1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Kararları

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/7452 K: 2013/9691 T: 24.6.2013


Ortaklığın giderilmesi davalarından davaya konu taşınmazlarda kamulaştırma şerhi bulunduğu takdirde kamulaştırma belgeleri getirtilerek kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediği araştırılmalı, kamulaştırma kesinleşmişse kamulaştırılan kısmın ifrazı için davacıya uygun bir süre verilerek taşınmazın kalan kısmının ortaklığının giderilmesine karar verilmesi gerekir.

DAVA: Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.8.2012 gününde verilen dilekçeyle ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.3.2013 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı G… İnşaat Ticaret ve Sanayi A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR: Dava, 1603 ada 5 Sayılı parsel sayılı 4524 m2 arsa cinsli taşınmazda ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davalı vekili, taşınmazın aynen taksimini, mümkün olmadığı taktirde davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.

Tapu kaydına göre davaya konu edilen 1603 ada 5 parsel sayılı arsa cinsli taşınmaz taraflar adına paylı mülkiyet hükümleri gereğince kayıtlıdır. Tapunun beyanlar hanesinde 5.4.2006 tarih itibariyle 2942 Sayılı Kanununun 7. maddesi gereğince “Ulaştırma Bakanlığı Demiryolları Limanlar ve Hava Meydanları İnşaat Genel Müdürlüğü” lehine kamulaştırma şerhi bulunmaktadır. Bununla birlikte kamulaştırma evrakları dosya içerisinde yer almamaktadır. Mahkemece yapılması gereken iş öncelikle kamulaştırma evraklarını celb edip kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediğini araştırmak, kesinleşmesi halinde bu kısmın ifraz edilerek taşınmazın kalan bölümü üzerinden paydaşlığın giderilmesine karar vermek olmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma sonucu verilen karar bu sebeple bozulmalıdır.

Kabule göre de; 492 Sayılı Harçlar Kanunu ve eki Tarifenin karar ve ilam harcına dair hükmü uyarınca karar tarihi itibariyle karar ve ilam harcının binde 11.38 olması gerekirken harcın hüküm sonucunda %09.9 (binde 9.9) olarak gösterilmesi doğru görülmemiştir.

Ayrıca, davaya konu taşınmazın tapu kaydında takyidat olması sebebiyle hüküm fıkrasında tapu kaydı üzerindeki (irtifak hakkı-haciz şerhi ve ipotek) takyidatlar gözetilerek “bütün hak ve yükümlülükleri ile” satış kararı verilmesi gerekir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istenmesi halinde yatırana iadesine, 24.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.