Bilirkişi incelemesi sonucu oyçokluğuyla düzenlenen raporda, davacının taşınmazından geçirilmesi öngörülen 10 m. lik genişliğindeki bağlantı yolunda şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına aykırılık bulunmadığı belirtildiğinden uyuşmazlık konusu imar planı değişikliğinin iptali istemini içeren davanın mahkemece reddinde isabetsizlik görülmediği
Dava, 1/1000 ölçekli imar planında 32 ve 33 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçen 10 m.lik yolun kaldırılması yolunda imar planı değişikliği yapılmasına yönelik davacı başvurusunun reddine ilişkin Belediye meclisi kararının ilgili bölümünün iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen iki imzalı raporda özetle, imar planının çevresi ile birlikte incelenmesi sonucu davaya konu yolun 25 m.lik ana yola çıkan trafiği düzenlemek için bu yola paralel olarak düzenlendiği, dava konusu parselin yakınındaki trafik ve yaya yolları incelendiğinde imar planındaki trafik yollarının gereği kadar akıcı olarak çözülmediğinin görüldüğü ve dava konusu parsele bitişik olan kavşakta trafik düzenlemesine ihtiyaç bulunduğu, ancak buna karşın 10 m.lik trafik yolunun sadece davacı parseline isabet eden bölümünün kaldırılmasının uygun olmadığı, bu kısmın kalkması halinde alternatif bağlantının bulunmadığının belirtildiği, tek imzalı muhalif raporda ise özetle, 32 no’lu parselin kuzeyinde ve batısında yer alan kavşak bileşiminin şehircilik açısından son derece kötü bir bağlantı olduğu, bu kavşağa dava konusu yolun da bağlanması halinde kavşak yapısı itibariyle daha karmaşık bir hal alacağı, 10 m.lik yolun hiçbir zaman 25 m.lik yola alternatif olamayacağı, sonuç olarak yolun davacı parsellerine isabet eden bölümünün kaldırılmasının uygun olacağının belirtildiği, raporların birlikte incelenmesinden davacıya ait parsellerin imar planında 10 m.lik trafik yolu olarak belirlenmesi işleminin şehircilik ilkeleri, kamu yararı ve planlama esaslarına uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin iptali istemi ile açılan davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu Antalya İdare Mahkemesinin 18.2.1992 günlü, 1992/195 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.