Kamulaştırma işleminin tamamlanmasıyla taşınmazın mülkiyetinin kamulaştırmayı yapan idareye geçeceği ve idare adına tapuya tescil edileceği yasal zorunluluktur. Koşulları oluştuğu takdirde kamulaştırma kapsamında kalan taşınmaz bölümleri hakkında mülkiyetin tespitine karar verilmesi gerekir. Kuşkusuz hak sahiplerinin kamulaştırma bedeli için genel mahkemede dava açma hakları mahfuz bulunmaktadır.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında dava konusu 717 parsel sayılı 73040 m2 yüzölçümündeki taşınmaz miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak Şevket mirasçıları olan davalılar Bahri ve paydaşları adlarına payları oranında tespit edilmiştir. Davacı Hazine dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki, kanunları uyarınca Hazine’ye intikal eden yerlerden olduğunu öne sürerek dava açmış, yargılama sırasında T… Köyü Tüzel Kişiliği taşınmazın mera olduğunu öne sürerek davaya katılmıştır. Mahkemece usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 717 parsel sayılı taşınmazın Şevket mirasçıları Bahri ve paydaşları adlarına payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
İddia ve savunmaya, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere, mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere ve hüküm yerinde gösterilen gerekçelere göre mahkemece oluşturulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı Hazine’nin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Dava konusu 717 parsel sayılı taşınmazın uzman bilirkişiler tarafından düzenlenen 07.11.2006 tarihli rapor ve haritada (A), (C) ve (E) harfleri ile gösterilen sırasıyla 3107 m2, 8260 m2 ve 7606 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin DSİ Genel Müdürlüğü’nce 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince kanal niteliği ile kamulaştırıldığı, taşınmazın davalı olması nedeniyle kamulaştırma bedelinin Ziraat Bankası’na yatırıldığı, gerek kamulaştırılan bu bölümler üzerinde, gerekse kamulaştırma kapsamı dışında kalan aynı tarihli rapor ve haritada (B), (D) ve (F) harfleri ile gösterilen sırasıyla 2650 m2, 25667 m2 ve 25750 m2 yüzölçümündeki bölümler üzerinde tespit ve kamulaştırma tarihine kadar davalılar Şevket mirasçıları Bahri ve paydaşları yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği, mahkemece yapılan keşif, uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir.
Kamulaştırma işleminin tamamlanmasıyla taşınmazın mülkiyetinin kamulaştırmayı yapan idareye geçeceği ve idare adına tapuya tescil edileceği yasal zorunluluktur. Koşulları oluştuğu takdirde kamulaştırma kapsamında kalan taşınmaz bölümleri hakkında mülkiyetin tespitine karar verilmesi gerekir. Kuşkusuz hak sahiplerinin kamulaştırma bedeli için genel mahkemede dava açma hakları mahfuz bulunmaktadır.
Ne var ki; uzman bilirkişiler tarafından düzenlenen rapor ve haritada kamulaştırma kapsamında kalan (A), (C) ve (E) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin kamulaştırmayı yapan idareye ait olduğu gözetilerek, bu bölümlerin mülkiyetinin davalılara ait olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, taşınmazın tamamının davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmesi isabetsiz, davalı Hazine’nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde ise de, yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının iki numaralı bendinin tümü ile hüküm yerinden çıkartılarak, aynı numara ile yerine “Dava konusu 717 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptaliyle taşınmazın uzman bilirkişiler tarafından düzenlenen 07.11.2006 tarihli rapor ve haritada (A), (C) ve (E) harfleri ile gösterilen sırasıyla 3107 m2, 8260 m2 ve 7606 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin davacı Hazine adına tapuya tesciline, mülkiyetinin Şevket mirasçıları olan Susan, Bahri, Hasan, Zeki, Beyaz, Hüseyin’e eşit paylarla ait olduğunun tespitine, aynı tarihli rapor ve haritada (B), (D) ve (F) harfleri ile gösterilen 2650 m2, 25667 m2 ve 25750 m2 yüzölçümündeki bölümlerin Şevket mirasçıları olan Susan, Bahri, Hasan, Zeki, Beyaz, Hüseyin adlarına eşit paylarla tapuya tesciline” sözlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilen bu şekli ile (ONANMASINA), hüküm düzeltilerek onandığından ve Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 08.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.