Belediye başkanlığı cevabında dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihinden önce belediye sınırları içinde olduğu, belediye hizmetlerinden faydalandığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün Parsel Sorgulama Uygulama sitesinden edinilen bilgilerden etrafının meskun olduğu görülmüş olup Taşınmazın açıklanan özelliklerine göre arsa niteliğinde olduğu
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasınınkabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 11/07/2017 gün ve 2016/14098 Esas-2017/18143 Karar sayılı ilama karşıdavalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkiniistemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm; taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş; bu karara karşı, davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya kapsamında yer alan Belediye başkanlığı cevabında dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihinden önce belediye sınırları içinde olduğu, belediye hizmetlerinden faydalandığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün Parsel Sorgulama Uygulama sitesinden edinilen bilgilerden etrafının meskun olduğu görülmüş olup Taşınmazın açıklanan özelliklerine göre arsa niteliğinde olduğu,
Bu defa yapılan inceleme ile anlaşılmakla; Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 11.07.2017 günlü 2016/14098 Esas – 2017/18143 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm Taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor, hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; Şile Belediye Başkanlığının 03.02.2016 gün ve 199912 sayılı cevabi yazısında, dava konusu Şuayipli Mahallesi 1024 parsel sayılı taşınmazın belediye sınırları içerisinde ve belediye hizmetlerinden faydalandığı bildirilmiş ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün Parsel Sorgulama Uygulama sitesinden edinilen bilgilerden etrafının meskun olduğu görülmüş olup, dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğu anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmaza arazi niteliği ile değer biçildiğinden, alınan rapor geçersizdir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi Taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle Emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar yada kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu Emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K: nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdanpeşin alınan karar düzeltme harcı ile temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve peşin alınantemyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine,davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 02.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.