Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporla dosyadaki belgelerin incelenmesinden davacıya ait taşınmazın bulunduğu çevrenin düzenli ve planlı biçimde oluştuğu anlaşıldığından, yörede ıslah imar planı uygulaması yapılmasının mümkün bulunmadığı
Dava, tamamı Hazine adına kayıtlı 225 m2 lik taşınmazın imar ıslah planı kapsamına alınmasına ilişkin belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporla dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, taşınmazın bulunduğu çevrenin düzenli ve planlı bir biçimde 5 katlı, bitişik nizam, iskan alanı olarak şekillendiği, uyuşmazlık konusu taşınmazda gerek çevre ve gerekse büyüklük açısından ıslah imar planı uygulaması yapılmasının mümkün olmadığı sonucuna varılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ve bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 22.9.1992 günlü, 1992/1031 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.