Belediye sınırları içerisindeki sahalarla ilgili ıslah imar planları ile buna ilişkin değişiklikler yapılması konusunda belediyelerin yetkili bulunduğu
Dava, taşınmazları da kapsayan imar ıslah planında değişiklik yapılması istemini içeren başvurunun reddine ilişkin Merkez İlçe Belediye Meclisi kararının iptali dileğiyle açılmış, İdare Mahkemesince 775 sayılı Yasada imar ve ıslah planlarının Bayındırlık ve İskan Bakanlığının denetimi altında ilgili belediyelerce yapılacağı, 3194 ve 3030 sayılı Yasalarda belediye sınırları içindeki planların yapımının ilgili belediyelerin görevi olduğu kurallarının yer aldığı, tüm bu kuralların birlikte incelenmesinden imar ıslah planlarının belediye sınırları içinde Büyükşehir Belediyesinin denetimi altında ilgili belediye tarafından düzenleneceği, mevcut planlarda yapılacak değişiklik önerilerinin de ilgili Belediye Meclisince inceleneceği sonucuna varıldığı, belediye sınırları içinde olduğu anlaşılan davacılara ait taşınmazlarla ilgili plan değişikliği isteminin belediye meclisince incelenerek karar verilmesi gerektiğinden belediye meclisinin davacının plan değişikliği istemini yetkisi olmadığı gerekçesiyle reddeden işleminde isabet olmadığı belirtilerek iptal edilmiş, bu karar davalı idareler tarafından temyiz edilmiştir.
Beldenin gelecekteki gelişimi ve şekli ile ilgili kararlar almakla görevli olan ve belde halkının yaşamını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak sorumluluğunu taşıyan belediyelerin, belediye sınırları içinde olan ve düzensiz ve sağlıksız biçimde oluşmuş yapı topluluklarının veya yerleşme alanlarının, sınırları belli edilmek suretiyle mevcut durumu da dikkate alınarak dengeli, düzenli ve sağlıklı hale getirilmesi amacıyla yapılan imar ıslah planları ve bunların değişikliği ile ilgili konularda karar verme yetkisi olmadığı düşünülemez. Kaldı ki 2981 sayılı Yasanın bazı maddelerini değiştiren 3290 sayılı Yasanın 6.maddesi ile 2981 sayılı Yasanın yoruma açık gibi görünen 13/c maddesi değiştirilerek belediyelerin imar ıslah planlarını yapmaya yetkili oldukları açıkça belirtilmiştir.
Dava konusu işlemin özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının yukarıdaki gerekçede eklenerek onanmasına karar verildi.
KARŞI OY: 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasayla değişik 13.maddesinin C bendinde belediye sınırları içindeki alanlarla ilgili ıslah imar planlarını yapma yetkisi belediyelere verilmiş ise de, 2981 sayılı Yasanın olay tarihinde yürürlükte bulunan aynı maddesinde, yer alan Valiliğin, belediyeler veya yeminli özel bürolara yaptıracağı ıslah imar planlarının mümkün olduğu kadar fiili durumun dikkate alınarak yapılacağı, bu alanların valilikçe en geç bir ay içinde tasdik olunarak tescil edileceği kuralı karşısında, olay tarihi itibariyle ıslah imar planlarını yapma ve yaptırma yetkisinin Valiliklere tanınmış bulunduğunun kabulü gerekli olup, İdare Mahkemesince, belediye meclisinin davacının ıslah imar planında değişiklik yapılmasına ilişkin başvurusunu yetkisi olmadığı gerekçesiyle reddetmesinde hukuka uyarlık olmadığı nedeniyle işlemin iptal edilmesinde isabet bulunmadığından temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozularak davanın reddi gerektiği oyuyla çoğunluk kararına karşıyım.