1. Anasayfa
  2. Yargıtay 5. Hukuk Dairesi

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2017/6829 K: 2018/13429


Emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 14/01/2016 gün ve 2015/16430 Esas – 2016/412 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:

Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin asıl ve birleşen dava dosyalarında, asıl ve birleşen davalar yönünden davanın kısmen kabulüne dair mahkemece verilen karar Taraf vekillerinin temyizi üzerinebozulmuş; bu karara karşı davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

1- Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde; dava konusu taşınmazı emsalden yedi kat değerli kabul edilip, düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra oluşan bedele taşınmazın bulunduğu bölgede yapılaşmanın tamamlanmış olması nedeniyle %10 oranında değer düşüklüğü uygulanmış, oluşan bedelin dava konusu taşınmaz için dava tarihi itibariyle belirlenen vergi değerinin altında kaldığından ve tespit edilecek bedelin taşınmazın vergi değerinin altında olamayacağından asgari vergi değerine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasal dayanağı olmayan değerlendirme şekliyle %10 değer düşüklüğü uygulayan ve taşınmaz için belirlenecek birim m² bedelinin, dava tarihi itibariyle belirlenen vergi değerinin altında olamayacağı gibi ifadelerle değer biçen, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün olmayacağından raporun tamamen geçersiz kabul edilmesi yönünden bozma yapılması gerekirken yazılı şekilde bozma yapıldığı,

2- Kabule göre; asıl dava dosyasıdavacılarından Ayşe Sedef Çömez ve Hatice Ebru Bilginperk’ in arsa paylarına göre ayrı ayrı hükmedilecek tazminat 43.513,94-TL olduğu halde maddi hata sonucunda her iki davacı için ayrı ayrı 45.513,94-TL tazminata hükmedildiği,

Bu defa yapılan inceleme ile anlaşıldığından, Davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin14.01.2016 günlü 2015/16430 E: – 2016/412 K: sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;

Asıl ve birleşen davalar kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.

Mahkemece asıl ve birleşen dava dosyalarında, davanın kısmen kabulüne kararverilmiş; hüküm Taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1-Güzelyalı Mahallesi, 861 ada 37 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu’nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.

Bu itibarla Emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.

Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde; dava konusu taşınmazı emsalden yedi kat değerli kabul edip, düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra oluşan bedele taşınmazın bulunduğu bölgede yapılaşmanın tamamlanmış olması nedeniyle %10 oranında değer düşüklüğü uygulanmış, oluşan bedelin dava konusu taşınmaz için dava tarihi itibariyle belirlenen vergi değerinin altında kaldığından ve tespit edilecek bedelin taşınmazın vergi değerinin altında olamayacağından asgari vergi değerine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasal dayanağı olmayan değerlendirme şekliyle %10 değer düşüklüğü uygulayan ve taşınmaz için belirlenecek birim m² bedelinin, dava tarihi itibariyle belirlenen vergi değerinin altında olamayacağı gibi ifadelerle değer biçen, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.

Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi Taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle Emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastroparselleri olup olmadığıilgiliBelediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu Emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri veemsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,

2- Arsa niteliğindeki bir taşınmaz için ecrimisil bedeli hesaplanırken taşınmazın bulunduğu mevkideki diğer arsaların dava tarihinden geriye doğru ecrimisil istenen süre içinde kiraya verilip verilmedikleri, veriliyor ise nasıl ve ne şekilde kiralandıkları Taraflardan delilleri sorulmak suretiyle tespit edilip Emsal kira sözleşmeleri ibraz ettirilerek, buna göre düzenlenecek bilirkişi raporu sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden Eksik inceleme ile ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş olması,

3-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra elatılan taşınmazlar yönünden Kamulaştırmasız elatma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,

4- Kabule göre; asıl dava dosyasıdavacılarından Ayşe Sedef Çömez ve Hatice Ebru Bilginperk’ in arsa paylarına göre ayrı ayrı hükmedilecek tazminat 43.513,94-TL olduğu halde maddi hata sonucunda her iki davacı için ayrı ayrı 45.513,94-TL tazminata hükmedilmesi,

Doğru görülmemiştir.

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K: nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı idareden peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine Temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedildilmesine,02/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.