Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki belgelerin incelenmesinden, küçük bir alanın park alanına dönüştürülmesini öngören imar planı değişikliğinin şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırı olduğu anlaşıldığından, anılan plan değişikliğinin mahkemece iptaline karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği
Dava, davacılara ait taşınmazın park alanı olarak tahsisine ilişkin plan değişikliği işlemi ile mimari projenin onaylanmamasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince 5.İdare Mahkemesinde aynı konuda açılan 1989/2479 sayılı dava dosyasında adı geçen mahkemece mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, plan değişikliğinin, mevcut plan kararını değiştirebilecek ölçek ve nitelikte bir çalışmaya dayandırılmadığı ve çevredeki özellikleri dikkate almadığı için planlama ilkelerine, yeşil alan tasarımının da gerekçesiz olarak, bir analize dayanmadan yararsız bir büyüklükte bir park düzenlemesi getirdiği için şehircilik ilkelerine, yanlızca bir parselin yeşil alana dönüştürülmesinin topluma getireceği yararın maliyeti karşılayacak düzeyde olmaması nedeniyle kamu yararına aykırı olduğu sonucuna varılarak dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiş ve bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu Ankara 3.İdare Mahkemesinin 26.4.1991 günlü, 1991/807 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.
AZLIK OYU: Dava dosyasının incelenmesinden, plan değişikliğinin kişi başına düşen yeşil alan miktarının 7 m2 ye ulaştırılmasının sağlanması amacıyla yapıldığı anlaşılmış olup çevresi tamamen yapılaşmış bir yörede boş olan dava konusu parselin yoğunluğunun azaltılması ve çevrede yaşayanlara yeşil alan sağlamak amacıyla park alanı olmak tahsisi şeklinde yapılan plan değişikliğinin kamu yararı açısından olumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına karşıyım.