Ruhsatları Danıştay kararı ile iptal edilen yapıların ruhsatlarının idarece iptaline karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak ruhsatları iptal edilen yapıların kullanma izni açısından durumlarının iptal kararı doğrultusunda yeniden incelenerek aynen yada düzeltilerek korunması gereken yapı veya bölümlerinin var olup olmadığı belirlenmeden, bütün yapıların kullanma izinlerinin iptali yoluna gidilmesinde isabet bulunmadığı
Dava, … parsel sayılı yerde bulunan yapının ruhsatının Danıştay Altıncı Dairesinin kararıyla iptal edildiği gerekçesiyle, söz konusu yapının ruhsat ve kullanma izninin iptaline ilişkin davalı idare işleminin, davanın özeti bölümünde belirtilen nedenlerle iptali istemiyle açılmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden, 68 pafta, 632 ada, 419-427 parsel; 561 ada, 1 parsel ve 562 ada 2-5 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde yapılan inşaatlara ait ruhsatların iptal edilmesi yolundaki isteğin cevap verilmeyerek reddedilmesine ilişkin belediye başkanlığı işleminin, Danıştay Altıncı Dairesinin kararıyla sözü edilen yapılara verilen inşaat ruhsatlarının, imar planına, imar yönetmeliğine ve Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu kararına aykırı olduğu saptanarak iptal edildiği, bu karara dayanılarak anılan inşaat ruhsatları ile daha sonra verilen yapı kullanma izinlerinin davalı idarece iptali yoluna gidildiği anlaşılmıştır.
Sözü edilen Danıştay kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan 521 sayılı Danıştay Kanununun 95.maddesi ve halen yürürlükte bulunan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 28.maddesine göre, idareler Danıştay kararlarının gereklerine göre işlem yapmak veya eylemde bulunmak zorunda olduklarından Danıştay Altıncı Dairesince verilen karar uyarınca inşaat ruhsatlarının iptal edilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı açıktır.
Davanın, yapı kullanma izinlerinin iptaline ilişkin bölümüne gelince; Yukarıda anılan Danıştay Altıncı Dairesinin kararı üzerine ruhsatları iptal edilen yapıların durumlarının bu karar doğrultusunda yeniden incelenerek, aynen yada düzeltilerek korunması gereken yapı veya bölümlerinin var olup olmadığının kesin bir biçimde belirlenmesi, değerlendirme sonucuna göre imar mevzuatı yönünden muhafazasında sakınca görülmeyen yapıların ruhsata bağlanarak kullanma izinlerinin verilmesi, aynen korunan yapılar yönünden kullanma haklarının saklı tutulması, muhafazası mümkün olmayan yapılara ait kullanma izinlerinin de geri alınması gerekirken böyle bir inceleme yapılmadan 14.6.1977 günlü, 3206 sayılı kararda bahisle bütün yapıların kullanma izinlerinin iptali yoluna gidilmesinde isabet görülmemiştir.
Davalı idare de; Dairemizin iptal kararından sonra dava konusu yapılar hakkında inceleme yapılacağını ve saptanacak duruma göre yeni bir işlem tesis edileceği savunmasında kabul etmiştir. Açıklanan nedenlerle davanın ruhsatların iptaline yönelik bölümünün reddine oyçokluğuyla, yapı kullanma izinlerinin iptaline yönelik bölümünün ise iptaline oybirliğiyle karar verildi.