1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/4299 K: 1994/270 T: 25/01/1994


Davacıların imar planında kısmen yol ve park alanında kalan taşınmazlarına imar durumu ve yapı izni verilmemesi işleminin iptalini istedikleri halde, idare mahkemesince davanın imar planının iptali istemiyle açılmış bir dava gibi nitelendirilerek karar verilmesinde isabet bulunmadığı

Dava, davacıların taşınmazlarına imar durumu ve inşaat izni verilmesi talebinin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, dava konusu taşınmazın imar planında kısmen park, kısmen yol ve kesmende konut sahasında kaldığı, davacıların 15.8.1991 tarihinde davalı idareye başvurarak imar durumu ve inşaat izni talebinde bulundukları davalı idarece yürürlükteki plan uyarınca bu talebin kabul edilmediğinin anlaşıldığı, davacılara ait taşınmazın 1982 yılından beri kısmen yol, kısmen park ve kısmen de konut sahasında kalması ve yasanın aradığı beş yıllık sürenin dolmuş olması ve bugüne kadar herhangi bir kamulaştırma işlemi de yapılmamış olması nedeniyle 3194 sayılı Yasanın 13.maddesine göre civarın özellikleri, çevredeki nüfus, yoğunluk ve donatım dengesinde 1982/yılından bu yana bir değişiklik meydana gelip gelmediğinin saptanması amacıyla keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç olarak İmar Planda kısmen yol, kısmen park ve kısmen de konut alanında kalan dava konusu taşınmazın durumunun 3194 sayılı İmar Kanununun 13.maddesinin 3.fıkrası uyarınca civarın özellikleri, çevredeki nüfus, yoğunluk ve donatım dengesi irdelenmek suretiyle incelenerek, ilgili belediyenin davacıya inşaat izni verilmeyeceği kararının doğru olmadığının belirtildiği, tarafların bilirkişi raporuna herhangi bir itirazlarının olmadığı, bu durumda bilirkişi raporu ve dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, davacının inşaat izni başvurusu üzerine inşaat izni verilmesi mümkünken bu talebin reddine ilişkin dava konusu işlemde yasaya uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle iptal edilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı İmar Kanunun 13.maddesinin üçüncü fıkrasında; parsel sahibinin, imar planlarının tasdik tarihinden itibaren beş yıl sonra müracaat ettiğinde imar planlarında meydana gelen değişikliklerden ve civarın özelliklerinden dolayı okul, cami, otopark sahası ve benzeri umumi hizmetlere ayrılan alanlardan ilgili kamu kuruluşunca yapımından vazgeçildiğine dair görüş alındığı takdirde, tüm belirli çevredeki nüfus yoğunluk ve donatım dengesini yeniden irdeleyerek hazırlanacak yeni imar planına göre inşaat yapılabileceği öngörülmüştür. Yasanın bu hükmünden yararlanılabilmesi için ilgili kamu kuruluşundan okul, cami ve otopark sahası ve benzeri umumi hizmetlere ayrılan alanların yapımından vazgeçildiğine dair alınan görüş yanında belirtilen hususların irdelenerek yeni bir imar planı yapılması gerekmektedir.

Dosyanın incelenmesinden; davacılara ait taşınmazların halen yürürlükte bulunan uygulama imar planda kısmen yol, kısmen park, kısmen konut alanında kaldığı, davacıların yasanın 13.maddesine göre bu planın değiştirilmesi yolunda bir başvuruların bulunmadığı ve mevcut planında iptalini istemedikleri, davanın taşınmazlarına imar durumu ve yapı izni verilmeyeceğine ilişkin işlemin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesinin davayı imar planının iptali istemiyle açılmış bir dava şeklinde niteleyerek karar vermesinde bu nedenle isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle temyize konu İstanbul 3.İdare Mahkemesinin 28.5.1993 günlü, 1993/654 sayılı kararının bozulmasına karar verildi.