1. Anasayfa
  2. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/14216 K: 2017/3398 T: 18.04.2017


Taşınmazın bizzat üzerindeki ağaçlar tek tek tespit edilerek taşınmazın eylemli orman olup olmadığı tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli ve ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.

Davacı vekili, … ili, … ilçesi,… mahallesinde 6831 sayılı Orman Kanunun 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan alanlarda 3402 sayılı Kanununa 5831 sayılı Kanunla eklenen ek 4. madde kapsamında kadastro çalışması yapıldığını ve kesinleştiğini, ancak müfettişler tarafından yapılan eylemli orman sahaları konulu inceleme raporunda davaya konu taşınmazın eylemli orman olduğunun tespit edildiğini belirterek … ili, … ilçesi,… mahallesi, 102 ada 2 parselde bulunan taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı adının ve 2/B şerhinin terkinine, taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece davanın kabulü ile, … ilçesi,… mahallesi 102 ada 2 parsel sayılı bahçe niteliğindeki taşınmazın, tapunun beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır” şerhi ile muhtesat bilgileri haricindeki “İş bu taşınmaz, üzerindeki 1 katlı kargir bina 1997 yılından beri … kızı …, .. evlatları …, …, …, … kızı …’ların fiili kullanımlarındadır” şerhinin terkinine, dava konusu .. ilçesi,…Mahallesi 102 ada 2 parsel sayılı bahçe niteliğindeki taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve … ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir.

Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan ve daha sonra 2/B madde uygulaması sonucu orman rejimi dışına çıkartılan, ancak eylemli orman olan taşınmazın tapusunun iptali ile tesciline ilişkindir.

Mahkemece eksik inceleme ile ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; hükme esas alınan 05.12.2014 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, aynen “Dava konusu 102 ada 2 parsel halen yaşı 30’dan fazla meşe (Quercus frainetto)… (ormanının) içinde yer almaktadır. Karışımda orman altı bitkisi olan akçakesme (Phillirea latifolia) de yer almaktadır. .. kapalılık oranı (tepe izdüşümünün zemini kaplama oranı) % 50-70 arasındadır. Parselde ceviz, incir ve erik gibi 8-10 adet meyve ağacı da bulunmaktadır.” denilmiş fakat taşınmazın üzerindeki ağaçlar tek tek tespit edilmemiştir. Bu nedenle, taşınmazın bizzat üzerindeki ağaçlar tek tek tespit edilerek taşınmazın eylemli orman olup olmadığı tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli ve ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.

Kabule göre de, karar tarihinden önce 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi uyarınca; “Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz.” hükmü uyarınca davalılar aleyhine vekâlet ücreti dahil harç ve yargılama giderlerine hükmolunamayacağından, bu husus gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde davalılar aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi de doğru bulunmamıştır.