1. Anasayfa
  2. Danıştay 14. Dairesi Kararları

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/803 K: 2019/93 T: 15.01.2019


Özet: Uyuşmazlık konusu olayda, farklı parseller üzerinde bulunan ruhsata aykırı yapılar hakkında ayrı ayrı encümen kararları ile para cezası verildiği, her bir işlemin farklı hukuki sonuçlar doğurduğu ve yargısal denetimlerinin ayrı ayrı yapılacağı hususları birlikte değerlendirildiğinde, para cezalarının tahsili için ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır. Yapı kayıt belgesi ilgili belediyesine verildikten sonra 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptal edileceği düzenlemesi karşısında, söz konusu işlemleri tesis eden idarelerce gerekli iptal işlemleri yapılacağı.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Ondördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY: Ankara İli, Çubuk İlçesi, ….. parsel sayılı taşınmaz üzerinde ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle, Çubuk Belediye Encümeninin 24/06/2015 günlü, 2015/127 sayılı kararı ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca 339.627,32 TL para cezası ve 112 ada, 8 parsel sayılı parsel taşınmaz üzerinde ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle, Çubuk Belediye Encümeninin 24/06//2015 günlü, 2015/126 sayılı kararı ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca 56.809,70 TL para cezası verilmesine karar vermiştir.

Anılan para cezalarının tahsili amacıyla 16/11/2015 tarihli ödeme emri düzenlenmiştir. Bunun üzerine dava konusu ödeme emrinin iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 55. ve 58. maddelerinde yer alan amme alacağını vadesinde ödemeyenlere yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları hususunun bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı, ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödenmediği veya mal bildirimde bulunulmadığı taktirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildirimde bulununcaya kadar üç ay geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, borçlunun 114. maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan cezanın bildirileceğine ilişkin hükümler uyarınca, idari para cezası verilmesine ilişkin her bir işlemin farklı hukuki sonuçlar doğuracağı ve yargısal denetiminin ayrı ayrı yapılacağı dikkate alındığında, her bir cezaya yönelik olarak ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerekmektedir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Uyuşmazlık konusu olayda, farklı parseller üzerinde bulunan ruhsata aykırı yapılar hakkında ayrı ayrı encümen kararları ile para cezası verildiği, her bir işlemin farklı hukuki sonuçlar doğurduğu ve yargısal denetimlerinin ayrı ayrı yapılacağı hususları birlikte değerlendirildiğinde, para cezalarının tahsili için ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.

Bu durumda; farklı hukuki sonuçlar doğuran para cezalarının tahsili amacıyla ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, farklı para cezalarının tahsili amacıyla tek bir ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmamıştır.

Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yolunda İdare Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun kabul edilerek Mahkeme kararının kaldırılması suretiyle davanın reddi yolunda verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Öte yandan, davacı vekili tarafından verilen ve 03/01/2019 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kaydına giren dilekçe ile ekindeki 25/12/2018 günlü, 379859 ile 380489 başvuru numaralı yapı kayıt belgelerinin dikkate alınarak temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerektiği ileri sürülmekte ise de; 3194 sayılı Kanun’un Geçici 16. maddesinin 4. fıkrası ve Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ’in 6. maddesinde yer alan, yapı kayıt belgesi ilgili belediyesine verildikten sonra 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptal edileceği düzenlemesi karşısında, söz konusu işlemleri tesis eden idarelerce gerekli iptal işlemleri yapılacağından, davacı vekilinin belirtilen iddiası yerinde görülmemiştir.

KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne, 2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılması suretiyle davanın reddi yolundaki temyize konu Ankara Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesinin 22/12/2016 tarih ve E:2016/563, K:2016/547 sayılı kararının BOZULMASINA, 3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Ankara Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 15/01/2019 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.