1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/3019 K: 1994/1933 T: 11.5.1994


2981 sayılı yasanın 10/c maddesi gereğince yapılan düzenlemede belediyenin parselde hissesi bulunması halinde, düzenlemeden sonra belediyeye de tahsis yapılması gerektiğinden, belediye adına hisse tahsisi yapılmak suretiyle aynı parselde yapısı bulunan kişilerin daha küçük hisse sahibi olmalarına neden olunduğu gerekçesiyle düzenleme işleminin iptalinde isabet yoktur.

İstemin Özeti: İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 25.1.1993 günlü, E: 1992/191, K: 1993/40 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savcı Düşüncesi: Uyuşmazlık davacıya ait hisseli taşınmazı da kapsayan ıslah imar planı çalışması sonucunda, yeniden oluşan davacı ya da hisse verilen parsele ilişkin düzenlemenin iptali istemiyle açılan dava da, 2981 sayılı Yasanın değişik 10. maddesinin C bendi uyarınca yapılacak düzenleme sonucu ortaya çıkan imar parsellerinde bu yere malik olanlar ile 2981 sayılı Yasaya göre gecekondusuna tapu tahsis belgesi almak suretiyle hak sahibi olan kişilere tahsisinin mümkün olduğu, olayda ise davacının gecekondusunun bulunduğu parselde, diğer gecekondu sahipleri ile birlikte hisseli olarak verilmesi mümkün iken parselde yapısı bulunmayan İstanbul Belediye adına da hisse tahsisi yapılmak suretiyle davacıya ve diğer hissedarlara daha düşük miktar hisse verilmek suretiyle parsel oluşturulmasında isabet bulunmadığı gerekçesiyle işlemi iptal eden İdare Mahkemesi kararının bozulması isteminden oluşmaktadır. Dava dosyasının incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazında bulunduğu bölgede yapılan ıslah imar planı sonucunda yeniden oluşan imar parselinde, davacının yapısının da korunmak ve hissesinin bir kısmını da bedele dönüştürmek suretiyle yer tahsis edildiği, yine aynı parselde yapıları bulunan diğer hissedarlara da aynı şekilde yer tahsis edildiği, bu arada aynı parselde belli bir hissenin de düzenlemeye uygun olarak parselde yapısı bulunmayan İstanbul Belediyesine tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Şuyulandırma cetvelinin tetkikinde düzenleme sonucu oluşan 4 parselin düzenleme ortaklık payları da hesaplanmak ve yapı sahiplerinin yapıları da korunarak bu parsellerin hisseli olarak sahiplerine verilmek suretiyle işlem yapıldığı görülmektedir.

2981 sayılı Kanunun değişik 10. maddesinin C bendinde ki “yapıları yeniden doğan imar ada ve parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli vermeye”, belediyelerin yetkili olduğuna ilişkin düzenlemeyi ıslah imar planı sonucu oluşan yeni parsellerin sadece içinde yapıları olanlara müstakil veya hisseli olarak verileceği, içinde yapı olmayan parsellerin diğer hisse sahiplerine verilmesi gerektiği şeklinde anlamak mümkün değildir.

Olayımızda da hisselerinin küçüklüğü ve oluşan parsel üzerinde birden fazla şahsa ait yapı bulunması nedeniyle yapılar muhafaza edilerek hisse verilmiş ve oluşan parselin m2 si yetersiz olduğu için hak sahiplerinin hisselerinin kalan kısmı bedele dönüştürülmüştür. Bu arada aynı parselde düzenleme öncesinde hissedar olan İstanbul Belediyesine hisse verilmiş olmasının ıslah imar planı sonucu oluşan yeni imar durumu dikkate alındığında davacının bu düzenleme ile mülkiyet hakkının elinden alındığı şeklinde yorumlanmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.

Kaldı ki parselin M2 si ve hissedar durumu dikkate alındığında belediye hissesi bu parsel itibariyle hak sahiplerine verilse dahi yine bedele dönüştürülmesi gereken miktarların kalması kaçınılmaz olmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, uyuşmazlık konusu parselde yapısı bulunmayan İstanbul Belediyesinin aynı parselde yapısı bulunan hak sahipleri ile birlikte hissedar yapılmasının bu kişilerin daha düşük hisse sahibi olmalarına neden olduğu gerekçesiyle ıslah imar planı düzenlemesinin iptal edilmesinde anılan madde hükmüne uyarlık bulunmadığından İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, Gaziosmanpaşa, 103 pafta, 488 ada, 52 ve 53 parsel sayılı taşınmazlarda 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan düzenleme işlemi ile dayanağı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince; 2981 sayılı Yasanın 10/C maddesi hükmü uyarınca yapılacak düzenleme sonucu ortaya çıkan imar parsellerinin bu yerde malik olanlar ile 2981 sayılı Yasaya göre gecekondusuna tapu tahsis belgesi almak suretiyle hak sahibi olan kişilere tahsisinin mümkün bulunduğu, olayda davacıya gecekondusu bulunan parselin aynı parselde gecekondusu olan diğer hissedarlarla birlikte hisseli olarak verilmesinin uygun bulunduğu, ancak bu yerde herhangi bir yapıya sahip bulunmayan İstanbul Belediyesi adına hisse tahsisi yapılmak suretiyle diğer hissedarlara ve davacıya daha düşük miktarda hisse verilerek parsel oluşturulmasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.

2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik 10. maddesinin (C) bendinde imar mevzuatına aykırı bina yapılmış hisseli arsa veya araziler veya özel parselasyon dayalı arazilerde imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden ada ve parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunlar adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni ipotek tesis edilerek tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye veya valiliklerin resen yetkili oldukları hükme bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, davacıların murisinin 103 pafta, 488 ada, 52 parsel sayılı taşınmazın 361/3361 hissesine ve aynı ada 53 parsel sayılı taşınmazın da 5000/39675 hissesine sahip olduğu, yapılan düzenleme sonucu davacıya eski 52 sayılı parseldeki hissesine isabet eden 36.11 m2 lik yere karşılık 3.61 m2 düzenleme ortaklık payı alındıktan sonra 259 m2 alanlı, 1 parsel sayılı taşınmazdan 27 m2 hisse tahsis edildiği, kalan 5.50 m2 lik kısmının bedele dönüştürüldüğü, eski 53 sayılı parseldeki hissesine isabet eden 50 m2 lik yere karşılık 5 m2 düzenleme ortaklık payı olarak alındıktan sonra 206 m2 alanlı 1931 ada, 2 parsel sayılı taşınmazdan 26 m2 hisse tahsis edildiği, kalan 19 m2 lik kısmının bedele dönüştürüldüğü, davacının gecekondusunun 1 ve 2 sayılı parseller üzerinde bulunduğu, aynı parsellerde yapısı bulunan diğer hissedarlara da aynı şekilde hisse tahsis edildiği, 2 parsel sayılı taşınmazda hissedar olan İstanbul Büyükşehir Belediyesine de düzenlemeye uygun olarak 50 m2 hisse tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu düzenleme sonucu oluşan parsel üzerinde birden çok hissedara ait yapıların korunduğu ve parselin alanının yeterli olmaması nedeniyle hak sahiplerinin hisselerinin kalan kısmının bedele dönüştürülmek suretiyle tahsisin gerçekleştirildiği görülmektedir.

2981 sayılı Yasanın 10/C maddesi gereğince arsa ve arazilerde yapılacak düzenleme sonucu oluşan yeni parsellerin belirlenmesinde parsel üzerinde yapısı bulunan hissedarlara öncelik hakkı tanınacağı tabiidir.

Olayda da bu önceliğe dikkat edildiği gibi aynı parselde düzenleme öncesi de hissedar olan belediyenin bu hissesine karşılık hisseli veya müstakil olarak arsa tahsis edilmesi gereği de göz önünde bulundurularak düzenleme işlemi yapıldığından, İdare Mahkemesince, belediye adına hisse tahsisi yapılmak suretiyle aynı parselde yapısı bulunan kişilerin daha düşük hisse sahibi olmalarına neden olunduğu gerekçesiyle dava konusu düzenlemenin iptal edilmesinde isabet görülmemiştir.

Öte yandan, dosyanın incelenmesinde, davacının 19.7.1990 günlü başvurusu ile fiilen kullandığı yerin 1931 ada, 2 parsel sayılı taşınmazda kaldığı halde 1931 ada, 1 parsel sayılı taşınmazdan da hisse verildiği öne sürülerek fiili kullanıma göre işlemin düzeltilmesinin talep edildiği, bunun üzerine … Belediyesi İmar Planlama Müdürlüğü tarafından başvuru doğrultusunda yeni bir düzenleme teklifinin belediye encümenine 25.4.1991 günlü karar ile havale edildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu teklif üzerine belediye encümeni tarafından karar alınıp alınmadığı, yeni bir düzenleme yapılmışsa işlemin buna göre incelenmesi, ayrıca davacının 13.3.1990 günlü makbuzla 1931 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz için belediye lehine tesis edilen ipotek bedelini ödediği anlaşıldığından ve en geç yukarıda anılan başvurusu ile dava konusu işlemi öğrenmiş olacağından 13.2.1992 tarihinde açılan davanın süresinde olup olmadığı hususu da araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, temyize konu İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 25.1.1993 günlü, E: 1992/191, K: 1993/40 sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 11.5.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.