1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/584 K: 1987/183 T: 19/02/1987


Taşınmazla ilgili plan değişikliğinin imar mevzuatı yönünden uygun olup olmadığının incelenmesi gerekirken, mahkemece evvelce imam hatip lisesi yeri için planda yer ayrıldığı ve bu amaçla kamulaştırma yapıldığı gerekçesiyle plan değişikliği işlemini iptal etmesinde isabet bulunmadığı

Dava, 11.7.1984/gününde onanan imar planı değişikliği işleminin iptali dileğiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 1982/yılında onanan imar planın da İmam Hatip Lisesi olarak yine davacıya ait taşınmazdan ayrılan yerin kamulaştırıldığı, anılan işlemin iptali dileğiyle davacı tarafından açılan davanın İdare Mahkemesince reddedilerek kararın kesinleştiği, 1984/yılında yapılan imar planında İmam Hatip Lisesi olarak ayrılan yerin kamulaştırılan yerde ayrı bir yer olup olmadığının anlaşılması için yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda her iki imar planında gösterilen okul yerinin ayrı yerler olduğunun belirtildiği, davalı idarece kamulaştırılan ve tescil davasına konu olan yerin 1984/planında ayrılan yer olduğu ileri sürülmüşse de tapu sicil müdürlüğünce anılan yerle ilgili tescil işleminin yapılmadığının bildirildiği, öte yandan belediye başkanlığınca kaymakamlığa yazılan yazıda her iki plandaki okul yerlerinin farklı olduğunun belirtildiği, bu durumda Gölköy ilçesinde daha önce İmam Hatip Lisesi yeri olarak ayrılmış ve kamulaştırılmış bir yer varken plan değişikliği ile başka bir yerin aynı amaca tahsis edilerek mülkiyet hakkının sınırlandırılmasının Anayasa ve imar mevzuatına aykırı olduğu gerekçeleriyle dava konu işlem iptal edilmiş, karar davalı belediye tarafından temyiz edilmiştir.

İmar planları ülke, bölge ve kent verilerine göre konut, çalışma ve ulaşım gibi kentsel işlevler ile sosyal ve kültürel gereksinimleri var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi biçimde yerine getirmek ve belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kadastral harita ve kentin gelişimi de göz önünde tutularak hazırlanır ve koşulların zorunlu kıldığı biçimde ve zamanda yasalarda öngörülen yöntemler uygun olarak değiştirilebilir. İmar planlarının ve değişikliklerinin yargısal denetimlerinin de belirtilen bu ölçütler göz önüne alınarak yapılması gereklidir.

Olayda ise, taşınmazın bir bölümünün İmam Hatip Lisesi alanına ayrılmasına ilişkin dava konusu imar planı değişikliğinin davacı tarafından daha önceki planda da aynı amaca tahsis yapıldığı ve bu kısmın kamulaştırıldığı ileri sürülerek iptalinin istendiği, İdare Mahkemesince de sadece bu yönden inceleme yapılarak her iki planda İmam Hatip Lisesine ayrılan yerlerin farklı olup olmadığını belirlemek amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve farklı yerlerin ayrıldığını saptayarak bu gerekçeyle işlemin iptal edildiği temyiz dosyasından anlaşılmaktadır.

Oysa, yukarıda belirtildiği gibi imar planı değişikliğinde şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uyarlık bulunup bulunmadığı araştırılmak suretiyle davanın karara bağlanması gerekirken; mahkeme kararında yer alan gerekçeyle işlemin iptalinde usul ve yasaya uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle eksik incelemeye dayalı temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.