Danıştay 6. Dairesi E: 1990/378 K: 1991/52

Gecekondu malikleri tarafından beyan edilen bedel, maliye ve gümrük bakanlığının 1986/yılı itibariyle emlak vergisi asgari metrekare birim değeri olarak belirlediği bedelin 2/3 ünden az olduğundan, belediyece 2981 sayılı yasanın 18. maddesinin (b) fıkrasının ikinci cümlesi uygulanarak tespit edilen bedel yasalara ve hakkaniyete uygundur.

İstemin Özeti: 2981 sayılı Yasa kurallarına göre tapu tahsis belgesi alan veya Yasa gereği başvuruları mevcut olan gecekondu hak sahiplerine gerçek tapularının verilebilmesi için arsa bedellerinin emlak vergisine esas metrekare birim fiyatları üzerinden hesaplanmasına ve arsa bedelinin tamamını peşin ödeyenlerin tescil işlemlerinin yapılmasına ilişkin 10.11.1988/günlü, 1988/2785 sayılı belediye encümeni kararının davalı yönünden iptali yolundaki … 3. İdare Mahkemesinin 25.10.1989/günlü, E: 1989-17, K: 1989-1420 sayılı kararının, 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasanın 10. maddesi ile değişik 18. maddesini (b) bendinin ikinci cümlesi ile hak sahibinin beyan ettiği bedelin, tespit edilen bedelin 2/3 sinden az olması halinde tespit edilen bedelin esas alınacağının öngörüldüğü, davacının beyan ettiği bedel, Maliye ve Gümrük Bakanlığının 1986/yılı itibariyle emlak vergisi asgari metrekare birim değeri olarak belirlenen bedelin çok altında olduğundan 2981 sayılı Yasanın 18. maddesinin (b) bendinin ikinci cümlesinin uygulanmasının Yasaya uygun olduğu, Mahkeme kararında dava konusu işlemin iptaline hukuki gerekçe olarak gösterilen 2981 sayılı Yasa gereğince kurulan fonun harcama esaslarım düzenleyen Yönetmeliğin 9. maddesinin (c) bendinin Yasaya aykırı olduğu, Yasa hükmü yerine yönetmelik hükmünün uygulanmasının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savcı Düşüncesi: Davacı arsa bedellerinin Emlak Vergisine esas metrekare birim fiyatları üzerinden hesaplanmasına ve arsa fiyatlarının tamamının peşin ödenmesi halinde tescil işlemlerinin yapılmasına ilişkin, belediye encümeni kararının iptalini istemiş ve mahkeme de, 2981 sayılı Yasa uyarınca kurulan fonla ilgili yönetmeliğin 9. maddesinin, daha önce arsa bedelinin taksitle ödenmesi kabul edilen davacıya uygulanamayacağından işlemi iptal etmiştir.

Davalı belediye, mahkeme kararının mevzuata ve hukuka aykırı bulunduğu yolundaki iddialarla temyizen bozulmasını istemiş ise de; 2577 sayılı Yasanın 46. maddesi uyarınca idare mahkemelerini nihai kararlarına karşı yapılan temyiz isteminde; öne sürülen hususlar anılan Yasanın 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığından idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle temyizi isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince dosyadaki belgeler incelendikten sonra temyiz isteminin süresinde olduğu görülerek işin gereği düşünüldü.

Dava, 2981 sayılı Yasa kurallarına göre tapu tahsis belgesi alan veya Yasa gereği başvurulan mevcut olan gecekondu hak sahiplerine gerçek tapularının verilebilmesi için arsa bedellerinin emlak vergisine esas metrekare birim fiyatları üzerinden hesaplanmasına ve arsa bedelinin tamamını peşin ödeyenlerin tescil işlemlerinin yapılmasına ilişkin 10. 11.1988/günlü, 198/2785 sayılı belediye encümeni kararının iptali isteğiyle açılmış, İdare Mahkemesince, 2981 sayılı Kanununun 3290 sayılı Kanunla değişik 10. maddesinin (b) fıkrasında “Arsa bedellerinin tespitinde hak sahiplerinin beyan edeceği değer esas alınır. Ancak belediye veya valiliklerce gerekli görüldüğü takdirde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre bedel tespiti yaptırılır. Beyan edilen bedel, tespit edilen bedelin 2/3 ünden az değilse beyan edilen bedel, şayet beyan edilen bedel tespit edilen bedelinin 2/3 ünden az ise tespit edilen bedel esas alınır” hükmü ile 24.8.1986/gün ve 19201 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3290 sayılı Kanun ile bazı maddeleri değiştirilen ve bazı maddeler eklenen 2981 sayılı Kanun gereğince kurulan fonun harcama esaslarını düzenleyen Yönetmeliğinin 9. maddesinin (b) bendinin emlak vergisine esas olmak üzere Maliye ve Gümrük Bakanlığınca hazırlanan ve yerleşim alanlarında bölgeler itibariyle tespit edilen arsa bedelleri veya bölgedeki kamulaştırmalar ve mahallinde yapılan araştırmalar gibi nedenlerle gerekli görülen, Belediye veya valiliklerce arsa bedelleri yeniden tespit edilebilir” hükmü ile aynı maddenin (c) bendinde “2981 sayılı Kanuna göre işlemini tamamlayarak arsa taksitlerini ödemeye başlamış olanlar için (b) bendi hükümleri uygulanmaz. Taksitlendirilen veya tamamı ödenen arsa bedeli esas alınır” hükmünün yer aldığı, bu hükümlerle arsa bedellerinin gerekli görüldüğü takdirde yeniden tespit edilebileceği, ancak arsa taksitlerini ödemeye başlamış olanlar için yeni tespit edilen bedelin uygulanmayacağının öngörülmüş bulunduğu, dava dosyasının incelenmesinden, dava konusu işlemin yukarıda yer alan Kanunun 10. maddesinin (b) fıkrası uyarınca tesis edildiği, davacının ise işlemin tesisinden önce taksitlerini ödemeye başladığı anlaşıldığından, yukarıda yer alan yönetmeliğin 9. maddesinin (c) bendi uyarınca yeni tespit edilen arsa bedellerinin adı gecene uygulama olanağı bulunmadığı, 2981 sayılı Kanunun 3290 sayılı Kanunla değişik 9. maddesinde arsa bedelinin peşin veya taksitle ödenebileceği öngörülmüş, tapunun arsa bedelinin ödenmesinden sonra verileceği yolunda herhangi bir hükme yer verilmemiş olduğundan daha önce, arsa bedelini taksitle ödemesi kabul edilen davacıya arsa bedelinin tamamını ödemesi halinde tescil işleminin yapılacağı yolundaki dava konusu kararda mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu 1-0.11.1988/günlü, 1988/2785 sayılı belediye encümeni kararının davacı yönünden iptaline karar verilmiş, bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasanın 10. maddesi ile değişik 18. maddesinin (b) fıkrasında, arsa bedellerinin tespitinde hak sahiplerinin beyan edeceği değerin esas alınacağı, ancak belediye ve valiliklerce gerekli görüldüğü takdirde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre bedel tespiti yaptırılacağı, beyan edilen bedel tespit edilen bedelin 2/3 ünden az değilse beyan edilen bedel, şayet beyan edilen bedel tespit edilen bedelin 2/3 ünden az ise tespit edilen bedelin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.

Anılan Yasa kuralına göre arsa bedeli tespitinde esas olan hak sahiplerinin beyanıdır. Ancak Yasa bu duruma istisna getirerek belediye ve valiliklere takdir yetkisi verip, 2942 sayılı Yasaya göre de bedel tespitini öngörmüştür. Ayrıca yukarıda belirtilen Yasa kuralının ikinci cümlesi ile hak sahiplerinin beyanının esas alınacağı kuralına bir istisna daha getirilmiş olup, buna göre hak sahibi tarafından beyan edilen bedel tespit edilen bedelin 2/3’ünden az değilse beyan edilen bedel esas alınacak, eğer beyan edilen bedel tespit edilen bedelin 2/3’ünden az ise tespit edilen bedel esas alınacaktır.

Olayda ise, davacının beyan ettiği bedel, Maliye ve Gümrük Bakanlığı’nın 1986/yılı itibariyle Emlak Vergisi asgari metrekare birim değerleri olarak belirlendiği bedelin 2/3 ünden az olduğundan belediyece 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasanın 10. maddesi ile değişik 18. maddesini (b) fıkrasının ikinci cümlesi uygulanarak tespit edilen bedelin esas alınması yasalara ve hakkaniyete uygun bulunmaktadır.

Davanın, arsa bedelinin tamamını peşin ödeyenlerin tescil işlemlerinin yapılacağına ilişkin işleme yönelik bölümüne gelince;

2981 sayılı Yasaya göre arsa bedelinin peşin veya taksitle ödenmesi mümkün bulunmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere idarece, tespit edilen bedel üzerinden davacı hakkında yeni bir ödeme şekli tespit edileceği açık olup, esasen bu konu, birinci konunun halledilmesinden sonra çözümlenecek bir husustur.

Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu … 3. İdare Mahkemesinin 25.10.1989/günlü, E:1989/17, K:1989/1420 sayılı kararında isabet görülmediğinden bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 30.1.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.