1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/3879 K: 1992/4464 T: 25/11/1992


İmar planı değişikliği bir bölüm taşınmazı kapsadığından, yeşil alanın yalnızca bu bölümün ihtiyacını karşılayacak nitelikte olmasının yeterli olacağı nedeniyle tüm çevrenin yeşil alan ihtiyacını karşılayacak şekilde planlama yapılmasına gerek olmadığı

Dava; Zeytinburnu, Yenidoğan Mah. 396 pafta, 1813 ada, 541 parsel sayılı taşınmazıd kapsayan imar planı değişikliklerinin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda; nazım ve uygulama ölçekli plan ve değişikliklerinin planlama tekniklerine ve ilkelerine uyumlu olmadığı, 541 parsel sayılı taşınmazın önemli bir kavşak noktasını oluşturduğunun 1/1000 ölçekli mer’i imar planına göre savunulamayacağı, Nazım plan lejandı ve hükümlerine bakıldığında yeşil alanların yalnızca park olarak kullanılacağı ve avan projesine göre uygulama yapılacağı hükmü bulunduğu, Kavşak refüjlerinin bu meyanda sayılmadığı, parkların trafik kavşaklarının gürültülü ve hava kirletici etkisinden uzak bir konumda yer alması gerektiği, parkların yerleşme içindeki dağılımı kararlarının da belirli ilkelere uyması gerektiği, yapılan değişikliğinin bir kaç parsele ilişkin olduğu, 1/1000 ölçekli uygulama planının Zeytinburnu bölgesinin tamamını kapsayacak şekilde ele alınmasının zorunlu olduğu, sonuç olarak da, düzenlenen onaylı planların, 1/5000 ve 1/1000 ve değişikliklerinin imar yasaları ve yvnetmeliklerde belirlenen esaslara uyulmadan yapıldığı, onama sırasında bu zorunlulukların gözetilmediği, 12.1.1988/tarihli ve 1/1000 ölçekli plan değişikliğinin yol genişletmesinden ibaret olduğu, ve kentin ihtiyaçlarına cevap vermediği, planlarla getirilen kullanış, yoğunluk, donatım ve ulaşım kararlarının bölgenin ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli olmadığı gibi planlama tekniklerine ve esaslarına uymadıkları ve şehir planlama ilkeleriyle bağdaşmadığı parselin bulunduğu yerin ticari kullanışlarla yapılaştığı, adanın yeşil alana çevrilmesinin teknik yönden aykırı olduğu ve tesadüfi bir karar niteliğinde görüldüğü, yeterli yeşil alanın ancak tüm çevrenin uygulama planlarının yapılmasıyla ortaya çıkabileceği, parselden parsele kaydırılarak yeşil alan elde edilmesinin doğru olmayacağı kanaatine varıldığının belirtildiği, bu raporun hükme esas alınabilecek nitelikte bulunduğu ve dava konusu parselin yeşil alan olarak belirlenmesine ilişkin imar planı değişikliğinde mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı belediye vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; taşınmazın bulunduğu alanın 19.11.1986/tasdik tarihli nazım imar planında yeşil alan olarak belirlendiği, 1967 adanın üzerinde mevcut teşekkülün tamamlanmış olmasından dolayı dava konusu plan değişiklikleri ile bu adanın konut alanı olarak ayrıldığı, davacının taşınmazının bulunduğu alanın yine yeşil alan olarak bırakıldığı, dolayısıyla plan değişikliklerinin konut alanından yeşil alana dönüştürme değil de bir kısım alanın konut alanına bir kısım alanın da eski planda olduğu gibi yeşil alana ayrılması şeklinde bir değişiklik olduğu anlaşılmaktadır.

Bilirkişi raporunda yeterli yeşil alanın ancak tüm çevrenin uygulama planlarının yapılmasıyla ortaya çıkabileceği, parselden parsele kaydırılarak yeşil alan elde edilmesinin doğru olmayacağı belirtilmiş ise de, dava konusu plan değişiklerinin bir bölüm taşınmazı kapsayıcı nitelikte olması karşısında yeşil alanın yalnızca bu bölümün ihtiyacının karşılayacak nitelikte olmasının yeterli olacağı, bu nedenle tüm çevrenin yeşil alan ihtiyacını karşılayacak şekilde planlama yapılmasına gerek olmadığı açıktır.

Bu itibarla, mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu plan değişikliklerinin mahkemece iptaline karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyize konu İstanbul 3.İdare Mahkemesinin 22.3.1991 günlü, 1991/600 sayılı kararının bozulmasına karar verildi.