1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/1677 K: 1990/556 T: 09/04/1990


Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden davacılara ait taşınmazlar için imar planı ile getirilen 10 m.lik yapı yaklaşma mesafesinin planlama ve şehircilik ilkeleri ve ülkemizde uygulanan imar planı tekniklerine uygun olduğu

Dava, 2634 sayılı yasa uyarınca Turizm Bakanlığınca 11.6.1987/gününde onaylanan 1/1000 ölçekli Antalya Beldibi imar uygulama planının Beldibi tapusunun 480 ve 485 parselleri üzerinde yer alan 20 adet yazlık evin komşu parseldeki binalarla olan çekme mesafesinin 10 metre olarak belirlenmesine ilişkin kısmının davanın özeti bölümünde belirtilen nedenlerle iptali istemiyle açılmıştır.

İmar planları, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerceği en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak, belde hakkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla yörenin kendine özgü yaşıyış biçimi ve gerekse çeşitli alanları arasında olan bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konularla sosyal adalet ilkeleri de göz önüne alınarak hazırlanmalıdır.

Olayda davacılara ait evlerin üzerinde yer aldığı taşınmazların çevresiyle birlikte ele alınarak büyük ve küçük ölçekli imar planları ile getirilen kullanma şekillerine uygun olarak düzenlenip düzenlenemeyeceği ve komşu parseldeki binalarla arasındaki mesafenin 10 metre olarak belirlenmesine ilişkin 1/1000 ölçekli imar planı hükmünde şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uyarlık bulunup bulunmadığının saptanması amacıyla mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda özetle “Güney Batı Antalya Çevre Düzeni Planı (1/25000 ölçekli) Turizm Bakanlığınca 1976 da hazırlanmış, İmar ve İskan Bakanlığınca Temmuz 1987/de onaylanmıştır.

Beldibi-Göynük’ü içine alan kısım için 12.3.1985/tarihinde 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı yapılmış daha sonra 27.4.1987/tarihinde Revizyon Çevre Düzeni Planları yürürlüğe girmiştir.

Adı geçen “Çevre Düzeni Planları” çerçevesinde “Beldibi-Göynük kıyı şeridini içine alan 1/1000 ölçekli uygulama imar planları yapmış ve 2534 sayılı yasaya göre Turizm Bakanlığınca onaylanmıştır.

Dava konusu yer 1985/Çevre Düzeni Planında Turizm Amaçlı Kamu Tesisleri Alanında 1987/Revizyon Çevre Düzeni Planında Organize Turizm Tesisi alanında ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ise Turizm Tesis Alanında kalmaktadır.

Dosyadaki bilgilerden ve keşif sırasında tarafların ifadelerinden anlaşıldığına göre 480 ve 485 sayılı parsellerde 1979/yılı öncesi 20 adet 2 katlı yazlık ve ruhsatsız olarak yapılmış ve (izinsiz olarak) iskan edilmiştir.

Yürürlükte olan 11.6.1987/tarihli uygulama İmar Planında yer alan bazı önemli plan hükümleri şunlardır.

11.1-Turizm Tesis alanlarında bir parselde birden fazla yapı yapılabilir. Yapılacak yapılarda inşaat cephesi, derinliği ve arka bahçe mesafesi herhangi bir ölçü ile sınırlanmamıştır.

11.2-Deniz kıyısı olan parsellerde kıyı şeridi içinde bazı ilave hizmet tesisleri yapılabilir. Ancak vaziyet planının Turizm Bakanlığınca uygun görülmesi gereklidir.

11.3,4-Yapı Ruhsatı için Turizm yatırım belgesi işletme için turizm işletme belgesi alınması zorunludur.

11.5-İmar planında belirlenen ifraz çizgileri dışında ifraz yapılamaz.

11.A.4-Konaklama tesisi yapılacak alanda D lejandı getirilen alanda eğer mevcut yapılar varsa ve bunların 11.A-1 deki koşullara 1 yıl için de uyulması sağlanırsa korunacaktır.

11.A.3-Konaklama tesisi yapılacak alanda A lejandı ile maksimum yapı yüksekliklerine uyulacaktır.

aa.A.9-“H” lejandı getirilen alanda yaklaşma sınırı dışındaki (10 metrelik ve 20 metrelik yaklaşma sınırları) binalarda yapı dış çizgisi (kontur) ve hacimleri (büyüklükleri) büyütülmeksizin turistik tesis için gerekli tadilatlar yapılırsa ruhsat verilebilir. Yeni yapılaşmada yaklaşma sınırlarına uyulur.

Bu plan hükümleri imar planında belirlenen Turizm Tesis Alanında konuklama tesisi yapılacak imar parselleri için geçerlidir.

Dosyadaki ifadelerden ve keşif sırasında davalı idare temsilcilerinin beyanlarından anlaşıldığına göre imar planı ile turizm tesis alanı ilan edilen yerlerdeki mevcut yapıların turizme kazandırılması politikası uyarınca plan hükümlerinin 11.A-4 ve 11.A-9.maddelerinde açıklanan D ve H lejandları bazı imar parselleri üzerine planda işlenmiştir.

Ancak davacı tarafından iidia ettiği gibi H lejandı 480-485 parsellerdeki mevcut yapıların tümünü korumamaktadır. Buradaki “yaklaşma sınırları dışındaki ifadesi planda noktalı çizgi ile gösterilen sınır ile parsel sınırı arasındaki 10 m.lik bantta kalan 10 adet evi kapsamamaktadır. Yaklaşma sınırı dışında ve parsel içinde kalan diğer 10 evi işaret etmektedir.

480 ve 485 parsellerdeki 10 ev olduğu gibi komşu 481 parseldeki 9 adet evde 10 metrelik yaklaşma sınırı içinde kalmaktadır. 11.A-9 nolu plan hükmünde mevcut binaların korunması için 10 m.lik yaklaşma sınırı dışında kalması, yani 10.mlik bantta kalmaması kastedilmektedir. Yoksa aynı maddenin son cümlesindeki “yeni yapılaşmada yaklaşma sınırlarına uyulur” ifadesinden çıkarak mevcut yapılar yaklaşma sınırı içinde kalsa da korunur gibi bir anlaşıya varmak yanlıştır. Yaklaşma sınırı dışındaki alan 0130 emsalle yapılaşmaya izin verilen alandır.

1/1000 ölçekli Beldibi-Göynük imar Planında getirilen plan hükümlerinde söz konusu büyük parsel içine A,D,H lejandı getirilmiştir. “A” lejandı yapılacak konaklama tesislerinde azami yapı yüksekliklerini vermektedir. “D” lejandı ile, eğer konaklama tesisi yapılacak parselde mevcut yapılar varsa, bunların plana ve plan hükümlerine 1 yıl içinde uyulması kaydı ile korunacağını ifade etmektedir.

Dava konusu yerdeki yapıların D lejandı ile korunması mümkün olamamıştır. Çünkü bu plan hükmüne uyum sağlayacak koşullar hem bir kısım için yoktur hem de 1 yıl içinde 11.A-1 maddesi gerekleri oluşmamıştır.

“H” lejandının geçerliliği nedir. İmar planındaki parsel (konaklama) Turizm Tesisi yapılmak üzere girişimciye tahsis edildikten sonra, eğer mevcut yapılar plandaki yaklaşma sınırı (10 m.) dışında kalıyor ise, bunlar mevcut, yapı konturları (dış sınırları) içinde kalarak ve herhangi bir şekilde hacimleri büyütülmeden gerekli iç ve dış tadilatları yapılarak turistik tesise uygun hale getirilecek ve ancak o zaman turistik tesis işletme ruhsatı verilebilecektir.

480-485 parsellerde mevcut 20 müstakil evin 10 adedi için H lejandı işletilebilir. Çünkü diğer 10 adedi yaklaşma sınırı (10 m) içinde kalmaktadır ve “H” lejandı bu koşulu değiştirmemektedir. Zaten plandaki gösterinin aksine bir plan hükmü ile 10 m. yaklaşma mesafesi koşulunun kaldırılması söz konusu olamaz.

Sonuç olarak A,D,H lejandı imar planındaki yeni imar parseli için geçerlidir. Bu imar parselin içinde büyük kısmı Maliye Hazinesine kayıtlı (fakat ihtiyati tedbir kararlı) araziler ile davacıların maliye ile uyuşmazlığı olan itirazlı arazi bulunmaktadır. Dolayısıyla imar parselinde mülkiyet durumu henüz çözülememiştir. Davacıların itirazlı olduğu kısmı ve ihtiyati tedbirli kısmı lehlerine bitse dahi, imar parseli nin geri kalan taklaşık 2/3 lük kısmı ile tevhid edilmesi ve Turistik Tesis Yatırımı için davacılara tahsisi zorunludur. Bu koşullar oluştuğu zamanda İmar Plan ve hükümlerinin uygulanması gündeme gelecektir.

Dolayısıyla 11.6.1987/tarihinde onaylı Beldibi-Göynük imar planı hükümleri dosyada savunulduğu gibi tüm mevcut yapıları korumayı amaçlamamaktadır.

Dava konusu imar planında yapılacak binalarla parsel sınırı arasında 10 m.lik bir yaklaşma mesafesi belirlenmiştir. Yaklaşma mesafesi mevcut yapılar dikkate alınarak konulmamıştır. Ancak 480 ve 485 ile 481 parsel arasındaki parsel sınırı bölünmede esas alınmıştır. 480 ve 481 parseller üzerinde ruhsatsız yapılmış evlerin ortak sınıra mesafesi ise plan üzerindeki ölçülmelere göre 2,5-4.000 m arasında değişmektedir. Söz konusu yazlık evler belirli bir imar durumuna göre yapılmadığı için yapıların aplikasyonunda herhangi bir kural gözetilmemiştir.

Dava konusu imar planında ise Turizm Tesisi yatırımı yapılacak büyük parseller belirlenmiştir. 480, 485 komşu 481, 486 ve daha ilerideki 487 parsellerin ortak sınırları esas alınmış fakat kuzey ve kuzeydoğu da parsel sınırı yola kadar alınmıştır. Davalı parseller için çevresin de Maliye Hazinesine ait (ihtiyati tedbir kararlı) topraklar vardır, Üzerinde yapı olan parsellerde de mülkiyet durumu itirazlıdır ve netleşmemiştir. Ayrıca imar planında yeni imar parselleri üzerinde yer alacak işleve göre belirli büyüklükte ayrılırlar ve alttaki kadastral sınırlara uyulması zorunluluğu da yoktur. Nitekim 480 ve 485 parselleri içine alan imar parseli yaklaşık 20.000 m2 büyüklüktedir. Çevresinde ayrılan imar parselleri de 20.000 ile 30.000 m2 civarındadır. Bu büyük imar parsellerinde 0.30 inşaat emsali verilmiştir. Örneğin 480 ve 485 i içine alan imar parselinde yaklaşık 6.000 m2 diğer büyük parsellerde 9.000 m2 toplam döşeme alanı olan tesisler yapılabilecektir.

Bu demektir ki bu yörede 250-350 yatak kapasiteli konaklama tesisi düşünülmektedir. İmar Planı hükümlerine göre 480-485 in bulunduğu imar parselinde toplam inşaat alanı 6.000 m2 yi geçmemek üzere ve yapı yükseklikleri 1350 m ile 2450 m.yi aşmayan otel veya tatil köyü türünde konaklama tesisi yapılması öngörülmüştür.

Dava konusu İmar planında burada yer alabilecek “konaklama tesisleri” olabileceği en yüksek irtifaları da dikkate alınarak ana yoldan 20 m. yan yoldan ve komşu parsellerden 10.çekilmesi esası getirilmiştir.

Plancı planda tanımlanan 20.000-30.000 m2.lik büyük parsellerde birden çok yapının yer alacağını, bunların konaklama ve servis yapıları olabileceğini varsayarak yaklaşma mesafelerini belirlemiştir. İmar planında getirilen yapı yaklaşma mesafeleri ülkemizde uygulanan planlama tasarım tekniklerine uygundur ve dikkat edilirse çevredeki bütün parseller de aynı ölçütler getirilmiştir.” denilmekte olup, sonuç olarak dava konusu imar planı ile getirilen yapı yaklaşma mesafelerinin planlama ve şehircilik ilkeleri ve ülkemizde uygulanan imar planı tekniklerine uygun olduğu vurgulanmaktadır.

Yukarıda özetle değinilen bilirkişi raporu davanın taraflarına tebliğ edilmiş, anılan rapora karşı davalı idarecilerce hiçbir beyanda bulunulmamış, davacılar tarafından ise dava dilekçesinde öne sürülen iddiaların tekrarı ile bazı hususlarda yeterli bilgiyi kapsamadığı yolunda itiraz edilmişse de, bilirkişi raporunun konuyu derinliğine ele alarak ayrıntılı bir incelemenin ürünü olması ve ulaştığı kesin sonuç karşısında, davacıların itirazları soyut ifadelerden öteye gitmemektedir.

Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verildi.