsız olmaları ve dikkatlerinin dağılması sonuçlarını doğuracağı, gürültünün ses emen duvarlarla yok edilebileceği yolundaki önerinin ise maliyetin yüksek olması nedeniyle gerçekleşebilme olanağı bulunmadığı anlaşıldığından, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmayan imar planına yönelik davanın esastan, tapuya bu yolda konan şerhe yönelik bölümünün görevden reddinde isabet bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/3330 K: 1985/422 T: 05/03/1985

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıya kadastro parseline karşılık müstakil bir imar parseli verilmesinde mevzuata aykırılık olmadığı, kalan payına karşılık aynı yerde aynı şart ve değerdeki 4 adet imar parselinde oluşan 113 adadan pay verilmesi mümkün iken, eşdeğerde olmayan, kat nizamı farklı başka bir adadan pay verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/723 K: 1985/299 T: 19/02/1985

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Doğal yapısı olarak çukur olan 18 adet taşınmazın çukurluğunun yapılan bildirime karşın malik tarafından doldurulmaması nedeniyle belediyece doldurulmasından ötürü tahakkuk ettirilen meblağın tahsilinde isabetsizlik bulunmadığından (daha sonra kamulaştırma nedeniyle taşınmaz değer kazanmış) işlemin, çukurluğun doğal olduğu gerekçesiyle isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/11364 K: 2021/10343 T: 29.9.2021

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapıların deprem ve diğer doğal afetlere karşı dayanıklı hale getirilmesi suretiyle yaşanabilecek can ve mal kayıplarının azaltılması amacıyla riskli olduğu tespit edilen yapıların yerine bir an evvel yenisinin yapılarak yenilenmesinde acelelik halinin bulunduğu sonucuna varıldığından, Riskli Alan” olarak ilan edilen bölgede kalan davaya konu taşınmazların acele kamulaştırılması yolundaki dava konusu Cumhurbaşkanı kararında hukuka aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/11303 K: 2021/379 T: 21.1.2021

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “Rezerv Yapı Alanı” olarak belirlenmesine ilişkin işleminin Cumhurbaşkanı kararı, Cumhurbaşkanınca çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri dışındaki düzenleyici işlem ya da ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlerden olmadığı, bu nedenle bu işlemlere karşı Danıştay’da değil, idare mahkemesinde dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/7345 K: 2020/9477 T: 14.10.2020

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Acele kamulaştırma kararlarında, birbirinden farklı taşınmazlarda bağımsız şekilde malik olan taşınmaz sahipleri açısından her bir taşınmazın incelemesinin ayrı ayrı yapılması gerekeceğinden ve bu nedenle de maddi ve hukuki anlamda bağlılık hak ve menfaatlerinde iştirak bulunmadığından, her bir taşınmaz için taşınmaz sahipleri veya hissedarları tarafından ayrı ayrı dava dilekçesi düzenlenerek dava açılması gerekmektedir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/6242 K: 2021/6627 T: 21.5.2021

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 8. maddesi uyarınca taşınmaz maliki idareden de görüş alınması gerekirken, sadece adına tahsis bulunan kurumun görüşü alınarak alanın “rekreasyon alanı” olarak belirlenmesine ilişkin 1/5000 ölçekli nazım imar ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planları tadilatında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/5677 K: 2022/3145 T: 16.3.2022

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Alt yapı katılım bedelinin hesaplanmasında imar parselinin hizasına rastlayan alt yapı katılım bedelinin belirlenmesi gerekirken ada bazında alt yapı katılım bedeli hesaplanarak ve bu bedelin hesabında kamuya terk edilen alanın da dikkate alınması suretiyle brüt alan üzerinden yapılan hesaplama sonucu belirlenen altyapı katılım bedeli talep edilmesinin mümkün olmadığı,

Alt yapı katılım bedelinin, Belediye Gelirleri Kanunun 97. maddesi uyarınca belediye meclisince kabul edilecek tarife üzerinden hesaplanması gerekirken herhangi bir belediye meclis kararı olmaksızın belediye başkanlığı işlemi ile belirlenmesinin mümkün olmadığı,

Altyapı katılım bedeli gibi bir yükümlendirici işlemin imar planı notlarıyla düzenlenerek talep edilmesine ilişkin işlemlerde, hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/5670 K: 2022/3141 T: 16.3.2022

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Alt yapı katılım bedelinin hesaplanmasında imar parselinin hizasına rastlayan alt yapı katılım bedelinin belirlenmesi gerekirken ada bazında alt yapı katılım bedeli hesaplanarak ve bu bedelin hesabında kamuya terk edilen alanın da dikkate alınması suretiyle brüt alan üzerinden yapılan hesaplama sonucu belirlenen altyapı katılım bedeli talep edilmesinin mümkün olmadığı,

Alt yapı katılım bedelinin, Belediye Gelirleri Kanunun 97. maddesi uyarınca belediye meclisince kabul edilecek tarife üzerinden hesaplanması gerekirken herhangi bir belediye meclis kararı olmaksızın belediye başkanlığı işlemi ile belirlenmesinin mümkün olmadığı,

Altyapı katılım bedeli gibi bir yükümlendirici işlemin imar planı notlarıyla düzenlenerek talep edilmesine ilişkin işlemlerde, hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/5652 K: 2021/10335 T: 29.9.2021

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Acele kamulaştırma işleminin dayanağı olan dava konusu taşınmazın da bulunduğu alanın riskli alan olarak ilanına yönelik Cumhurbaşkanı kararının, iptaline karar verildiği dikkate alındığında, taşınmaz üzerinde bulunan yapının imar mevzuatına uygun yapı olması sebebiyle, taşınmazın acele kamulaştırılmasına dair işlemin dayanağının kalmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/15 K: 1985/198 T: 11/02/1985

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

6785 sayılı kanunun ek 4.maddesi gereğince ödenmesi istenilen para, vergi, resim ve harç niteliğinde olmadığından, ödenmesi ihbarname ile istenilmiş olsa bile dava konusunun ihbarname şeklinde düzenlenmiş bir idari işlem olduğu nedeniyle yol harcamalarına katılma payının ihbarname ile istenemeyeceği yolundaki idare mahkemesi kararında isabet bulunmadığı, mevcut kaldırımın sökülerek başka bir malzeme cinsinden yeniden inşa edilmesi halinde yapılan masrafların ek 4.maddeye istinaden taşınmaz maliklerden istenemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/2778 K: 1985/48 T: 14/01/1985

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişiler taşınmazın imar planında çocuk bahçesi yeri olarak ayrılmasının yerinde olmadığını belirtmişlerse de yörenin yeşil alanının standardın çok altında kalması, pazar yeri ile trafonun imar planında gösterilmemesi ve diğer sakıncaların da giderilebileceği nedeniyle söz konusu imar planında mevzuata aykırılık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1983/612 K: 1984/3090 T: 21/11/1984

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

İstanbul-haliç havzasının sanayi kuruluşlarından arındırılmasını amaçlayan ve bayındırlık ve iskan bakanlığınca kabul edilen 1/25.000 ölçekli şişli-ayazağa çevre düzeni nazım imar planı ile eki 1/5000 ölçekli planda davacıya ait parsellerin tarım alanı olarak belirlenmesinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/3548 K: 1984/3086 T: 21/11/1984

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Yörenin gelecekteki gereksinimleri de göz önünde tutularak hazırlanan imar planında davacıya ait taşınmazın bir kısmının otopark ve otopark için gerekli olan yola ayrılması nedeniyle planda değişiklik yapılması yolundaki istemin reddinde ve sözkonusu taşınmazı da kapsayan parselasyon işlemi sonucu davacıya parseline karşılık imar planında katlı otopark alanı olarak belirlenen ve amacı doğrultusunda yapılaşmaya açık bir imar parseli niteliği kazanın parselden pay verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/883 K: 1984/3078 T: 21.11.1984/

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Mülkiyeti özel idareye ait arsa üzerindeki gecekondu nedeniyle arsanın tahsisi için 2981 sayılı Yasa gereğince belediyeye başvurulması ve bu yerle ilgili ıslah imar planlarının hazırlanmasından sonra tahsisi konusunun karara bağlanması gerektiğinden, davacının özel idareye başvurmasının tahsis sonucu doğurmayacağı nedeniyle tahsis isteminin özel idarece reddedilmesinde isabetsizlik yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/3471 K: 1984/2913 T: 22/10/1984

Haziran 17, 2024 Suat Şimşek 0

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, suadiye plaj yolunun dava konusu mevzi imar planı ile denize kadar açılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı, bakanlıkça belirlenen kıyı kenar çizgisinin kırık çizgiye kadar uzanan bölümünün mevzuata uygun olarak belirlendiği, geri kalan bölümünün ise bilirkişilerce kara yönünde kaydırılmış olması nedeniyle davacı lehine bir sonuç meydana getirmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/1764 K: 1984/2706 T: 26/09/1984

Haziran 16, 2024 Suat Şimşek 0

Parselasyon haritası düzenlenebilmesi için öncelikle ortada tatbikat planının bulunması tevhit ve ifrazın bu plana uygun olması, 42.maddeye göre % 25 e kadar düzenleme ortaklık payı alınabileceği hususları incelenmeksizin parselin yeşil sahaya giren kısımlarının bedelsiz belediyeye terki halinde ifraz yapılabileceği yolundaki işlemde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/2487 K: 1984/2648 T: 19/09/1984/

Haziran 16, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmazın ifrazı istemi üzerine belediyece yapılan düzenleme ile yeni imar adaları, imar parselleri, yollar ve yeşil alanlar oluşturulduğundan, bunun imar kanununun 42. maddesine göre yapılan bir işlem olduğu, davacı tarafından istenilen tevhit ve ifraz işleminin imar planına uygun düşüp düşmediğinin incelenmesi, uygun ise % 25 oranına kadar düzenleme ortaklık payı alınması, beldenin imar ve yol istikamet planının bulunmaması halinde bu konuda ilgili yönetmelik kurallarına göre işlem tesis edilmesi ve düzenleme sırasında artık parsel oluşturulmaması gerektiğinden, taşınmazın ifrazı yolundaki istemin, taşınmazın imar planında yola ve yeşil sahaya isabet eden kısımlarının belediye adına bedelsiz terki koşuluyla kabulüne ilişkin belediye encümeni kararında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1983/767 K: 1984/2527 T: 19/06/1984

Haziran 16, 2024 Suat Şimşek 0

İntifa hakkı sahibinin imar planı değişikliğine karşı açılan davada ehliyetinin bulunduğu; davaya katılana ait parseller üzerine istenilen nitelikte turistik tesis yapılabilmesi ve turistik tesisin spor alanı ve yolunun davacının intifa hakkına sahip olduğu parsel vasıtasıyla sağlanması amacıyla anılan parselin davacının izni alınmaksızın plana dahil edilmesinde isabet bulunmadığından mevzii imar planının sözü edilen parselle ilgili bölümünün iptali Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/991 K: 1984/2038 T: 14.05.1984

Haziran 16, 2024 Suat Şimşek 0

1/5000 ölçekli nazım planların arazi parçalarının kullanılış şekillerini ve başlıca bölge tiplerini gösteren planlar olduğu, 1/1000 ölçekli tatbikat planlarının ise kat adetleri, yükseklikleri, cephe hatları, bahçe mesafeleri ve parsel büyüklükleri gibi ayrıntıları gösterdiği nedeniyle bu gibi ayrıntıların nazım planda gösterilmiş olmasının tatbikat planlarında öngörülen hususların uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği, tatbikat planında gösterilmesi gereken ayrıntının nazım planda düzenlenmesi halinde tatbikat planına uyulması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/1909 K: 1984/1662 T: 6.4.1984

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanan plan değişikliği ile dolgu alanı olarak ayrılan alan, kamunun hüküm ve tasarrufu altında olup özel mülkiyete konu edilemez. Plan notu ile öngörülen yerde Maliye ve Gümrük Bakanlığının izni doğrultusunda site önündeki erozyonu önlemek amacıyla bir kooperatif tarafından dolgu yapılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığından, davacı kooperatif isteğinin belediyece reddinde isabet yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1978/1647 K: 1984/1652 T: 04/04/1984

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Otopark ihtiyacının davacı parselinin dışında karşılanması uygun görüldüğü ve otopark birim fiatının tesbiti tarihinde bir sözleşme yapılmadığı anlaşıldığından, proje onama safhasında belirlenen birim fiatı üzerinden davacıdan bedel istenmesinde ve bu bedel ödenmeden projenin onanmamasında isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/6 K: 1984/1573 T: 28/03/1984

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İmar para cezasının ödenmemesi nedeniyle düzenlenen ödeme emri ile ilgili uyuşmazlıkta 2577 sayılı yasanın 27/8. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, ancak alacağın dayanağı olan encümen kararına karşı dava açıldığından kesinleşmeyen alacak için ödeme emri düzenlenemeyeceği bu nedenle ödeme emrinin iptalinin sonucu itibariyle yerinde olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/5350 K: 2020/8075 T: 23.9.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Yapıların tek başına bağımsız birim olarak değerlendirildiği, oysaki alandaki yapıların bitişik nizam şeklinde inşa edildiği, ortak kolon ve duvarlara sahip olduğundan tüm yapıların blok halinde beraber incelenmesi gerektiği, alanın zemin yapısı ve genel olarak konumu nedeniyle de riskli olmadığı anlaşıldığından, işlemin dayanağı teknik raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı, alanın riskli alan ilan edilebilmesi için 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/5347 K: 2022/6573 T: 1.6.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Teknik kişiler tarafından teknik bir inceleme neticesinde düzenlenen riskli yapı tespit raporunun yine teknik kişilerce (Teknik Heyet üyeleri) bir kez daha teknik yönden bütün unsurlarıyla incelenmesi sonucunda, dikkatlerden kaçan hususların maliklere yeni ekonomik külfetler yüklemeden aynı kurum/kuruluşa yeniden incelettirilerek düzeltilmesinin sağlandığı dikkate alındığında, Teknik Heyet tarafından yukarıda belirtilen mevzuat doğrultusunda hareket edilerek eksik bir husus bırakılmadan hatalı hususların da düzeltilmesi yoluna gidilmesinden sonra yapının yine riskli olduğunun ortaya çıkması üzerine, Teknik Heyetçe nihai olarak yapılan incelemede riskli yapı tespitinin teknik yönden doğruluğunu ortaya koyan davaya konu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/5024 K: 2020/7112 T: 10.7.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Birbirinden farklı taşınmazlarda bağımsız şekilde malik olan taşınmaz sahipleri açısından 2577 sayılı Kanunun 5. maddesi kapsamında her bir taşınmazın incelemesinin ayrı ayrı yapılması gerekeceğinden ve bu nedenle de maddi ve hukuki anlamda bağlılık hak ve menfaatlerinde iştirak bulunmadığından, her bir taşınmaz için taşınmaz sahipleri veya hissedarları tarafından ayrı ayrı dava dilekçesi düzenlenerek dava açılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4891 K: 2020/13854 T: 28.12.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmazın bulunduğu alanın riskli alan olarak belirlenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan davayı açan davacıyla söz konusu taşınmaz arasındaki mülkiyet ilişkisi kamulaştırma sonucu son bulmuş olması nedeniyle, davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığı sonucuna varıldığından bakılan davanın esasının incelenmesi hukuken mümkün değildir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4843 K: 2022/1039 T: 3.2.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanun’un 2. ve ek-1. maddesine dayalı olarak yapılacak riskli alan ilanında, üzerinde imar mevzuatına uygun yapı bulunan taşınmazların, 6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği’nin “Riskli alanın tespiti” başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen saha araştırmalarına dayanan detaylı çalışmalar neticesinde risk teşkil edip etmediği belirlenmeksizin riskli alan sınırına dahil edilemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4639 K: 2021/7586 T: 2.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Bir alanın zemin veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıması sebebiyle riskli alan olarak ilan edilebilmesi için mutlaka zemin ve yapıların fiili durumları incelendikten sonra hazırlanacak teknik bir rapor ile ortaya konulması; üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlarda ise belirtilen şartların oluştuğunun açık ve somut şekilde ortaya konulması gerekecektir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4620 K: 2021/7588 T: 2.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Bir alanın zemin veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıması sebebiyle riskli alan olarak ilan edilebilmesi için mutlaka zemin ve yapıların fiili durumları incelendikten sonra hazırlanacak teknik bir rapor ile ortaya konulması; üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlarda ise belirtilen şartların oluştuğunun açık ve somut şekilde ortaya konulması gerekecektir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4519 K: 2021/10334 T: 29.9.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Acele kamulaştırma işleminin dayanağı olan dava konusu taşınmazın da bulunduğu alanın riskli alan olarak ilanına yönelik Cumhurbaşkanı kararının, imar mevzuatına uygun yapılar bulunduğu anlaşılan taşınmazlara ilişkin kısmının iptaline karar verildiği dikkate alındığında, davaya konu taşınmazın acele kamulaştırılmasına dair işlemin dayanağının kalmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4091 K: 2021/8062 T: 10.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Acele kamulaştırmaya ilişkin Cumhurbaşkanı kararının Resmi Gazete’de yayımlanması ilgililere tebliğ hükmünde olmadığı, acele kamulaştırmaya ilişkin işlemlerin bireysel işlem olması karşısında acele kamulaştırma kararlarının, usulüne uygun yazılı bildirimi üzerine otuz gün içinde veya öğrenme üzerine altmış günlük genel dava açma süresi içinde dava konusu edilebileceği, acele kamulaştırma işleminin dayanağı olan riskli alan olarak ilanına yönelik Cumhurbaşkanı kararının iptaline karar verildiği dikkate alındığında, dava konusu acele kamulaştırma işleminin dayanağının kalmadığı açık olduğundan, dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/4026 K: 2021/7530 T: 1.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde parselasyon işlemi tesis etme hususunda belediye encümenin genel yetkili olduğu, kanunun açıkça yetkilendirdiği özel durumlarda istisnai olarak Bakanlığın parselasyon yapabileceği ayrıca riskli olmayan yapıların da riskli yapılar ile birlikte uygulamaya alınması durumunun ölçülük ilkesine aykırılık oluşturacağı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/3500 K: 2021/8973 T: 28.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının ve bu planın notlarının dayanaktan yoksun kaldığı anlaşıldığından, dayanağı riskli alan kararı yargı kararıyla iptal edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/3451 K: 2021/8817 T: 24.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapı olduğu tespit edilen ve yıktırılmasına karar verilen yapının maliklerine kira yardımı yapılabilmesi için başvurunun belirli bir süre içinde (tahliye tarihinden itibaren en geç 1 yıl) yapılması gerektiğine ilişkin kuralı düzenleyen dava konusu Yönetmeliğin 16/4.maddesinde ve söz konusu riskli yapıda ikamet etme şartı getiren 2017 yılına ait Kira Yardımı Uygulamaları Kılavuzunun 5.6 maddesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/2160 K: 2022/1329 T: 10.2.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

riskli yapı tespitinin kesinleşmesi nedeniyle yapının altyapı hizmetlerinin durdurularak yıkılmadan veya güçlendirilmeden önce nüfus ve eşyadan tahliye edilmesinin hem 6306 sayılı Kanunun 1. maddesinde belirlenen fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama amaçlarına ulaşmak ve kentsel dönüşüm sürecini sürüncemede bırakmamak hem de hayatın olağan akışı sebebiyle zorunlu bir işlem olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/1865 K: 2022/4145 T: 4.4.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinden sonra rezerv yapı alanı olarak belirlenen alanda imar planı yapma yetkisine haiz olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca alanda rezerv yapı alanına ilişkin olarak yeni 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapılması ve dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin yürürlükten kalkması nedeniyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/966 K: 2021/4710 T: 30.3.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İlçe belediyesi ile büyükşehir belediyesi arasında nazım imar planının yapılmaması nedeniyle çıkan ihtilafta Bakanlık tarafından 3194 sayılı Kanun’un 9. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca onaylanan dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı, hukuka aykırılığı tespit edilen 1/5000 ölçekli nazım imar planına dayanılarak tesis edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğine yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemde de mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/903 K: 2022/71 T: 4.1.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Fikirtepe ve çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar plan notları kapsamında altyapı katılım bedellerinin brüt alanlar üzerinden hesaplanarak ilave teminat istenilmesine işlemlerin her ne kadar “altyapı masrafları harcamalara katılım payı” olarak adlandırılmışsa da bu bedelin 3194 sayılı Kanunun 23.maddesi kapsamında altyapı katılım bedeli olduğu sonucuna ulaşıldığı, altyapı katılım bedeli gibi bir yükümlendirici işlemin imar planı notlarıyla düzenlenerek maliklerden veya müteahhitlerden talep edilmesine ilişkin işlemlerde, hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/956 K: 2021/11638 T: 21.10.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alanın sınırlarını belirleyen koordinatların, uygulama bütünlüğü gözetilerek teknik ve objektif verilere dayandırılarak belirlenmesi gerekirken, uygulama bütünlüğü gözetilmeden ve objektif veriler belirlenmeden aynı ada içerisinde bulunan bazı yapıların alan dışı bırakılması suretiyle hazırlandığı anlaşılan teknik rapora dayanılarak tespit edilen dava konusu alanın riskli alan olarak ilan edilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararında hukuka uygunluk bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2020/92 K: 2021/4709 T: 30.3.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İlçe belediyesi ile büyükşehir belediyesi arasında nazım imar planının yapılmaması nedeniyle çıkan ihtilafta Bakanlık tarafından 3194 sayılı Kanun’un 9. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca onaylanan dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı, hukuka aykırılığı tespit edilen 1/5000 ölçekli nazım imar planına dayanılarak tesis edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğine yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemde de mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/21993 K: 2022/3142 T: 16.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Fikirtepe ve çevresine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar plan notları kapsamında altyapı katılım bedellerinin brüt alanlar üzerinden hesaplanarak ilave teminat istenilmesine işlemlerin her ne kadar “altyapı masrafları harcamalara katılım payı” olarak adlandırılmışsa da bu bedelin 3194 sayılı Kanunun 23.maddesi kapsamında altyapı katılım bedeli olduğu sonucuna ulaşıldığı, altyapı katılım bedeli gibi bir yükümlendirici işlemin imar planı notlarıyla düzenlenerek maliklerden veya müteahhitlerden talep edilmesine ilişkin işlemlerde, hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/21792 K: 2021/2620 T: 2.3.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Transfer kavramının ismen çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Yasası olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği. Hukuka aykırılığı yargı kararıyla saptanan imar planı notlarına dayanılarak hazırlanan parselasyonun iptali gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/21408 K: 2022/2470 T: 2.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

TMMOB Şehir Plancıları Odası, yasalara, planlama ve şehircilik ilkelerine aykırı imar uygulamalarını kendi kuruluş amacı doğrultusunda dava konusu yapma ehliyetine sahiptir. Riskli yapı tespiti bulunmayan taşınmazlara ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin 5216 sayılı Kanun’a göre yapılması gerekirken, Bursa Büyükşehir Belediyesince, ilçe belediyesinin yerine geçilerek ve Bakanlığın sahip olmadığı yetki dayanak gösterilerek yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/21406 K: 2022/2469 T: 2.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

TMMOB Şehir Plancıları Odası, yasalara, planlama ve şehircilik ilkelerine aykırı imar uygulamalarını kendi kuruluş amacı doğrultusunda dava konusu yapma ehliyetine sahiptir. Riskli yapı tespiti bulunmayan taşınmazlara ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin 5216 sayılı Kanun’a göre yapılması gerekirken, Bursa Büyükşehir Belediyesince, ilçe belediyesinin yerine geçilerek ve Bakanlığın sahip olmadığı yetki dayanak gösterilerek yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/17474 K: 2020/12031 T: 3.12.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar ile 3194 sayılı Kanunun Geçici 16. maddesiyle davalı Bakanlığa verilen yetki uyarınca yapı kayıt belgesi verilmesine ilişkin usul ve esasların düzenlendiği, bu usul ve esasların, yapı kayıt belgesi müracaatına, yapı kayıt belgesi bedelinin hesaplanması ve ödenmesine, yapı kayıt belgesi verilen Hazineye ait taşınmazların satışına, yapı kayıt belgesi düzenlenmeyecek yapılar ile bu belgenin düzenlenmesi safhasında yalan beyanda bulunanlar hakkında yapılacak işlemlere ilişkin hususları kapsadığı ve dayanağı Yasa maddesine uygun olduğu görülen Tebliğde mevzuata ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/16852 K: 2022/3149 T: 16.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İçme-Kullanma Suyu Havzalarının Korunmasına Dair Yönetmeliğin “riskli yapı olduğu tespit edilenler, inşaat alanında değişiklik yapmamak, kullanım amacını değiştirmemek ve üzerinde bulunduğu taşınmazları ifraz işlemine tabi tutmamak şartıyla yıkılarak yeniden inşa edilebilir” şeklindeki hükmünün söz konusu yapıların mevcut haliyle kalması durumunda can ve mal güvenliği açısından yaratabileceği tehlikelerin önüne geçmesi açısından kamu yararına uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Yönetmelikteki mevcut yapı tanımı dikkate alındığında, söz konusu riskli yapıların, aynı zamanda, daha önce mevzuata uygun olarak gerekli izinleri almış yapılar oldukları dikkate alındığında, dava konusu düzenlemenin, bu yapıların maliklerinin mülkiyet haklarının korunması açısından, kazanılmış hakların korunması ilkesine de uygun olduğu açıktır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/16021 K: 2022/3803 T: 29.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

TMMOB Şehir Plancıları Odası, yasalara, planlama ve şehircilik ilkelerine aykırı imar uygulamalarını kendi kuruluş amacı doğrultusunda dava konusu yapma ehliyetine sahiptir. Riskli yapı tespiti bulunmayan taşınmazlara ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin 5216 sayılı Kanun’a göre yapılması gerekirken, Bursa Büyükşehir Belediyesince, ilçe belediyesinin yerine geçilerek ve Bakanlığın sahip olmadığı yetki dayanak gösterilerek yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/15571 K: 2022/3150 T: 16.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İçme-Kullanma Suyu Havzalarının Korunmasına Dair Yönetmeliğin “riskli yapı olduğu tespit edilenler, inşaat alanında değişiklik yapmamak, kullanım amacını değiştirmemek ve üzerinde bulunduğu taşınmazları ifraz işlemine tabi tutmamak şartıyla yıkılarak yeniden inşa edilebilir” şeklindeki hükmünün söz konusu yapıların mevcut haliyle kalması durumunda can ve mal güvenliği açısından yaratabileceği tehlikelerin önüne geçmesi açısından kamu yararına uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Yönetmelikteki mevcut yapı tanımı dikkate alındığında, söz konusu riskli yapıların, aynı zamanda, daha önce mevzuata uygun olarak gerekli izinleri almış yapılar oldukları dikkate alındığında, dava konusu düzenlemenin, bu yapıların maliklerinin mülkiyet haklarının korunması açısından, kazanılmış hakların korunması ilkesine de uygun olduğu açıktır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/14715 K: 2020/235 T: 21.1.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapı olduğu tespit edilen binanın 2014 yılında tahliye edilerek yıkıldığını beyan eden davacının yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, binayı tahliye ettikten sonra kanuni süresi içerisinde, tarih ve sayı numarası alarak 2014 yılında idarenin kayıtlarına girmiş bir müracaatının bulunmadığı, 2015 yılında yapılan müracaatı uyarınca 2015 yılı Kira Yardımı Kılavuzu hükümlerinin uygulanacağı dikkate alındığında, davacının birden çok bağımsız bölümü için kira yardımı alabilmesine, diğer bir ifadeyle birden fazla bağımsız bölüm için hak sahibi kabul edilmesine hukuken imkan bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/14335 K: 2022/3807 T: 29.3.2022

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Kentsel dönüşüm kapsamında yapılacak planlarda yoğunluk artışı konusunda dikkatli davranılması gerekir. Büyükşehir belediyesinin uygulama imar planlarını ve bu planlarda yapılacak değişiklikleri aynen veya değiştirerek onaylama yetkisi ise ilçe belediye meclisince kabul edilen imar planı veya imar planı değişikliğini kapsamaktadır. 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği isteminin reddine ilişkin ilçe belediye meclisi kararının kaldırılarak, sözü edilen plan değişikliğinin kabulüne karar verilmesinin büyükşehir belediyesine tanınan yetkinin kapsamında yer almamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/13916 K: 2020/7450 T: 10.9.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıların kendi iradeleri ile sözleşmeleri imzaladıkları görülse de, davacıların dava açmaktaki amacı ile dava açmakla ulaşmak istediği sonuç göz önünde bulundurulduğunda davacıların, taşınmazlarının ihale yoluyla satışına engel olmak ve hak kaybına uğramamak için sözleşme imzalamayı kabul ettikleri, sözleşme sonrasında da taşınmazların devrine engel olmak için sözleşme ile verilen vekâletnamelere ilişkin azilname düzenledikleri, söz konusu davacıların subjektif dava açma ehliyetinin varlığının devam ettiğinin kabulü gerekmektedir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/13841 K: 2019/15202 T: 25.12.2019

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli Alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yargı kararıyla iptaline karar verilmesi karşısında anılan riskli alan kararına göre yapılan dava konusu imar planlarının hukuki dayanağının kalmaması nedeniyle, dava konusu imar planlarında ve bu planlara dayanılarak hazırlanan projede ilgili parsel yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/13823 K: 2021/8079 T: 10.6.2021

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Bölgedeki yapıların önemli bir bölümünü oluşturan yığma yapıların eski ve bakımsız oldukları, bazı binalarda farklı zamanlarda farklı malzemeler kullanılarak eklentiler yapılması nedeniyle düzgün yük aktarımı ve elemanların uyumlu davranışından söz etmenin mümkün olmadığı, kattan kata taşıyıcı sistemi değişen binaların mevcut olduğu, alanda az sayıda da olsa yer alan betonarme çerçeveli binaların gözlemsel incelenmesinden, malzeme kalitesi ve yapısal sistemi konusunda bazı zayıflıkların olduğu, yapılarda, planda ve düşeyde düzensizliklerin mevcut olduğunun anlaşıldığı, yapı stokunun çoğunluğunun yaşı, görünen kalitesi, mühendislik hizmeti görmeden inşa edilmiş olması ve zamanla çevre koşullarından yapısal özelliklerini kaybetmiş olması nedeniyle, yapıların deprem etkisi altında riskli olduğu anlaşıldığından, riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/2385 K: 1984/1379 T: 12/03/1984/

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planında ayrık düzen iskan sahasında kalan ve bu düzende inşaata elverişli olmayan parsellerin birleştirilerek imar parseli oluşturulmasında isabetsizlik bulunmadığı parselasyon planı davacıya tebliğ edildiğinden ilan edilmeme durumunun işlemi sakatlamayacağı, ayrıca düzenlemeye 4 yıllık programa dahil yerlerden başlanacağı konusunda zorunluluk bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/13810 K: 2020/6857 T: 7.7.2020

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerindeki yapıya ilişkin riskli yapı tespitinin bulunmasından dolayı her tür ölçekteki planlara ait onay yetkisinin davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığında bulunduğu, dava konusu imar planı değişiklikleriyle taşınmaza getirilen yoğunluk artışının yanında cami ve teknik alt yapı alanlarının bedelsiz olarak kamuya terk edilmesinin öngörüldüğü, bu şekilde plan içerisinde donatı standardının sağlandığı görüldüğünden dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1983/1238 K: 1983/4337 T: 28/12/1983

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planında meslek sahasında kalan bir yerin lojman için kamulaştırılması mümkün ise de; idare mahkemesince lojman ihtiyacını idarenin kendi parselleri içinde karşılamasına olanak bulunup bulunmadığı, davacı parsellerine gereksinim olup olmadığı konularında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken bu hususların yerindelik denetimi sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle inceleme konusu yapılmamasına isabet görülmediğinden eksik incelemeye dayanan idare mahkemesi kararının bozulması Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1980/1381 K: 1983/4023 T: 14/12/1983

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

İnşaat ruhsatı verilmesi konusunda yapılan başvuruya 30 gün içinde belediyece cevap verilmemesi üzerine davacının 10 gün içerisinde mülki amire başvurmadığı, böylece yasal yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi parsel üzerindeki yapının eski eser olduğuna ilişkin anıtlar yüksek kurulu kararına belediyece uymak zorunluluğu bulunduğundan ruhsat verilmemesi hususunda belediyeye hizmet kusuru atfının mümkün olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1980/469 K: 1983/3731 T: 24/11/1983

Haziran 15, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsat ve eklerine aykırı olan yapının durdurulduğu, bu kısımların yıktırılmasına karar verildiği, ruhsat süresi içerisinde yapının bitirilmediği anlaşıldığından, yeni yürürlüğe giren plana göre parselasyon yapılacağı nedeniyle bu yeni duruma göre ruhsat verilmesi mümkün olduğu gerekçesiyle eski ruhsata göre yapıya devam etme isteğinin reddinde isabetsizlik olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1983/783 K: 1983/3624 T: 16/11/1983

Haziran 14, 2024 Suat Şimşek 0

2805 sayılı Yasa kapsamında kalan yapının yıktırılmasına ilişkin işlemin idare mahkemesince esasının incelenmesinde isabet görülmediği, 6785 sayılı Yasanın 3.maddesiyle getirilen istisnai durumun önceden ruhsat alınmış ve mevzuata uygun inşa edilmiş binalarda sonradan yapılacak olan ve niteliği maddede belirtilen tamirlerin ruhsata tabi olmayacağına ilişkin olup, bu hükmün aynı kanunun 20. maddesi uyarınca verilen para cezalarının saptanmasında dikkate alınamayacağı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/1124 K: 1983/2962 T: 30.9.1983

Haziran 13, 2024 Suat Şimşek 0

Belediyeler esasen belediye malı olan veya imar planı uygulanmasıyla, istimlakten artan ve müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları bitişiğindeki arsa veya bina sahibine, bedel takdiri suretiyle satmağa ve mal sahibi, bu bedelle almaktan imtina ederse, şuyulandırılıp sattırmak suretiyle imar planına uygunluğu temine, yükümlü ve yetkilidir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/26 K: 1983/2573 T: 14/06/1983

Haziran 13, 2024 Suat Şimşek 0

Parselinde otopark yapılması sakıncalı görülen işhanı inşaatı için belediyece yaptırılacak bölge otoparkında işhanının ihtiyacı kadar otopark yeri ayrılmasının karşılığı olarak belirli bir bedelin katkı niteliğinde olmak üzere istenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı, belediyeler kamu hizmetlerini belli bir plan ve proğram uyarınca gerçekleştirmek durumunda olduklarından otopark bedeli alındığı halde henüz bu hizmetin gerçekleştirilmediği yolundaki davacı savının bir iptal nedeni olarak kabul edilemeyeceği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1980/2634 K: 1983/2462 T: 07/06/1983

Haziran 13, 2024 Suat Şimşek 0

Müstakil inşaata elverişli belediye parselinin belediye malı olan veya imar ve yol istikamet planlarının tatbiki dolayısıyla istimlakten artan parçalarla istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları, bitişiğindeki arsa veya bina sahibine bedel takdiri suretiyle satmak hükmü kapsamında satış isteğinin reddinde isabetsizlik olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/1472 K: 1983/2454 T: 07/06/1983

Haziran 13, 2024 Suat Şimşek 0

Mühürlenmek suretiyle durdurulan ruhsatsız yapılarda inşaatın devamının ancak mührün sökülmesi ile mümkün olacağı nedeniyle davacının durdurmadan haberdar olmadığı yolundaki iddiasının ciddi görülmediği, yapının 2805 sayılı yasa hükümlerine göre yapılacak tesbit ve değerlendirme sonucunda ruhsat ve kullanma iznine bağlanması halinde para ceza sının terkin edilmesine karar verileceğinin tabii olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1980/95 K: 1983/1572 T: 12/04/1985/

Haziran 11, 2024 Suat Şimşek 0

Yapıda bulunduğu öne sürülen eksikliklerin esasen ruhsat almayı gerektirir nitelikte olmadığı anlaşıldığından, otopark yönetmeliğinin yürürlüğe girmesinden önce alınmış ruhsat uyarınca inşa edilen yapı için belirtilen eksikliklerin tamamlanmasından sonra kullanma izni verilmesi konusundaki başvurunun ruhsatın hükümsüz kaldığı ve yeniden ruhsat verilmesi için ise otopark ücreti yatırılması gerektiği yolunda idarece tesis edilen işlemde isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/2653 K: 1983/1450 T: 07/04/1983

Haziran 11, 2024 Suat Şimşek 0

Danıştay kararı ile mevzuata aykırı olduğu saptanan yıkım kararına rağmen yapıyı yıkmak amacıyla kusurlu hareket etmiş olan idarenin meydana gelen zararları ödemekle yükümlü olduğu, ancak yıktırılan binaların üzerinde yer aldığı taşınmaz, belediyenin mülkü olup davacılar fuzuli şagil durumunda bulunduklarından ayrıca kira bedeli isteyemeyecekleri Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/1460 K: 1983/1260 T: 23.3.1983

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

İmar Kanununun 47 nci maddesinde; Belediye hudutlarına mücavir bulunan ve beldenin müstakbel inkişafı bakımından lüzumlu görülen, ve belediyenin teklifi üzerime İl İdare Kurulunun kararı ve İmar ve İskan Bakanlığının onayı ile kabul edilen alanlarda bu Kanun hükümlerinin uygulanacağı, mücavir alanların ilgili belediye sınırına bitişik olmalarının gerekmediği, bu alanların köyleri de ihtiva edebileceği belirtilmiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/2831 K: 1983/1211 T: 23/03/1983

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsatları Danıştay kararı ile iptal edilen yapıların ruhsatlarının idarece iptaline karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak ruhsatları iptal edilen yapıların kullanma izni açısından durumlarının iptal kararı doğrultusunda yeniden incelenerek aynen yada düzeltilerek korunması gereken yapı veya bölümlerinin var olup olmadığı belirlenmeden, bütün yapıların kullanma izinlerinin iptali yoluna gidilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/9527 K: 2020/8413 T: 30.9.2020

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

Bakanlıktan riskli alan tespit talebinde bulunulmasına ilişkin işlemin, hazırlık işlemi niteliğinde bir kararı olduğu, doğuracağı hukuki ve fiili sonuçlar dikkate alındığında, idari davaya konu olabilecek icrai bir işlem niteliğinde olmadığı, kesin ve yürütülebilir nitelikte bulunmadığı anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesince, incelenmeksizin ret kararı verilmesi gerekirken, işin esası hakkında karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/8494 K: 2020/1287 T: 11.2.2020

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

Gerek ilgililerin idareye başvurması gerekse idari yargı yerlerinde dava açma konularını düzenleyen, genel kanun niteliğindeki 2577 sayılı Kanunun 11.maddesi hükmü gereğince, riskli yapı tespit işlemine karşı yapılan itiraz üzerine altmış gün içinde cevap verilmezse itirazın reddedilmiş sayılacağının kabulü gerektiği, 60 gün dolduktan sonra açılan davanın süre aşımından reddi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/8486 K: 2020/4395 T: 14.5.2020

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

6306 Kanunun sistematiğinde riskli alanda bulunan yapıların yıkımı hakkında herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, idare tarafından; binalarının sağlam olduğunu beyan eden maliklerden binaların risk teşkil etmediğine dair rapor istenildiği de dikkate alındığında, riskli alan ilanına konu yerde bulunan davacıya ait taşınmazın yıkımı yönünde işlem tesis edilmesinin Kanunun amacına ve gerekçesine uygun olduğu, Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/8469 K: 2020/1286 T: 11.2.2020

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

Güçlendirme ruhsatının ilgili belediyesinden alınması işlemi hariç mevzuat hükümleri uyarınca aranılan bütün şartların davacılar tarafından Mahkemece karar verilmeden önce yerine getirildiği, güçlendirme ruhsatına ilişkin başvurunun da yapılmış olmasına rağmen ilgili Belediye tarafından ruhsatın ancak Mahkeme kararından sonra düzenlendiği, İdare Mahkemesince, davacılar tarafından temyiz aşamasında alınan güçlendirme ruhsatının da dikkate alınarak yeniden karar verilmesi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/4712 K: 1983/1043 T: 14/03/1983

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

6785 sayılı İmar Yasasının 41.maddesi kapsamında esasen belediye malı olan veya imar ve yol istikamet planlarının tatbiki dolayısıyla istimlakten artan parçalarla istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parça satışlarının 2490 sayılı Kanuna tabi olmaması nedeniyle satış işleminin iptalinde isabetsizlik olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/2032 K: 1983/1025 T: 10/03/1983

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

Yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda; davacıların kat maliki oldukları yapının bitişiğindeki parsellerin imara açılmasını öngören imar planı değişikliğinde mevzuata aykırılık bulunmadığı, ancak imara açılması öngörülen parseldeki yapılanmada özel koşullar uygulamanın ve davacılara ait mevcut yapı bitişiğindeki cephesinde asgari ölçüleri belirlenen bir ışıklığın bırakılmasının zorunlu olması nedeniyle inşaat ruhsatının iptali Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/2932 K: 1983/988 T: 8.3.1983

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

Belediye Meclisi kararı ile kabul edilen imar planı değişikliği önerisinin İmar ve İskan Bakanlığınca uygun görülmeyerek reddedilmesi sebebiyle kesinleşmeyen İmar planı değişikliğinin iptaline yönelik davanın vaktinden önce kesin olmayan işleme karşı açılmış olması nedeniyle reddi gerekir. Dava konusu kıyı kenar çizgisinin iptaline ilişkin davanın ise yeniden kıyı kenar tespiti yapılması nedeniyle konusu kalmamıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/1649 K: 1983/950 T: 07/03/1983

Haziran 10, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planında bir bölümü yola tahsisli bulunan ancak henüz kamulaştırılması yapılmayan taşınmazın yol dışında kalan bölümü üzerine yol kısmından sonraki cephe hattının gerisine yapı yapılmasının mümkün olduğu anlaşıldığından, yol dışındaki kısmın yola cephesi olmadığı gerekçesiyle ruhsat verilmemesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2798 K: 2019/2128 T: 4.4.2019

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

5366 sayılı Kanunun tanıdığı yetki uyarınca, tek taraflı olarak, ilgililerin hukuki durumlarında kesin ve uygulanması zorunlu değişikliklere yol açacak şekilde işletme projesi adı altında tesis edilen ve bunun resen, tek yanlı irade beyanıyla tapu siciline şerh ettirilmesinin niteliğinde idari bir işlem olduğu, yargısal denetimlerinin de idare hukuku ilke ve kuralları çerçevesinde idari yargı yerlerince yapılması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/1131 K: 1982/4350 T: 23/12/1982

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Dükkanda yapılan ilave cam ve alüminyumdan yapılmış bir bölme olup, ruhsat almayı gerektirecek nitelikte olmadığı ve bağımsız daire veya işyeri olarak kabulünün mümkün bulunmadığı anlaşıldığından yapılan değişiklik nedeniyle söz konusu yerin tahliyesine, mühürlenmesine ve para cezası verilmesine karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2736 K: 2019/2452 T: 10.4.2019

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapı tespiti işleminin kesinleşmesi üzerine Belediye Başkanlığınca süre verilerek verilen ek süre içerisinde yıktırılmaması halinde, mahalli idarelerin de iştiraki ile mülki idare amiri tarafından binanın yıktırılacağına ilişkin bildirimin kesin ve yürütülmesi zorunlu işlem olduğu ve idari davaya konu olabileceği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2568 K: 2020/6788 T: 7.7.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Alana ilişkin planlarda bulunan imar adalarının bölünerek sadece bir kısmının riskli alan sınırlarına dahil edildiği, sınırın imar adalarını kestiği, bazı yerlerde yan yana iki parselin birinin riskli alan içerisine alınarak sınırın iki parsel arasından geçirildiği, başka noktada parseller arasından geçen imar yolunun riskli alan sınırına dahil edilerek, yolun kenarındaki parsellerin sınırın dışında bırakıldığı, mezarlık alanının bir kısmının da riskli alana dahil edildiği, riskli alan sınır çizgisinin kırıklar şeklinde ilerlediği, sınırın hangi kriterlere göre tespit edildiğinin belirlenemediği ve bütünsellik arz etmediği, riskli alan sınır tespitinin, 6306 sayılı hükmüne uygun yapılmadığı sonucuna varılmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2567 K: 2020/6785 T: 7.7.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Bir alanın zemin veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıması sebebiyle riskli alan olarak ilan edilebilmesi için mutlaka zemin ve yapıların fiili durumları incelendikten sonra hazırlanacak teknik bir rapor ile ortaya konulması; üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlarda ise belirtilen şartların oluştuğunun açık ve somut şekilde ortaya konulması gerekir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2566 K: 2020/6786 T: 7.7.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Teknik raporun eki yapı ruhsat bilgilerini içeren tabloda bulunan ada ve parsel numaraları, yapı sayıları ve ruhsat bilgilerinin birbiriyle ve dosyada bulunan diğer bilgi ve belgelerle uyumlu olmadığı, 6306 sayılı Kanunun Ek-1. maddesindeki üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluştuğu hususunun açık ve somut şekilde ortaya konulamadığı, diğer yandan, riskli alan sınırının uygulama bütünlüğü gözetilerek belirlenmediği sonucuna varıldığından, dava konusu Cumhurbaşkanı Kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2565 K: 2020/579 T: 28.1.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Alanda bulunan 460 adet yapıdan sadece 15 adetinin imar mevzuatına uygun olduğu, kalan yapıların ise ruhsatsız, ruhsata aykırı ve yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan olduğu, 6306 sayılı Kanunun ek 1. maddesinde belirtilen “Üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlar” düzenlemesinde belirtilen şartların oluştuğu anlaşıldığından, riskli alan ilanına ilişkin dava konusu Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2563 K: 2020/5869 T: 23.6.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

İdarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek kalite olarak “iyi”, “orta” ve “kötü” diye sınıflandırılmış, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve diğer bilgilerin genel itibarıyla gözlemsel bilgiler içerdiği, depremler sonucunda söz konusu yapıların olumsuz olarak etkilenip etkilenmediği yolunda belirlemeye yer verilmediği, karot veya numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi içermediği, söz konusu alana ilişkin detaylı zemin etüdü verisi ve buna bağlı olarak su taşkını konusunda yeterli veri bulunmadığı hususları dikkate alındığında, dava konusu alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2554 K: 2020/2158 T: 19.2.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Alan üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporlarda, alanda bulunan betonarme yapılar için 6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin ekinde yer alan hızlı değerlendirme formları hazırlandığı, yapılan ayrıntılı risk değerlendirmeleri sonucunda tüm binaların riskli olduğunun belirlendiği, bu verilerin ve analizlerin riskli ilan edilen alandaki yapı stokunun can ve mal kaybına yol açma riskini belirleyebilmek için yeterli olduğu; ancak, A1 Mahallesi, 1329 ada, 52 parseldeki garaj yapısı için herhangi bir risk çalışması yapılmadığı, bu durumda; uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2545 K: 2020/12032 T: 3.12.2020

Haziran 8, 2024 Suat Şimşek 0

Yapı Kayıt Belgesi verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Tebliği ile 3yapı kayıt belgesi verilmesine ilişkin usul ve esasların düzenlendiği, yapı kayıt belgesi müracaatına, yapı kayıt belgesi bedelinin hesaplanması ve ödenmesine, yapı kayıt belgesi verilen Hazineye ait taşınmazların satışına, yapı kayıt belgesi düzenlenmeyecek yapılar ile bu belgenin düzenlenmesi safhasında yalan beyanda bulunanlar hakkında yapılacak işlemlere ilişkin hususları kapsadığı ve dayanağı Kanun maddesine uygun olduğu görüldüğünden, Tebliğde mevzuata ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2543 K: 2022/1328 T: 10.2.2022

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

Maliklerin üçte iki çoğunluk ile aldıkları karara karşı, adli yargıda; bu karara dayanılarak tesis edilen idari işlemlere karşı ise idari yargıda dava açma hakkının da her zaman bulunduğu dikkate alındığında bu düzenlemenin, kentsel dönüşümü, duraksamaya yer vermeden, uygulama işlemlerini sürüncemede bırakmadan gerçekleştirmek için, dönüşümü isteyen en az üçte iki çoğunluktaki maliklerin haklarını koruyarak, azınlıkta kalan maliklerin de mülkiyet hakkını ihlal etmeden yapıldığı sonucuna varılmaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2539 K: 2020/2152 T: 19.2.2020

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

Alanda bulunan 147 adet yapıdan sadece 12 adetinin imar mevzuatına uygun olduğu, kalan yapıların ise ruhsatsız olduğu, alanda %91 oranında ruhsatsız yapı bulunduğu, 6306 sayılı Kanunun ek 1. maddesinde belirtilen “Üzerindeki toplam yapı sayısının en az %65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ve iskân ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlar” düzenlemesinde belirtilen şartların oluştuğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2536 K: 2022/1327 T: 10.2.2022

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli yapı tespitine ilişkin işlemin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilerek tapuya şerh verileceği, böylece tespitin aleniyet ve icrailik kazanarak ilgililerin menfaatini de etkilemeye başlayacağı, bu durumun tebliği üzerine ilgililerin on beş gün içinde yapının bulunduğu yerdeki Müdürlüğe verilecek bir dilekçe ile riskli yapı tespitine itiraz edilebileceği gibi doğrudan dava açabilecekleri, riskli yapı tespitine itiraz edilmesi halinde -itiraz sonuçlanmadan- tespit işlemine karşı dava açılamayacağı yönünde bir düzenlemenin de olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/147 K: 1982/2030 T: 16/06/1982

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

Nazım imar planı ile metropoliten imar planında fuar ve rekreasyon sahasında kalan yerde 6785 sayılı imar kanununa 1605 sayılı kanunla eklenen ek 7 ve 8.maddelerin uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 1.05. 1.06 ve 1.07.maddeleri ile 1380 sayılı su ürünleri kanunu ve tüzüğüne aykırı olarak ruhsatsız yapılan dalyan duvarlarının ve diğer tesislerin yıktırılmasına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/2888 K: 1982/1675 T: 26/05/1982

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

Mevcut binaya 1968 yılında yapılan ilavelerin resmi gazetede yayınlanan yönetmelik uyarınca ruhsata bağlanabilmesi imkanı doğduğundan, bu tarihte yürürlükte olan otopark yönetmeliği uyarınca ilave edilen kısımlar için otopark ücreti yatırılmaksızın iskan izni verilmeyeceği yolunda işlem tesisinde isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1980/109 K: 1982/1288 T: 28/04/1982

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

Turizm gelişim bölgesinde bulunan Köyceğiz’de imar planı dışında gelişmeler görülmesi, 1962 onay tarihli imar planının gelişen ihtiyaçları karşılayamaması üzerine, plan sınırlarının genişletilmesini, sahillerin turizme açık otel, motel, pansiyon, yeşil alan gibi turizm amaçlı tesislerin yapılmasını, şehir içi yolların bu amaca hizmet edecek şekilde genişletilmesini, şehir içinde yeni yollar ve çevre yolları açılmasını konut ve ticaret alanları belirlenmesini öngören 1979/onay tarihli imar planında mevzuata aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/3062 K: 1982/1036 T: 14/04/1982

Haziran 6, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planına göre, çekme kat yapılmamak koşuluyla 4 kat inşaat hakkı tanınan, yerde plana aykırı olarak yapılan çekme katın tam kata dönüştürülmesi nedeniyle bu ilaveye 28.9.1978/günlü, 16418 sayılı resmi gazetede yayınlanan yönetmelik kurallarının uygulanamıyacağı, bu nedenle ruhsat vermeme işleminde isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1998/6893 K: 1999/6576 T: 15.12.1999

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Dava, yola izinsiz olarak hafriyat döküldüğünün saptanması üzerine hasar bedelinin 3194 sayılı yasanın 40. Maddesi uyarınca davacıdan istenilmesine ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmıştır. 3194 sayılı yasanın 40. Maddesi uyarınca belirlenen mahzurun giderilme masrafları ve bu masrafların dayanağı idari işlemlere ilişkin uyuşmazlıkların görüm ve çözümünde idari yargı yerleri görevlidir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 1998/7473 K: 1999/6529 T: 14.12.1999

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıya ait taşınmaz üzerindeki ruhsatsız yapının imar planında park alanında kalması nedeniyle yıktırılmasına ilişkin işlemde mevzuata aykırılık yoktur. 2981 sayılı yasanın 13/b maddesi uyarınca arsa tahsisi gecekondular için söz konuşu olduğundan, kişilerin kendisine ait taşınmaz üzerindeki ruhsatsız yapılar hakkında genel hükümler uyarınca işlem tesisi gerekir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/2646 K: 2004/7050 T: 27/12/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Plan değişikliği yapılması istemiyle yapılan başvurunun belediye meclisince, ifraz ve tevhid yapılması istemiyle yapılan başvurunun ise belediye encümenince incelenerek karara bağlanması gerektiği, davacı tarafından imar planı değişikliği istemli başvurunun belediye meclisince incelenerek karar verilmesi sonrasında mevcut plan ve değişiklik isteminin birlikte değerlendirilmesi mümkün olduğundan, davacının plan değişikliği istemli başvurusunun yetkili belediye meclisince karara bağlanmayarak belediye başkanlığı işlemiyle reddedilmesi karşısında imar planı değişikliği istemine konu imar planının bu aşamada incelenme olanağı bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/3434 K: 2004/6885

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsat alınarak başlanan ve tamamlanan, ruhsatının iptal edildiğine ilişkin bir bilgi ve belge de bulunmayan inşaatın, ruhsata aykırılığı tespit edilmeden ya da ruhsatı iptal edilmeden, sadece dayanağı imar ve parselasyon planı iptal edildiği gerekçesiyle durdurulmasında mevzuata uygunluk bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/2734 K: 2004/6810 T: 21/11/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu para cezasının yapı tatil zabıtlarına rağmen ruhsat ve eki projesine aykırı inşaata devam eden davacı şirkete her seferinde tespit edilen yeni aykırılıklar nedeniyle verildiği, dolayısıyla yukarıda yer alan 3194 sayılı yasanın 42.maddesi hükmü uyarınca ruhsata aykırı olarak yapı yapma fiilinin tekrar edildiği anlaşıldığından para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemin yasaya uygun olduğu sonucuna varıldığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/2700 K: 2004/6769 T: 21/12/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Park alanının 1250 m2’lik kısmının tel örgü ile çevrilmesi nedeniyle 3194 sayılı yasanın 32. ve 42.maddesi uyarınca işlem tesis edilmiş ise de tel örgünün yukarıda içeriği yer alan yasa ve yönetmelik kurallarına göre yapı olarak nitelendirilemeyeceği, dolayısıyla ruhsata tabi olduğundan söz edilemeyeceği buna göre dava konusu işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından aksi yöndeki mahkeme kararında isabet görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/1834 K: 2004/6658 T: 15/12/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

İstanbul İmar Yönetmeliğine göre derinliği 1.00 m’yi geçmeyen süs havuzları ruhsata tabi olmadığı, yapıların arka bahce mesafesinde 1.80 metre derinliğinde yapılan yüzme havuzunun ruhsata tabi olduğu ve imar planı koşullarına göre inşaat ruhsatı verilmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından, dava konusu yüzme havuzunun yıktırılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/3435 K: 2004/6378 T: 08/12/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Bir bölgede yapılaşmaya olanak veren imar planının mahkemece iptal edilmesi halinde iptal tarihine kadar ilgilinin hilesi hatası yada kusuru olmadan yapıya ruhsatına uygun olarak devam edildiğinin anlaşılması durumunda mahkeme kararının verilmesini takiben davalı idarece inşaatın mühürlenmesi, yapının bu tarihe kadar tamamlanmış kısmının ise kazanılmış hakkın varlığı nedeniyle korunması gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/2547 K: 2004/6226

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıya ait inşaatın bulunduğu bölgenin imar planının ve parselasyon işleminin yargı kararı ile iptal edilmesi sonucunda plansız alan haline geldiği ve yeni planın yapılmasından sonra taşınmazın durumunun değerlendirileceği açık olduğundan, inşaatın devamına izin verilmemesi yolundaki işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/3737 K: 2004/5894 T: 23/11/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Gelibolu yarımadasında bulunan ve yıkım işlemi kesinleşmiş olan davacıya ait yapının bulunduğu yerden kaldırılması yolundaki valilik işleminde ve bu işlemin dayanağını oluşturan Gelibolu yarımadası tarihi milli parkındaki yapıların denetimi ve yıkılması ile izin ve irtifak hakkı uygulamaları yönetmeliğinin geçici 1.maddesinde, 1915 Çanakkale deniz ve kara muharebelerinin cereyan ettiği Gelibolu yarımadasının tarihi, kültürel değerleri ile orman ve bitki örtüsünün korunması, geliştirilmesi amacına, 4533 sayılı yasaya ve imar mevzuatına aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/4701 K: 2004/5821 T: 19/11/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu ödeme emrine ilişkin tebligatların yapılmasında 6183 sayılı amme alacaklarının tahsili usulü hakkındaki kanunun 8.maddesi uyarınca 213 sayılı vergi usul kanununun 102.maddesinin uygulanması gerektiği, olayda davacının tebellüğden imtina etmesi üzerine anılan maddenin 6. ve 7.fıkralarındaki usule uygun işlem yapılmadan imtina tarihinin tebliğ tarihi kabulü ile davanın süre yönünden reddi yolundaki mahkeme kararında isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/1722 K: 2004/5815 T: 19/11/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Özel çevre koruma bölgesinde her ölçekteki imar planlarında ve bu planlardaki değişiklikleri yapmak, revize etmek ve re’sen onamak yetkisi özel çevre kurumuna ait olduğundan belediye meclisince plana karşı itirazı görüşülerek anılan kuruma iletilmesi yolunda alınan karar, bir görüş içeren, idari davaya konu olmayacak kesin ve yürütülebilir nitelikte bulunmayan işlem olduğu Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/1984 K: 2004/5538

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsatsız yapılara mülkiyet durumuna bakılmaksızın 3194 sayılı İmar Kanununun 32. ve 42.maddeleri uygulanabileceğinden, hazineye ait taşınmaz üzerindeki ruhsatsız inşaata yönelik olarak 775 sayılı Gecekondu Kanununun 18.maddesi uyarınca işlem tesis edilmeyip, 3194 sayılı Kanunun 32. ve 42.maddelerine göre işlem tesis edilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/968 K: 2004/5379 T: 04/11/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Parselasyon işleminin yargı kararıyla iptal edilmiş olması, bu işleme dayalı olarak verilmiş inşaat ruhsatlarının iptalini gerektirmez. İdarece, yargı kararının gereğinin yerine getirilmesi amacıyla tesis edilecek yeni parselasyon işlemi sonrasında inşaatların durumunun değerlendirilmesi, bu yeni parselasyon işlemine göre yapıların ruhsata bağlanması mümkün değilse, kazanılmış hak ilkesi de göz önünde bulundurularak bu aşamadan sonra inşaat ruhsatlarının iptal edilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/1196 K: 2004/4987 T: 18/10/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Yapının mülk sahibi tarafından yapılmayan ruhsatsız tadilatlar için noter kanalıyla mülk sahibince kiracılara ihtarname çekildiği ve kira sözleşmesinde kiralayanın muvafakatı olmadan tadilat yapılamayacağı, yapılacak tadilatlarında mevzuata uygulanarak yapılmasının esas olduğunun belirtildiği dikkate alındığında, cezaların şahsiliği ilkesi gereği, kiracının yaptığı ruhsatsız tadilatlar nedeniyle 3194 sayılı Kanunun 42. maddesi uyarınca yapının mülk sahibine para cezası verilemeyeceği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/674 K: 2004/4160 T: 25/06/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Aynı bağımsız bölüm içinde değil, her biri birer bağımsız bölüm olan dükkanlar arasındaki bölme duvarın mimari projesine aykırı ve ruhsatsız olarak kaldırılması ve 1 ve 2 nolu dükkanların içerden bodruma iniş merdiveni iptal edilerek dış cepheden proje dışı iniş merdiveni yapılması yolundaki tadilatların basit tadilat ve tamirat kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/812 K: 2003/4044

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

İptal davalarında kabulün, dava konusu işlemin değiştirilmesi, kaldırılması veya geri alınması biçiminde ortaya çıkması gerektiğinden, dava konusu işlemi tesis eden ve bu işlemi geri almaya veya kaldırmaya yetkili olan belediye meclisince bu konuda bir karar alınmamış olması nedeniyle, davalı idare tarafından salt davanın kabul edildiğine ilişkin bir dilekçe verildiğinden bahisle davanın bu yönde sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/6061 K: 2004/3996 T: 21/06/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Doğal kaynakla ilgili tesis ve müştemilatı kapsamında kalan fabrikanın doğrudan üretimiyle ilgili olan yapıların ruhsata tabi olmadığı, bildirimin yeterli olduğu; fabrikanın doğrudan üretimiyle ilgili olmayan yardımcı faaliyetlerine avan projeye göre ruhsat verilebileceği; üretimle doğrudan ilgili ya da yardımcı faaliyetlere ilişkin bina ve tesislerin dışında kalan faaliyetlere yönelik bina ve tesislerin ise ruhsata tabi olduğu. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2002/2617 K: 2004/3939 T: 21/06/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Kesin İnşaat Yasağı Getirilen Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Ve Tabiat Varlıklarının Bulunduğu Sit Alanlardaki Taşınmaz Malların Hazineye Ait Taşınmaz Mallar İle Değiştirilmesi Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinde yer alan trampanın kesin inşaat yasağı olan 1. derece doğal sit alanlarından uygulanması yolundaki düzenlemede anılan yasa hükmüne aykırılık bulunmadığı, Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2002/6908 K: 2004/3177 T: 20/05/2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Binada ruhsat ve eklerine aykırı imalat yapılmasında kat maliklerinden olan davacının herhangi bir katkısı olmadığı gibi, kat maliklerinin ruhsat ve eklerine aykırılığın giderilmesi istemiyle davalı belediyeye de başvurdukları, bu nedenle 3194 sayılı yasanın 32. ve 42.maddelerinde öngörülen müeyyidenin kat maliklerine uygulanamayacağı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2002/6691 K. 2004/2926 T: 11.5.2004

Haziran 4, 2024 Suat Şimşek 0

Belediye Başkanının katıldığı ve bu kişinin kararda karşı oy kullanmadığı anlaşıldığından, 1580 sayılı Yasanın 100. maddesi uyarınca belediye tüzel kişiliğinin temsilcisi sıfatıyla belediyeyi temsile yetkili olan belediye başkanının katılımı ile tesis edilen bu işlemlere karşı belediyenin dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın 2577 sayılı Yasanın 15/1-b maddesi uyarınca ehliyet yönünden reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık yoktur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/2507 K: 2004/2675 T: 28/04/2004

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Şehrin merkezinde yoğun yapılaşma bulunan araç trafiğine elverişsiz dar yollar ve çok küçük parsellerden oluşan eski dokunun modern ve nezih bir alışveriş merkezi ve çevresinin de açık alan, yeşil alan ve yollar ile çevrelenmiş ticaret alanı haline getirilmesine ve bu suretle yoğunluğun da azaltılmasına ilişkin imar planında bölgenin ihtiyaçları da göz önünde bulundurulduğunda şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/1477 K: 2004/2115

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Deprem nedeniyle oluştuğu ileri sürülen zararların tazmini istemiyle açılan bu davada, uğranıldığı belirtilen zarar, idarenin üzerine düşen görev ve yükümlülüğü gereği gibi yerine getirmemesinden, dolayısıyla eylem ya da eylemsizliğinden kaynaklandığından, mahkemece 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 13, maddesi uyarınca davanın süresi içerisinde açılıp açılmadığı hususunun değerlendirilmesi gerekeceği hakkında Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/6692 K: 2005/3650 T: 17/06/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Mahkemece, yapının hangi aşamada bulunduğu tespit edilerek, yapının durdurulduğu tarihte eğer yapı tamamlanmış ise ilgililerin kazanılmış hakkının bulunması nedeniyle yapının yıkılmasının hukuka aykırı olduğu hususu da göz önünde bulundurulmak suretiyle yapılacak inceleme sonucuna göre yıkım işlemine yönelik olarak yeniden bir karar verilmesi gerektiği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/6482 K: 2005/2789 T: 12/05/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Ruhsatlı olarak belirli bir seviyeye gelmiş olan inşaatın, ruhsat süresinin dolmasından sonra inşaata devam edildiği yolunda herhangi bir tespitte bulunmaksızın, ruhsatsız olarak inşa edilmiş bir yapı olarak nitelendirilmesi suretiyle tesis edilen yıkım ve imar para cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/4731 K: 2005/2499 T: 25/04/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılan davada bölgeye ilişkin üst ölçekli olarak 1/5000 ölçekli yerine 1/2000 ölçekli nazım imar planının bulunduğu, ancak dava konusu planın yapımıyla ilgili yönetmelikte de öngörülen koşulları taşımayan harita ve kadastro mühendisinin üstlenmesi mümkün olmadığından işlemin iptali yolundaki mahkeme kararında sonucu itibariyle isabetsizlik olmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5553 K: 2005/2424 T: 20/04/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Plan değişikliği isteminin cevap verilmemek suretiyle reddedilmesi yolundaki dava konusu işlemin belediye meclisince tesis edildiğinin kabulü ile uyuşmazlığın esasının incelenerek karar verilmesi gerekirken, idare mahkemesince imar planı değişikliği isteminin belediye meclisince görüşüldükten sonra karar bağlanması gerektiği nedeniyle verilen iptal kararında bu nedenle isabet görülmediği Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/6309 K: 2005/2411

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Taşınmazın maliki olmayan ve dava açma ehliyetini belde sakini sıfatına değil, taşınmazın zilyedi olduklarından bahisle ileride doğması ihtimali bulunan bir hak iddiasına dayandıran davacıların, beldenin arıtma tesisi yer seçimi işlemine karşı dava açma ehliyetinin bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/191 K: 2005/2372 T: 19/04/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Hak sahibi olduğu saptanan gecekondu sahiplerine tapu tahsis belgeleri esas alınarak tapularının verilmesi, 2981 sayılı Kanunun hükümlerinin uygulandığı alanlarda belirli koşullarla yapılması öngörülen ve özel olarak düzenlenen ıslah imar planlarının yapılıp onaylanması ve bu plan uyarınca imar parsellerinin oluşturulması koşullarına bağlanmış olduğundan, hak sahiplerine ancak ıslah imar planı yapılmış olan yerlerden tapu verilebileceği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5866 K: 2005/2170

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

İmar planıyla belirlenmiş yapılaşma koşullarını açıklayıcı, belirleyici ve bütünleyici nitelikte olduğu tartışmasız bulunan plan notlarını bazı yapılar için uygulanıp bazıları için uygulanmamasının, planın bütünlüğünü ve dengesini bozacağı, şehircilik ilkeler ve planlama esaslarına aykırı olacağı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5532 K: 2005/2129

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Asıl olan beldenin planlı gelişimi olduğundan planlama sürecinin başlamasından ve planların hazırlanmasından sonra anılan planın kabul edilmemesine ilişkin belediye meclisi kararının bozulmasına ilişkin il idare kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmaması nedeniyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin mahkeme kararında isabet olmadığı hakkında. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5365 K: 2005/2128 T: 12/04/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu parsellerin üzerindeki yapıların korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu ve tescil edilmeleri gerektiği konusunda yargı kararı bulunduğundan anılan taşınmazlara ilişkin olarak kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulunca alınacak karar doğrultusunda parselasyon işlemi yapılması gerekirken bu durum gözetilmeksizin tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5830 K: 2005/1997 T: 06/04/2005

Haziran 3, 2024 Suat Şimşek 0

2981 sayılı Yasanın ek-1 maddesinin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işlemlerini tamamlayıcı nitelikte uygulama yapılmasına olanak sağladığı, bu maddenin amacının özel parselasyona dayalı olarak ve hisse karşılığı satın alınan yerlere bir çözüm getirmek olduğu, 2981 sayılı yasanın ek-1 maddesinin 3194 sayılı yasanın 18.maddesinden farklı olarak özel parselasyona dayalı olarak satın alınan yerlerinin müstakil tahsis edilmesi olanağını sağladığı, hisseli taşınmazların ise paylı mülkiyet esaslarına göre tahsis edileceği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2507 K: 2019/5493 T: 12.6.2019

Haziran 2, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesinin kanun koyucu tarafından idareye tanınan düzenleme yetkisi uyarınca kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda yapılmadığı, 6306 sayılı Kanunun amaçları arasında belirtilen fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme yapma amacına, diğer bir ifadeyle dayanağı Kanun maddelerine aykırı olduğu. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2494 K: 2019/5508 T: 12.6.2019

Haziran 2, 2024 Suat Şimşek 0

Riskli alanlardaki yapılar ile riskli yapılara elektrik, su ve doğal gaz verilmeyeceği yolundaki kuralın uygulanabilmesinin, hak sahiplerinin görüşünün alınması koşuluna bağlandığı, Yasa hükmünde aranan bu koşula metinde yer verilmediği anlaşılmakla, dayanağı Yasa hükmünü daraltacak nitelikteki yönetmelik düzenlemesinde bu yönden hukuka uyarlık bulunmadığı, Mimari proje ile yönetim planında malik imzası aranmaz.” şeklindeki düzenlemenin, 634 sayılı Yasa’nın 12. maddesine açıkça aykırı olduğu. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/1202 K: 2020/7441 T: 10.9.2020

Haziran 2, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıların kendi iradeleri ile sözleşmeleri imzaladıkları görülse de, davacıların dava açmaktaki amacı ile dava açmakla ulaşmak istediği sonuç göz önünde bulundurulduğunda beyanlarından, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden ve yapılan incelemelerden, davacıların, taşınmazlarının ihale yoluyla satışına engel olmak ve hak kaybına uğramamak için sözleşme imzalamayı kabul ettikleri, sözleşme sonrasında da taşınmazların devrine engel olmak için sözleşme ile verilen vekâletnamelere ilişkin azilname düzenledikleri, söz konusu davacıların subjektif dava açma ehliyetinin varlığının devam ettiğinin kabulü gerekmektedir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/1054 K: 2022/2450 T: 2.3.2022 (Önemli)

Haziran 2, 2024 Suat Şimşek 0

Bir alanda, 1/5000 ölçekli nazım imar planında nüfus yoğunluğuna ilişkin belirleme yapılmış ise, üst ölçekte belirlenen yoğunluğu aşar şekilde 1/1000 ölçekli uygulama imar planında yapı ve nüfus yoğunluğunun artırılması halinde, imar mevzuatına ve planların kademeli birlikteliği ilkesine aykırılık oluşacaktır. Gerekli altyapı analizlerinin yapılmadığı, teknik ve sosyal donatı alanlarının ayrılmadığı, plan açıklama raporlarında yoğunluk artışını zorunlu kılan teknik gerekçelerin ortaya konulmadığı durumlar hukuka aykırılık teşkil edecektir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/160 K: 2020/7445 T: 10.9.2020

Haziran 2, 2024 Suat Şimşek 0

Davacıların kendi iradeleri ile sözleşmeleri imzaladıkları görülse de, davacıların dava açmaktaki amacı ile dava açmakla ulaşmak istediği sonuç göz önünde bulundurulduğunda beyanlarından, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden ve yapılan incelemelerden, davacıların, taşınmazlarının ihale yoluyla satışına engel olmak ve hak kaybına uğramamak için sözleşme imzalamayı kabul ettikleri, sözleşme sonrasında da taşınmazların devrine engel olmak için sözleşme ile verilen vekâletnamelere ilişkin azilname düzenledikleri, söz konusu davacıların subjektif dava açma ehliyetinin varlığının devam ettiğinin kabulü gerekmektedir. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/12931 K: 2018/3793 T: 24.4.2018

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Kıyı Kanunuyla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. İmar Kanunu ve Kıyı Kanununda yer almayan taşınmazın imar hakkının transferini öngören söz konusu yöntemin uyuşmazlığa konu plan değişikliği ile kabul edilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/12922 K: 2018/6061 T: 18.6.2018

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Kıyı Kanunu ve Yönetmelik hükmüne göre kısmi yapılaşma olması durumunda kazanılmış hak; anılan yapıların mevcut haliyle korunmasına ilişkin olup, daha sonra yapılacak imar planlarında 100 metrelik sahil şeridinin Kıyı Kanununa uygun olarak planlanması ve yeni yapılaşmaların Kıyı Kanununa uygun olması gerektiği kuşkusuzdur. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/10676 K: 2017/2951 T: 26.4.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/10456 K: 2017/6506 T: 22.9.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Kanunda belirtilen uygulamaların Bakanlıkça yerine getirilmesi, ancak üzerindeki bina yıkılmış olan arsanın malikleri üçte iki çoğunluğu sağlayamazsa acele kamulaştırma yoluna gidilmesi gerekirken anılan hususlar gözetilmeksizin riskli alana ilişkin Bakanlar Kurulu kararı üzerine dava konusu taşınmazın acele kamulaştırılması yolunda tesis edilen Bakanlar Kurulu Kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/10157 K: 2017/6704 T: 26.9.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/9529 K: 2017/2954 T: 26.4.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/9228 K: 2017/7848 T: 18.10.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunun 6. maddesinin birinci fıkrasında uygulama işlemleri için paydaşların hisseleri oranında aranan en az üçte iki çoğunluk nisabının sağlandığı beyan edildiğine göre “Üzerindeki bina yıkılmış olan arsanın maliklerine yapılan tebligatı takip eden otuz gün içinde en az üçte iki çoğunluk ile anlaşma sağlanamaması” hâlinde hüküm ifade eden ve riskli alan içerisinde yer alan taşınmazların idarelerce acele kamulaştırılmasına imkan sağlayan aynı maddenin ikinci fıkrası uygulama alanı bulamadığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8946 K: 2017/2953 T: 26.4.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8945 K: 2017/1511 T: 8.3.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8944 K: 2017/2952 T: 26.4.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8942 K: 2017/2166 T: 30.3.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8714 K: 2018/1157 T: 12.2.2018

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu nazım imar planından sonra yapılan imar planı değişiklikleri nedeniyle görülmekte olan davanın konusuz kaldığından söz edilebilmesi için, davacının dava açmakla elde etmek istediği hukuki sonuçların imar planı değişikliği ile karşılanmış olması gerektiği. Alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle, dava konusu nazım imar planının dayanaktan yoksun kaldığı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8585 K: 2020/2271 T: 20.2.2020

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Parselasyon işlemini tesis etmeye belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde genel yetkinin belediye encümenine ait olduğu, kanunun açıkça yetkilendirdiği özel durumlarda istisnai olarak Bakanlığın parselasyon yapabileceği, riskli alan ya da rezerv alan olmaksızın, parselasyon işlemi yapılabilmesi için gerekli bir koşul olmayan parsel maliklerinin muvafakatinin davalı Bakanlığın dava konusu parselasyon işlemini onaylamaya geçerlilik kazandırmayacağı. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/6307 K: 2018/4311 T: 7.5.2018

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Dava konusu nazım imar planından sonra, plan onama sınırının tamamını kapsayacak şekilde hazırlanan nazım imar planı revizyonu nedeniyle görülmekte olan davanın konusuz kaldığından söz edilebilmesi için, davacının dava açmakla elde etmek istediği hukuki sonuçların imar planı revizyonu ile karşılanmış olması gerektiği açıktır. Alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle, dava konusu nazım imar planının da dayanaktan yoksun kalmıştır. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/5896 K: 2017/5047 T: 20.6.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunda öncelikli olarak malikler ile anlaşma yoluna gidilmesi, taşınmazların malikleri tarafından değerlendirilmesinin esas alınması, Kanunda belirtilen uygulamaların Bakanlıkça yerine getirilmesi, ancak üzerindeki bina yıkılmış olan arsanın malikleri üçte iki çoğunluğu sağlayamazsa acele kamulaştırma yoluna gidilmesi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/5893 K: 2017/5046 T: 20.6.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunda öncelikli olarak malikler ile anlaşma yoluna gidilmesi, taşınmazların malikleri tarafından değerlendirilmesinin esas alınması, Kanunda belirtilen uygulamaların Bakanlıkça yerine getirilmesi, ancak üzerindeki bina yıkılmış olan arsanın malikleri üçte iki çoğunluğu sağlayamazsa acele kamulaştırma yoluna gidilmesi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/5839 K: 2017/5591 T: 11.7.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

6306 sayılı Kanunda öncelikli olarak malikler ile anlaşma yoluna gidilmesi, taşınmazların malikleri tarafından değerlendirilmesinin esas alınması, Kanunda belirtilen uygulamaların Bakanlıkça yerine getirilmesi, ancak üzerindeki bina yıkılmış olan arsanın malikleri üçte iki çoğunluğu sağlayamazsa acele kamulaştırma yoluna gidilmesi gerektiği. Devamını Oku

Görsel Yok

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/5186 K: 2017/8090 T: 19.10.2017

Haziran 1, 2024 Suat Şimşek 0

Kıyı Kanunuyla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığı, Kanunun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı, 100 metrelik sahil şeridinin imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz ettiği, imar hakkı transferi yönteminin ayrıntılı bir şekilde hukuksal alt yapısının düzenlenmesi gerektiği Devamını Oku