1. Anasayfa
  2. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1995/7337 K: 1995/9563 T: 3.10.1995


Emsal satış tarihinden değerleme tarihine toptan eşya fiyat endeksi uygulanmak suretiyle getirildikten sonra bulunan değerin karşılaştırmaya esas alınması gerekirken aslında taşınmazın değerini düşürecek olan imar uygulaması yapılmamış olması keyfiyetinin değer artırıcı bir unsur olarak görülüp bu yüksek değer üzerinden misli karşılaştırma ile dava konusu taşınmazın değerinin bulunması doğru değildir.

Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

K: İki kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve davacının istemi üzerine düşük değeri içeren 2. rapora göre hüküm kurulmuşsa da, bu raporda bilirkişinin emsali dava konusu taşınmazla karşılaştırması ve bunun sonucu bulunan değerde isabet görülmemiştir.

Bilirkişinin somut emsal aldığı 1270 nolu parselin değerlendirme tarihi itibariyle bulunan değeri 22.942 TL./m2’dir. Bilirkişi, bu taşınmazda imar geçmediğini belirterek imar uygulaması yapılmış olsa idi uğrayacağı zayiatı %40 oranında kabul etmiş, bu zayiatın değerini bulduğu 22.942 TL./m2 fiyatına eklemiş ve bu suretle emsalin değerini 32.119 TL./m2’ye çıkarması sonucu emsalden 5 kat daha değerli olduğunu kabul ettiği dava konusu taşınmaza, 114.711 TL./m2 yerine 160.595 TL./m2 olarak bulmuştur. Emsal satış tarihinden değerlendirme tarihine toptan eşya fiyat endeksi uygulanmak suretiyle getirildikten sonra bulunan değerin karşılaştırmaya esas alınması gerekirken, aslında taşınmazın değerini düşürecek olan, imar uygulaması yapılmamış olması keyfiyetinin değer artırıcı bir unsur olarak görülüp bu yüksek değer üzerinden misli karşılaştırma ile dava konusu taşınmazın değerinin bulunması doğru görülmemiştir.

Diğer taraftan 1. raporda somut emsal alınan taşınmazın tapu kayıtlarının getirtilip raporun denetlenmemiş olması da usul ve yasaya aykırıdır.

Mahkemece 1. bilirkişi kurulu raporunda somut emsal alınan 4284 parselin imar düzenlemesi sonucu meydana gelen parsel olup olmadığı da açıklattırılmak suretiyle tapu kaydı getirtildikten sonra bu parselin imar parseli olduğu takdirde dava konusu parselin de niteliği, (İmar parseli olup olmadığı) saptanıp bu nitelikte değilse İmar Kanununun 18. maddesi 2. fıkrası uyarınca taşınmazın bulunan değerinden düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması gerekip gerekmediği hususu da incelenerek ek rapor alınmalı; 2. bilirkişi kurulu raporu ile ilgili olarak yukarıda sözü edilen hususlar dikkate alınarak 2. bilirkişi kurulundan da ek rapor alındıktan ve bu suretle tahkikat ikmal edildikten sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.

SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK: ‘nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 3.10.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.