1. Anasayfa
  2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1993/4823 K: 1994/6756 T: 12.5.1994


Yasalarımıza göre mezarlıklar, kamu malı niteliğinde olup, ölülerin gömülmesi için belirlenen yerler dışında başka yerlerin mezarlık olarak kullanılması yasaklanmıştır. Bir şahsın, derneğin veya camiin mezarlığı olamayacağı gibi, köylerdeki mezarlıklar da, köy tüzel kişiliğine aittir. Bu nedenle, köyde bulunan nizalı taşınmazın özel mülkiyete konu teşkil eden yerlerden olduğu ve davacı lehine kazanma koşullarının gerçekleştiği saptansa dahi, aile mezarlığı ihdasına ve kamu malı niteliğindeki böyle bir taşınmazın gerçek kişi adına tesciline karar verilemez.

Hakkı ile Ali, Hazine ve Şarköyü Muhtarlığı aralarındaki tescil davasının kabulüne dair, (Bartın Asliye Hukuk Hakimliği)’nden verilen 13.ll.1992 gün ve 135-594 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü :

Davacı, dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın “ Aile Mezarlığı” olarak adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Hazine, davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.

Yerel bilirkişi ve tanık, davacı ve miras bırakanın tescil konusu taşınmazı yasada belirtilen 20 yıldan fazla süre ile koşullarına uygun olarak zilyet olduğunu bildirmişlerdir. Delillere göre özel mülkiyet niteliğinde bulunan bu yer üzerinde davacı yararına kazanma koşulları oluşmuş olup, tescil isteme hakkı doğmuş bulunmaktadır. Ne varki, davacı bu yeri “Aile Mezarlığı” olarak tescilini istemiştir.

Mezarlıklar, ölülerin gömülmesine terk ve tahsis edilen yerlerdendir. Bu niteliği itibariyle mezarlıklar kamu malı sayılırlar. Kamu mallarının idaresi, işletilmesi ve denetlenmesi Kamu Kanunlarına tabidir. Kamunun sağlığı ve güvenliği ile ilgili bulunan 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanununun 2ll. maddesinde, ölülerin gömülmesi için belirlenen yerler dışında başka yerlerin mezarlık olarak kullanılması yasaklanmış, 212. maddesinde şehir ve kasaba belediyelerin, aynı Kanunun 213. maddesinde de köyler için de tesis edilecek mezarlıkların nasıl belirleneceği, gözetimi ve denetimi ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

Bu buyruğa uygun olarak 442 sayılı Köy kanununun 14. maddesinde köy mezarlığı, 1580 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesinin 5.fıkrasında mezarlık olarak tahsis edilecek yerlerin niteliği, konumu ve bakımı hakkında düzenleme getirilmiştir.

Kamu malları başlığını taşıyan 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesinde de mezarlıkları hizmet malları arasında saydıktan sonra, ilgisi yönünden il, belediye, köy ve mahalli idare birlikleri tüzel kişiliği adlarına tesbit olunacağı vurgulanmıştır. Tüm bu açıklamalara göre Belediye, Köy veya Yerel İdare Birlikleri Tüzel Kişiliğine ait metruk veya faal mezarlıklar dışında özel mezarlıklara yer verilmemiştir.

Daha açık bir deyimle, Yasalarımızda bir şahsın, derneğin veya Camii’nin mezarlığı olamaz. 1580 sayılı Belediye Kanununa dayanılarak çıkarılan Mezarlıklar Hakkındaki Nizamnamenin l. maddesi ile öncesi itibariyle Vakfa ait tapulu veya tapusuz umumi mezarlıkların bütün hukuk ve vecaibi ile belediyelere intikal ettiği açıklanmak suretiyle köy, belediye ve diğer yerel idare birlikleri tüzel kişilikleri mezarlıkları dışında mezarlık olamayacağı vurgulanmıştır.

Somut olayda, mezarlık olarak tescili istenilen taşınmaz köyde bulunmaktadır. Böyle bir yerleşim alanı içerisinde, köy tüzel kişiliği dışında bir şahsın veya ailenin mezarlığı ihdas edilemeyeceği gibi böyle bir yerin tapuya tesciline de karar verilemez. Bu yön gözönünde tutularak davanın reddine karar verilmesi gerekirken niteliği itibariyle kamu malı sayılan mezarlığın davacı gerçek kişi adına tapuya tesciline karar verilmiş olması Yasaya aykırıdır. Hazinenin temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 12.5.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.