Müşterek mülkiyete konu bir taşınmazın 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine göre parselasyon işlemine tabi tutulması halinde oluşacak tüm imar parsellerinin yine müştereken verilmesi gerektiği, ferdileştirmeyi öngören parselasyon planının mevzuata aykırı olması nedeniyle tapuya tescili isteminin reddine isabetsizlik görülmediği.
İstemin Özeti: Aydın İdare Mahkemesinin 12.12.1991 günlü, E:1988/9 K:1991/1011 sayılı kararın usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü.
Dava, Bodrum, Omurca mah.91. ada, 3 parsel sayılı taşınmazın 3194 sayılı İmar Kanunun 18. maddesi uyarınca düzenlemeye tabi tutulması sonucunda oluşan imar parsellerinin tapuya tescil edilmemesine ilişkin işlemin iptali dileğiyle açılmış, İdare Mahkemesince, 3194 sayılı İmar Kanunun 18. maddesinin metni açıklanarak uyuşmazlıkta belediyenin düzenleme sonucu oluşan parsellerin tescil talebinin Tapu Sicil Tüzüğünün 25 ve Medeni Kanunun 925. maddeleri gereği reddedildiği, anılan yasa hükümleri ile resen tescil yaptırma yetkisinin belediyelere verilmiş olduğu, davalı idarenin tescile ilişkin takdir yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiş, karar davalı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce temyiz edilmiştir.
Medeni Kanunun müşterek mülkiyetinin sona ermesini düzenleyen 627 ve 628. maddelerinde, müşterek mülkiyetin paydaşlarının rızalarıyla taksim edilerek, uyuşmazlık halinde ise ortaklığın giderilmesi davası yoluyla mahkeme kararına dayanılarak sona erdirilebileceği öngörülmüş olup, bunun dışında herhangi bir taksim usulü bulunmamaktadır.
Bu durum karşısında, müşterek mülkiyete konu olan bir taşınmazın parselasyon işlemine tabi tutulması halinde oluşacak tüm imar parsellerinin paydaşlara yine müşterek mülkiyet şeklinde tahsis edilmesi zorunludur.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu 91 ada, 3 parsel sayılı taşınmazda belediye ile birlikte iki kişinin hissedar olduğu, imar Kanunun 18. maddesi uyarınca yapılan düzenleme sonucu 7 adet imar parseli oluşturulup bunlardan beş adedinin belediyeye öteki ikisinin de ayrı ayrı diğer hissedarlara müstakilen tahsis edildiği böylece müşterek mülkiyetin davacı belediye tarafından ferdileştirildiği, anılan düzenleme sonucu oluşan imar parsellerinin tescil isteminin de dava konusu işlemle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Bu daramda, mevzuata uygun olmayan parselasyon işleminin tapuya tescil isteminin reddedilmesinde yasaya aykırılık söz konusu olmadığından istemin Tapu ve Kadastro idaresinin tescile ilişkin takdir yetkisi bulunmadığından bahisle iptal edilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle usul ve yasaya aykırı verilen temyize konu Aydın İdare Mahkemesinin 12.12.1991 günlü, E: 1988/9, K:1991/1011 sayılı kararının BOZULMASINA,; dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 5.3.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.