1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1992/2241 K: 1993/2069 T: 25/05/1993


Islah imar planı yapılacak yerlerin 2981/3290 sayılı yasaya ilişkin uygulama yönetmeliğinin 20.maddesinde gösterildiği

Dava, davacıya ait 561 parsel ile bitişiğindeki 560 parsel sayılı taşınmazın 2981/3290 sayılı Yasanın 10/C maddesi uyarınca düzenlemeye tabi tutulmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, davacının düzenlemeden önce 10.000 m2 olan yerine karşılık, %18 oranında düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra yeni oluşan ve mesleki teknik öğretim alanında kalan 3298 m2’lik 2 sayılı parselden 727 m2’lik pay verildiği, kalan kısmın ise bedele dönüştürüldüğü, park alanında ya da mandıra yerinde kaldığı şeklinde davalı idarece çelişkili ifadeler kullanıldığı, bu haliyle düzenleme işleminin anılan Yasa kuralına uygun olarak yapılmadığı kanısına varıldığı belirtilerek işlem iptal edilmiş, bu karar davalı idarece temyiz edilmiştir.

Dosyasının incelenmesinden düzenlemeye alınan 560 ve 561 sayılı parsellerin tamamının imar planında okul alanı ve yeşil alanda kaldığı anlaşılmaktadır.

2981/3290 sayılı yasanın uygulama yönetmeliğinin 20.maddesi uyarınca ıslah imar planı yapılacak yerlerin, bir yerleşme alanı yada yapı topluluğu niteliği kazanmış gecekondu alanı, üzerinde imar mevzuatına aykırı yapılar bulunan hisseli arsa veya arazi, imar planı ve mevzuat hükümlerine aykırı yapılanmalar bulunan ve bu nedenle imar planının uygulama kabiliyeti kalmamış olan alan, ıslah imar planı olabilecek nitelikleri taşımadığı belediye yada valilikçe belirlenen, özel parselasyon planı bulunan alan olması gerekmekte olup bu nitelikleri taşımayan uyuşmazlık konusu alanda 2981/3290 sayılı Yasanın uygulanması nedenleri de davalı idarece açıklığa kavuşturulmamıştır.

Bu durumda dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu İstanbul 6.İdare Mahkemesinin 20.12.1991 günlü, 1991/2324 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının yukarıdaki gerekçede eklenerek onanmasına karar verildi.