1. Anasayfa
  2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1993/3540 K: 1994/5876 T: 25.4.1994


Çeşme, mescit, pazar yerleri gibi kamunun yararlandığı hizmet malları, özel mülkiyete konu olamayacaklarından, ait oldukları köy adına tespit olunurlar.

D…. Köyü Muhtarlığı ile Hazine aralarındaki tescil davasının kabulüne dair, (Aydıncık Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 10.9.1992 gün ve 6-27 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K: Davacı köy temsilcisi, dava dilekçesinde mevkii ve sınırları belirtilen taşınmazın köy tüzel kişiliği adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Hazine, davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir.

Ziraatçı bilirkişi M… tarafından düzenlenen 18.11.1991 günlü krokili raporda, dava konusu edilen taşınmazın içinde Kuzey – Güney istikametinde uzanan yolun geçtiğini, bu nedenle taşınmazın iki parçaya bölündüğünü, taşınmazın içerisinde köy kahvesi, fırın, talvar (çardak), çeşme, mescit ve pazaryeri gibi alanların bulunduğunu açıklamıştır. Mahkemece, raporda belirtilen bu malların kapsadığı yerler belirtilmeksizin ve yolu da içine alacak şekilde taşınmazın tek bir parça halinde köy tüzel kişiliği adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Uyuşmazlığın niteliğine göre mahkemece yapılan inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Dava konusu taşınmazın içerisinde köy kahvesi, fırın ve talvar (çardak) gibi özel mülkiyete konu yerler ile mescit, pazaryeri ve çeşme gibi hizmet mallarının da bulunduğu anlaşılmaktadır. Çeşme, mescit ve pazaryerleri, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/A maddesinde belirtilen kamunun yararlandığı hizmet malları olup bu tür yerlerin ilgisi bakımından ait olduğu köy adına tesbit olunur. Bu tür yerlerin özel mülkiyet şeklinde tapuya tescili mümkün bulunmamaktadır. Bunun dışında kalan köy kahvesi, fırını gibi özel mülkiyet konusu yerlerin de koşulları mevcut olduğu takdirde tapuya tescili yönüne gidilmelidir. Hizmet gereği ve mahiyetleri itibariyle birbirinden farklı nitelikte olan bu taşınmazların kapsadıkları bölümler ayrı ayrı belirlenip tescili yönüne gidilmeksizin tek parça taşınmaz şeklinde özel mülkiyet olarak tapuya tesciline karar verilmiş olması doğru değildir. Kabul şekline göre de, yol nedeniyle iki ayrı parçaya bölünen taşınmazın ayrı ayrı taşınmazlar şeklinde tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, yolu da içine alacak şekilde tek parça olarak tapuya tesciline karar verilmiş olması da yasaya aykırıdır.

SONUÇ: Hazinenin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 25.4.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.