İdare mahkemesince, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak bazı adaların park alanı olarak belirlenmesine ilişkin imar planı değişikliğinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, aynı adaları hukuka aykırı olarak imara açan önceki imar planı değişikliğini ortadan kaldıran bir işlem olarak nitelendirilerek idarenin hukuka aykırı işlemlerini her zaman geri alabileceği nedeniyle söz konusu işlemde imar mevzuatına ve idare hukukunun genel ilkelerine aykırılık görülmeyerek davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği
Dava, imar adalarının park alanı olarak belirlenmesine ilişkin belediye meclisi kararı ile kabul edilen imar planı değişikliğinin iptali isteğiyle açılmış, İdare Mahkemesince, dava dosyasının incelenmesinden, üç adanın park alanında iken 20.8.1986/günlü, belediye meclisi kararı ile bitişik nizam 6.kat inşaata müsaadeli olarak imara açıldığı, bu imar planı değişikliğine yapılan itiraz üzerine belediye meclisinin 22.9.1986/günlü, kararı ile 20.8.1986/günlü, meclis kararıyla 6 kat inşaata müsaadeli şekilde imara açılan bu üç adanın imar sahasından kaldırılarak yeniden park alanına dönüştürüldüğü, yeniden park alanına dönüştürme kararına yönelik itirazın ise 7.11.1986/günlü, meclis kararıyla reddedildiği, ancak mülk sahiplerinin başvurusu üzerine belediye meclisinin 5.10.1987/günlü, kararı ile yeniden bu kez bitişik nizam 4 kat inşaata müsaadeli şekilde iskana açıldığı ancak bu imar plan değişikliğinin imar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 22.maddesinin 1.fıkrasına aykırı olduğu gerekçesiyle … Valiliğinin (Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünün) 30.11.1987/günlü yazısı ile belediyeye geri çevrildiği, belediye meclisinin 14.4.1989/günlü kararıyla da söz konusu üç adanın iskana (imara) açıldığı 5.10.1987/tarihindeki imar plan değişikliğinden önceki hali ile park sahası olarak değiştirildiği anlaşılmış olup, idarenin hukuka aykırı işlemlerini geri alabileceği, kaldırılabileceği, değiştirilebileceği hususunun idare hukukunun genel ilkelerinden olduğu Valiliğin 30.11.1987/günlü, meclis kararı ile kabul edilen imar planı değişikliğinin İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 22/1.maddesindeki kurala aykırılığı açık olup dava konusu kararın taraflar arasında hukuka aykırılığı hususunda uyuşmazlık bulunmayan 5.10.1987/günlü meclis kararı ile kabul edilen imar plan değişikliğini ortadan kaldıran, değiştiren bir karar olup imar mevzuatına ve idare hukukunun genel ilkelerine herhangi bir aykırılığı bulunmadığı, belediye meclisinin 14.4.1989/günlü kararından 22.106 ve 107 adalarda yeri bulunan kişilere burada ki yerlerine karşılık belediyeye ait yerlerden yeri kadar yer verilmesi ve 4 yıllık imar programı gereğince belediyenin olanakları ölçüsünde (anlaşıldığı kadarıyla binaları kamulaştırılmak suretiyle) park sahasına çevrilmesinin düşünüldüğünün açıklandığı anlaşıldığından esasen davacının üzerinde durduğu mağduriyet halinin giderilmesinin mümkün görüldüğü, davacının diğer iddialarının da dava konusu kararı kusurlandıracak nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
İmar planı, insan, toplum, çevre münasebetlerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatırımların yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın koruma, kullanma dengesini en rasyonel biçimde belirlemek amacıyla hazırlanır.
İmar planlarının yargısal denetiminde de bütün bu hususlara uyulup uyulmadığının taşınmazın yer, büyüklük, konum ve işlevi açısından imar planında ayrıldığı amaca şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından uygun olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir.
İdare Mahkemesince, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak 22, 106 ve 107 sayılı imar adalarını park alanı olarak belirleyen dava konusu imar planı değişikliğinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken 14.4.1989/günlü, belediye meclisi kararıyla kabul edilen bu değişikliğin, aynı adaları hukuka aykırı olarak bitişik nizam 4 kat inşaata müsaadeli şekilde imara açan 5.10.1987 günlü, belediye meclisi kararı ile kabul edilen imar planı değişikliğini ortadan kaldıran bir işlem olarak nitelendirilerek idarenin hukuka aykırı işlemlerini her zaman geri alabileceği hususunun idare hukukunun genel ilkelerinden olduğundan bahisle söz konusu işlemde imar mevzuatına ve idare hukukunun genel ilkelerine aykırılık görülmeyerek davanın reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, eksik incelemeye dayalı olan temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.