Danıştay 6. Dairesi E: 1993/84 K: 1993/3127 T: 16/09/1993

Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki belgelerin incelenmesinden davacıya ait taşınmazdan düzenleme ortaklık payı alındıktan sonra kalan kısmı için bir imar parselinden pay verilmesi ve imar parseli oluşturulması sırasında payı tümden verilemediği için bir kısmı için de davacı lehine alacak olarak hesaplanmasında isabetsizlik görülmediği

İsmet Karadağ’ın davalı idare yanında davaya katılma istemi, uyuşmazlık konusu taşınmazın hissedarı olması ve davanın sonucu ile ilgili bulunması nedeniyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 31. maddesinin atıf yaptığı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili maddeleri uyarınca kabul edilerek işin esasına geçildi:

Dava, üzerinde davacıya ait binanın da bulunduğu ve davacının 100/3840 hissesine karşılık 156 m2 sine sahip olduğu taşınmazın imar ıslah planı uyarınca düzenlemeye tabi tutularak 277 m2 lik taşınmazın 5/14 hissesinin adına tesciline ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporla dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden davacının hisseli parseldeki payına isabet eden toplam 156 m2 den düzenleme ortaklık payı çıkarıldıktan sonra geriye kalan 131 m2 ye karşılık 277 m2 lik bir parselden 99 m2 lik hisse verildiği, aradaki farkın davacı lehine alacak olarak hesaplandığı, bu şekilde yapılan düzenlemenin 2981 sayılı yasaya uygun olduğu sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiş ve bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava konusu işlemin iptali istemi ile açılan davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu İstanbul 3.İdare Mahkemesinin 10.7.1992 günlü, 1992/911 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.