Meraya ilişkin uyuşmazlıklarda yerel bilirkişilerin ve taraf tanıklarının komşu köyde ikamet eden davada yararı bulunmayan ve yaşlı kişiler arasından seçilmesi gerekir; mahkemece taşınmazın bulunduğu köyde ikamet eden şahıslar dinlenmek sureti ile hüküm kurulması doğru değildir.
Kadastro sırasında 117 ada 70 parsel sayılı 47.300 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar Rahime mirasçıları adlarına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine vekili, yasal süresi içinde tapu kaydına dayanarak tapu iptali ve tescil davası açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve çekişmeli parselin tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinme şartlarının davalılar yararına gerçekleşmediği kabul edilmek sureti ile hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu gereğince Toprak Komisyonu tarafından çalışmalar yapıldığı ve bu çalışmalar sırasında davaya konu parselin meradan elde edildiği ve son 5 ila 15 senedir davalılar tarafından tasarruf edildiği hususunun belirtmeliğe yazıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlık taşınmazın öncesinin kamu orta malı niteliğinde mera olup olmadığı hususundadır. Meraya ilişkin uyuşmazlıklarda yerel bilirkişilerin ve taraf tanıklarının komşu köyde ikamet eden davada yararı bulunmayan ve yaşlı kişiler arasından seçilmesi gerekir.
Mahkemece taşınmazın bulunduğu köyde ikamet eden şahıslar dinlenmek sureti ile hüküm kurulması doğru bulunmadığı gibi dinlenen tanıkların beyanları da hükme yeterli bulunmamaktadır. Eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle taraflardan iddia ve savunmaları ile ilgili tüm delilleri sorulup celbedilmeli, komşu parsellerin tutanak ve dayanağını oluşturan belgeler özellikle getirtilmeyen doğudaki yola bitişik 66 numaralı parselin tutanak ve dayanağı temin edilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek tanıklar huzuru ile keşif icra edilmelidir. Taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında dayanılan tapu kaydı belirtmelik tutanak ve ekleri ayrı ayrı okunup bu hudutlar zeminde yerel bilirkişilere tek tek göstertilmeli, bilirkişilerce bilinemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinlenme imkanı sağlanmalı, arazi başında dinlenilecek yansız yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne surette kullanıldığı, özellikle kullanmanın hangi tarihte başladığı, taşınmazın öncesinin kamu orta malı niteliğinde mera olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, belirtmelik tutanağına ve tespit tutanağının edinme sebebi sütunundaki beyanlara aykırı sonuca varılması halinde belirtmelik ve tespit sırasında bilgisine başvurulan ve halen sağ olan tüm şahıslar arazi başında ve yüzleştirme yapılmak sureti ile dinlenilip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, dinlenilen şahısların beyanlarının gerçeğe uygunluğu komşu parsellere uygulanan resmi belgelerle denetlenmeli, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye uygulanan kayıtların kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre karar verilmelidir.
Sonuç: Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaması isabetsiz olduğu gibi tanıkların maddi olaylara dayanmayan beyanlarına değer verilerek hüküm kurulmuş bulunması da usul ve yasaya aykırı, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 5.5.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.