1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/4756 K: 2005/2490 T: 25/04/2005


Taşınmazın hükümet konağı genişleme alanından çıkarılarak konut alanına dönüştürülmesi isteminin bilirkişilerce şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği.

İstemin Özeti: Manisa İdare Mahkemesinin 28.3.2003 günlü, E: 1999/2530, K: 2003/285 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti:Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek’in Düşüncesi: Davacının, imar planında resmi kurum alanı içinde kalan taşınmazının konut alanına dönüştürülmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 14.10.1999 günlü, 99/84 sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle dava açıldığı, İdare Mahkemesince uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasının gerekli görüldüğü, keşif sonrası sunulan rapora itibar edilmeyerek, plan değişikliğinin reddine ilişkin işlemde şehircilik ilkelerine aykırılık bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verildiği ancak işlemde hangi açılardan şehircilik ilkelerine aykırılık bulunmadığı hususunun kararda açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak imar planı değişikliği isteminin irdelenmesi gerektiğinden, İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı H.Hüseyin Tok’un Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay 6. Dairesisince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, Manisa, Salihli İlçesi, Şehitler Mahallesi, ? pafta, ? ada, ? parsel sayılı taşınmazın imar planında resmi kurum alanından çıkarılarak konut alanına dönüştürülmesine yönelik 4.6.1999 günlü istemin reddine ilişkin 14.10.1999 gün, 1999/84 sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun dosyada yer alan bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesinden, hernekadar bilirkişilerce, davacının plan değişikliği isteminin reddedilmiş olması sebebiyle tesis edilen işlemde kamu yararı, şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uyarlık bulunmadığı belirtilmiş ise de; aynı raporda davacılara ait 158 ada, 19 parsel sayılı taşınmazın davacıların talebi doğrultusunda Hükümet Konağı Genişleme alanından çıkarılarak konut alanına çekilmesinin imar mevzuatına göre kabul edilemeyecek türden bir imar planı değişikliği niteliğinde olduğunun ifade adilmesi, öte yandan taleple bağlı olarak karar vermekle yükümlü olan idari yargı yerlerince 2577 sayılı İdari Yargılama Usulu Kanununun 2.maddesi uyarınca idari işlem niteliğinde veya idarenin taktir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verebilmelerinin mümkün olmaması karşısında, belediyeye yürürlükteki 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarındaki Yönetim Merkezi ve Altmerkezini revize edecek şekilde plan yapma yükümlülüğü getirme neticesini doğuracak nitelikte bulunan bilirkişi raporundaki açıklamalara bu yönüyle itibar edilmediği, davacıların mülkiyeti kendilerine ait ? ada, ? parsel sayılı taşınmaz ile sınırlı olarak 2577 sayılı Yasanın 10.maddesi kapsamında yaptıkları plan değişikliği isteminin reddi yolunda tesis edilen işlemde şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı İmar Kanununun 13.maddesinin 1 ve 3.fıkralarında yer alan; “Resmi yapılara, tesislere ve okul, camı, yol meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılan alanlarda inşaata ve mevcut bina varsa esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmez. Ancak imar programına alınıncaya kadar mevcut bullanma şekli devam eder. Ancak, parsel sahibi imar planlarının tasdik tarihinden itibaren beş yıl sonra müracaat ettiğinde imar planlarında meydana agelen değişikliklerden ve civarın özelliklerinden dolayı okul, cami ve otopark sahası ve benzeri umumi hizmetlere ayrılan alanlardan ilgili kamu kuruluşunca yapımından vazgeçildiğine dair görüş alındığı takdirde, tüm belirli çerçevedeki nüfus,yoğunluk ve donatım dengesini yeniden irdeleyerek hazırlanacakyeni imar planına göre inşaat yapılır….” yolundaki hükümler, Anayasa Mahkemesinin 29.12.1999 günlü, E: 1999/33, K: 1999/51 sayılı kararıyla iptal edilmiş, bu karar da 29.6.2000 günlü, 24094 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak,yayımlandığı tarihten 6 ay sonra yürürlüğe girmiştir.
Uyuşmazlığa konu taşınmazın hükümet konağı genişleme alanına ayrılması nedeniyle sözkonusu olan kısıtlamanın dayanağını oluşturan 3194 sayılı Yasanın 13.maddesinin 1.fıkrası Anayasa Mahkemesinin 29.12.1999 günlü, E: 1999/33, K: 1999/51 sayılı kararıyla iptal edilmekle birlikte, henüz iptal edilen hükümler yerine yeni bir düzenleme getirilmemiş olması nedeniyle taşınmaz maliklerinin genel hükümler uyarınca öncelikle imar planında değişiklik yapılması yönünde bu konuda işlem tesisine yetkili olan belediyeye başvuruda bulunmaları gerekmektedir.

İlgililerin imar planı değişikliği istemlerinin idarelerce çevredeki nüfus, yoğunluk ve donatım dengesi yönünden irdelenmesi gerektiği, planlamanın genel ilkeleri dikkate alınarak uyuşmazlık konusu taşınmaza ayrıldığı amaç için ihtiyaç bulunmadığı sonucuna varıldığı takdirde plan değişikliği yapılmasının mümkün olduğu açıktır.

Dosyanın incelenmesinden, Manisa, Salihli, Şehitler Mahallesi, ? pafta, ? ada, ? parseldeki taşınmazın 27.3.1987 tarihinde onaylanan nazım imar planıyla hükümet konağı genişleme alanı içinde kaldığı, davacılar tarafından belirtilen amaca uygun olarak ilgili kamu kuruluşunca kamulaştırılmaması nedeniyle 4.6.1999 tarihli dilekçe idareye başvurarak taşınmazın resmi kurum alanından çıkarılarak konut alanına dönüştürülmesinin istenildiği, bu isteğin 14.10.1999 gün ve 99/84 sayılı Belediye Meclisi kararıyla, ilgili kamu kuruluşun (Kaymakamlığın) olumsuz görüş bildirmesi nedeniyle reddedilmesi üzerine, iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İmar planlarının yargısal denetiminde; taşınmazın yer, büyüklük, konum ve işlevi açısından imar planında ayrıldığı amacın şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından uygun olup olmadığının incelenmesi zorunludur.

Dava konusu olayda, İdare Mahkemesince, konunun uzmanlık gerektirdiğinden bahisle yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına gerek görülmüş, bilirkişilerden uyuşmazlık konusu taşınmazın hükümet konağı genişleme alanından çıkarılarak konut alanına çevrilmesi isteminin; şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olup olmadığının saptanması istenilmiş, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda ise plan değişikliği isteminin şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olup olmadığı değerlendirilmemiş, Mahkemece de bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek davacıların imar planında değişiklik yapılması isteminin reddine ilişkin belediye meclisi kararında şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılık bulunmadığından bahisle dava reddedilmiş ancak hangi açılardan aykırılık bulunmadığı hususuna açıklık getirilmemiştir.
Bu durumda, uyuşmazlığın çözümlenmesi teknik bilgiyi gerektirdiğinden yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak imar planı değişikliği isteminin anılan ölçütler açısından değerlendirileceği bir rapor alındıktan sonra uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmelidir.

Açıklanan nedenlerle, Manisa İdare Mahkemesinin 28.3.2003 günlü, E: 1999/2530, K: 2003/285 sayılı kararının BOZULMASINA, 16.100.000 lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.970.000 lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 25.4.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.