Danıştay 6. Dairesi E: 1988/2933 K: 1989/1037 T: 09/05/1989

Davacının paydaşı olduğu arazi üzerinde bir yapı topluluğu bulunduğu ve bu yerde ıslah imar planı çalışmalarının yapımına başlandığı anlaşıldığından, bu aşamada 2981 sayılı yasa uyarınca müstakil tapu verilmesi konusundaki davacı başvurusunun belediyece reddedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı

Dava, taşınmaza 700/55000 oranında paydaş olan davacının, 3290 sayılı Yasaya göre gerekli işlemlerin yapılarak müstakil tapu verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 2.2.1984/tarih ve 2981 sayılı Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi ve bu Kanuna Bazı Maddeler Eklenmesi Hakkında 3290 sayılı Kanunun 4.maddesinin (C) fıkrasında, imar mevzuatına aykırı bina yapılmış, hisseli arsa ve araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde, imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden ada ve parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunlar adına tescil ettirmeye belediyelerin veya valiliklerin re’sen yetkili olduğunun hükme bağlandığı, anılan kanunun uygulanmasına dair Yönetmeliğin 26.maddesinin birinci fıkrasında da, ıslah imar planına konu olan hisseli arazilerde, Kanunun 10.madde (C) bendi uyarınca, ıslah imar planına dayalı olarak yapı lan parselasyon planlarının, belediye encümeni veya il idare kurulunca onaylanmasından sonra durumun mahalli tapu idaresine bildirileceği ve maliklerine müstakil veya hisseli tapuları verileceği hükmüne yer verilmiş olup, aynı yönetmeliğin 20.maddesinde ise ıslah imar planına konu olan alanların belirtildiği söz konusu Yönetmeliğin 23.maddesinin (a) fıkrasında ise, ıslah imar planlarının varsa halihazır haritalar veya bütünlemesi yapılan halihazır haritalar üzerine çizileceği, halihazır haritaları bulunmayan alanların öncelikle halihazır haritalarının yapılacağı kuralının yer aldığı, dava dosyasının incelenmesinden, davacının paydaş olduğu hisseli arazi üzerinde bir yapı topluluğunun bulunduğu, davalı idarece bu yerde ıslah imar planı yapımı çalışmalarına başlanıldığı, ancak, yukarıda yazılı Yönetmeliğin 23.maddesinin (a) fıkrası uyarınca, ıslah imar planı yapılabilmesi için halihazır harita yapımı çalışmalarının sürdürüldüğü, bu durumda, dava konusu işlemde her ne kadar sadece tapunun verilememesi sebebi gösterilerek davacı başvurusu reddedilmiş ise de, esasen davacının isteği doğrultusunda 2981/3290 sayılı Yasa uyarınca işlemlerin devam ettiği, davacının başvurusu sırasında davacıya müstakil tapu verilmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından dava konusu işlemin sonuç itibariyle hukuka uygun bulunduğu, kaldı ki ıslah imar planı yapıldıktan sonra tapu verme işleminin de mahalli tapu idarelerince yapılacağı gerekçesiyle reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava konusu işlemin iptali istemi ile açılan davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.

KARŞI OY: 8 Mart 1984/günlü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 2981 sayılı Kanunun 1.maddesinde yasanın amacı, imar ve gecekondu mevzuatına aykırı olarak inşa edilmiş ve inşa halindeki bütün yapılar hakkında uygulanacak işlemleri düzenlemek ve bu işlemlere dair müracaat, tespit, değerlendirme, uygulama ve duyuru esaslarına ve ilgili diğer hususları belirlemek olarak tanımlanmıştır.

Olayda ise, dava konusu 55.000 m2 yüzölçümlü hisseli taşınmazın 700 m2 sinin paydaşı olan davacının hissesi üzerinde yapısı bulunmadığı, buna karşın belediyeye başvurarak 2981 sayılı kanunun 3290 sayılı yasa ile değişik 10.maddesinin uygulanarak kendisine müstakil tapusunun verilmesini istediği, isteminin de dava konusu işlemle tapu vermenin tapu dairesinin görevine girdiğinden anılan idareye başvurulması gerektiğinden bahisle reddedildiği dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır.

Bu durumda, yukarıda değinildiği gibi ancak imar veya gecekondu mevzuatına aykırı olarak inşa edilen yapılar hakkında uygulanabilecek ve uygulanması için yapı sahiplerince başvuruda bulunulabilecek 2981 sayılı yasa uyarınca yapısı bulunmayan davacının başvuruda bulunma hakkı olmaması karşısında belediyece tesis edilen işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığından davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararının belirtilen gerekçe ile onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına gerekçe yönünden karşıyım.