Ruhsatsız yapının üzerinde bulunduğu arsanın 1/2 sinin mülkiyeti davacının eşine ait olduğu anlaşılmakta ise de yapı tatil tutanağı davacı adına düzenlenmiş ve davacı bu tutanağa hiçbir itirazda bulunmamış ve esasen yapıyı kim yapmışsa işlemlerin onun adına düzenlenmesi yerinde görüldüğü, öte yandan; dava açılıncaya kadar ruhsat alınması konusunda davacı tarafından bir başvuruda bulunulmadığı nedeniyle mahkemece davacı adına yapı tatil tutanağının düzenlenmesinin ve ruhsat için müracaat konusunda 30 günlük süre dolmadan yıkım kararı verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle işlemi iptal etmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığı
Dava, yapının kaçak kısımlarının yıktırılmasına ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 3194 sayılı Yasanın 32.maddesinde ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı inşaa edilen yapılar hakkında uygulanacak işlemlerin düzenlendiği, ruhsatsız kısımlar tespit edilerek davacı ve hissedarları adına yapı tatil tutanağının düzenlendiği, encümen kararı ile de yıkımı yolunda karar alındığı, davacının söz konusu yapı ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığı, mevcut yapının üzerinde bulunduğu taşınmazın 1/2 hissesinin eşine ait olduğu, davalı idarenin yapı tatil tutanağı dışında kaçak yapıyı davacının yaptığına dair başka bir bilgi belge bulunup bulunmadığı yolundaki ara kararına yanıt vermediği, 3194 sayılı Yasanın 32.maddesinde belirtilen yapı tatil tutanağının tanzim tarihinden sonra 30 günlük süre beklenilmeksizin davaya konu encümen kararının alındığı, bu durumda, hiçbir ilgisi bulunmayan yapıdan dolayı davacı adına yapı tatil tutanağı düzenlendiği ve 30 günlük yasal süre beklenilmeksizin dava konusu yıkım kararı alınmasında mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
3194 sayılı Yasanın 32.maddesinde, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı inşaa edilen yapılar hakkında uygulanacak işlemlerin yapı sahibi adına düzenleneceği kuralına yer verildiği, uyuşmazlık konusu olayda, davacı, ruhsatsız yapının üzerinde bulunduğu arsanın kendisine ait olmadığını 1/2 hissesinin eşi Sakine Artar’a ait olduğunu ileri sürmekte ise de, ruhsatsız yapılarda yapıyı kim yapmışsa işlemlerin onun adına düzenlenmesi gerektiği, kaldı ki, dava konusu kaçak yapı hakkında düzenlenen yapı tatil tutanağına karşı hiç bir itirazda bulunulmadığı, taşınmazın 1/2 payı eşine ait olmakla birlikte kaçak yapının yapım ve inşasını yürüttüğünün kabulü gerekeceği, ayrıca yasa koyucunun esas amacının; ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak inşaa edilen yapıların inşasını önlemek ve ruhsata bağlanmasını sağlamak olduğu, olayımızda ruhsatsız yapıyla davacının, taşınmazın eşine ait olması sebebiyle organik ilişkisinin varlığı açık olduğundan davacı adına tesis edilen işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Öte yandan, yapı tatil tutanağı düzenlendikten sonra 3194 sayılı Yasanın 32.maddesinde öngörülen bir aylık süre beklenilmeksizin yıkımı yolunda encümen kararı alınmış ise de, davacı tarafından dava açılıncaya kadar geçen sürede davalı idareye ruhsat istemiyle herhangi bir başvuruda da bulunulmamıştır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince usulüne uygun olarak düzenlenerek yapı sahibine tebliğ edilen yapı tatil tutanağı üzerine davacı tarafından herhangi bir ruhsat başvurusunda da bulunulmadığı açık olup, yıktırılması yolundaki encümen kararında mevzuata aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde işlemin iptaline karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyize konu İstanbul 4.İdare Mahkemesinin 30.5.1991 günlü, 1991/1086 sayılı kararının bozulmasına karar verildi