1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1999/1533 K: 2000/4161 T: 21.6.2000


İmar planları yapılırken veya bu planlarda değişikliğe gidilirken İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikte öngörülen kurallara ve bu yönetmeliğe ekli lejand hükümlerine uyulması zorunlu olduğundan anılan yönetmelikte yer almayan gösterimlerin belediye meclisi kararı ile kabul edilerek bu doğrultuda plan değişikliği yapılmasında mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.

İstemin Özeti: Ankara 9. İdare Mahkemesinin 31.12.1998 günlü, E: 1997/927, K: 1998/1536 sayılı kararının taraflarca usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava,… ve batı yakası 1/1000 ölçekli imar planlarında yer alan sosyal donatı ve PTT alanlarının, plan uygulaması sırasında karşılaşılabilecek sorunların ortadan kaldırılması amacıyla, yeniden düzenlenmesine ilişkin 18.03.1997 günlü, 87 sayılı belediye meclisi kararının büyükşehir belediyesince uygun bulunmaması nedeniyle söz konusu kararda ısrar edilmesine ilişkin 01.07.1997 günlü, 207 sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılmış, idare mahkemesince, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler ile yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, imar mevzuatında resmi kurum, idari tesis, sosyo-kültürel tesis ve kreş alanı gibi Özel mülke de konu olabilecek kullanımlarla ilgili olarak, hangi kurum ve kuruluşların yada özel şahısların bu alanları kamulaştırması gerektiğinin belirlenmemiş olduğu, bu durumda uygulama aşamasında bu alanların yapılanmasında ciddi çözümsüzlüklerle karşılaşıldığı ve taşınmaz sahiplerinin büyük ölçüde mağdur oldukları, … Belediyesinin orta ve düşük gelirli insanların yaşadığı dava konusu alanda bu soruna bir çözüm yolu geliştirdiği, bu çerçevede, yukarıda açıklanan sosyal donatı ve PTT alanlarının gündeme getirdiği uygulamada çıkacak sorunları gidermek ve kamulaştırmayı hangi kurumun yapacağına bir çözüm getirmek amacıyla davalı belediye tarafından 1/1000 ölçekli 00475, 00476 sayılı etüdlerin hazırlandığı, … Doğu Yakası İmar Planı değişikliğini kapsayan 00475 arşiv sayılı etüdde, planlama alanında “İdari Tesis” olarak ayrılan alanlar belediye hizmet alanı’na “PTT ve İtfaiye Alanı” olarak kullanabilecek alanda sadece “itfaiye alanı” olarak kullanılabilecek “belediye hizmet alanı’na dönüştürüldüğü, ayrıca “kreş” ve “sosya1-kültürel tesisler” olarak belirlenen alanların ise “… Belediye Kreş Alanı” ve “… Belediye Sosyo-Kültürel Tesisler Alanı” olarak belirlendiği, planlama ve yapılaşma ile ilgili diğer şartlara ilişkin plan notunda ise, “… Belediye Meclisince 08.09.1995 gün ve 226 sayılı kararı ile uygun görülen, … Büyükşehir Belediye Başkanlığınca 03.11.1995 tarihinde onaylanan … Doğu Yakası İmar Planı Plan notları aynen geçerlidir.” kuralına yer verildiği … Batı Yakası İmar Planı değişikliğini kapsayan 00476 arşiv sayılı etüdde; planlama alanında “resmi kurum” alanı olarak ayrılan alanların “Belediye Hizmet alanı”na dönüştürüldüğü, “Kreş ve Sosyo-Kültürel Tesisler” olarak ayrılan alanların ise “… Belediyesi Kreş alanı”, “… Belediyesi Sosyo-Kültürel Tesisler alanı” olarak belirlendiği, ayrıca planda … Mahallesinde ayrılan PTT alanının kaldırıldığı ve doğusunda yeralan “Park ve Spor alanı’na dahil edildiği, … Mahallesinde ayrılan PTT alanının ise “… Belediyesi sosyo-kültürel ve İdari Tesisler Alanı’na dönüştürüldüğü, planlama ve yapılaşma ile ilgili diğer şartların ise planda 1 adet plan notu olarak getirildiği, … Doğu Batı Yakası İmar Planı değişikliği kapsamında kalan sosyal donatı alanlarının yeniden düzenlenmesi etüdü … Belediye Meclisinin 18.03.1997 gün ve 87 sayılı kararı ile uygun görüldüğü ve onaylanmak üzere … Büyükşehir Belediyesi İmar Daire Başkanlığına gönderildiği, söz konusu önerinin büyükşehir belediye başkanlığınca incelendiği ve 3194 sayılı İmar Yasasının “İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 21. maddesi hükmü doğrultusunda bir çözüm içermediği gerekçesiyle uygun görülmediği, ancak dava konusu uyuşmazlıkta anılan yönetmeliğin 21. maddesine konu olacak bir durumun bulunmadığı, çünkü değişiklik kararının nedeninin, adı geçen ortak kullanım alanlarına sahip çıkacak yatırımca kurum ve kuruluşların bulunmaması olduğu, konunun sosyal donatılar için ayrılan alanların yerlerinin değiştirilmesi ya da azaltılmasından çok bu alanların mülkiyetleri ile ilgili olduğu, bu konuda davalı idarenin bir öneri getirmek suretiyle bu alanları kullanım amacı aynı kalmak koşuluyla, kendi adına kamulaştırarak taşınmaz sahiplerinin mağduriyetlerini önlemek istediği, daha sonra bu alanların planda belirtilen amaçlar doğrultusunda, kamulaştırmayı yapan yerel yönetim birimi tarafından doğrudan kullanılacağı talepte bulunan özel ya da tüzel kişi ya da kuruluşlara kiralanacağı ya da satılacağı, planlama ilkeleri ve şehircilik esasları açısından amacın kullanımın planda önerilen amaç doğrultusunda gerçekleşmesi olduğu ve plan değişikliği ile bunun sağlanacağı, ancak dava konusu kullanımlar arasında yer alan PTT alanlarının ileride özelleştirmeye konu olacağı savı ile farklı kullanımlara tahsis edilmesi konusunda yapılan işlemin kamu yararına olmadığı, çünkü öncelikle posta, telgraf ve telefon kullanımları, kentin iletişim altyapısının en temel öğesini oluşturduğu, posta telgraf ve telefon hizmetleri için bu şekilde ayrılacak alanların tüm kentlilerin kullanımına açık bir ortak kullanım türü olduğu, bu alanların mülkiyetinin kamuda ya da öze! mülkiyette olması bu kullanım türünün ortaklaşa kullanılan bir hizmet olma niteliğini değiştirmediği ülkemizde özelleştirmeye konu olan kullanım sadece telefonla sınırlı olup posta ve telgraf hizmetlerinin bu programın dışında tutulduğu, davalı idarenin bu denli belirsizliklerle dolu olan bir konuda, ilgili kuruluşun görüşünü dahi almadan arazi kullanımlarında değişiklik yapmasının mevzuata uygun olmadığı, davalı idarenin varsaydığı gibi telefon işletmesinin özelleştirilmesi durumunda da planda bu kullanım için ayrılan alanın ilgili özel kuruluş tarafından satın alınabileceği ya da kiralanabileceği, bu tür bir alana gereksinim olmadığının belirlenmesi üzerine ise, plan değişikliği yapılarak ilgili alanda sınırlı olmak üzere yeni kullanım türünü belirlemenin yerel yönetimlerin yetkisi içinde olduğu, bu bakımdan bu denli çok seçeneğin olduğu bir konuda PTT alanlarının, ilgili kuruluşun görüşü de alınmadan plan değişikliği ile ortadan kaldırılmasının yerinde bir plan değişikliği kararı olmadığı, sonuç olarak PTT alanlarına ilişkin olarak yapılan değişiklik dışındaki düzenlemelerin kullanım türünün planda belirtildiği gibi kaldığı ve kullanımın herkesin yararlanabileceği nitelikte olduğu, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırı unsurlar taşımadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemin PTT alanlarıyla ilgili kısmının iptaline, diğer değişikliklere ilişkin kısmının ise reddine karar verilmiş, bu karar taraflarca temyiz edilmiştir.

Temyize konu idare mahkemesi kararının dava konusu plan değişikliğinin PTT alanlarıyla ilgili bölümünün iptaline ilişkin kısmında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

İmar planları, insan, toplum, çevre ilişkilerini kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatırımları yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın korunma ve kullanım dengesini en rasyonel biçimde belirlemek üzere hazırlanır.

Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde imar planı hazırlanması hususunda görevli olan belediyeler, imar planı yapılması ya da mevcut imar planlarında yapılacak değişiklikleri, bu konuda 3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca çıkarılmış İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikte öngörülen usullere göre yapmak zorundadırlar. Anılan yönetmeliğin 12. maddesinde her ölçekteki planların bu yönetmeliğin Ek-2. maddesinde yer alan lejand ve plan çizimi normlarına göre hazırlanacağı belirtilmiştir. Yönetmeliğin Ek-2/a maddesinde de 1/1000 ölçekli imar planlarındaki lejand hükümleri yer almaktadır.

Dosyanın incelenmesinden, dava konusu belediye meclisi kararı ile plan uygulamasında karşılaşılabilecek sorunların önceden giderilmesi amacıyla mevcut imar planlarındaki kreş, sosyo-kültürel tesisler gibi bir kısım alanların plan gösterimlerinin “… Belediyesi kreş alanı … Belediyesi sosyo-kültürel tesisler alanı” şeklinde değiştirilerek söz konusu sosyal donatı alanlarının plan değişikliği yapan davalı … Belediye Başkanlığı ile ilişkilendirildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, anılan yasal düzenlemeler uyarınca imar planları yapılırken veya bu planlarda değişikliğe gidilirken İmar Plan Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikte öngörülen kurallara ve bu yönetmeliğe ekli lejand hükümlerine uyulması zorunlu olduğundan anılan yönetmelikte yer almayan gösterimlerin belediye meclisi kararı ile kabul edilerek bu doğrultuda plan değişikliği yapılmasında mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.

SONUÇ: Açıklanan nedenlerle Ankara 9. İdare Mahkemesinin 31.12.1998 günlü, E: 1997/927, K: 1998/1536 sayılı kararının davanın reddine ilişkin kısmının bozulmasına, iptale ilişkin kısmının ise onanmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 21.06.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.