Suat Şimşek

    • Yazılar
    • Favoriler
    • Yorumlar
    28 May, 2023

    Danıştay 1. Dairesi E: 1997/43 K: 1997/144

    Bir kamu tüzel kişisi veya kurumuna ait taşınmazın diğer bir kamu tüzel kişisi veya kurumuna devri için o taşınmaza hangi idarenin daha fazla ihtiyacı olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Gereği Görüşülüp Düşünüldü: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu`nun 30 uncu maddesinde, kamu tüzel kişileriyle…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2012/3492 K: 2013/5107

    Kentsel dönüşüm ve gelişim alanında bulunan bir taşınmazın kamulaştırılmasında öncelikle anlaşma yolunun denenmesi gerektiği, ayrıca imar planında konut alanı olarak belirlenen bir taşınmazdaki bu kullanım türünü davacının da uygulamaya geçirebileceği göz önüne alındığında, sadece kentsel dönüşüm ve gelişim alanında kaldığından…

    28 May, 2023

    Danıştay 1. Dairesi E: 2016/1192 K: 2016/108

    2942 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık devam ederken mutabakata varılması halinde bu uyuşmazlıkla ilgili olarak Dairemizde yapılan incelemenin sona ereceği hakkında. Sincan Belediyesi ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasında çıkan uyuşmazliğın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30'uncu maddesi hükmüne…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2010/750 K: 2014/718

    İmar planında "ağaçlandırılacak alan"da kalan taşınmazın, köy eski mezarlığı olması nedeniyle kullanımının mümkün olmamasına rağmen, kamulaştırılmaması ve takas talebinin de karşılanmaması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davada, taşınmazın bedeli tespit edildikten sonra davacıya ödenmesine karar verilmesi ve davacıya ödenmesine…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5782 K: 2005/2042

    Davacının zilyedi olduğu belirtilen ağaçları için bir bedel belirlenmemiş olduğundan, olayda takdir olunan bedel ile maddi hatalara karşı açılmış bir dava söz konusu değildir. Davacının iddiası, kamulaştırma işleminin eksik tesis edildiği, söz konusu ağaçlar için de bir bedel belirlenerek kendisine…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/2887 K: 2006/2789

    2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesince yapılan tebligatın araştırılması suretiyle, davanın süresinde açılıp açılmadığına karar verilmesi gerekirken, rızai ferağ işleminin tebliğinden itibaren davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle verilen kararda isabet bulunmadığı hakkında. Danıştay Tetkik Hakimi Elif Emel…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2011/8665 K: 2013/9005

    İmar planında küçük sanayi sitesi alanı olarak belirlenen bir taşınmazdaki bu kullanım türünü, davacının da uygulamaya geçirebileceği gözönüne alındığında, sadece kentsel dönüşüm ve gelişim alanında kaldığından bahisle taşınmazın kamulaştırılamayacağı hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2001/4741 K: 2002/5010 12/11/2002

    Her ne kadar belediye hizmet alanı olarak kamulaştırma yapılmışsa da kamulaştırma işlemi tamamlanmadan taşınmazın lpg istasyonu yapılması için ihaleye çıkarılması karşısında kamulaştırma işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2000/2889 K: 2001/4166 T:25/09/2001

    Kıymet takdiri yapıldıktan sonra o yıl içinde kamulaştırılmayan taşınmazın bedelinin kamulaştırıldığı yıl içinde görev yapan komisyonca yeniden saptanması gerektiğinden bu usule uyulmaksızın tesis edilen kamulaştırma işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/2335 K: 1998/2171 22/04/1998

    Dava konusu uyuşmazlıkta bedelin tesbitine ilişkin encümen kararı ile kıymet takdirine ilişkin işlemlerin idari davaya konu edilebilen parselasyon işleminin bir unsuru olması nedeniyle parselasyon işlemi ile birlikte dava konusu edilebilmesinin olanaklı olması nedeniyle bu açıdan davanın görev yönünden reddine ilişkin…

    28 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2014/4409 K: 2016/208

    Yapı denetim firmasında görev yapan inşaat mühendisinin kamulaştırma davalarında bilirkişi olup olamayacağı, kamulaştırmaya konu gayrimenkul veya hakkın değerinin belirlenmesi için uzmanlık ve teknik bilgi sağlamak amacıyla yargı yerlerince başvurulan kamulaştırma bilirkişiliğinin ise, 4708 sayılı Yasanın amacı çerçevesinde yürütülen iş ve…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2015/3791 K: 2016/4333

    Meşruhatlı davetiye usulüne uygun tebliğ edilmediğinden davacının kamulaştırmaya ilişkin tüm detayları bilmesi ve dava açmasının mümkün olmadığı, yalnızca duruşmaya katılmasıyla tebligattan haberinin olduğunun varsayılamayacağı, kamulaştırma işleminin iptali için idari yargıda dava açabilme hakkının olduğunun öğrenilmesinden itibaren süresi içinde açıldığı görülen…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2014/2387 K: 2014/4122

    Geçici 6. maddenin 1. fıkrasında belirtilen tarih aralığından bağımsız olarak ve tarih sınırlaması getirilmeksizin imar planlarından kaynaklanan hukuki el atmalara ilişkin açılacak tazminat davalarında anılan geçici maddenin 7. fıkrasındaki düzenleme dikkate alınarak yargılama esnasında maktu harç alınması nispi harç alınmaması…

    28 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2010/2108 K: 2013/4577

    Davacıya ait parselin, imar planında Anadolu Öğretmen Lisesi alanı olarak ayrılması ve aradan yirmi yıldan fazla bir süre geçmiş olmasına karşın idarece kamulaştırma yapılmadığı gibi ne zaman yapılabileceği konusunda da davacıya bir bilgi de verilmemesi nedeniyle, davacının mülkiyet haklarının belirsiz…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9088 K: 2016/486

    Tazminat davasının niteliği gereği davalı idareye taşınmazdaki kısıtlılığın giderilmesi veya tazminat ödenmesi için başvuru yapılması gerekli olmakla birlikte birden çok kez başvuru yapılmak suretiyle davacının iradesini ortaya koyduğu, davacılara ait taşınmazın, imar planı icra edilerek kısıtlılık halinin giderilmediği, dolayısıyla, süregelen…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2015/361 K: 2015/3486

    Davacının uyuşmazlık konusu taşınmazı edindiği tarih itibari ile taşınmaz için kısıtlılık durumun mevcut olduğu, yukarıda belirtilen Avrupa İnsan Mahkemesi kararında belirtilen mülkiyet hakkının geçmişte belirli bir süre engellenmiş olma durumunun eski malikler açısından gerçekleşmiş olmasına karşın, 17.07.2012 tarihli satış işlemi…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2014/7813 K: 2015/4418

    Kesin yapılaşma yasağı bulunan I. derece doğal sit alanında kalan taşınmazın uzun müddet kamulaştırılmadığından bahisle kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebi Dava, Aydın İli, Söke İlçesi, Doğanbey Köyü, 84 ve 127 parsel sayılı taşınmazların maliki olan davacının, taşınmazın sit alanı…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2007/4344 K: 2007/7751 17.12.2007

    Davacının parseldeki yeni yapılaşma için geçici yapılanma koşullarına göre hazırlandığı projenin onaylandığı, ardından yapı denetimi firması ile yapı sahibi arasında yapı denetim sözleşmesinin imzalandığı, bu aşamada uygulama sorumluluğunun proje müellifi davacı mimardan yapı denetim firmasına geçtiği, projenin uygulanması dönemindeki aykırılıktan,…

    28 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2004/2182 K: 2007/353

    Gömme balkonun alüminyum çerçeve ve cam ile kapatılmak suretiyle yapılan değişikliğin ruhsat gerektirmediği, anılan tadilatın yıktırılmasına ve para cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Dava, İzmir, Karşıyaka, Mavişehir Mahallesi, Emlakbank konutlarındaki davacıya ait bağımsız bölümdeki balkonun kapalı hale…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/5594 K: 2007/6553

    Hisseli taşınmaz üzerinde yapılacak inşaat için diğer hissedarlardan muvafakat alınmadığı hususu gözetilmeksizin, verilen muhtarlık izninin esas alınması suretiyle, davacının 3194 sayılı Yasa'nın 27. maddesi koşullarını sağladığının kabul edilemeyeceği hakkında. Dava, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mahallesi, ... Mevkii,…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2013/3657 K: 2017/4335

    Ruhsat verilmemesinin gerekçesi olan imar planı değişikliği mahkeme kararıyla iptal edildiğinden idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye mecbur olduğu, bu sürenin kararın idareye tebliğinden itibaren hiç bir şekilde 30 günü geçemeyeceği hususu dikkate alındığında anılan iptal kararının idareye tebliğinden itibaren en…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/2410 K: 2007/4902

    Hisseli taşınmaz üzerindeki yapının ruhsata bağlanabilmesi için bütün hissedarların ruhsat başvurusunda bulunması veya muvafakat vermesinin şart olduğu hakkında. Dava, Balıkesir, Erdek, Yalı Mahallesi, ... pafta, ... ada, ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde inşa edilen yapı için inşaat ve iskan ruhsatı…

    28 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/5594 K: 2007/6553 

    Hisseli taşınmaz üzerinde yapılacak inşaat için diğer hissedarlardan muvafakat alınmadığı hususu gözetilmeksizin, verilen muhtarlık izninin esas alınması suretiyle, davacının 3194 sayılı Yasa'nın 27. maddesi koşullarını sağladığının kabul edilemeyeceği hakkında. Dava, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mahallesi, ... Mevkii,…

    28 May, 2023

    Danıştay 10. Dairesi E: 2012/4091 K: 2013/3340

    Üniversite adına yapılan tahsisin, taşınmaza üniversitenin ihtiyacının kalmadığı ve tahsis amacı ortadan kalkmadığı sürece devam edeceği hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü: Dava; Ankara İli, Yenimahalle İlçesi, Alacaatlı Köyü sınırları içerisinde bulunan … ada, … parsel sayılı…

    28 May, 2023

    Danıştay 10. Dairesi E: 2015/4655 K: 2016/1311

    Ecrimisil ödenmek suretiyle Hazineye ait taşınmazı fuzulen işgal eden davacının, taşınmazın bir kamu kurumuna tahsis edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açtığı davada, sübjektif ehliyet koşulunun gerçekleştiği hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü: Dava; Adana İli, Karaisalı…

    28 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2018/1422 K: 2018/3387

    TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından davalı idarelerden ........... ..............'nın yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeyerek dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, 05/08/2014 günlü, 29079 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, Ankara İli, Çankaya İlçesi, Namık Kemal…

    28 May, 2023

    Danıştay 10. Dairesi E: 2003/3897 K: 2006/875

    Mukataalı vakıf taşınmaz mallarının Hazinece iskan amacıyla üçüncü kişilere tahsis edilemeyeceği hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Erzurum İli, Oltu İlçesi, Aslanpaşa Mahallesinde bulunan zemini Aslanpaşa Vakfından mukataalı tapunun … ada, … sayılı parselinde kayıtlı…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/2027 K: 2001/2654 T: 03.04.2001

    İki ayrı orman bilirkişisi tarafından düzenlenen raporlar, taşınmazın eylemli ve hukuki durumu ve öncesinin niteliği açısından birbiri ile çelişkili olup yeterli ve kanaat verici değildir. Birbiri ile çelişen raporlara dayanılarak hüküm kurulamaz. Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2012/9417 K: 2012/14536 T: 17.12.2012

    Dava konusu taşınmazın eylemli orman olduğu gerekçesiyle tapuya tesciline karar verildiğine göre, hem tutanağın beyanlar hamsindeki 2/B şerhinin, hem de kullanıcı şerhinin iptali sonucunun doğması bakımından, kadastro tespitinin tümüyle iptaline karar verilmelidir. Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/5375 K: 2006/6436 T: 09.05.2006

    Fiilen orman olan yerler 6831 sayılı Yasanın 11/5 maddesi gereğince Hazine tarafından Orman yönetimine tahsis edilebilir. Davacının ileri sürdüğü tapu kaydının tüm aramalara rağmen tapu arşivlerinde bulunmadığı için, mahkemenin tarafların sunduğu delillerle bağlı olması ilkesi gereğince tapu kaydından da söz…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2010/15917 K: 2011/2656 T: 14.03.2011

    Dava konusu taşınmazın ağaçlık ve bitişiğindeki ormanın devamı niteliğinde bulunduğu, eylemli orman olan yerlerin 6831 Sayılı Yasanın 11/5. maddesi uyarınca talep halinde orman niteliği ile tahsis ve tapuya tescil edileceği Çatalca İlçesi Karacaköy Mahallesi 123 ada 2 parsel sayılı taşınmaz,…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/10033 K: 2001/9782 T: 13.12.2001

    Çekişmeli taşınmazın üzerinde halen 80 yaşında 3 adet karaçam ağacının bulunduğu sabit olduğuna göre, zilyedi de bulunmayan bu durumdaki bir taşınmazın orman niteliğini yitirdiğinden bahisle 2/B maddesi gereğince orman tahdidi dışına çıkarılmasının uygun olduğunu söylemek doğru değildir. Eylemli durumdaki taşınmazın…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/961 K: 2015/1268 T: 05.03.2015

    3402 sayılı Kanun Ek - 4. maddesi uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme çalışmasının hatalı olduğu iddiasına dayalı olarak 30 günlük askı ilân süresi içerisinde açılmıştır. Bu hususun tespiti için öncelikle yörede yapılan ilk orman tahdidi ve 2/B madde uygulama çalışmalarına…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1992/11625 K: 1993/6200 T: 12.07.1993

    Kesinleşmiş tahdit sınırları dışında kalmış olsa dahi, eylemli durumda halen orman niteliğini koruması halinde, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğunun ve özel mülke dönüşemeyeceğinin kabulü gerekir. Bu prosedür içinde, Hazinenin dava hakkının varlığının kabulü zorunludur. Taşınmazın orman olarak…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2009/15971 K: 2009/18101 T: 07.12.2009

    Herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış olan ormanlar, orman kadastro komisyonlarınca Devlet ormanı olarak sınırlandırılabilir. Bu nedenle, hava fotoğrafına göre orman alanı olan ve ayrıca eylemli olarak orman niteliğinde bulunan yerin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/5412 K: 2001/5561 T: 25.06.2001

    6831 Sayılı Yasanın 1/1. maddesi hükmüne göre orman sayılan ve halen de eylemli orman durumunu koruyan ve 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince devletleştirilmiş sayılan taşınmazların orman olduğu kabul edildiğinden davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliği ile…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/995 K: 2002/1661 T: 04.03.2002

    Dayanak vergi kayıtlarının değişir ve genişletilebilir nitelikli olması nedeniyle miktarıyla geçerli olacağı açık olmakla, vergi kayıtları toplam miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanılmaya çalışıldığının kabulü gerekir. Kadastro sırasında Güreci Köyü 224 ada 21 parsel sayılı 19222 m2…

    28 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2005/32 K: 2005/45 T: 26.01.2005

    Kural olarak devlet ormanı niteliğindeki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımaz. Kural olarak ormanlar için oluşturulan tapu kayıtlarının hukuksal bir değeri de yoktur. Öte yandan eylemli duruma, resmi kayıt ve belgelere aykırı düşen yerel bilirkişi…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/10510 K: 1996/14827 T: 02.12.1996

    1984 yılında yapılan keşifte tamamının eylemli orman olduğu ve kısmen kesilmiş 90 cm çapında ağaç kütüklerinin ve tomrukların varlığı yanında, halen orman ağaçları ve bitkilerinin yer aldığı saptanmıştır. Zaman içinde ağaç kesimi ve orman tahribi devam ettiği için, bu olgu…

    28 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/13 K: 2003/25 T: 22.01.2003

    6831 Sayılı Yasanın 1/1. maddesi hükmüne göre orman sayılan ve halen de eylemli orman durumunu koruyan ve 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince devletleştirilmiş sayılan taşınmazların orman olduğunun kabulü ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliği ile…

    28 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1995/91 K: 1995/701 T: 09.02.1995

    Taşınmazın bulunduğu yörede orman tahdidi yapılmadığı ve sınırda da eylemli durumda orman bulunduğuna göre, kayıt miktar fazlası olan taşınmazın ormana elatmak suretiyle elde edildiğinin kabulü zorunludur. Orman sayılan yerlerin zilyetlikle iktisabı mümkün olmadığından sürdürülen zilyetlik hukuki değer taşımaz. Resmi kayıt…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1996/10813 K: 1996/13104 T: 30.10.1996

    Orman yönetiminin açtığı ve hükme bağlanıp kesinleşen orman tahdidine itiraz davası, tarafları için kesin hüküm oluşturduğu gibi, belirlenen fiili durum itibariyle taşınmazların orman niteliğinde bulunduğu saptanmış olduğu takdirde, artık zilyetlikle kazanma olgusu söz konusu olamaz. Mahkeme, gerek bu kesin hükmü…

    28 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2019/5466 K: 2020/3510 T: 28.09.2020

    Dava konusu taşınmazın ormanla çevrili olması, orman mühendisi bilirkişi raporlarının içeriği ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, tespit tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın eylemli orman vasfında olduğu anlaşıldığına göre, Mahkemece, taşınmazın niteliğinin bir bütün olarak değerlendirilmesi suretiyle davanın tümden reddine…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2014/3639 K: 2014/6805 T: 24.06.2014

    Orman Yönetimi ile Hazine arasındaki uyuşmazlık, taşınmazın mülkiyetine değil, niteliğine ilişkin olduğundan, taşınmazın kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B maddesi uygulamasında 2/B parseli olarak orman sınırları dışına çıkarılan alanda kalması ve halen de eylemli biçimde orman olması halinde, Orman Yönetimi hu…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2010/5544 K: 2010/8295 T: 14.06.2010

    Eylemli orman olduğu anlaşılan dava konusu taşınmazı ve çevresini görmeden ve bitişik ormanın devamı olduğunu bilmeden satın alma, hayatın doğal akışına ve yaşam kurallarına aykırıdır. Tapu kaydı üzerine satış tarihinden önce orman olduğuna dair şerh bulunduğundan satın alan kişi iyiniyetli…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/1376 K: 2001/2019 T: 20.03.2001

    Hudutta da eylemli orman bulunan taşınmazın zilyedlikle kazanılabileceğinden söz edilemez. Kadastro sırasında Gündoğdu İlçesinde bulunan 1740 sayılı 8000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bitişik 1621, 1642, 1624, 1623, 1625, 1634, 1635, 1636, 1640, 1643, 1644, 1645 ve 1646 nolu parsellere uygulanan vergi…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/14216 K: 2017/3398 T: 18.04.2017

    Taşınmazın bizzat üzerindeki ağaçlar tek tek tespit edilerek taşınmazın eylemli orman olup olmadığı tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli ve ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Davacı vekili, ... ili, ... ilçesi,... mahallesinde 6831 sayılı Orman Kanunun 2/B uygulaması ile orman…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1997/10240 K: 1998/3115 T: 24.03.1998

    Bir özel orman tahdidine itiraz davasında, nizalı taşınmazın özel orman vasfının tayini için, taşınmazın özel orman tahdidinin yapıldığı tarih itibariyle eylemli biçimde orman olup olmadığının saptanması gerekir. Yörede 58 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 1995 yılında yapılan orman kadastrosu sırasında…

    28 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1998/7150 K: 1998/14148 T: 30.12.1998

    HGK. nun 20.5.1992 tarih 1992/16-103/339 ve 27.10.1993 tarih 1993/8-456/686 sayılı kararlarında da açıklandığı gibi nizalı taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmış ve dava konusu parsel orman tahdidi dışında bırakılmış ve vergi kaydının nizalı taşınmazı orman gösteren yönünde eylemli orman bulunmakta…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/10885 K: 2002/1619 T: 04.03.2002

    Eylemli orman olan kesimlerin yine orman olarak kabulü gerektiği gözetilerek, dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden, yöntemince zemine uygulanıp, miktarı ile geçerli kapsamı tayin olunmalı; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/349 K: 2001/1245 T: 19.02.2001

    Mera olarak kabul edilen kesimin üzerinde eylemli olarak orman bitkilerin varlığı belirlenmiştir. Bu durumda eylemli orman olan kesimin memleket haritasında orman görülmemesi bu olguyu değiştirmez. Zira, küçük alanların bazen haritada gerçek niteliğini belirler şekilde gösterilmediği bilinmektedir. Eylemli orman olduğu taşıdığı…

    28 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/10305 K: 2015/9095 T: 13.10.2015

    Eylemli orman olarak Orman Yönetimine tahsis edilen taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescili gerekeceğinden, tahsis edilen yerlerden olduğu veya tespit tarihi itibariyle eylemli orman olduğunun belirlenmesi halinde davanın reddine, aksi durumda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmelidir. Kadastro sırasında Beykoz…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/9874 K: 2011/12524 T: 08.12.2011

    İmar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, imar uygulamasının iptal edildiği kabul edilmesine rağmen iptal edilen imara değer verecek biçimde yol alanının da terkinine karar verilmesi isabetsizdir. Dava…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/6306 K: 2012/15536 T: 20.12.2012

    İmar parseli hakkında ihyasına karar verilen taşınmazın bulunduğu bölümler yönünden imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, ihyaya konu taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması da isabetsizdir. Dava, imar uygulamasının…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/6990 K: 2012/15531 T: 20.12.2012

    İmar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması ve Hazine adına tescil yönünde hüküm kurulmamış olması doğru olmadığı gibi, kök parsel kapsamında kalan ve teknik bilirkişinin krokisinde A ve B harfleri ile…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/10617 K: 2011/12177 T: 05.12.2011

    İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanaksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın ise iptalinin gerekeceği ve kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği de kuşkusuzdur.…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/9601 K: 2012/15069 T: 13.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olması da isabetsizdir. Dava, imar işleminin iptali nedeniyle…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/6974 K: 2012/15980 T: 27.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekeceği de açıktır. Asıl ve birleşen dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2010/13908 K: 2011/882 T: 27.01.2011

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi kadastral parsel kapsamında kaldığı anlaşılan “park alanı ”nın kabul kapsamı dışında bırakılması da isabetsizdir. Dava, kadastral parsellerin ihyası isteğine ilişkindir.…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/6083 K: 2012/15538 T: 20.12.2012

    Çekişme konusu parselin tapu kaydının getirtilip bilirkişi raporu denetlenmeden sonuca gidilmiş olması doğru olmadığı gibi, dava kabul edildiği halde, ihyasına karar verilen taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması da doğru değildir. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/3794 K: 2012/4295 T: 12.04.2012

    Çekişmeli taşınmazın dayanağı olan idari işlemin idari yargıda iptal edilerek kesinleştiği, böylece taşınmaza ait sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü sabittir. Öyleyse; sicil kaydının iptal edilerek önceki geometrik ve mülkiyet durumunun ihyasına verileceğinde kuşku yoktur. Ancak; böyle bir davayı açması…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/5583 K: 2012/15539 T: 20.12.2012

    Kamusal bir uygulama olan ve kişilerin iradesi dışında gerçekleştirilen imar işlemine karşı açılan davalarda kabul kararı verilmesi halinde imar parsel maliklerine yargılama gideri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinin yüklenemeyeceği de tartışmasızdır. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/8901 K: 2012/15949 T: 27.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile davacı yararına takdir edilecek avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesi de yerinde değildir. Dava, imar uygulamasının iptali…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/7011 K: 2012/15076 T: 13.12.2012

    İmarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, birleşen davalar hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da doğru değildir. Asıl ve birleşen davalar, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/1294 K: 2013/2780 T: 27.02.2013

    İmar uygulamalarının dayanağını teşkil eden idari işlemlerin idari yargı yerince iptal edilmeleri durumunda, hak sahiplerine, kadastral parsellerin ihyası suretiyle kaydın eski hale döndürülmesini isteme olanağı doğar. O halde, davada yıkım isteğide bulunduğundan, muhtesatın yıkımı halinde telafisi imkansız zararın doğacağı gözetilerek,…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2008/15-28 K: 2008/88

    Belediyelerce, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18.maddesi hükümleri gereğince, gerçekleştirilen parselasyon (şüyulandırma) işlemlerinin idari bir karara dayandıkları, bu karar ve işlemler kesinleştikten sonra kadastral mülkiyet durumunun, İmar Kanunu’nun belirlediği yeni bir mülkiyet durumuna dönüştüğü; ilgililerin, bu uygulamaya yönelik, salt imar uygulaması…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/4576 K: 1994/7736 T. 20.6.1994

    Mera, orman yayla ve kışlak gibi kamunun yararlandığı, kamu malı niteliğindeki  taşınmazlar özel mülkiyete konu olamadıklarından; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamazlar. Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı hazine vekili tarafından istenilmekle; süresinde…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/3036 K: 1995/615 T. 25.1.1995

    Meralar tapuya tescile tabi olmamalarına rağmen, tapuya tescil edilseler bile, bu onların kamu malı olduğu gerçeğini değiştirmez. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/02633 K: 2005/03122 T.21.03.2005

    Orman kadastrosunun kesinleştiği yerlerde, on yıllık hak düşürücü süre içinde, ancak tapuya dayanılarak orman kadastrosunun iptali istenebileceği, somut olayda, davacı köy tüzel kişiliği, tapu kaydına dayanmayıp kadim mera iddiasına dayandığından, yasanın açık hükmü karşısında bu iddiaya değer verilemez. Taraflar arasındaki…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/5931 K: 2003/6075 T.29.9.2003

    Orman olan ve tapuda hazine adına kayıtlı olan taşınmazların, mülkiyetinin ve niteliğinin belirlenmesi konusunda hakemde açılan davanın dinlenmesine olanak yoktur. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtay’ca incelenmesi orman yönetimi…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2004/2248 K: 2004/6390 T.21.6.2004

    Kadastro tesbitine itiraz davasında, çekişme konusu parselin bilirkişi krokilerinde yer alan bir bölümünün orman olarak tescili yolunda davacılar lehine usuli kazanılmış hak oluşmakla; hazine adına, çekişme konusu parselin orman sayılan ve taşlı alan olarak belirlenen kısımlarından artakalan bölümünün payları oranında…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/549 K: 2005/1828 T.28.2.2005

    Davacı salt zilyetliğe dayandığından ve tapu kaydı istisnası dışında bu davayı açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerekir.    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalılar Orman Yönetimi ve Hazine temsilcileri tarafından…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1301 K: 2005/5774 T. 3.5.2005

    Arazi kadastrosunun yapıldığı yerlerde kadastro mahkemesi görevlidir. Dava konusu taşınmazlar tahdid haritası içindelerse dava sınırlamaya itiraz niteliğine dönüşür ve tescil davası yönünden ön mesele oluşturur.   Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine ve Orman…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/2030 K: 2001/2580 T.2.4.2001

    Somut olayda,40-100 dönüm kısıtlarının araştırması usulünce yapılmalıdır; bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsel kayıtlarıyla teyit ettirilmeli, yapılan uygulama uzman bilirkişilerce düzenlenecek birleşik krokiye yansıtılarak keşfi izleme imkanı sağlanmalı ve toplanan bütün deliller beraber değerlendirilmelidir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/974 K: 2002/3145 T.4.4.2002

    Kadastro mahkemesinde 30 günlük askı süresi içinde, daha sonra da tapulu taşınmazlar yönünden 10 yıllık hak düşürücü süre zarfında genel mahkemede itiraz davası açılması mümkündür; fakat somut olayda davacı köy tüzelkişiliği 30 günlük askı ilan süresi içinde dava açmamıştır ve…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/6560 K: 2002/6784 T.17.9.2002

    Mera komisyonun tespit, tahdit ve tahsis kararlarına karşı otuz günlük askı ilan süresi ve tebligatı gerektiren bir hal varsa tebliğden itibaren otuz günlük süre zarfında asliye hukuk mahkemesine dava açılabilir. Taraflar arasındaki mera komisyonu kararının iptali ve taşınmaz vasfının orman…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/7720 K: 2002/9775 T.28.11.2002

    Kadim ya da tahsisli mera olmasına rağmen, bir şekilde kadastro işlemi esnasında tespit dışı tutulması o yerin mera olma özelliğini değiştirmez. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle,…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/3393 K: 2003/4349 T.15.5.2003

    Çekişmeli parselle öncesi bir bütün olan ve tespiti davalı adına kesinleşen iki parsel ve bu iki parsel arasındaki yolun yüz ölçümleri göz önünde bulundurulması suretiyle tapunun dayanağı kroki 3402 sayılı yasanın 20/a maddesi gereğince yerine uygulanıp kapsamı belirlenmeli, kroki kapsamı…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/3560 K: 2003/4553 T.27.5.2003

    Orman ve orman içi mera içinde yer alıp meranın devamı niteliğinde olan taşınmazların mülkiyetinin (orman ve merada) zilyetlik yoluyla kazanılmasına yasal olanak bulunmadığından dava konusu iki parça taşınmazın bir bütün olarak mera niteliği ile sınırlandırılıp özel siciline yazılması gerekir. Taraflar…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/4052 K: 2003/4913 T.5.6.2003

    Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde orman tahdidi ile ilgili işlemlerin yapılmış olması nedeni ile orman genel müdürlüğü'nün  usulüne uygun olarak davaya dahil edilmesi ile taraf olarak davaya katılmasının sağlanması gerekir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/3691 K: 2003/5225 T.23.6.2003

    Kamu malı olan mera, yayla ve ormanlardan yararlanma hakkı olan ve kesim hakkı bulunan o yerde yaşayan o köyde ikamet eden kişilerin dava açmakta hukuki yararı vardır Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/4528 K: 2003/5447 T.24.6.2003

    Davada hazine ve orman yönetimi taraf olması nedeniyle bu davanın kabul edilebilmesi için davacılar zilyetliğinin dava açıldığı tarihe  kadar 20 yıl çekişmesiz, aralıksız, malik gibi devam etmesi ve  taşınmazın orman veya mera olmayıp zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğunun saptanması gerekir. Taraflar arasındaki elatmanın…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/8979 K: 2005/13503 T.14.11.2005

    Dava mera komisyonu tespit ve tahdit kararının 30 günlük askı ilanı süresi içinde açılmış ise de, mera komisyon kararı askı ilanından çok önce 1983 yılında bu köyde genel arazi kadastrosu kesinleştiğine ve mera komisyonunun yaptığı tespit ve tahdit kararı ile…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1807 K: 2005/6242 T.13.5.2005

    Meraların mülkiyeti hazineye, kullanma yararlanma hakkı belediye sınırları içindeki taşınmazlarda belediye başkanlığına, köy sınırları içinde bulunan taşınmazlarda köy tüzel kişiliğine aittir. Orman yönetimi, sadece hazineyi taraf göstererek eldeki davayı açmış olmakla; köy tüzelkişiliğinin davaya katılımı sağlanarak husumet yaygınlaştırılmalı oluşacak sonuca…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/1722 K: 2006/2344 T.27.2.2006

    Mera niteliğiyle sınırlandırılan taşınmazlar hakkında açılacak davaların 3402 sayılı yasanın 12/3. Maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olacağına ve çekişmeli taşınmazın 115 numaralı mera parseli içerisinde kaldığı bilirkişi raporu, kadastro müdürlüğünün yazısı ile kesinleşen orman kadastro haritalarından da…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1401 K: 2005/5771 T.3.5.2005

    Belediye sınırları içindeki meraların intifa (kullanma- yararlanma) hakkı belediye başkanlığına, mülkiyeti ise hazineye aittir. Bu sebeple, hazinenin de davaya katılımı sağlanarak husumet yaygılaştırılmalı, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay’ca…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1422 K: 2005/1829 T.28.2.2005

    Hazine orman iddiası ile dava açtığına göre, çekişmeli taşınmazın orman ya da orman toprağı sayılan yerlerden olup olmadığının belirlenmesi, en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planının yerine uygulanması suretiyle belirlenmesi gerekir. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1341 K: 2005/2130 T.3.3.2005

    Bir yer, orman nitelikli tapu kaydının bulunması, devlet ormanı içinde yer almaması, devlet ormanına sınır olmaması, 3115 sayılı yasanın yürürlük dönemine göre 50000 m2’den, 6831 sayılı yasa hükümlerine göre ise, 30000 m2’den büyük olması, bedeli ödenerek devletleştirme bedelinin ödenmemiş olması,…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/4606 K: 2005/9032 T.1.7.2005

    Çekişmeli yerin çevresindeki taşınmazların niteliğine göre, taşınmazların etrafı ormanla çevrili ise mülkiyet belgesi, tapu kaydı olmadığı takdirde bu tür yerlerin 6831 sayılı yasanın 17/1-2. Maddesine aykırılık teşkil ettiği düşünülmeli, bütün bu konulan kapsayacak, duraksamaya yer vermeyen ortak imzalı rapor ve…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/7817 K: 2006/10533 T. 13.7.2006

    Çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde ( b ) ve ( c ) ile gösterilen bölümlerinin kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlendiğine göre: orman yönetiminin bu bölümlere ilişkin davasının kabulüne ve bu bölümlerin mera kaydının iptali ile orman niteliğiyle hazine adına…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/7817 K: 2006/10533 T.13.7.2006

    Yasal düzenlemeler karşısında mera tahsis komisyonunun bir yeri mera olarak tahsis etmesi o yerin niteliğini değiştirmeyeceğinden, bu yer orman ise orman niteliğini kayıp etmiş sayılmayacaktır; bu nedenle taşınmazın bilirkişi krokisinde gösterilen ve  kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlenen  bölümlerinin mera kaydının…

    27 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu E: 1994/5 K: 1997/2 T. 6.6.1997

    Düzenlenen tapulu taşınmazların tapu dışı bir yolla mülkiyetinin naklini öngören sözleşmeler, kadastro kanununun bölgede yürürlüğe girmesinden sonra da yapılabilir. 1. İÇTİHADI BİRLEŞTİRME İSTEMİ Yargıtay 7. Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 28/9/1994 tarih ve 1994/33 sayılı yazısıyla, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 13/B-b maddesinin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/2066 K: 2005/2923 T. 17.3.2005

    Öncesi ve eylemli durumu itibariyle orman sayılan yerin tamamının orman niteliğiyle hazine adına tesciline karar verilmesi gerekir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz…

    27 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2005/2579 K: 2005/2969 T.14.4.2005

    Tapusuz taşınmazların kişileri adına ancak yargıç kararı ile tescil edileceği hüküm altına alınmıştır; bu açık hüküm karşısında idari yoldan tescilin mümkün olamayacağının kabulü gerekir ancak, mülkiyet uyuşmazlığı bulunmayan taşınmazların idari yoldan hazine adına tescili süreklilik kazanan uygulama ile kabul edilmektedir.…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7690 K: 2017/771 T: 07.02.2017

    Satışına karar verilen taşınmaz; a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/818 K: 2014/3248 T: 11.03.2014

    Hakim tarafların iddia ve savunmaları ile bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Davacı ve davalılar ortaklığın aynen taksim yoluyla giderilmesini istemişler, bu istemlerini yargılama sırasında ıslah yoluyla da değiştirmemişlerdir. Böyle durumlarda aynen paylaşma mümkün değil ise…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/11563 K: 2015/1764 T: 20.02.2015

    Satışına karar verilen taşınmaz; a) Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/13983 K: 2015/1053 T: 03.02.2015

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu nedenle davacı davasından feragat etse bile davalının davaya devam etmek istemesi halinde mahkemece davaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmelidir. Davacı davalılarla paydaş olduğu 124 parsel…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7744 K: 2017/774 T: 07.02.2017

    Muhdesat bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir.…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/11492 K: 2013/11674 T: 17.09.2013

    Taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine ve satış bedeli üzerinden tarafların hisseleri oranında binde 9,9 harç alınmasına karar verilmiştir. Karar tarihi itibariyle, 492 sayılı Harçlar Kanuna bağlı (1) sayılı tarife gereğince binde 11,38 oranında harç alınması yerine binde 9,9 oranında harç…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/529 K: 2014/3245 T: 11.03.2014

    Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2012/1809 K: 2013/754 T: 22.05.2013

    Taşınmazın muhtelif hisselerde sekiz hissedarı olduğu ve ivaz eklenmek suretiyle her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düşebileceği, bağımsız bölümlerden birinin ise satışının söz konusu olabileceği, ayrıca taşınmaz üzerindeki yapının Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 50/2. maddesi hükmüne uygun nitelikte olduğu…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/301 K: 2006/297 T: 24.05.2006

    Bütünleyici parçanın (muhtesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhtesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay verme mümkün değildir. Taraflar arasındaki "izale-i şüyu" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kartal…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/514 K: 2003/512 T: 24.09.2003

    Alacaklı İcra Dairesinden İİK.nun 94/2 maddesi gereğince haczedilen taşınmaz payının borçlu adına intikali için gereken işlemleri yapmak üzere yetki alıp, Tapu Sicil Müdürlüğünde taşınmaz payının borçlu adına intikalini gerçekleştirmesi ve tapuda müşterek (ortak) mülkiyet haline gelen borçlu payının satılarak alacağını…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2218 K: 2021/646 T: 01.06.2021

    Ön alım hakkı söz konusu olan parselde ortaklığın giderilmesi davası açılıp açılamayacağı hakkında. Davacı İstemi: Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu 45 ada 3 parsel sayılı taşınmazda müvekkilinin 1/10 oranında hissedar olduğunu, diğer hissedarlardan Ayşe Türseven'in 2/10 hissesini 06.10.2011 tarihinde…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2001/1166 K: 2001/1164 T: 26.12.2001

    Satış yoluyla ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde bina ağaç vesaire gibi muhdesat varsa bunlar MK. 619. maddesi uyarınca arzın mütemmim cüz-ü sayıldığından arzla birlikte satışına karar verilir. Ancak bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa veya bu hususta…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1256 K: 2020/706 T: 30.09.2020

    Taşınmazın kullanım biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir sözleşmeyle belirlenmiş ya da fiili bir kullanma biçimi oluşmuş ise bu sözleşme yahut fiili taksime göre taşınmazı kullanan paydaştan ecrimisil istenemez. Bu itibarla paydaşlar arasındaki ecrimisil davalarında, tüm paydaşları bağlayan harici bir…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/76 K: 2002/96 T: 13.02.2002

    İlke olarak satış yoluyla ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz üzerinde bina ağaç vesaire gibi muhtesat varsa bunlar olay tarihinde yürürlükte bulunan Medeni Yasanın 619 arzın mütemmin cüzü sayıldığından arz ile birlikte satışına karar verilir. Ancak, bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi, E: 2006/3993 K: 22006/7504 T:19.06.2006

    2942 sayılı Kanunun 14. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, bu Kanun hükümlerine göre açılan davaların görülmesi sırasında, tapu malikinin daha önce öldüğünün anlaşılması halinde, mirasçıları davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekir. Ayrıca diğer tapu maliki davalıların da adresleri tapu, vergi ve…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi, E: 2006/9276 K: 22006/12640 T:21.11.2006

    Kısmen kapama fıstık bahçesi ve kısmen kapama meyve bahçesi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma sahasına mücavir olan bölümüne net geliri üzerinden değer biçilmesi doğru olduğu gibi, davacının yasal müracaatına rağmen kamulaştırılmayan bu bölümdeki değer kaybı oranının belirlenmesi sonucu bedelinin tespiti ve tahsiline…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13872 K: 22006/3003 T:16.03.2006

    Kamulaştırılan taşınmaz yol durumuna dönüştürüldüğünden 4721 sayılı T.M.K.'nun 999. maddesi uyarınca terkinine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davacı idare adına tesciline karar verilmesi doğru değildir. Taraflar arasındaki 4650 Sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14639 K: 22006/218 T:24.01.2006

    Davalının zilyetliğine, mahkemece gazete ile yapılan ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde Hazine tarafından itiraz edilmiş olduğu halde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 19/8 maddesi uyarınca tespit edilen kamulaştırma bedelinin ileride hak sahipliğini ispat edecek kişiye ödemek üzere idarece ilanda belirtilen…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14472 K: 22006/260 T:24.01.2006

    Kısmi kamulaştırmaya konu taşınmaz imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli olduğundan, ileride yapılacak imar düzenlemesi sırasında başka parsellerle şuyulandırılacağından kamulaştırmadan arta kalan bölümde bu nedenle değer azalışı verilemez. Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14371 K: 22006/267 T:24.01.2006

    Kısmi kamulaştırmaya konu taşınmaz imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli olduğundan, ileride yapılacak imar düzenlemesi sırasında başka parsellerle şuyulandırılacağından kamulaştırmadan arta kalan bölümde bu nedenle değer azalışı verilemez. Taraflar arasındaki Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi, E: 2005/13127, K: 2006/5552, T: 04.05.2006

    Toplulaştırma ve derecelendirme işlemine karşı davacı herhangi bir itirazda bulunmamıştır. Bu nedenle derecelendirme ve kamu yatırımı kesintileri sonucu oluşan yeni durum, davacı bakımından kesinleşmiş olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabul kararı verilmesi, doğru görülmemiştir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11677 K: 2006/300 T: 26.01.2006

    Muhdesata kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel davası açılabilmesi için davacının öncelikle muhdesatın mülkiyetinin kendisine ait olduğunu mahkeme karar ile ispatlanması gerekir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazdaki mütemmim cüzlerin davacıya aidiyetinin tespiti ile bedellerinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda:…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11678 K: 2006/302 T: 26.01.2006

    Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bilirkişi raporunda objektif değer artırıcı unsur olarak gösterilen hususların kapitalizasyon faiz oranının belirlenmesine esas alınan unsurlar olduğu gözetilir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14025 K: 2006/3154 T: 20.03.2006

    Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanunu'nun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Arsa niteliğindeki taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekir. Dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça, yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13633 K: 2006/340 T: 26.01.2006

    Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Arsalara kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan satışlara göre değer biçilmesi gerekir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda:…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11220 K: 2006/62 T: 23.01.2006

    Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak, emsal ile üstün ve eksik yönleri belirtilmek suretiyle değer biçilir. Taşınmazın üzerinde kat mülkiyetli bina bulunmaktadır. Bu durum, objektif değer azaltıcı unsur olarak değerlendirilir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2675 K: 2021/535 T: 29.04.2021

    Her ne kadar mahkemece davalı belediyenin fazla kullanımının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, taşınmaza ait özel parselasyon krokisinin bulunup bulunmadığı araştırılmadan, fiili kullanım ve fiili taksim durumu kesin olarak tespit edilmeden eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulmuştur. Taraflar…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/3114, K: 2021/1190, T: 07.10.2021

    1. Derece Arkeolojik Sit Alanı içinde kalan, fiilen el atılmadığı anlaşılan ancak amacın fiilen hayata geçirilmemesi nedeniyle taşınmazı kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarenin, malikin taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkını belirsiz bir süre için kullanılamaz hâle getirdiği, dolayısıyla malikin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/1861 K: 2011/7915 T: 05.07.2011

    Bir taşınmazın imar uygulaması görerek bazı imar parsellerine gitmesi durumunda sadece dava açılan imar parsellerinin iptali ile eski kadastral parselin ihyasına karar verilmesi, diğer dava açılmayan imar parselleri bakımından bir karar verilmemesi ve bu nedenle de bir kısım imar parsellerinin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/8270 K: 2012/15964 T: 27.12.2012

    Sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanıksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihyasına karar verilmesi gerekir. Dava,…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/4584 K: 2012/15071 T: 13.12.2012

    İmar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kök parsel kapsamında kalan ve yolda ve parkta kalan kısımların kabul kapsamı dışında bırakılmış olması da doğru değildir. Dava, imar işleminin…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/11253 K: 2011/12915 T: 16.12.2011

    İmar şuyuulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanaksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın ise iptalinin gerekeceği ve kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği de kuşkusuzdur.…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/5567 K: 2012/5184 T: 07.05.2012

    İhyasına karar verilen taşınmazın değeri üzerinden nispi karar ilam harcının hüküm altına alınması gerekirken "maktu harca" hükmedilmesi doğru olmadığı gibi taşınmazın değeri üzerinden davacı taraf lehine "maktu vekalet ücreti" yerine "nispi avukatlık ücretine" karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve dava kabul…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/14548 K: 2012/15510 T: 20.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan, hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ve avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmesi de doğru değildir. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/11251 K: 2011/12914 T: 16.12.2011

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilerek hüküm fıkrasının infazda sorun çıkaracak biçimde oluşturulması doğru değildir.   Dava, imar parsel kayıtlarının iptaline dayalı kök parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası, olmadığı takdirde…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/8291 K: 2012/15965 T: 27.12.2012

    İmar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, ihyasına karar verilen parselin kapsamında kaldığı anlaşılan yolda kalan kısmın kabul kapsamına alınmamış olması da doğru değildir. Dava, imar işleminin iptal…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/6303 K: 2012/15535 T: 20.12.2012

    Kamusal bir uygulama olan ve kişilerin iradesi dışında gerçekleştirilen imar işlemine karşı açılan davalarda kabul kararı verilmesi halinde imar parsel maliklerine yargılama gideri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinin yüklenemeyeceği de tartışmasızdır. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/11339 K: 2011/13445 T: 22.12.2011

    Mahkemece imar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması, ihyasına karar verilen parselin bir kısmı imar planında park alanında kalsa dahi, imar işleminin idari yargıda iptal edilmesiyle, bu işlemin kapsadığı tüm uygulamaların…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/2428 K: 2012/6464 T: 31.05.2012

    İmarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kadastral parsel kapsamında kaldığı anlaşılan yolun kabul kapsamı dışında bırakılması da isabetsizdir. Dava, ihdas parselinde yüzölçüm düzeltilmesi, tapu iptal ve kadastral parselin ihyası, mümkün…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/6081 K: 2012/15537 T: 20.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile davacı yararına takdir edilecek avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesi de isabetsizdir. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/188 K: 2013/1838 T: 13.02.2013

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olması doğru olmadığı gibi, ihyasına karar verilen çekişme…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2008/6707 K: 2008/8798 T: 10.07.2008

    İmar parsellerinin dayanağını oluşturan imar şuyulandırma işlemi ile alınan idari kararların belediyece ittihaz edilmiş olması davadaki isteğin imar parsellerine ilişkin tapu sicil kayıtlarının iptali ile kadastral parselin ihyasına ilişkin olduğu gözetildiğinde davalı belediyeye husumet tevcihini gerektirmeyeceği, davacılara kayıt maliklerine karşı…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: E: 2004/488 K: 2004/1294 T: 18.2.2004

    Davaya konu edilen tapu kaydını oluşturan işlemin kesinleşen idari yargı kararıyla ortadan kaldırılması halinde, tapu kaydı kendiliğinden hükümsüz hale gelmez. Kesinleşen bu idari karar, ilgilisine kadastral sicilin ihyası ( kadastral duruma dönülmesi ) için talep ve dava hakkı verir. Dava,…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/10468 K: 2004/12856 T: 11.11.2004

    Parselin iki kez imar uygulamasına tabi tutulması ve bunlardan ikincisinin iptal edilmesi durumunda yapılan 2. imar düzenlemesiyle yeni bir mülkiyet durumunun oluştuğu, ancak bu işlemin idari yargı yerinde iptal edildiği anlaşılırsa 1. imar düzenlemesindeki hak durumu gözetilmek suretiyle davanın sonuçlandırılmasının…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: E: 1998/14662 K: 1999/20 T: 25.01.1999

    İdari yargı yerinde açılan dava ile, eldeki tapu iptali tescil davasının konusu olan imar parsellerini oluşturan işlemin iptal edildiği, böylece imar çap kayıtlarının ortadan kalktığı anlaşıldığına göre; kadastral mülkiyet durumunun eski hale getirilmesi şeklinde bir hüküm kurulması gerekirken, kesinleşen idari…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2005/4410 K: 2005/5071 T: 25.04.2005

    Davalı hazine davada Tapu Sicil Müdürlüğüne izafeten yasal hasım olarak yer almıştır. Bu durumda yargılama giderlerinden sorumlu tutulması doğru değildir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden çekişme konusu 1381,1981,1983 parsel sayılı taşınmazların İmar Yasası hükümleri uyarınca şuyulandırmaya tabi tutulduğu, anılan işlemin idari…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/735 K: 2011/6102 T: 24.05.2011

    İmar işleminin iptal edilmesi nedeniyle imar öncesi kadastral sicilin canlandırılmasının amaçlandığı bu tür sicile yönelik davalarda mülkiyetin özüne dokunan bir uyuşmazlıktan söz edilemiyeceği ve imar işleminin davalıların iradesi dışında gerçekleştirilen kamusal bir uygulama olduğu hususları dikkate alındığında, eldeki davanın maktu…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/4407 K: 2011/7033 T: 09.06.2011

    Mahkemece eski hale ihya kararı verilmiş olduğu gözetilerek kadastral mülkiyet ve geometrik durumun ihyası bakımından oluşan imar sicil kayıtlarının iptaline de karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde ihyaya hükmedilmiş olması isabetsizdir. Taraflar arasında görülen davada; Davacı Hazine, devletin hüküm…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/6013 K: 2011/7628 T: 27.06.2011

    Kadastro parselinin imar uygulamasına tabi tutulma işlemi kayıt maliklerinin iradelerine tabi olmayıp irade dışında kamusal bir tasarrufa dayandığından davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet verdiği düşünülemez. Buna bağlantılı olarak da davalılar yargılama giderleri ve harçtan sorumlu tutulamaz. Dava, imar uygulamasının iptal…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/210 K: 2012/710 T: 02.02.2012

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru değildir. Dava, kadastral parselin ihyası olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı Seyhan Belediyesi dışındaki davalılar bakımından kadastral parselin ihyası davasının kabulüne…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/7688 K: 2012/8286 T: 02.07.2012

    Öte yandan tapu iptal ve tescil davaları kural olarak kayıt maliklerine karşı açılır ancak eldeki davanın özelliği itibariyle kayıt malikleri yanısıra işlemi yapan Belediyeye de husumetin yöneltilmesi mümkündür. Dava; kadastral parselin ihyası isteğine ilişkindir. Mahkemece; aktif ve pasif husumet ehliyeti…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/187 K: 2013/2020 T: 14.02.2013

    Mahkemece yapılan inceleme ve esas alınan teknik bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur. Rapor ekinde yer alan krokinin infaz kabiliyetinin bulunmadığı gibi, kök parselin çekişmeye konu imar parsellerinin ne kadarlık bölümüne isabet ettiği hususları da açıklığa kavuşturulmuş…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/399 K: 2013/1953 T: 14.02.2013

    Davada, imar uygulaması ile oluşan parsellerin iptali ile kadastral parsele dönüş talep edildiğine göre, verilecek kararın imar parsellerinin dava dışı paydaşlarının hukukunu etkileyeceği tartışmasızdır. Hal böyle olunca, imar parsellerinin tüm paydaşlarının davada yer almalarının sağlanması ve ondan sonra işin esası…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/17264 K: 2013/2776 T: 27.02.2013

    Sicil kaydının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kaydın dayanıksız hale gelmesi ve sicilin yolsuz tescil durumuna düştüğünün belirlenmesi durumunda eski hale ihya isteğinin kabulü gerekir Dava, imar işleminin iptali nedeniyle kök parselin ihyası suretiyle Hazine…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/15297 K: 2013/3678 T: 18.03.2013

    Mahkemece davanın kabulü ile kadastral parsellerin ihyasına karar verildiği halde, hangi kadastral parselde hangi davacıya ne kadar pay verildiği konusunda bir açıklık bulunmaktadır. Bu husus kararın infazı sırasında tereddüte mahal vereceği gibi, dolu pafta sistemine de aykırılık teşkil edeceğinden, pay…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/3164 K: 2013/4441 T: 28.03.2013

    İmar şüyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve Türk Medeni Kanunu'nun 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Bu durumda; dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/4384 K: 2013/5484 T: 15.04.2013

    İdare Mahkemesinin iptale konu olan yol ve park alanı olarak ayrılan yerle birlikte imar işlemi ile davacılar adına kayıtlı olan diğer parseller hakkında da dava açılması için davacılara mehil verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilip taşınmazların tümü yönünden inceleme…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/4586 K: 2012/15528 T: 20.12.2012

    Sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanıksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya davasının kabulüne karar verilmiş…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/11517 K: 2012/302 T: 18.01.2012

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilerek, hüküm fıkrasının infazda sorun çıkaracak biçimde oluşturulması doğru değildir. Dava, kadastral parselin ihyası, elatmanın önlenmesi ve yıkım, birleşen dava, kadastral parselin ihyası olmazsa tazminat,…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/13196 K: 2012/15966 T: 27.12.2012

    İmar uygulamasının kamusal tasarruf olduğu ve dava açılmasına davalı gerçek kişi ...'ın sebebiyet vermediği gözetildiğinde yargılama giderleri ile bu giderlerden sayılan vekalet ücretinden davalı ... 'in sorumlu tutulmaması gerekirken aksi yönde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Dava, imar işleminin iptali sebebiyle…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/12192 K: 2012/15952 T: 27.12.2012

    Sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanıksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmiş…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/13190 K: 2012/15523 T: 20.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olması doğru olmadığı Dava, imar işleminin iptali sebebiyle…

    27 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/9868 K: 2011/12178 T: 05.12.2011

    İmar şuyuulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanaksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın ise iptalinin gerekeceği ve kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği de kuşkusuzdur.…

    27 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2004/390 K: 2004/2222 T: 04.03.2004

    Kamulaştırmasız el atma davalarında, Kamulaştırma Kanununun yalnız değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Bu durumlarda belirlenen miktar kamulaştırma bedeli olmayıp, el koyma nedeniyle tazminat niteliğindedir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan bölümün…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2004/2007 K: 2004/2723 T:05.04.2004

    Taşkın inşaatı kendi malzemesi ile yapan kişinin, inşaatın başlangıcından bitimine kadar iyi niyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu, ya da 5.7.1944 tarihli 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/7378 K: 2005/9865 T. 15.11.2005

    Taşkın binanın bulunduğu taşınmaz maliki veya o taşınmazda mülkiyetten başka aynı hak sahibi olup el atmadan zarar gören kimselerin, taşınmaza el atıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gün içerisinde itiraz etmeleri, yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. Taşkın yapının bulunduğu arazi…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2004/2957 K: 2004/3877 T: 20.1.2004

    Mera, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına, bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar,…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1991/501 K: 1991/6714 T: 11.07.1991

    Kıyı kenar çizgisi Valiliklerce oluşturulan komisyonca tesbit edilir. Böyle bir belirleme yapılmamışsa, istem halinde anılan komisyonca bunun yerine getirilmesi zorunludur. Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.11.1986 gününde verilen dilekce ile kıyı kenar çizgisine vaki elamanın önlenmesi ve kal' istenmesi üzerine…

    27 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1983/7839 K: 1984/3362 T. 7.5.1984

    Genel yola çıkmak için geçit hakkı istenebilir. Denizden yararlanma gayesiyle geçit hakkı tanınması istenemez. Belediye Encümeni kararının, Tapu İdaresince yerine getirilip, getirilmemesi idari işlem olup, idari yargının denetimine bağlıdır. DAVA VE KARAR: Davacı Bedriye Otluoğlu ve arkadaşı vekili tarafından, davalı…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/18-335 K: 2002/373 T: 08.05.2002

    Kamulaştırma Kanununa göre taşınmazın niteliklerinin ve bu çerçevede gerçek değerinin bilirkişi marifetiyle tespit edilip belirlenmesi gerekir. Bilirkişi kurulu raporlarının mahkemece eksik veya hatalı görülmesi halinde ek raporlarla bunun tamamlattırılması, buna rağmen sonuç alınmaması veya bilirkişinin yetersiz bulunması halinde de yeniden…

    27 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/5-252 K: 2003/324 T: 09.04.2003

    Kamu yararının gerek kıldığı hallerde re’sen araştırma ilkesi uygulanacağından kamulaştırmasız el konulan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin bir davada re sen araştırma ilkesinin uygulanması gerektiği konusunda duraksama bulunmamaktadır. Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle ister el önlenmesi davası isterse yer bedeli veya tazminat yada…

    26 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/5-227 K: 2006/265 T.3.5.2006

    Kadastro Kanunu'nun 16. maddesinde kamu malları; hizmet malları, orta malları, sahipsiz mallar ile genel sular ve ormanlar olmak üzere dört gruba ayrılmış; anılan maddenin b bendinde, orta mallarından olan meraların özel mülkiyete konu teşkil etmeyecekleri belirtildikten sonra, c bendinde ayrıca…

    26 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2001/1-1067 K: 2002/20 T: 23.1.2002

    Tapu dışı satım geçerli hale geldikten sonra davacı tapu ile taşınmazı satın almışsa da 3402 sayılı kanunun 13/b-b maddesi uyarınca önceki satışa değer verilmesi gerekeceğinden tapu dışı satışı bilmesi icap eden kişi olan davacı tkm. 931 ve tmk.'nun 1023 maddesi…

    26 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/8-370 K: 2002/432 T: 29.5.2002

    Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki  yerler için, resen araştırma kuralı geçerli bulunduğundan, usuli müktesep hakkın doğup doğmadığı değerlendirilirken, öğreti ve yargısal kararlar ile birlikte çekişmeli taşınmazın niteliğine ilişkin kanıt ve saptamalar birlikte irdelenmelidir; uyulan bozma kararının taraflarından birisi yararına herhangi bir…

    26 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/16-764 K: 2002/769 T: 2.10.2002

    Hakim davacının talebi ile bağlı olup, bu talepten fazlasına hüküm veremez; buna karşın re'sen araştırına ilkesinin uygulandığı kamu düzenine ilişkin hallerde mahkeme, kamu düzeni düşüncesi ile talepten fazlaya da karar verebilir; dava mirasçılar tarafından üçüncü şahsa karşı açılmışsa ve hâkim…

    26 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1999/20-1063 K: 2000/6 T: 26.1.2000

    3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22. maddesi ile tahditleri yapılarak kesinleşmiş ve tescil edilmiş ormanlara ait kayıt ve belgelerin tapu kütüğüne olduğu gibi aktarılacağı ve  4. Maddesinin 3. fıkrası ile  de orman kadastrosu kesinleşmiş yerlerde bu sınırlara aynen uyulması gerektiği hükme bağlanmış olup;  kural…

    26 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/2380 K: 1994/5531 T. 10.5.1994

    Deniz sınırının saptanabilmesi için, kıyı kenar kıyı çizgisinin belirlenmiş olması ve ilan edilmiş olması gerekir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda; davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolunda kurulan 16.09.1992 günlü hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi Hazine, Orman…

    26 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/1076 K: 2005/4231 T.3.5.2005

    Kural olarak ilke olarak mülkiyet hukuku yönünden kıyı-kenar çizgisinin belirlenme görevi adli yargı yerine aittir; ancak 3621 sayılı yasanın 5 ve 9. maddeleri hükmünce idarenin belirlediği ve idari yargı yerine başvurulmaması yüzünden yargı yolunun kapanmış olması nedeniyle kesinleşmiş kıyı-kenar çizgisi…

    26 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/10282 K: 2006/553 T.31.1.2006

    13.3.1972 tarih 7/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda kıyıların menfaati umuma ait yerlerden olduğu, 28.11.1997 tarih ve 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu Kararı'nda da ilke olarak mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisinin belirlenme görevinin Adli Yargı yerine…

    26 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2004/4562 K: 2004/5273 T.2.7.2004

    Teknik bilirkişi tarafından düzenlenen krokiye göre parselin kuzeyi Karadeniz ile çevrilidir; bu durumda, dava konusu taşınmazın denizin devamı olan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kumluk bir yer olup olmadığının yöntemine uygun bir biçimde araştırılıp belirlenmesi gerekir; dava, tescil isteğine ilişkindir;…

    26 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2003/2343 K: 2003/3443 T.13.5.2003

    Bir yerin kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla tapuya tesciline karar verilebilmesi için diğer kazanma koşulları yanında taşınmazın niteliği itibariyle özel mülkiyet şeklinde tescile elverişli yerlerden olması gerekir; dava konusu taşınmaz kumluk olarak tespit dışı bırakılan bir yerdir; paftaya göre taşınmazın…

    26 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/458 K: 2004/1318 T.6.4.2004

    Komşu taşınmazlarla ilgili davalar ayrılmışsa da uyuşmazlığın niteliği ve davanın tarafları dikkate alındığında biri hakkında verilecek hükmün diğer davanın sonucunu etkileyeceğinden davalar arasında fiili ve hukuki irtibatın varlığının kabulü gerekmekle; dava dosyalarının birleştirilmesi zorunludur. Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/7721 K: 2004/8013 T.30.6.2004

    Mahallinde keşfen yapılacak uygulama sonucunu, gerçekten de çekişmeli taşınmazın bir bölümünün veya tamamının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı ve kamu malı niteliğinde olduğunun saptanması halinde, dava dışı paydaş veya hakkındaki dava reddedilen ölü paydaşın mirasçıları yönünden de dava açılması, tüm…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/368 K: 2004/3620 T.30.3.2004

    3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca idare tarafından kıyı kenar çizgisi belirlenmiş ve yazılı bildirime rağmen yasal süresinde idari yargıya başvurulmaması nedeniyle yargı yolunun kapanmış olması veya idare tarafından verilip kesinleşmiş karar bulunması durumlarında, bunlara uygun şekilde kıyı kenar…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2003/13966 K: 2004/270 T.21.1.2004

    Tapu iptal ve tescil davasında, bilirkişi incelemesinde tapu kaydının nizalı taşınmazları kapsamadığı sonucuna varılırsa zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalılar yararına gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılır. Taraflar arasında görülen davada; Davacı hazine vekili, 141 ada 3 ve 5 parsel sayılı taşınmazların dere yatağı…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2002/7402 K: 2002/8605 T.4.7.2002

    Mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin adli yargıya aittir; ancak idare tarafından kıyı kenar çizgisi belirlenmiş ve yazılı bildirime rağmen yasal süresinde idari yargıya başvurulmaması nedeniyle yargı yolunun kapanmış olması veya idare tarafından verilip kesinleşmiş karar bulunması durumlarında,…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/10481 K: 2004/11294 T.14.10.2004

    Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve bu nedenle tespit dışı bırakılması gereken taşınmazlar hakkında tespit tutanağı düzenlenmiş olsa bile yok hükmünde sayılan işlemler, önceki 766 sayılı yasanın 31/2 halen yürürlükte bulunan 3402 sayılı yasanın 12/3 maddelerinde yazılı olan 10…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/11127 K: 2004/11401 T.18.10.2004

    Dava konusu olayda, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede idarece 3621 sayılı yasa hükümleri uyarınca kıyı kenar çizgisi tespiti yapıldığı, ancak anılan tespite dayalı çizginin davalılar yönünden kesinleşmediği anlaşılmaktadır; bu tür durumlarda kıyı kenar çizgisinin mahkemece saptanması asıldır; ancak, idarece belirlenip kesinleşmemiş…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2006/6428 K: 2006/8888 T.19.9.2006

    Kural olarak, mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin adli yargıya ait olduğu; ancak 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca idare tarafından kıyı kenar çizgisi belirlenmiş ve yazılı bildirime rağmen yasal süresinde idari yargıya başvurulmaması nedeniyle yargı yolunun…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2006/1771 K: 2006/3757 T.6.4.2006

    Anayasanın 43., 3621 sayılı Kıyı Kanunun 5 ve devam eden maddeleri ve yukarıda sözü edilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da ifade edildiği üzere kıyılar kamu malı niteliğinde olup, bu yerlerde özel mülkiyet tesisine olanak yoktur. Her nasılsa bu yerler bakımından…

    26 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu, E: 1970/7, K: 1972/4 T: 13.3.1972

    Deniz kenarındaki kumluklar, Gecekondu Kanununda yazılı amaçlar için kullanılmak üzere belediyeye devredilen yerlerden değildir. Deniz kenarlarındaki kumlukların, 775 sayılı Gecekondu Kanununda yazılı maksatlarla kullanılmak üzere Belediyelere devir edilip edilmediği hakkında Yargıtay Birinci Hukuk Dairesinin 31/12/1968 gün, 9680 esas ve 8549…

    26 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/5613 K: 2012/15978 T: 27.12.2012

    Kamusal bir uygulama olan ve kişilerin iradesi dışında gerçekleştirilen imar işlemine karşı açılan davalarda kabul kararı verilmesi halinde imar parsel maliklerine yargılama gideri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinin yüklenemeyeceği de tartışmasızdır. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/1181 K: 2011/2464 T: 03.03.2011

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kadastral parsel kapsamında kaldığı anlaşılan "yol" un kabul kararı dışında bırakılması da isabetsizdir. Dava, kadastral parselin ihyası, olmazsa tazminat isteğine…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/4585 K: 2012/15073 T: 13.12.2012

    İmar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması ve Hazine adına tescil yönünde hüküm kurulmamış olması da yerinde olmadığı gibi, ihya isteği kabul edildiği halde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması da doğru…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/4346 K: 2012/15070 T: 13.12.2012

    Dava kabul edildiği halde, yargılama giderleri ile bu giderlerden sayılan vekalet ücretinden davacı tarafın sorumlu tutulması isabetsiz olduğu gibi, alınması gereken maktu karar ilam harcının da Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Seyhan Belediyesinin halefi konumunda bulunan dahili davalı Çukurova Belediye…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/4583 K: 2012/15526 T: 20.12.2012

    İmar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kök parsel kapsamında kalan ve teknik bilirkişinin krokisinde B ve D harfleri ile gösterilen yolda ve parkta kalan kısımların kabul kapsamı…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/7402 K: 2013/13481 T: 26.09.2013

    İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Bu durumda; dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/14981 K: 2012/15948 T: 27.12.2012

    Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan, hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ve avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesi doğru değildir. Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ile…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/11622 K: 2012/456 T: 25.01.2012

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi kadastral parsel kapsamında kaldığı anlaşılan ve krokide (B) harfi ile gösterilen “park” ın kabul kararı dışında bırakılması da isabetsizdir. Davacı…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/4592 K: 2011/6166 T: 25.05.2011

    Mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi kadastral parsel kapsamında kaldığı anlaşılan “yol”un kabul kararı dışında bırakılması da isabetsizdir. Dava, kadastral parsellerin ihyası isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 1994/1514 K: 1994/1963 T: 18.02.1994

    İmar Yasanına göre; belediyeler tarafından gerçekleştirilen şuyulandırma (parselasyon) işlemleri, idari nitelik taşıyan işlemlerdendir. Bu türdeki işlemlere karşı idari yargı yerinde dava açılır ve işlemin iptali sağlanırsa, buna göre oluşturulan imar tescilleri sebepten ve illetten yoksun hale gelir ve geçmişi de…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2005/10698 K: 2005/11936 T: 14.11.2005

    İmar şuyulandırma işlemi ayakta olup geçerliliğini koruduğuna göre bu aşamada dinlenme olanağı bulunmayan tapu iptal ve tescil isteğinin reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Dava, tapu iptal tescil olmadığı takdirde taşınmaz üzerindeki bina bedelinin tazmini isteğine ilişkindir. Mahkemece, tapu iptal, tescil…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2007/1510 K: 2007/2401 T: 08.03.2007

    Bu belirlemeye göre davanın kabulü halinde kadastral parselin bir bölümünün imar parselleri olarak sicil kayıtlarının ayakta kalacağı, diğer bölümünün ise kadastral parsele dönüşeceği açıktır. Bu durumun ise kamu düzeniyle ilgili tapu sicillerinin tutulması ilkesine aykırı düşeceği izahtan varestedir. Davacı tarafından…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/1539 K: 2011/2647 T: 09.03.2011

    Bu tür uygulamalarla oluşan kayıtlarının iptali isteğiyle açılan davalar, kayıtların oluşumuna esas alınan, diğer bir söyleyişle tapu kaydının illeti ve sebebi sayılan idari kararın değiştirilmesi veya ortadan kaldırılması sonucunu doğuracağından, idari karar idari yargı yerinde ortadan kaldırılmadıkça genel yargıda tapu…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/1777 K: 2011/3123 T: 17.03.2011

    Davacının dava tarihi itibariyle davasında haklı olduğu, hem idari işlemin iptalinden sonra geri dönüşüm işleminin hem de ikinci imar uygulamasının yargılama sürerken gerçekleştirildiği anılan idari işlemin kamusal bir tasarruf olduğu ancak davalı Hazinenin davaya karşı koyduğu sabittir. Bu durumda yargılama…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2011/276 K: 2011/5627 T: 10.05.2011

    Parselasyon gibi uygulamalarla oluşan kayıtlarının iptali isteğiyle açılan davalar, kayıtların oluşumuna esas alınan, diğer bir söyleyişle tapu kaydının illeti ve sebebi sayılan idari kararın değiştirilmesi veya ortadan kaldırılması sonucunu doğuracağından, idari karar idari yargı yerinde ortadan kaldırılmadıkça genel yargıda tapu…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/312 K: 2012/685 T: 01.02.2012

    İdari işlemin iptali isteğinin reddedilmesi durumunda sicilin illetini teşkil eden idari işlemin hukuksal varlığını koruyacağı ve bu nedenle kadastral parselin ihyası cihetine gidilemeyeceği, dolayısıyla davanın reddi gerekeceği, aksi durumda idari işlemin iptalinin kesinleşmesiyle sicilin dayanaksız kalacağı ve yolsuz tescile dönüşeceği…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/12953 K: 2012/12235 T: 05.11.2012

    Dava, kadastral parselin ihyası isteğine ilişkindir. Buna göre, tapu kütüğündeki tescilin idari karara dayanması ve idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilmesi karşısında imar şuyulandırması sonucu oluşan imar parsel sicillerinin illetten mücerret hale geldiği, bir başka ifade ile imar parsellerinin…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2012/16674 K: 2013/4331 T: 26.03.2013

    Komşu taşınmaz malikinin veya o taşınmazda mülkiyetten başka ayni hak sahibi olup ta zarar gören kimselerin taşınmaza elatıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gün içerisinde itiraz etmeleri, yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir. Dava, el…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/1058 K: 2013/4933 T: 04.04.2013

    Bir kimsenin çaplı taşınmaza yapılanmasında iyiniyetli olduğunun kabul edilebilmesi için mutlak surette Belediyeye, Tapu Sicil Müdürlüğüne veya Kadastro Müdürlüğüne yazılı olarak başvurması, oradan görevlendirilecek harita mühendisi veya fen memuru sıfatını taşıyan teknik bilirkişi marifeti ile çap kaydının kapsamının belirlenmesi bu…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/7933 K: 2013/9406 T: 20.06.2013

    Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki…

    25 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/315 K: 2003/323 T: 30.04.2003

    Taşkın yapıdan inşaat ve imalattan kasıt, taşınmaza sıkı ve devamlı surette bağlı olan esaslı yapılardır. Diğer bir söyleyişle taşan yapının tamamlayıcı parça (mütemmim cüz) niteliğinde olması gerekir. Onun, taşınmazın altında veya üstünde yapılması zeminde veya üstten sınırı aşması, arasında madde…

    25 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/586 K: 2005/608 T: 25.10.2005

    Arzın bütünleyici parçası olan taşkın yapı üzerinde davalı dışındaki paydaşların da payları oranında mülkiyet hakları bulunduğunun kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken, 10 parselin davalı dışındaki maliklerinin de davaya katılmaların sağlamaktır. Açıklanan nedenle usul ve yasaya aykırı olan direnme…

    25 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/62 K: 2006/92 T: 22.03.2006

    Taşkın yapı ile iki komşu taşınmaz fiilen birleşmekte, iktisadi bir bütün oluşturmaktadır. Olayın bu özelliği itibariyle taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği uygulamada ve bilimsel alanda ortaklaşa kabul edildiği üzere taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Bu durumda taşınmazların miras yoluyla…

    25 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/63 K: 2006/116 T: 29.03.2006

    Medeni Kanunun 725. maddesinde iyiniyetin tanımı yapılmamış ise de, bu maddede deyimini bulan iyiniyet, sübjektif iyiniyettir. Burada kural taşkın yapı sahibinin, tecavüz ettiği taşınmazın başkasının mülkü olduğunu ya da yapısının başkasının arsasına taştığını bilmemesi veya kendinden beklenen tüm dikkat ve…

    25 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/362 K: 2006/454 T: 21.06.2006

    Türk Medeni Kanunu'nun 725 (651) maddesinde ifadesini bulan iyiniyet, subjektif iyiniyettir. Burada uygulanması gereken kural, taşkın yapı sahibinin tecavüz ettiği taşınmazın, başkasının mülkü olduğunu yada yapısının başkasının arsasına taştığını bilmemesi veya kendisinden beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine rağmen bilecek…

    25 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2009/68 K: 2009/149 T: 29.04.2009

    Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 719 md.sine göre "...Taşınmazın sınırları, tapu planları ve arz üzerindeki sınır işaretleriyle belirlenir." Davalılar taşınmazları kadastrodan sonra, yani çapa bağlandıktan sonra edindiklerine göre, davalıların iyi niyetli olduklarının kabulü mümkün değildir. Taraflar arasındaki "El atmanın önlenmesi,…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/17754 K: 2014/2177 T: 11.02.2014

    Davalının haricen satın almadan kaynaklanan kişisel hakkını bayiine (haricen satın aldığı) yöneltebileceği, davalı bakımından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 725.maddesinde belirtilen koşulların gerçekleşmediği, her ne kadar mahkemece yıkımın fahiş zarar doğuracağı kabul edilmiş ise de, belirlenen bina bedellerine göre yıkımın…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/16926 K: 2014/2234 T: 12.02.2014

    Çapa bağlı taşınmazlarda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmayan ve başkasının taşınmazına bilerek bina inşa eden davalı iyiniyetli olamayacağından Türk Medeni Kanununun 722, 723, 724 ve 725. maddelerinin olayda uygulama yeri bulamayacağı kuşkusuzdur. Ne varki, temyiz edenin sıfatına göre bu husus…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/9193 K: 2015/845 T: 22.01.2015

    Taşkın yapıda tescil talebinde bulunulabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. b) İkinci koşul, yapı kıymetinin taşılan arazi parçasının değerinden açıkça fazla olmasıdır. c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir.…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/557 K: 2015/1135 T: 05.02.2015

    Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/14482 K: 2016/2164 T: 24.02.2016

    4721 sayılı TMK. nun 725. maddesinden kaynaklanan temliken tescil istekleri, ayrı bir davaya konu yapılabileceği gibi savunma yoluyla da istenebilir. Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davacı yönetici, üzerinde kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulu 12 ada 13…

    25 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/17185 K: 2016/5953 T: 11.05.2016

    Çapa bağlı taşınmazlarda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmayan ve başkasının taşınmazına bilerek bina inşa eden davalılar iyiniyetli olamayacağından Türk Medeni Kanunu'nun 722, 723, 724 ve 725.maddelerinin olayda uygulama yeri bulamayacağı kuşkusuzdur. Hâl böyle olunca; yıkım isteğinin de kabulüne karar verilmesi…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/17536 K: 2020/7007 T: 09.11.2020

    Türk Medeni Kanununun 756/2 ve 837. maddesinde belirtilen kaynak irtifakına konu olabilecek su özel su olup genel su niteliğindeki yeraltı suyu bu düzenlemelerin dışındadır. Nitekim genel sular taşınmaz mülkiyetinin kapsamı içinde kabul edilemez. Türk Medeni Kanununun 718. maddesi gereğince; Arazi…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/13993 K: 2018/3773 T: 15.05.2018

    Kaynak suyu kendiliğinden kaynadığı arazinin hudutlarını aşacak debide ise ya da malikinin ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra fazlası varsa genel su kabul edilir ve komşular da yararlanabilir. Bunun yanında kaynak suyu tapulu olmayan araziden (örneğin mera,... vb) çıkıyorsa suyun debisine bakılmaksızın genel…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7752 K: 2014/13418 T: 26.11.2014

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu bir başka ifadeyle özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7021 K: 2015/6362 T: 09.06.2015

    Kaynak irtifakı doğrudan kişiye bağlı olarak kurulabileceği gibi başkalarına devri de kararlaştırılabilir. Bağımsız ve daimi hak olarak tesis edildiğinde tapu kütüğüne ayrı bir sayfaya kaydı da mümkündür. Kaynak hakkının kazanılmasına ilişkin kanunda açık bir hüküm olmamakla birlikte eşyaya bağlı diğer…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/12591 K: 2015/5822 T: 25.05.2015

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu bir başka ifadeyle özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15513 K: 2014/6042 T: 08.05.2014

    Kaynak, kökeni yeraltı suyu olan tabi ve sürekli olarak yeryüzüne çıkan özel mülkiyete girecek nitelikte özel bir su olup, suni bir şekilde veya ara sıra yeryüzüne çıkan su kaynak niteliğini kazanmaz. Ayrıca, kaynaktan çıkan suyun yararı kamuya ait bir akarsu…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/1521 K: 2015/2472 T: 05.03.2015

    Kaynak irtifakı doğrudan kişiye bağlı olarak kurulabileceği gibi başkalarına devri de kararlaştırılabilir. Bağımsız ve daimi hak olarak tesis edildiğinde tapu kütüğüne ayrı bir sayfaya kaydı da mümkündür. Kaynak hakkının kazanılmasına ilişkin kanunda açık bir hüküm olmamakla birlikte eşyaya bağlı diğer…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/9814 K: 2015/1156 T: 05.02.2015

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu bir başka ifadeyle özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15493 K: 2014/6039 T: 08.05.2014

    Kaynak suyu kendiliğinden kaynadığı arazinin hudutlarını aşacak debide ise ya da malikinin ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra fazlası varsa genel su kabul edilir ve komşular da yararlanabilir. Bunun yanında kaynak suyu tapulu olmayan araziden çıkıyorsa suyun debisine bakılmaksızın genel sudur. Bu sudan…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7639 K: 2014/14225 T: 12.12.2014

    Mahkemece suların en az olduğu dönemde mahallinde jeoloji bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak dava konusu suyun debisi, niteliği, tarafların suya olan ihtiyaçları belirlenmeden yazılı gerekçe ile davacının sudan yararlanma hakkı verilmesi yönündeki talebinin reddi doğru değildir. Türk Medeni Kanununun 718. maddesi…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/672 K: 2014/7456 T: 05.06.2014

    Türk Medeni Kanununun 756/2 ve 837. maddesinde belirtilen kaynak irtifakına konu olabilecek su özel su olup genel su niteliğindeki yeraltı suyu bu düzenlemelerin dışındadır. Nitekim genel sular taşınmaz mülkiyetinin kapsamı içinde kabul edilemez. Türk Medeni Kanununun 718. maddesi gereğince; Arazi…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/13275 K: 2015/6678 T: 15.06.2015

    Kaynak irtifakı doğrudan kişiye bağlı olarak kurulabileceği gibi başkalarına devri de kararlaştırılabilir. Bağımsız ve daimi hak olarak tesis edildiğinde tapu kütüğüne ayrı bir sayfaya kaydı da mümkündür. Kaynak hakkının kazanılmasına ilişkin kanunda açık bir hüküm olmamakla birlikte eşyaya bağlı diğer…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/5751 K: 2014/6805 T: 23.05.2014

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu bir başka ifadeyle özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/15050 K: 2017/2076 T: 20.03.2017

    Kaynak suyu kendiliğinden kaynadığı arazinin hudutlarını aşacak debide ise ya da malikinin ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra fazlası varsa genel su kabul edilir ve komşular da yararlanabilir. Bunun yanında kaynak suyu tapulu olmayan araziden çıkıyorsa suyun debisine bakılmaksızın genel sudur. Bu sudan…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7137 K: 2014/12114 T: 31.10.2014

    Kaynak, kökeni yer altı suyu olan tabi ve sürekli olarak yeryüzüne çıkan özel mülkiyete girecek nitelikte özel bir su olup, suni bir şekilde veya ara sıra yeryüzüne çıkan su kaynak niteliğini kazanmaz. Ayrıca, kaynaktan çıkan suyun yararı kamuya ait bir…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15422 K: 2014/6040 T: 08.05.2014

    Kaynak irtifakı doğrudan kişiye bağlı olarak kurulabileceği gibi başkalarına devri de kararlaştırılabilir. Bağımsız ve daimi hak olarak tesis edildiğinde tapu kütüğüne ayrı bir sayfaya kaydı da mümkündür. Kaynak hakkının kazanılmasına ilişkin kanunda açık bir hüküm olmamakla birlikte eşyaya bağlı diğer…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7829 K: 2018/1369 T: 26.02.2018

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu yani özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa elatma varsa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/8313 K: 2018/7709 T: 13.11.2018

    Kaynak suyu kendiliğinden kaynadığı arazinin hudutlarını aşacak debide ise ya da malikinin ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra fazlası varsa genel su kabul edilir ve komşular da yararlanabilir. Bunun yanında kaynak suyu tapulu olmayan araziden (örneğin mera) çıkıyorsa suyun debisine bakılmaksızın genel sudur.…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/10928 K: 2015/1944 T: 24.02.2015

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu yani özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa elatma varsa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/541 K: 2016/8340 T: 12.10.2016

    Kaynak irtifakı doğrudan kişiye bağlı olarak kurulabileceği gibi başkalarına devri de kararlaştırılabilir. Bağımsız ve daimi hak olarak tesis edildiğinde tapu kütüğüne ayrı bir sayfaya kaydı da mümkündür. Kaynak hakkının kazanılmasına ilişkin kanunda açık bir hüküm olmamakla birlikte eşyaya bağlı diğer…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/5408 K: 2015/5227 T: 11.05.2015

    Kaynak irtifakına konu olabilecek su özel su olup genel su niteliğindeki yeraltı suyu bu düzenlemelerin dışındadır. Nitekim genel su taşınmaz mülkiyetinin kapsamı içinde kabul edilemez. Mahkemece, davalının genel su niteliğinde olan sudan davacının faydalanmasını engellemeye yönelik herhangi bir eylemi olmadığı…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/18539 K: 2017/1658 T: 06.03.2017

    Kaynak irtifakı doğrudan kişiye bağlı olarak kurulabileceği gibi başkalarına devri de kararlaştırılabilir. Bağımsız ve daimi hak olarak tesis edildiğinde tapu kütüğüne ayrı bir sayfaya kaydı da mümkündür. Kaynak hakkının kazanılmasına ilişkin kanunda açık bir hüküm olmamakla birlikte eşyaya bağlı diğer…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/10626 K: 2015/1500 T: 12.02.2015

    Arazinin mülkiyetine tabi olan kaynak suyu bir başka ifadeyle özel su üzerinde, hak sahibi dilediği gibi tasarruf etme yetkisine sahiptir. Bu suyu kendisi kullanabileceği gibi kaynağındaki suyu kullanması hususunda bir başkasına irtifak hakkı da tanıyabilir. Ayrıca mülkiyet hakkına dayanarak kaynağa…

    25 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/5715 K: 2013/7588 T: 17.05.2013

    Kaynak hakkı, başkasının taşınmazındaki bir kaynağın sularından yararlanmak, başka bir deyişle bir kaynağın sularını almak ve akıtmak yetkisini veren bir "irtifak hakkıdır". Böyle bir hakkın oluşması için iki koşul aranmaktadır. Birincisi katlandıran taşınmaz maliki ile katlanan taşınmaz maliki arasında irtifak hakkının…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1999/665 K: 1999/792 T: 06.10.1999

    Tapulu taşınmazlarda harici veya fiili taksim ile payların mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Ne varki, taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşma ile belirlenmiş yada fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre paydaşlar bu durumu benimsemişlerse kayıtta paylı, eylemsel…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2012/1076 K: 2013/381 T: 20.03.2013

    Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarında, tamamlanmış yapının fiili durumu ile onaylı projesi arasında aykırılıklarının bulunması ya da yapının imara uygun ancak projesiz inşa edilmiş olması gibi kat mülkiyeti kurulmasına engel oluşturan eksikliklerin mevcut olduğu durumlarda hemen kat mülkiyeti kurulamayacağı sonucuna varılmayarak, bu…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2014/1343 K: 2016/1036 T: 09.11.2016

    Önalım davalarında fiili taksime değer verilmesi için taksimin yazılı olarak yapılması ya da taşınmazın çok sayıda paydaşının bulunması halinde tüm paydaşları tarafından fiilen kullanılan bölümlerin olması gerekmez. Taraflar arasındaki “önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1990/321 K: 1990/441 T: 26.09.1990

    Taşınmazdaki mevcut paydaşlardan cüz’i bir kısmı taşınmazın belirli bir kesiminde kendi aralarında bir taksim yapmışlarsa da bu kullanmaya ilişkin fiili taksim olgusunun buna iştirak etmeyen diğer paydaşları bağlamayacağı da kuşkusuzdur. Bu nedenle de taşınmaza yabancı kişiyi sokmama amacının tahakkuk ettiğinden…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2113 K: 2019/965 T: 26.09.2019

    Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2011/502 K: 2011/625 T: 12.10.2011

    Bir taşınmaz malın paydaşları tarafından fiilen bölüşülerek her bir paydaşın yeri ayrılmış ve bu paydaşlar bu yeri kullanmaya başlamış bulundukları halde, idarece asıl taşınmazın kısmen kamulaştırılmasından dolayı, kendilerine yer verilmiş olan paydaşların yerleri kamulaştırılan bölüm kapsamına girmiş ise, bu durumda…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2001/620 K: 2001/678 T: 03.10.2001

    Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1761 K: 2018/407 T: 28.02.2018

    Yargısal içtihatlarda yapılan tanıma göre fiili taksimin söz konusu olabilmesi için üç şart gerekmektedir. Bunlardan ilki, yasal ön alım hakkına konu payın ilişkin bulunduğu bir taşınmazın varlığıdır. İkincisi, bu taşınmazın, paydaşlarca kendi aralarında taksim edilmesidir. Nihayet üçüncüsü ise her bir…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/439 K: 2002/478 T: 05.06.2002

    Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2014/38 K: 2015/1657 T: 17.06.2015

    Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında, tamamlanmış yapının fiili durumu ile onaylı projesi arasında aykırılıkların bulunması ya da yapının imara uygun ancak projesiz inşa edilmiş olması gibi kat mülkiyeti kurulmasına engel oluşturan eksikliklerin mevcut olduğu durumlarda hemen kat mülkiyeti kurulamayacağı sonucuna varılmayarak, bu…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/553 K: 2006/561 T: 20.09.2006

    Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1747 K: 2018/1617 T: 06.11.2018

    Paydaşlar arasında fiili taksim bulunması hâlinde yasal önalım hakkının kullanılamayacağına dair bir yasa hükmü bulunmasa da, taşınmazda fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre de paydaşlar bu durumu benimsemişlerse kayıtta paylı, eylemli olarak bağımsız bu oluşumun korunması, TMK’nın 2’nci maddesinde…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/2060 K: 2015/1185 T: 08.04.2015

    Paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu el atmanın önlenilmesi davası ile değil,…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2001/335 K: 2001/409 T: 25.04.2001

    Müşterek mülkiyet altındaki taşınmazlarla ilgili olarak, paydaşlar arasında oluşmuş ve uzun bir süre uyulmak suretiyle kararlılık kazanmış bir fiili taksimin ortaklık hukuken sona erdirilinceye kadar sürdürülmesi, her bir paydaştan öncelikle iyiniyet kuralları uyarınca beklenmesi gereken bir davranış biçimidir. Asıl dava…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/18304, K: 2017/3425, T: 26.04.2017

    Paylı mülkiyette bir paydaş payını karı ve kocaya, çocuklarına veya akrabaya temlik ederse, görünüşte satış sözleşmesi yapılsa dahi miras hukuku ile ilgili amaçların ya da bağışlama gibi düşüncelerin hakim olduğu hallerde onalım hakkının kullanılamayacağı, akrabalar arasında yapılan her temlikte uyuşmazlığın…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/8066, K: 2019/6219

    Bunun yanında, paydaş payını karı ve kocaya, çocuklarına yahut akrabaya temlik ederse görünüşte satış sözleşmesi yapılsa bile miras hukuku ile ilgili amaçların yada bağışlama gibi düşüncelerin hakim olduğu durumlarda önalım hakkının kullanılmayacağı 27.03.1957 günlü ve 1956/12 Esas, 1957/2 Karar sayılı…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2011/164 K: 2011/245 T: 29.04.2011

    Gerçek bir satışın konusu olmayan, satım niteliğinde olmayan pay temliklerinde yasal önalım hakkı doğmayacaktır. Önalım hakkının payın satışındaki şartlar dahilinde kullanılması gerektiğinden, payı paradan başka bir karşılıkla iktisap edenlerden, onu, aynı şartlarla yerine getirmek suretiyle temellük etmeye imkan bulunmamaktadır. Taraflar…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2011/38 K: 2011/225 T: 27.04.2011

    Kanuni önalım hakkından söz edebilmek için paylı mülkiyet hükümlerine tabi bir taşınmazdaki payın üçüncü şahsa satılması gerekmektedir. Gerçek bir satışın konusu olma­yan, satım niteliğinde olmayan pay temliklerinde yasal önalım hakkı doğmayacaktır. Önalım hakkının payın satışındaki şartlar dahilinde kullanılması gerektiğinden, payı…

    24 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2011/762 K: 2012/56 T: 08.02.2012

    20.03.1957 tarih 1956/12 E. 1957/2 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanabilmesi için temlik işleminin tarafları arasında akrabalık ilişkisi bulunmasının yeterli olduğu, doğrudan mirasçılık ilişkisinin aranması gerekmediğine" ilişkin direnmesi yerindedir. Ne var ki, temlikin hibe veya miras hukukuyla ilgili amaçlarla yapıldığı…

    24 May, 2023

    Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu, E: 1956/12, K: 1957/2

    Müşterek mülkün paydaşı, payını karı ve kocaya evlada veyahut akrabaya temlik etmesi halinde şeklen satış sözleşmesi bulunsa bile gerçekte satıştan başka miras hukukuna müteferri maksatların veya hibe gibi düşüncelerin hakim olduğu durumda medeni kanunun gerçek satışlarda kabul ettiği şuf'a hakkı…

    24 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/959 K: 2004/4242 T: 13.04.2004

    İrtifak hakkının kurulabilmesi için öncelikle, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi uyarınca taraf yararları da gözetilerek, en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/1864 K: 2002/2638 T: 08.04.2002

    Mecra hakkının tesisi için, Medeni Kanunun 668. maddesine (yeni MK. m 744) göre mecranın zaruri olması ve başka yerden geçirilmesinin imkansız veya çok masraflı bulunması gerekir. Bu tür davalarda leh ve aleyhine mecra kurulacak taşınmaz maliklerinin tümünün davada davacı ve…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/2918 K: 2002/3258 T: 26.04.2002

    Mecra hakkı kurulmasına ilişkin davalarda; leh ve aleyhine mecra hakkı kurulacak taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması, kurulan mecranın paftaya göre alınması gereken yerden itibaren yararına kurulan taşınmaza kadar kesintisiz olarak ulaştırılması, taşınmazların paftasındaki ve zemindeki durumlarına göre mecranın başka…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/3608 K: 2002/4057 T: 23.05.2002

    Mecra hakkı kurulması davalarında su yolunun paftada işaretli ark, dere ve bunun gibi yerlerden kesintisiz bir şekilde davacı taşınmazına ulaştırılması, su yolunun başka yerden geçirilmesinin imkansız ve çok fazla masrafa neden olması gerekir. Medeni Kanunun 668.maddesine göre; "gayrimenkul sahipleri yapılacak…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/3780 K: 2003/5217 T: 23.06.2003

    Tesis edilecek mecra irtifakı nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenecek bedelin, taşınmazların niteliği gözetilerek atanacak uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak tespit edilmesi gerekir. Bu bedel, yükümlü taşınmazda mecranın geçirildiği kısmın zemin değeri, eğer üzerinde muhdesat var ise bunların…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/3829 K: 2003/5693 T: 04.07.2003

    İrtifak hakkının kurulabilmesi için öncelikle, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi uyarınca taraf yararları da gözetilerek, en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/7714 K: 2003/7823 T: 06.11.2003

    İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre atanacak bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Davanın niteliği gereği, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır. Dava, açıldığı tarihte yürürlükte bulunan önceki Medeni Kanunun 668…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/5404 K: 2003/8246 T: 20.11.2003

    Mecra irtifakının bağlanacağı su yolu ya da kaynağı ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlanmalıdır. Su yolunun niteliği suyun nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği, ayrıca belirlenerek kararda gösterilmelidir. İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre atanacak bilirkişiler aracılığı…

    24 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2004/9193 K: 2004/8823 T: 16.12.2004

    Her taşınmaz maliki, uğrayacağı zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür.…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2010/4362 K: 2010/5324 T: 06.05.2010

    Paylı mülkiyete konu taşınmazda paydaşlığın giderilmesi için dava açıldığında paydaşlardan bir ya da bir kaçının payı üzerinde üçüncü kişi yararına intifa hakkı tesis ettirdiği uygulamada sık rastlanan bir olgudur. Türk Medeni Kanununun 2. maddesi ile getirtilen kural gereği herkes haklarını…

    23 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2013/17665 K: 2014/8780 T: 13.05.2014

    Kat Mülkiyeti Yasası'nın 25. maddesinde, diğer kat maliklerinin haklarının onlar için çekilmez hale gelecek derecede ihlal eden bağımsız bölüm maliklerinin, bu maddede sayılı koşulların gerçekleşmesi halinde bağımsız bölümlerinin diğer kat malikleri tarafından devralınması hususu düzenlenmiştir. Kat mülkiyetinin devri zorunluluğu getiren…

    23 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1998/10763 K: 1998/10762 T: 15.12.1998

    Madde de bahsedilen yükümlülüklerin ağır surette ihlali deyiminden kusurun özel bir yoğunlukta ve önemde bulunması amaçlanmıştır. Ağır surette ihlal unsurunun gerçekleşebilmesi için, paydaşın kasten ve bilerek müşterek mülkiyet ilişkisinin devamını çekilmez hale getirmesi gerekir. Fiilin işleniş tarzı, paydaşların sosyal ve…

    23 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/6241 K: 2009/9713 T: 10.11.2009

    Elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlarda elbirliği hali devam ettiği sürece paydaşlardan birinin paydaşlıktan çıkartılması mümkün bulunmadığı. Uyuşmazlık elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazda paydaşlıktan çıkartılma istemine ilişkin olup, mahkemece istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dilekçesiyle miras…

    23 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2010/12449 K: 2011/1410 T: 15.02.2011

    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 696. maddesi gereğince paydaşlıktan çıkarma kararı verilebilmesi için bir paydaşın tutum ve davranışlarıyla diğer paydaşların tümüne veya bir kısmına karşı olan yükümlülüklerini ağır suretle ihlal etmesi ve bu davranışı yüzünden müşterek mülkiyet ilişkisinin devamının çekilmez…

    23 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2016/1121 K:2016/837 T: 22.06.2016

    Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; dava konusu yerler ile daha önce dava dışı Karayolları Genel Müdürlüğünce kamulaştırıldığı iddiasıyla açılan tezyidi bedel davasına konu olan bölümlerin aynı yerler olup olmadığının araştırılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Taraflar arasındaki “kamulaştırmasız el atma…

    23 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2011/14107 K: 2012/2502 T: 21.02.2012

    Yükümlülüklerin ağır surette çiğnenmesi deyiminden kusurun özel bir yoğunlukta ve önemde bulunması amaçlanmıştır. Bu unsurun gerçekleşebilmesi için paydaşın kasten ve bilerek paylı mülkiyet ilişkisini çekilmez hale getirmesi gerekir. Fiilin işleniş tarzı, paydaşların sosyal ve ekonomik koşulları ile objektif dürüstlük kuralları…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/3752 K: 2013/6325 T: 29.04.2013

    Paydaşlıktan çıkarma davası 6100 sayılı HMK'nın 165/1. maddesi gereğince 2010/270 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davası için bekletici mesele teşkil eder. Dava, paylı mülkiyet ilişkisinin devamını çekilmez hale getirmesi nedeniyle davalının 11 parsel sayılı taşınmazın paydaşlığından çıkartılması isteğine ilişkindir. Davalı vekili…

    23 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2014/481 K: 2014/5901 T: 01.04.2014

    Kat Mülkiyeti Yasası'nın Ek 1.maddesi uyarınca, bu Yasadan doğan her türlü anlaşmazlığın -değerine bakılmaksızın- sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği gözetilerek paydaşlıktan çıkarma davasında görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, asliye hukuk mahkemesince davaya bakılıp işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. Davada; kat…

    23 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2013/17665 K: 2014/8780 T: 13.05.2014

    Kat Mülkiyeti Yasası'nın 25. maddesinde, diğer kat maliklerinin haklarının onlar için çekilmez hale gelecek derecede ihlal eden bağımsız bölüm maliklerinin, bu maddede sayılı koşulların gerçekleşmesi halinde bağımsız bölümlerinin diğer kat malikleri tarafından devralınması hususu düzenlenmiştir. Kat mülkiyetinin devri zorunluluğu getiren…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7945 K: 2017/852 T: 08.02.2017

    Paydaşlığın giderilmesi ve paydaşlıktan çıkarma davaları amacı ve sonucu itibariyle farklılık göstermekte ise de uyuşmazlığın çözümü için izlenecek yol ve yapılacak araştırma, inceleme açısından benzerlikler taşımaktadır. Gerçekten konunun düzenlendiği TMK.nun 696. maddesinde (MK 626/a) açıklanan yönteme göre paydaşlıktan çıkarma davasında…

    23 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/6425 K: 2018/3554 T: 08.05.2020

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, dava konusu taşınmazda kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulu olmadığı ve davacının da söz konusu taşınmazın ½ hissesine malik olduğu ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 696. maddesine göre mahkeme…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2000/14244 K: 2000/16003 T: 25.10.2000

    2548 sayılı "cezaevleriyle mahkeme binaları inşası karşılığı olarak alınacak harçlarla ilgili Kanunun" 1. maddesinin 2.fıkrası gereğince anılan harcın yükümlüsü alacaklıdır. Ayrıca 3685 Sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 2104 Sayılı Yasanın 1. Maddesi hükmüne göre ise, resmi Darülaceze Kurumları kendilerine terettüp…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2001/4287 K: 2001/4907 T: 22.03.2001

    Cezaevi harcının yükümlüsü alacaklıdır, icra Müdürlüğünce, ihale alıcısının, cezaevi harcını ödememesi sebebiyle İİK.nun 133. maddesi uyarınca ihaleyi feshetmesi doğru değildir. 2548 sayılı Yasanın 1. maddesinin 2. fıkrası gereğince alınacak cezaevi harcının yükümlüsü alacaklıdır. Cezaevi harcı da tahsil harcı gibi tahsil…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2002/15957 K: 2002/16804 T: 13.09.2002

    İİK.nun 15. maddesine göre de; kanunda hilafı yazılı değilse bütün harç ve masraflar borçluya ait olup, neticede ayrıca hüküm ve takibe hacet kalmaksızın tahsil olunur. Sadece cezaevi harcı 2548 sayılı yasanın 1. Madde 2. fıkrası gereğince borçluya yükletilemez, bu harcın…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2003/10116 K: 2003/12273 T: 29.05.2003

    Sadece cezaevi harcı 2548 Sayılı yasanın 1/2. maddesi gereğince borçluya yükletilemez ise de, tahsil harcının yükümlüsü borçlu olduğundan alacaklıya ödeme yapılırken tahsil harcından düşülmesi doğru değildir. Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklılar vekili tarafından…

    23 May, 2023

    Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2004/6352 K: 2004/10623 T: 29.04.2004

    Tahsil harcının mükellefi borçlu olduğundan, İİK.nun 15. maddesi gereğince ayrıca hüküm ve ayrı bir takibe gerek kalmaksızın yapılan takipte tahsil harcı yönünden muhtıra çıkarılmak suretiyle bunun borçludan istenmesi, sonuç alınamadığı taktirde harcın tahsili için Harçlar Kanunu´nun 37. maddesine göre ilgili…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2004/6244 K: 2004/10883 T: 30.04.2004

    Cezaevi harcı 2548 Sayılı Yasanın 1. maddesinin 2.fıkrası gereğince borçluya yükletilemez. Bu harcın yükümlüsü alacaklıdır. Yukarıdaki ilkeler ve Yasa hükümleri gözönünde bulundurularak iflas idaresinden paranın alacaklıya ödenmesi sırasında bundan tahsil harcı düşülemez. Bu paranın alacaklıya ödenmesi gerekir. 4603 Sayılı Yasa…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2004/12394 K: 2004/16439 T: 22.06.2004

    Medeni Usul Hukukunda olduğu gibi, İcra Hukukunda da harç ve giderler sonuçta haksız çıkan tarafa yükletilir. Harç, yapılan bir hizmet karşılığı olarak Devletin aldığı bir paradır. Tahsil harcı da, bu amaca yönelik olup ve alacaklıya tediye sırasında ödendiğine göre, takip…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2005/10182 K: 2005/13671 T: 24.06.2005

    2548 Sayılı Yasanın 1. maddesinde; İcra Dairesince miktar ve kıymeti muayyen olan ilamlı ve ilamsız alacaklardan tahsil olunan paranın %2'si ve kıymeti muayyen olmayan ilamların icrasından ise tahsil harcının yarısı nispetinde harç alınır. Maktu harçlar ilamın icraya konulduğu zaman peşin…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2008/17903 K: 2008/21666 T: 04.12.2008

    2548 Sayılı Yasanın 1. maddesinin 2.fıkrası gereğince alınacak cezaevi harcının yükümlüsü alacaklı olduğundan bu harçlar borçluya yükletilemez. Özel Yasa uyarınca alınması gereken cezaevleri kurumlarına katkı amacını taşıyan cezaevi harcından alacaklının muaf tutulduğuna dair yasal bir düzenleme yoktur. Yukarıda tarih ve…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2014/20278 K: 2014/27196 T: 13.11.2014

    Türkiye İş Kurumunun her türlü harçtan muaf olduğu açık şekilde yazmasına rağmen ismen "cezaevi harcının" yazılmaması nedeniyle, kurumun cezaevi harcını ödememesi gerektiği. Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığı'nın yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2014/20279 K: 2014/27860 T: 20.11.2014

    Cezaevi yapı harcı, özel nitelikte olan 2548 sayılı Kanuna dayanılarak tahsili gereken bir harç çeşidi olup, kanunlarında özel olarak cezaevi yapı harcından muaf olduğu belirtilen kurumlar dışında hiçbir istisna ve muafiyetin söz konusu olmadığı ve İcra Dairesince tahsil yapılması halinde…

    23 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2015/25389 K: 2016/2514 T: 28.01.2016

    Alacaklı olan Türkiye Halk Bankası A.Ş., 4603 sayılı Kanuna tâbi bankalardan olup, yukarıda belirtilen 5230 sayılı Kanun'un 11. maddesi gereğince cezaevi harcından muaftır. Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle…

    23 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2017/16870 K: 2018/329 T: 15.01.2018

    2548 sayılı Kanunun 1. maddesinde cezaevi harcının "tahsil olunan" paradan alınacağı belirtilmiş olmakla haricen tahsil olunan para İcra Müdürlüğü'nce tahsil edilmediğinden alacaklının cezaevi harcı ödememesi gerekir. Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/1040 K: 2005/4350 T: 05.05.2005

    Ne var ki, mecra ihtiyacının somut olarak kanıtlanması gerekir. Somut olayda olduğu gibi, mecra ihtiyacı elektrik hat ve kablolarının geçirilmesi şeklinde ortaya çıkmışsa, bu ihtiyacın giderilmesi sırasında kamuya genel bir tehlike verilmemelidir. Dava, Türk Medeni Kanunun 744 (önceki Medeni Kanun'un…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/5560 K: 2005/8663 T: 05.10.2005

    Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle; Öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. Dava, Türk Medeni…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/10046 K: 2005/10925 T: 06.12.2005

    İrtifak hakkının bedeli taşınmazların niteliğine göre atanacak bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Davanın niteliği gereği, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır. Davacı, 2648 ve 2044 parsel sayılı taşınmazları için davalılara…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/1420 K: 2006/3040 T: 16.03.2006

    Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle; çncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. İhtiyacın saptanması halinde…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/2379 K: 2006/3892 T: 03.04.2006

    Türk Medeni Kanununun 744. maddesi ile her taşınmaz maliki zararın tamamen önceden ödenmesi koşulu ile su yolunun kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür. Mecra irtifak hakkı kurulmasına ilişkin davalarda istemin özelliği gereği tıpkı geçit davalarında olduğu gibi en…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/3028 K: 2006/4183 T: 10.04.2006

    Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle aşağıdaki hususlar üzerinde durmak gerekmektedir. Davacı vekili davalı A.T.'ye ait…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/3524 K: 2006/4754 T: 24.04.2006

    Paydaşlar yaptıkları taksim sözleşmesiyle veya fiili kullanmayla bir paydaş yararına kullanma kolaylığı sağlayarak taşınmazın belli bir bölümünü mecra amacıyla ayırmışlarsa buna aykırı davranan paydaştan çıkardığı muarazanı men'ini talep edebilirler. Dava, Türk Medeni Kanununun 744. maddesine dayanılarak mecra irtifakı kurulması istemiyle…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/4700 K: 2006/5819 T: 23.05.2006

    Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/4763 K: 2006/6093 T: 29.05.2006

    Her ne kadar Türk Medeni Kanunun 761. maddesi uyarınca evi, arazisi veya işletmesi için gerekli sudan yoksun olan bunu aşırı zahmet ve gidere katlanmaksızın başka yoldan sağlayamıyorsa komşusundan onun ihtiyacından fazla olan suyun tam bir bedel karşılığı alınmasını sağlayacak irtifak…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/8430 K: 2006/9033 T: 21.09.2006

    Verilecek kararlarda, yararlanan ve yükümlü taşınmazların (leh ve aleyhine) ve parsel numaraları belirtilmek suretiyle "mecra hakkı kurulmasına" denilmekle yetinilmek ve 744. maddeye göre de kurulan bu hakkın aynı maddenin son fıkrası uyarınca istem halinde tapu siciline kaydına da yer verilmeli,…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/8742 K: 2006/10722 T: 10.10.2006

    Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda bu istemin kabulü için öncelikle mecra irtifakı tesisi talep edenin ihtiyaç içinde olup olmadığına bakmak gerekir. Bundan sonra da fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi uyarınca irtifak hakkı ile yükümlü kılınacak taşınmaz malikinin en az zarar göreceği…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/11944 K: 2006/12116 T: 31.10.2006

    Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır.…

    23 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2007/93 K: 2007/88 T: 28.02.2007

    Asıl dava el atmanın önlenmesi, su arkının kaldırılması; karşı dava mecra hakkı kurulması isteklerine ilişkindir. Mecra irtifakının kurulacağı su yolu yada kaynağı ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlanmalıdır. Su yolunun niteliği, suyun nasıl ve hangi araçlarla…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2007/12724 K: 2008/565 T: 29.01.2008

    Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı Türk Medeni Kanununun 747 ve 744 maddelerine dayanılarak geçit ve mecra irtifakı istemiyle dava açamaz. Böyle bir istem kamulaştırma yetkisinin kapsamına ve kullanımına ters düşer. Davacı, Organize Sanayi Bölgesi planı yapılırken yol olarak belirlenen yerlerin belediye…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2007/16300 K: 2008/1032 T: 05.02.2008

    Dava tarihi ile hüküm tarihi arasında taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş ve bu sürede de geçit için öngörülen bedel davanın daha başında belirlenmişse, bu bedelin ödenmesine karar verilmesi halinde, mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/4533 K: 2008/5103 T: 14.04.2008

    Anılan hükümden yararlanmak isteyen bir taşınmaz maliki öncelikle su yolu mecrası ihtiyacı içinde olduğunu ispat etmelidir. Davacının taşınmazına pamuk veya başka bir ürün ekecek olması, tek başına bu ihtiyaç içinde olduğunu göstermez. O yüzden, yeniden keşif yapılarak davacının mecra ihtiyacında…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/4480 K: 2008/5239 T: 17.04.2008

    Diğer irtifaklarda olduğu gibi kuşkusuz, mecra irtifakı da özünü komşuluk hukukundan alır ve yine diğer irtifaklarda olduğu gibi kesintisizlik ilkesinin mecra irtifakında da gözetilmesi zorunludur. Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 744. maddesine dayanılarak elektrik hattı mecrası tesisi istemi ile açılmıştır. Davalı,…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/4394 K: 2008/8877 T: 04.07.2008

    Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz paylı mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/14833 K: 2010/1009 T: 04.02.2010

    Geçit hakkı tesisinde ilke, davanın en az zarar görecek taşınmaz malikine yöneltilmesidir. Zira geçit hakkı, taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkelerinin gözetilmesi zorunludur. Geçit gereksiniminin…

    23 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2010/101 K: 2010/128 T: 03.03.2010

    Zorunlu mecra hakkı davalarında davanın kabulüne karar verildiği takdirde mecra geçirilmesi ile yükümlenen taşınmaz malikinin mülkiyet hakkı, zaruret durumu ortadan kalkıncaya kadar sınırlanmaktadır. Malik, ancak hak sahibinin izni ölçüsünde yararlanabilmektedir. Bu durumda, mülkiyet hakkı süresi belli olmayan bir zaman dilimi…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2010/6633 K: 2010/7323 T: 28.06.2010

    Mecra irtifakı kurulmasına ilişkin istemlerde isteği öne süren kişinin zorunlu su mecra hakkı kurulmasına ihtiyacı olup olmadığının saptanması, taşınmazının bu ihtiyacını karşılama olanağı olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması, su ihtiyacı varsa bunu kendisinin aşın zahmet ve gidere katlanarak başka yoldan…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8017 K: 2012/8602 T: 18.06.2012

    İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/8742 K: 2013/12273 T: 27.09.2013

    Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalar, özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle yapılacak araştırma ve incelemede, öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. İhtiyacın saptanması halinde de, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/14544 K: 2014/1543 T: 06.02.2014

    Mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda, irtifak hakkı taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından, leh ve aleyhine irtifak hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra irtifakı kurulacak taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise, dava paydaşlardan biri…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/5101 K: 2014/6663 T: 21.05.2014

    Mecra irtifakının geçerli olarak doğabilmesi için (diğer unsurların varlığı yanında) mecra irtifakı sözleşmesinin Yasada öngörülen şekilde yapılmış olması zorunlu olup, irtifak sözleşmesine konu edilen mecra açıkta tesis olunmuş ise noter tarafından düzenlenecek sözleşmenin yapılması ve mecranın açıktan geçirilmesiyle irtifak hakkının…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/94 K: 2005/127 T: 12.01.2005

    Mecranın geçirilmesi lüzumu komşuluk ilişkisine dayanmalıdır. Komşunun mutlaka bitişik taşınmaz olması gerekmez, ancak, komşu kavramına girmeyen uzaktaki bir işletme, su, elektrik gibi ulaştırma tesisatını geçirmek için bu maddeden yararlanamaz. Bu tür işletme veya taşınmaz malikleri ancak malikle anlaşarak mecra irtifakı…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/10869 K: 2006/13321 T: 17.11.2006

    Davacı idare adına yasal düzenlemelere uygun tesis edilmiş bir irtifak hakkının bulunmadığı sabit olup, taraftarca da aksi ileri sürülmemiştir. İdarece kamulaştırma işlemlerinin başladığı savunulmuş ise de, tamamlanmış bir irtifak hakkının varlığını gösteren belge sunulamadığından davanın reddi gerekir. Davacı, Türkiye Elektrik…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/13995 K: 2007/419 T: 23.01.2007

    İrtifak hakkının zamanaşımı yolu ile kazanılması ancak mülkiyeti bu yolla elde edilebilecek taşınmazlarda mümkündür. Mecraların açıkta tesis edilmiş olması halinde, mecra irtifakı sözleşmesi yapılmamış olmasına rağmen irtifak hakkının doğup doğmayacağı ve dolayısıyla eylemli duruma hukuken geçerlik tanınıp tanınmayacağı. Davacı, Türkiye…

    23 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/5101 K: 2014/6663 T: 21.05.2014

    Mecra açıkta tesis olunmuş ise noter tarafından düzenlenecek sözleşmenin yapılması ve mecranın açıktan geçirilmesiyle irtifak hakkının doğacağı, mecra dışarıdan görülmüyorsa irtifak sözleşmesinin tapu kütüğüne tescili ve mecranın yapılmasıyla irtifak hakkının doğacağı gözetilmelidir. Türk Medeni Kanununun “taşınmaz mülkiyetinin içeriği” başlığını taşıyan…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/4765 K:2006/7603 T:20.06.2006

    Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsiline ilişkin olarak açılan davada, mahkemece öncelikle dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgedeki kadastro ve kamulaştırma paftaları zemine uygulanmalı, daha sonra da kamulaştırma ile içinden su kanalı isale hattı ve servis yolu geçen taşınmazların imar uygulaması…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12062 K:2006/13227 T:04.12.2006

    Bir taşınmazın arsa olarak kabul edilebilmesi için, belediye imar planı içerisinde olması, olmadığı takdirde, belediye veya mücavir alan sınırları içerisinde bulunması, belediye hizmetlerinden yararlanması ve etrafının meskun olması gerekir. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14284 K:2007/202 T:23.01.2007

    Kamulaştırılan taşınmaz üzerinde bulunan ve kamulaştırmasız el atılan muhtesat bedellerinin bilirkişi kurulu marifetiyle hesaplattırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekir. DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan muhtesat bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/13757 K:2007/232 T:23.01.2007

    Yapılan incelemede, dava konusu taşınmazın 1704 m2 ve 440 m2 yüz ölçümündeki bölümlerinin su altında kaldığı belirlenmiş, diğer kısımları ile ev, depo ve kuyunun su altında kalmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle sadece su altında kalan bölümlerin bedeli ile bu kısımlarda bulunan muhdesat…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/13746 K:2007/298 T:23.01.2007

    El atılan ve bedeline hükmedilen taşınmazdaki davacılar hissesinin Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, bu hususta bir karar verilmemesi, isabetsizdir. DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile ecri misil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/13928 K:2007/490 T:29.01.2007

    Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri uygulanacağından, taraflara emsal bildirmeleri için imkan tanınıp gerektiğinde re'sen emsal de getirildikten sonra bilirkişi kurulu marifetiyle yapılacak keşif ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal mukayesesi yapılarak değer biçildikten…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14867 K:2007/861 T:01.02.2007

    Tapulu alanda kalan ağaçlar ile tapusuz alanda kalan ağaçların belirlenmesinden sonra yaş ve cinslerine göre zeminde kapladıkları alan belirlenmek suretiyle ağaçların kapladığı alan kapama meyve bahçesi niteliğinde kabul edilerek karışık net meyve gelirine göre geliri belirlendikten sonra zeminine de ekilebilecek…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/13277 K:2007/932 T:05.02.2007

    Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu 11/1-g maddesi gereğince arsalara değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre değer biçilir. Bilirkişi kurulunca emsal olarak alınan limited şirkete yapılan satış, bir diğeri ise petrol alım satımı ile iştigal eden…

    23 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2007/1189 K:2007/1910 T:20.02.2007

    Dava konusu taşınmazın 2603,03 m2'lik kısmının davalı idarece dinlenme tesisi ve çocuk parkı yapılmak amacıyla 01.02.1991 tarihinde kamulaştırılmasına karar verildiği, bu tarih itibariyle tapu maliki ve sonraki maliklere kamulaştırma kararı ve işlemlerin usulüne uygun tebliğ edilmediği, bu haliyle tamamlanmış ve…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/14598 K: 2015/9620 T:  03.11.2015

    Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/17914 K: 2020/6000 T:  08.10.2020

    Taşınmazın aynen taksiminin mümkün olduğundan söz edilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması, taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğrayıp uğramayacağının değerlendirilmesi gerekir. Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/6319 K: 2014/10044 T:  17.09.2014

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında mahkemece…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/5045 K: 2014/8420 T:  23.06.2014

    Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3824 K: 2014/6395 T:  14.05.2014

    Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye Veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/2896 K: 2014/5008 T:  14.04.2014

    Elbirliği mülkiyetinde borçlu ortağın alacaklısı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Paylı mülkiyette ise, borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun bağımsız payının haczini ve satışını isteyebileceğinden yetki belgesine dayanarak taşınmazın paydaşlığının giderilmesini istemesi yasa koyucunun amacına…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/1092 K: 2014/3376 T:  13.03.2014

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/539 K: 2014/2709 T:  03.03.2014

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında mahkemece…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/16632 K: 2014/2043 T:  18.02.2014

    Aynen bölünerek paylaştırma halinde teknik bilirkişiye ifraz projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise belediye encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, belediye dışında ise il idare kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin (taksimin) mümkün…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/16337 K: 2014/1848 T:  12.02.2014

    Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/14859 K: 2014/504 T:  13.01.2014

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15690 K: 2014/2171 T:  26.02.2014

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/15632 K: 2016/291 T:  13.01.2016

    Satışına karar verilen taşınmaz; a) Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında, b) Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c) Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/4203 K: 2014/7743 T:  10.06.2014

    Dava, taşınmazın aynen taksim suretiyle ortaklığının giderilmesi isteğine ilişkindir. Hakim taleple bağlıdır. Talep edilmeyen bir konuda inceleme yapıp, karar vermesi mümkün değildir. Taşınmazın taksiminin mümkün olmadığı bilirkişi raporu ile belirlendiğine göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekir. Dava, taşınmazın aynen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/16585 K: 2014/2231 T:  20.02.2014

    Dava konusu .. ada .. parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında A ve B bloklar halinde kat irtifakı kurulu onbir adet bağımsız bölümden oluştuğu, B blokta bulunan beş adet bağımsız bölümün davacıya, A blokta bulunan altı adet bağımsız bölümün ayrı ayrı…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2196 K: 2017/1112 T:  14.06.2017

    İmar uygulaması nedeniyle şuyulandırılan arsalar arasında değer farkı varsa bu durumda her bir parselin değeri ayrı ayrı tespit edilip oran kurularak elde edilen paranın dağıtımının buna göre yapılması gerektiği, paydaşlarım payları oranında dağıtım yapılması halinde değerli olan taşınmaz malikleri olan…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2018/161 K: 2021/1063 T:  22.09.2021

    Dava konusu taşınmazların ifrazının (aynen paylaşmanın) mümkün olduğuna/olmadığına ilişkin Belediye Encümeninin kararının iptali istemiyle açılan dava, görülmekte olan ortaklığın giderilmesi davası için bekletici mesele teşkil eder. Mahkemece sözü geçen dava bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Direnme…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/4203 K: 2014/7743 T: 10.06.2014

    Aynen taksim suretiyle ortaklığının giderilmesi talep edilmiş ise ve taşınmazın aynen taksiminin mümkün olmadığı anlaşılır ise hakim taleple bağlıdır. Talep edilmeyen bir konuda inceleme yapıp, karar vermesi mümkün değildir. Taşınmazın taksiminin mümkün olmadığı bilirkişi raporu ile belirlendiğine göre mahkemece davanın…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1990/520 K: 1991/11 T: 30.01.1991

    Ortaklığın giderilmesi davası, büyük özelliği olan davalardandır. Öncelikle çift taraflı (actio duplex) bir davadır. Verilecek karardan her iki taraf da yararlanacaktır. Bu itibarla da, davacının yalnız satış yoluyla ortaklığın giderilmesini istemesine karşın eğer davalı aynen taksim talep eder ve koşullarının…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2791 K: 2021/875 T:  29.06.2021

    Ortaklığın giderilmesi davasına konu mal üzerinde mülkiyete ilişkin bir uyuşmazlık bulunması hâlinde, ortaklığın giderilmesi davasının sonlandırılmasından önce mülkiyet konusundaki uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Böyle bir durumda uyuşmazlık konusu sulh hukuk mahkemesinin görev alanına giriyorsa uyuşmazlık dava içinde çözümlenecek, aksi hâlde başka…

    22 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2005/4430 K: 2005/5039 T: 25.4.2005

    Gerek kıyılara ilişkin Anayasal düzenlemeler, gerekse 3621 Sayılı Kıyı Kanunu hükümleri dikkate alındığında kıyıların kamu malı niteliği taşıyan ve devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğu, anılan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağı açıktır. Belirtilen nitelikteki yerlerde tapu kayıtlarının oluşması olanaksızdır.…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/14-97 K: 2003/110 T: 12.03.2003

    İdare tarafından saptanan kıyı kenar çizgisi imar planlaması ve uygulamasına yönelik ve onunla sınırlı bir çizgidir. Bu çizginin mülkiyet hakkının tespitine ilişkin olduğuna dair yasada açık yada kapalı bir hüküm de bulunmamaktadır. O halde, idari bir işlemle mülkiyet hakkı sınırlandırılamaz.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, E: 2003/14479 K: 2004/3582 T: 16.3.2004

    Davacı hazine, davalı belediyenin izin almaksızın denizden doldurduğu yerleri 3. kişilere kiraladığını ve haksız gelir sağladığını ileri sürerek ödetilmesi amacıyla bu davayı açtığından, ileri sürüşe ve iddiaya göre dava, BK.nun 61. ve devamı maddelerinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşmeden doğmakta olup, taraflar…

    22 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/1272 K: 2004/3339 T: 27.4.2004

    Kural olarak her olay meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. İhya olgusunun 4753 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten sonraki döneme rastlaması halinde 5602 sayılı Tapulama Kanununun 52. maddesi hükmü karşısında bu tür taşınmazlar Hazine…

    22 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/7753 K: 2004/8431 T: 08.07.2004

    3402 Sayılı Yasanın 12/3 maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin, Hazinece açılan ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yer iddiasına dayanan davalarda dava koşulu olarak ele alınıp değerlendirilemeyeceği, işin esasına girilip dava konusu taşınmazın gerçek niteliğini, daha açık…

    22 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2005/2931 K: 2005/3645 T: 27.3.2005

    Belediyece yapılan dolgu işleminin, 1605 Sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 20.07.1972 tarihinden önce mi yoksa sonra mı yapıldığının; 2644 Sayılı Yasanın 8 ve 9 maddelerinde öngörülen usul ve esaslar dairesinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin; tereddüte yer bırakmayacak şekilde tespiti, çekişmenin giderilmesi ve…

    22 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2005/4644 K: 2005/5319 T: 28.04.2005

    Kural olarak, mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin adli yargıya ait olduğu; ancak 362l sayılı Kıyı Kanunu'nun 9.maddesi uyarınca idare tarafından kıyı kenar çizgisi belirlenmiş ve yazılı bildirime rağmen yasal süresinde idari yargıya başvurulmaması nedeniyle yargı yolunun kapanmış…

    22 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2004/4133 K: 2004/5178 T: 28.06.2004

    Medeni Kanunun 715. maddesine göre deniz, göl ve akarsu kıyıları Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdendir. Kıyılar deniz, göl ve akarsuların orantısı (mütemmim cüzü) olduğuna göre böyle bir yerin özel mülkiyete konu edilmesi, zamanaşımı ve zilyetlikle kazanılması mümkün değildir. Akarsuya…

    22 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/274 K: 2004/2295 T.4.3.2004

    3621 sayılı Yasanın 6. maddesi hükmü gereği kıyı kenar çizgisi üzerinde devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yapılaşma olanağı olmayan mahal özelliğini taşıyan dava konusu taşınmazdan yararlanılabilmesi için; 2634 sayılı turizmi teşvik yasası hükümlerinde açıklanan koşulların yerine getirilmesi gereklidir. Taraflar…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/1-281 K: 2004/285 T.12.5.2004

    Aralarında bu konuda uzman ziraat, harita mühendisi ve jeolog veya jeomorfologların bulunduğu yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin, memleket haritası, en eski tarihli askeri haritalar, hava fotoğrafları, valilik bayındırlık ve iskan müdürlüğünce kıyı kenar çizgisi…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/1-731 K: 2004/749 T.22.12.2004

    Kıyının kamuya açık tutulabilmesi ve yasanın bu alanda idareye verdiği görevlerin yerine getirilebilmesi ve kıyıda planlama ve uygulamanın yürütülebilmesi için öncelikle kıyıya ilişkin bir tespitin yapılması zorunludur. Taraflar arasındaki "müdahalenin meni,kal" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ç. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1988/1-825 K: 1988/964 T. 23.11.1988

    3402 sayılı Yasanın 12. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre özel mülkiyete konu olmayan ve özel hukuk hükümlerine tabi olmayan üzerinde mülkiyet hakkı kurulamayacak Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar hakkında Hazine tarafından açılacak davalara uygulanamaz. 3402 sayılı Yasanın gerekçe ve…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/1-498 K: 2004/475 T.6.10.2004

    Kıyı kenar çizgisinin Yasa ve Yönetmelik hükümleri gözetilerek ve 16.4.1972 gün 7/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde açıklanan hususlar dikkate alınarak mahkemece saptanması zorunludur. Ancak, idarece belirlenip kesinleşmemiş olan kıyı kenar çizgisinin, çekişmenin çözümü bakımından takdiri delil olarak değerlendirilip, göz…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2007/1-75 K: 2007/90 T.28.2.2007

    Sonuç olarak, kadastro tespitinden önce zilyetlikle mülk edinme koşulları oluşmuştur. Bu nedenle, zamanaşımı ile kazanımı engelleyen yasa değişikliğinden önce kadastro tespiti yapılmamış veya senetsizden tescil davası açılmamış olsa bile, yasa değişikliğinden sonra, tespitte davalı adına yazılmasına veya açılacak bir tescil…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/14-615 K: 2004/633 T.1.12.2004

    Kıyı kenar çizgisinin belirlenmesine yönelik idari işlemler adli yargı yönünden kural olarak takdiri delil niteliğinde olup; bağlayıcılığı yoktur. Taraflar arasındaki “tapu iptali, taşınmazın kamuya terki” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 5.6.2002 gün…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2007/1-41 K: 2007/54 T. 7.2.2007

    Öncelikle idare tarafından 3621 Sayılı Kanunun 9. maddesi hükmüne göre kıyı kenar çizgisi haritasının düzenlenip, düzenlenmediği araştırılmalı, ondan sonra üç jeologdan oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif yapılmalı, harita düzenlendiğinin ve yukarıda değinilen İçtihadı Birleştirme…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1753 K: 2020/279

    4 adet bağımsız bölümün ortaklığının giderilmesi istendiğine ve davacı ile davalıların veraseten iştirakli bulunduğuna göre mahkemece, öncelikle bağımsız bölümlerin her birinin bir paydaşa düşecek şekilde gerekirse ivaz ilavesi suretiyle aynen taksiminin mümkün olup olmadığı hususunun uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılarak…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2020/220 K: 2020/726

    Taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi asıl olduğundan, her birinin kendi payına düşeni aldığı ve diğer mirasçıların paylarına düşenler bakımından da karşılıklı olarak vazgeçtikleri açık ve kesin şekilde belirlenmedikçe taksimin sabit…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2000 K: 2021/690

    Yargıtay uygulamalarında da istikrarlı bir şekilde kabul edildiği üzere tamamlanmış yapının fiili durumu ile onaylı projesi arasında aykırılıkların bulunması ya da yapının imara uygun ancak projesiz inşa edilmiş olması gibi kat mülkiyeti kurulmasına engel oluşturan eksikliklerin mevcut olduğu durumlarda hemen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/9171 K:  2018/2618 19.03.2018

    Mahkemece açılacağı bildirilen büfe için herhangi bir işyeri ruhsat başvurusu yapılmamış olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, işyeri ruhsat başvurusu daha sonra da yapılabileceğinden, bu hususun başlı başına ihtiyacın samimi olmadığını kanıtlamaya yeterli olmadığı açıktır. Mahkemece yapılacak iş;…

    22 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2020/2064 K: 2020/3826 02.07.2020

    Davacı kiracının dava konusu kiralanana taşınırken ve kiralanandan ayrılırken yaptığı taşınma /nakliye masraflarının süresinden önce fesih nedeniyle uğranılan zarar (menfi zarar) ya da faydalı ve zorunlu masraf kapsamında değerlendirilmesi ve talep edilmesi mümkün değildir. Buna yönelik istemin reddine karar verilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2004/894 K: 2004/974 T: 23.02.2004

    Ortaklığın giderilmesi davalarında dava birden çok taşınmaza ilişkin ise taşınmazlardan birinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılır. Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/140 K: 2004/135 T: 03.03.2004

    Ortaklığın giderilmesi davaları, paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallar ile haklarda, paydaş yada ortaklar arasında yürürlükte olan tapulu mülkiyet ilişkisini sora erdirip bireysel mülkiyete geçişi sağlayan çift yönlü, yanlar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Davalı da davacı…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/3039 K: 2009/4993

    Davacı, başkasına ait arsa üzerinde bulunan miras bırakana ait 3 katlı binanın ortaklığının giderilmesini istemiş ise de ortaklığın giderilmesi istenilen bina bilirkişi kurulu raporuna göre arzın mütemmim cüz'ü niteliğinde olup zeminden ayrı olarak satılması mümkün olmadığından ortaklığın giderilmesi istenemez. Öte…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2012/1078, K: 2012/2235

    İİK.’nun 121. maddesi uyarınca hacze konu olan şey, borçlu ortağa ait miras veya iştirak halinde tasarruf olunan bir mal hissesi olup, haczine karar verilen hissenin elbirliği hükümlerine göre bağımsız olarak satışı mümkün değildir. Bu durumda borçlu ortağın miras payının da…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/253 K: 2003/270 T: 02.04.2003

    Elbirliği mülkiyetine tabi bir malda payı bulunan borçludan alacaklı olan kişi, anlatıldığı şekilde İcra Tetkik Merciinden alacağı yetkiye dayanarak borçlunun da içinde bulunacağı tüm elbirliği ortaklarına karşı dava açıp bu davayı sonuçlandıracaktır. Buradaki dava açmak hakkı hakime ya da başka…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1988/6585 K: 1988/870 T: 02.11.1988

    Müşterek mülkiyette her bir paydaşın kendi payı bakımından dilediği zaman ortaklık durumunun sona erdirilmesini isteme hakkı vardır. Bu hak Medeni Kanunun 627. maddesinde açıklıkla belirtilmiştir. MK.nun 627. maddesinde ortaklığın giderilmesinin önlenmesi hallerinden birisi de taksiminin münasip olmayan bir zamanda yapılması…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/10232 K: 2005/11586 T: 13.12.2005

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Davacı vekili dilekçesiyle tarafların paylı…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/11193 K: 2005/12201 T: 26.12.2005

    Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/11193 K: 2005/12201 T: 26.12.2005

    Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2004/7700 K: 2004/8304 T: 23.11.2004

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalıda davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalarının aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Dava dokuz adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/2149 K: 2005/3765 T: 05.04.2005

    Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/2232 K: 2005/3951 T: 25.04.2005

    Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin (taksimin)…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2002/2492 K: 2002/2691 T: 15.04.2002

    Payların denkleştirilmesi, gerektiğinde ivaz ilavesi ve gruplama ortaklar anlaşmazlarsa kur´a çekmek suretiyle hangi bağımsız bölümün hangi ortağa isabetinin belirlenmesi sadece muristen kalan taşınmazlar için mümkündür. Yoksa müşterek paydaşların herbiri varsa payına karşılık belirli bir bağımsız bölüm almış, onu kullanıyorsa paydaşların…

    22 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/10076 K: 2019/1142 T: 19.02.2019

    Aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi davalarında her bir paydaşa bir bağımsız bölüm düşmesi asıl ise de, Dairemizin uygulamalarında mirastan elbirliği/iştirak mülkiyetinin söz konusu olması halinde birden fazla elbirliği/iştirak halindeki malike bir bağımsız bölümün tahsis edilmesi suretiyle de ortaklığın giderilmesi mümkündür.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2012/4841 K: 2012/6479 T: 29.05.2012

    Kat Mülkiyeti Yasasının 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen davacı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar yerine getirildiği takdirde de; taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün değeri ve bu…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/9162 K: 2005/1250 T: 24.02.2005

    Davaya konu taşınmaz üzerindeki yapının onaylı projesine aykırılıkları bulunduğu saptandığına göre, ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya imara ya da projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay…

    22 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/11086 K: 2018/1343 T: 22.02.2018

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın aynen taksim yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/524 K: 2004/819 T: 12.02.2004

    Dava konusu taşınmazın İmar Yasası hükümlerine öre iki ayrı parselin ortaklaştırılması sonucu oluştuğu ve ortaklaştırılan taşınmazlardan birinin kat mülkiyetine tabi olduğu gözetilerek, Kat Mülkiyeti Yasası´nın 54. maddesi hükmü uyarınca işlem yapılması ve buna göre ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekir. Dava,…

    22 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/5151 K: 2019/46 T: 14.01.2019

    Taksim isteyen hissedarlara süre verilerek Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesinde belirtilen eksikliklerin giderilmesi suretiyle paydaş ve bağımsız bölüm itibariyle herbir müşterek malike/paydaşa en az bir bağımsız bölüm verilerek kat mülkiyeti oluşturulması ve bağımsız bölüm ve daireler arasındaki değer farkının ise…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/1552 K: 2002/3262 T: 28.03.2002

    Üzerinde kat mülkiyeti kurulmasına elverişli yapı bulunan gayrimenkullerdeki ortaklığın giderilmesi davalarında, mirasçı veya ortak maliklerden birisinin paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması ve bağımsız bölümlerin tahsisi suretiyle yapılmasını isterse, hakimin o gayrimenkulün mülkiyetinin, aynı kanunun 12. maddesinde yazılan kat mülkiyeti belgelerine dayanılarak…

    22 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/955 K: 2017/3912 T: 03.05.2017

    Aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi davalarında her bir paydaşa bir bağımsız bölüm düşmesi asıl ise de, Dairemizin uygulamalarında mirastan elbirliği (iştirak) mülkiyetinin söz konusu olması halinde birden fazla elbirliği halindeki malike bir bağımsız bölümün tahsis edilmek suretiyle de ortaklığın giderilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2008/6722 K: 2008/8099 T: 07.07.2008

    Ortak maliklerden biri paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması ve bağımsız bölümlerin tahsisi suretiyle yapılmasını isterse hakim, o taşınmazın mülkiyetinin 12. maddede yazılı belgelere dayanılarak kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı tahsisine karar verebilir. Davacı vekili…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/7246 K: 2004/8379 T: 09.11.2004

    Kat mülkiyetine elverişli yapıdaki ortaklığın kat mülkiyeti kurulması suretiyle giderilmesinde paydaşlar arasında anlaşmaya dayalı fiilen taksim ve buna göre kullanımın varlığı halinde kat mülkiyeti kurulurken bağımsız bölümlerin bu fiili kullanıma göre paydaşlara özgülenmesinin gerektiği kabul edilmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/10349 K: 2005/2760 T: 24.03.2005

    Her bir paydaşa ayrı ayrı özgülenecek en az bir bağımsız bölüm düşmediği bir durumda -paydaşlardan bir kaçı aynı bağımsız bölümde ortak olmayı açıkça kabul etmedikleri takdirde- her bir paydaşa en az bir bağımsız bölüm düşmeyeceğinden ortaklığın kat mülkiyeti kurulması yoluyla…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2014/4798 K: 2014/9250 T: 27.05.2014

    Ortak taşınmazda kat mülkiyeti kurulması yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilebilmesi için taşınmazda kat mülkiyetine konu olmaya elverişli yapı bulunması gerekir. Davacı dava dilekçesinde, üzerinde yapı bulunan ve tarafların paydaş olduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın aynen taksiminin mümkün olmadığını…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2014/22354 K: 2015/2632 T: 23.02.2015

    Kat Mülkiyeti Yasası'nın 10. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim 12. maddedeki belgeleri de…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1991/14060 K: 1991/14150 T: 15.11.1991

    Mahkeme, taksim mümkün olmadığından satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermişse de, taşınmazda kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağı hususunu araştırmamıştır. Öncelikle keşif yapılarak 634 s. kanunun 50. maddesi uyarınca binada kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağının saptanması gerekir. Dava taksim suretiyle de ortaklığın giderilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2002/2492 K: 2002/2691 T: 15.04.2002

    Taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi isteği, kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi istemini de içerir. Dava konusu binada, kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağının araştırılması, eğer mümkünse ikinci aşamada, pay ve paydaş adedine göre gerektiğinde ivaz ilavesi de göz önünde tutularak her bir…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2003/1553 K: 2004/2419 T: 29.03.2004

    Kat Mülkiyeti Yasasının 10. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim, taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/10996 K: 2006/774 T: 09.02.2006

    Ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz kat mülkiyetine konu olmaya elverişli olduğundan 634 sayılı Yasanın 12. maddesindeki belgeler getirtilip sonucuna göre karar verilmelidir. Davacı vekili dava dilekçesinde, 136 ada 20 parsel sayılı taşınmazın aynen paylaştırılması, olmadığında satılması yoluyla ortaklığın giderilmesini istemiş; mahkemece,…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/9838 K: 2005/1350 T: 28.02.2005

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmazla ilgili olarak ortaklığın giderilmesi davası açılmışsa ve bu davada paydaşların en az bir tanesi paylaşmanın kat mülkiyeti kurularak yapılmasını istemişse, Kat Mülkiyeti Yasasının 10/son maddesi gereğince hakim, o taşınmazın mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1998/5535 K: 1998/5462 T: 22.06.1998

    Ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz, paylı olarak taraflara ait bulunmaktadır. Keşif sonucunda taşınmaz üzerinde 17 adet bağımsız bölüm bulunduğu anlaşıldığından, kat mülkiyeti kurulması suretiyle ortaklığın giderilmesinin mümkün olup olmadığı araştırılmadan davanın reddedilmesi hatalıdır. Davalılar Mustafa Tızman ve Nail Yılmaz vekili taşınmazın…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/5687 K: 2002/6781 T: 13.06.2002

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli, tamamı kargir olan taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim, taşınmazın kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2014/12747 K: 2015/1071 T: 02.02.2015

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, Kat Mülkiyeti Yasası'ndaki yasal koşulların oluşması halinde ve 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1987/7047 K: 1987/11786 T: 19.11.1987

    Taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğinde, bu isteğin içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de varlığı kabul olunmalıdır. Bu kabule göre yasanın 50. md’ sindeki yasak göz önüne alınarak taksim olanağı bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2008/10689 K: 2009/1204 T: 16.02.2009

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi, mirasçılardan veya ortak maliklerden biri tarafından, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 12. maddesinde sayılan belgelere dayalı olarak istemde bulunulmasına bağlıdır. Dava, kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2001/4214 K: 2001/4373 T: 28.05.2001

    Taşınmaz tapuda kat irtifaklı olarak paydaşlar adına kayıtlı bulunur ise Kat Mülkiyeti Kanununun 7.maddesi gereğince ortaklığının giderilmesi istenemez. Ancak bağımsız bölümler için ortaklığın giderilmesi istenebilir. Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar dahili…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/6218 K: 2002/7186 T: 24.06.2002

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, taşınmazın kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilerek bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar vermelidir. Dava, taşınmaz…

    22 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2018/6405 K: 2019/1238 T: 25.02.2019

    Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın (temyiz aşaması dahil) herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması (taksim) yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2012/1076 K: 2013/381 T: 20.03.2013

    Ortaklığın giderilmesi davalarında, gayrimenkulün paylaştırılmasının, kat mülkiyeti kurularak giderilmesini mirasçılar ya da ortak maliklerden birinin istemesi ve gayrimenkulün kat mülkiyeti kurulmaya elverişli olduğunun mahkemece belirlenmesi halinde, KMK'nun 12. maddesinde belirtilen belgelerin ibrazı halinde, gayrimenkul kat mülkiyetine çevirip, payların denkleştirilip, bağımsız…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2000/904 K: 2000/920 T: 24.05.2000

    Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğine göre, bu istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de varlığını kabul etmek gerekir. Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğine göre, bu istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/1567 K: 2002/3159 T: 26.03.2002

    Ortaklığın giderilmesi davalarında 634 s. KMK. hükümlerinin uygulanabilmesi için ortaklığın giderilmesi istenilen ve imar yasasına göre ortaklaştırılmış bulunan taşınmazlar arasında kat mülkiyetine tabi bir taşınmazın varlığı zorunludur. Dava, imar uygulaması sonucu oluşturulan 8 parça taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1984/3620 K: 1984/3863 T: 27.03.1984

    Kat mülkiyeti kurulmasına olanak bulunmayan durumlarda, satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekir. Davacı konusu taşınmazın yarı yarıya taraflara ait olduğu anlaşılmaktadır. Bunlardan Ayşe’nin kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesini, Fikret ise satış suretiyle ortaklığın giderilmesini ayrı ayrı dava etmişler,…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1996/5202 K: 1996/5414 T: 30.05.1996

    Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istenmiş olmasına göre bu istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de bulunduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca, öncelikle keşif yapılarak 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca binada kat mülkiyetinin kurulup…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1996/5252 K: 1996/6050 T: 13.06.1996

    Kat mülkiyeti kurulmuş olan bu yapıda, yeniden kat mülkiyeti kurulmak suretiyle de olsa (yeni bağımsız bölümlerin kazanılması) ortaklığın giderilmesine karar verilemez. Ayrıca, taşınmazda müşterek veya iştirak halinde mülkiyet olmadığı gibi, kat mülkiyeti de kurulduğundan, davanın reddi gerekir. Ortaklığın giderilmesine karar…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2001/7961 K: 2001/8148 T: 17.10.2001

    Ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmazda kat mülkiyeti kurulduğuna ve müşterek mülkiyete tabi olduğuna göre yola veya bitişik parsele taşması ortaklığının giderilmesine engel değildir. Davalar, bir parça taşınmaz mal ortaklığının giderilmesi ayrıca Taşkın İnşaatın enkazının değerlendirilerek ortaklığının giderilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1988/16876 K: 1989/923 T: 26.01.1989

    Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğine göre, istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de varlığı kabul edilir. Buna göre keşif yapılarak durumun kat mülkiyeti yasası çerçevesinde incelenmesi gerekir. Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğine göre bu istek…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1999/3480 K: 1999/4229 T: 08.04.1999

    Kat Mülkiyeti Kanununun 10. maddesinin son fıkrasına göre, hakim, kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir gayrimenkul üzerindeki ortaklığın giderilmesi davalarında, talep halinde kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı tahsisine karar verebilir. Davalı paydaşlardan hiçbirisi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1982/11840 K: 1982/12135 T: 14.12.1982

    Tümü kagir binalarda kat mülkiyeti kurulması mümkündür. kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz mal üzerindeki ortaklığın giderilmesi davalarında hakimin kat mülkiyeti kurulmasına ve bağımsız bölümlerin ayrı ayrı paydaşlara tahsisine karar vermesi gerekir. Davacılar paylı bulunan gayrimenkul üzerine taraflarından apartman…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2016/5081 K: 2016/7700 T: 12.05.2016

    Kat Mülkiyeti Yasasının 7. maddesi gereğince kat mülkiyetine veya kat irtifakına tabi olan gayrimenkulde ortaklığın giderilmesi istenilemeyeceği gibi kat irtifakının kat mülkiyetine çevrilmesi istemi de idari nitelikte olduğundan, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken satış…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2003/8047 K: 2003/10024 T: 16.12.2003

    Ortaklığın giderilmesi davalarında, varsa onaylı projenin veya bu projede sonradan değişiklik yapılmışsa buna dair tadilat projesinin olup olmadığının araştırılması, yoksa, yapının fenne ve imar mevzuatına aykırı olmadığının ve onay verilebileceğinin saptanması durumunda fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün…

    22 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/3796 K: 2005/6578 T: 23.06.2005

    Dava konusu taşınmazın üzerindeki yapılar kargir olup paydaşlardan her birine en az bir bağımsız bölüm özgülenecek sayıda ve niteliktedir. Taşınmaz bu yönüyle üzerinde kat mülkiyeti kurulmasına elverişli ise de, kat mülkiyetine geçiş için bunlar yeterli olmayıp, yukarıda açıklanan diğer tüm…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/10986 K: 2005/535 T: 03.02.2005

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı, davacı aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Dava, bir adet taşınmazın paydaşlığının giderilmesine ilişkindir.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2002/3255 K: 2002/3406 T: 16.05.2002

    Ortaklığın giderilmesi davalarında taksim istenmesi halinde dava konusu her taşınmazın ayrı ayrı ele alınarak pay ve paydaş durumuna göre taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Paydaşlar muvafakat etmediği takdirde taşınmazın bir kesimi paydaşlar arasında paylı "müşa" bırakılamaz. Davada sulh vaki…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/16240 K: 2020/2056 T: 17.06.2020

    Çekişmeli taşınmazların yüzölçümüne yönelik olarak görülen ve Kadastro Kanunu’nun 41. maddesinden kaynaklanan düzeltme istemine ilişkin dava sonuçlandıktan, ancak karar kesinleşmeden evvel yörede uygulama kadastrosuna ilişkin çalışma yapıldığından yukarıda anılan yönetmelik hükümleri ve olayın mahiyeti gereği 3402 sayılı yasanın 22-A maddesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2015/19744 K: 2018/799 T: 12.02.2018

    Kadastro Müdürlüğünün dava konusu taşınmazların yüzölçümlerinin düzeltilmesine ilişkin talebin reddine ilişkin verdiği karara karşı açılan davalara bakmakla asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gözetilmelidir. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan teknik hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir. Anılan madde uyarınca, re'sen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/8181 K: 2017/1037 T: 23.02.2017

    3402 sayılı Yasa'nın 41.maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin iptali davasına, tapu kayıt malikinin davacılar dışında mirasçılarının da olduğu ve bu mirasçılar arasında elbirliği mülkiyeti bulunduğu gözetilerek, mahkemece davacılara diğer mirasçıların da davaya katılması veya terekeye temsilci atanması için süre ve…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/8858 K: 2016/8703 T: 02.11.2016

    Askı ilanına alınarak itirazsız kesinleşen taşınmazlar hakkında sonradan Tapulama Müdürlüğü'nce re'sen düzeltme yapılmasının mümkün olmadığı kuşkusuzdur. Kadastro Müdürlüğü'nce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca re'sen yapılan düzeltme işlemi sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda davacı ... ve…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/14412 K: 2016/8537 T: 31.10.2016

    Tapu ve Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilerek davacı adına kayıtlı olduğu bildirilen taşınmazların yüzölçümlerinin eksik yazıldığı ileri sürülerek gerçek yüzölçümlerinin tespit edilerek davacı adına tescili talep olunan davada, taşınmazların uygulama kadastrosuna tabi tutulmadığı anlaşılmakla birlikte iddiasının komşu parsellere mi yönelik olduğu…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/12304 K: 2016/7827 T: 17.10.2016

    Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca verilen düzeltme kararına karşı 30 günlük süre içinde açılacak davalarda görevli mahkemenin, Sulh Hukuk Mahkemesi, düzeltme karan kesinleşip tapuya tescil edildikten sonra açılacak davalar ile düzeltme talebinin reddine ilişkin kararlara karşı açılacak…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/377 K: 2016/592 T: 02.02.2016

    Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan ve askı ilan süresinde dava açılmamakla kesinleşen uygulama kadastrosu tespitine karşı açılmıştır. Bu nitelikteki davalar, Kadastro Müdürlüğüne başvuru yapılmasına gerek olmaksızın, 3402 sayılı Yasa'nın 11. maddesinde sözü edilen askı ilan süresi…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/13257 K: 2015/1096 T: 16.02.2015

    Maddenin açıklanan içeriği karşısında, 30 günlük süre içinde açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Diğer taraftan, Kadastro Müdürlüğünce ilgililerin başvurusu üzerine düzeltme isteminin reddine dair verilen kararlara karşı ve yukarıda sözü edilen 30 günlük sürenin dolup tapu kaydına işlenmesinden sonra…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/13309 K: 2015/403 T: 02.02.2015

    Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılan davaların lehine düzeltme yapılan taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, düzeltme işleminin sonucu oluşan yüzölçümü farkına sadece hesap hatasının yol açtığı ve farkının komşu taşınmazlardan kaynaklanmadığı hallerde davanın Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/1415 K: 2015/555 T: 21.01.2015

    Dava, Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltilmesi işlemine karşı süresi içinde ve bu işlemin iptali istemi ile açılmıştır. Anılan yasa maddesi uyarınca da bu davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine ait bulunmaktadır. Taraflar…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/9968 K: 2014/9149 T: 26.06.2014

    Davacının, kadastro sırasında davalılarla arasındaki sınırın teknik hata sonucu haritasında yanlış gösterildiğini belirterek bu teknik hataların düzeltilmesi istemi üzerine, Kadastro Müdürlüğü'nce ilgili parsel maliklerinin kendi aralarında anlaşamamaları ve müdürlüğe başvurmamaları nedeniyle istem reddedilirse; düzeltme isteminin reddi davasının Asliye Hukuk Mahkemesi'nde…

    22 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/1240 K: 2014/530 T: 16.04.2014

    Dava, Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltilmesi işlemine karşı süresi içinde ve bu işlemin iptali istemi ile açılmış olup, anılan yasa maddesi uyarınca da bu davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Taraflar…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/5494 K: 2014/3342 T: 25.03.2014

    3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesine dayanılarak, düzeltme kararı infaz edildikten sonra açılacak davalar ile düzeltme isteminin idarece reddi halinde açılacak davalarda ise görevli mahkeme; bu konuda Kadastro Kanununda hüküm yer almadığından, 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/12904 K: 2013/12558 T: 13.12.2013

    Teknik bilirkişi raporunda, ilk tesis kadastrosunun hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, düzeltme işlemi sonucu tespit edilen yeni sınırların yönetmelik hükümlerine uygun olarak…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/11650 K: 2013/11591 T: 29.11.2013

    Sözü edilen 30 gün süre boyunca düzeltme kararı askıda kalır ve tapuya tescil edilmez. Bu süre içinde dava açılmadığı takdirde düzeltme kararı idari yönden kesinleşir ve tapuya tescil edilir. Maddede sözü edilen "kesinleşme" kavramı, düzeltme kararının tapuya tesciline ilişkin koşulu…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/2551 K: 2013/3159 T: 04.04.2013

    Kadastro Müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürlüğünce re’sen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/2016 K: 2013/2232 T: 21.03.2013

    Taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre re’sen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/1039 K: 2013/746 T: 11.02.2013

    Her ne kadar anılan madde hükmünde düzeltme işlemine karşı tebliğden itibaren 30 günlük sürede Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği, dava açılmadığında yapılan düzeltme işleminin kesinleşeceği belirtilmiş ise de, kesinleşen işleme karşı ya da düzeltme talebinin reddine karşı dava açılmasını engelleyen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/794 K: 2013/569 T: 04.02.2013

    Kadastro Müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemlerin iptali için de Sulh Mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Somut olayda ise; davacı tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine dayanılarak işlem yapılmak üzere Kadastro Müdürlüğüne başvurulmamış, doğrudan Mahkemeye dava açılmıştır. Yasada öngörülen…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8062 K: 2012/8730 T: 20.06.2012

    Somut olayda; kadastro müdürlüğünce 195 parsel sayılı taşınmaz ile birlikte birden fazla taşınmazda ifraz sırasında tersimat hatası yapıldığı gerekçesiyle 04.11.2008 tarihinde düzeltme yapılmıştır. İşlem davacıya 13.11.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dava ise yasal 30 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 17.12.2008…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8306 K: 2012/8745 T: 20.06.2012

    Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2011/8705 K: 2011/12052 T: 14.10.2011

    Taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre re'sen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2011/3062 K: 2011/4965 T: 14.04.2011

    Çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü kural olarak çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak, taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi re’sen veya ilgilinin…

    22 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2010/3612 K: 2011/1146 T: 03.03.2011

    İki tarafı ilgilendiren ayni haklara ilişkin uyuşmazlıklarda 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uygulanmaz. Çözümlenmesi gereken sorun, ortak sınırın belirlenmesi ve buna göre uyuşmazlığın sonuçlandırılması hususu olup, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14/1. fıkrası uyarınca olayın yerel bilirkişi ve tanık dahil…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2010/6595 K: 2010/7218 T: 17.06.2010

    Çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü kural olarak çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak, taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/9224 K: 2009/12228 T: 05.11.2009

    3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine dayanarak açılmış düzeltme işleminin iptaline ilişkin davalarda kanuni hasım lehlerine düzeltme yapılan taşınmaz malik veya malikleridir. Kadastro müdürlüklerine bu tür davalarda husumet düşmeyeceğinden müdürlük aleyhine açılan davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi gerekir.…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/14214 K: 2010/732 T: 28.01.2010

    Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/213 K: 2009/2765 T: 05.03.2009

    Çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü kural olarak çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 Sayılı Kadastro…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/513 K: 2008/2425 T: 28.02.2008

    3402 Sayılı Kanununun 41. maddesindeki mülkiyet değişikliğinden, orijinal ölçü değerlerinin zemine uyumlu hale getirilmesi amaçlanmakta olup, tapu iptali ve tescil yolu ile çözümlenecek nitelikte olan kadastro tespitine dayalı istemler bu madde kapsamında değerlendirilmemiştir. Mahkemece, düzeltme kapsamına alınan taşınmazlarda mülkiyet aktarımı…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2007/571 K: 2007/1854 T: 27.02.2007

    3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. madde uyarınca tersimat hatasının düzeltilmesi Kadastro Müdürlüğünün yetkisi dahilindedir. Anılan hükümde Kadastro Müdürlüğünün işleminden sonra kimlerin dava açabilecekleri de gösterilmiş ve bu kişilerin düzeltme talebinin kabulü üzerine aleyhine düzeltme yapılanlar olduğu vurgulanmıştır. Dava, kadastro tespitleri…

    22 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/14318 K: 2007/417 T: 23.01.2007

    Yargılama sırasında da mahkemece, düzeltme işleminin 41. madde kapsamında, ölçü, tersimat, hesaplama veya sınırlandırma hatasının bulunup bulunmadığını, taşınmazın orijinal ölçü değerleri ile kesinleşen geometrik durumları arasında inceleme yaparak ve taşınmazların fiili kullanım durumları da gözetilerek bilirkişiler aracılığı ile saptanır ve…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/13844 K: 2007/423 T: 23.01.2007

    3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesine göre davayı ancak Kadastro Müdürlüğünce düzeltme yapılırsa, aleyhine düzeltme yapılan kişiler işlemin kendilerine tebliğinden itibaren 30 gün içinde Sulh Hukuk Mahkemesine dava açarak düzeltme işleminin iptalini isteyebilir. Bu gibi davalarda ise, 3402 sayılı Kadastro…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/7397 K: 2006/9907 T: 28.09.2006

    Kadastro Kanunu'nun 41. maddesinde yer alan mülkiyet değişikliğinden, orijinal ölçü değerlerinin zemine uyumlu hale getirilmesi amaçlanmakta olup, tapu iptali ve tescil yolu ile çözümlenecek nitelikte olan kadastro tespitine dayalı istemler bu madde kapsamında değerlendirilmemiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/5899 K: 2006/8990 T: 20.07.2006

    3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca düzeltme işlemi talebinin inceleme yeri Kadastro Müdürlükleridir. Kadastro Müdürlüğüne yapılacak başvurudan sonra düzeltme yapılmış ise bunların sonuçları taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur ve bu tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/5759 K: 2006/6999 T: 19.06.2006

    3402 sayılı Kadastro Yasanın 41. maddesinde, yapılan düzeltmenin kaldırılması için öncelikle Kadastro Müdürlüğüne başvurulacağına dair bir kayıt yoktur. Davacı Hazine, Tapu Sicil Müdürlüğünü hasım göstererek açtığı davasında Kadastro Kanunun 41. maddesi uyarınca Kadastro Müdürlüğünce re'sen yapılan düzeltmenin kaldırılmasını istemiş, yerel…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/4601 K: 2006/5942 T: 25.05.2006

    Yasanın 41. maddesinde bu gibi davalarda izlenecek yolun ne olduğu ayrıntılı olarak gösterilmiş ve davanın Sulh Mahkemesinde açılması gerektiği hükme bağlanmıştır. Başka bir anlatımla yasa açıkça bu gibi davalarda Sulh Hukuk Mahkemelerini görevli kılmış bulunmaktadır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunun…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/2976 K: 2006/3671 T: 29.03.2006

    Geometrik durumları kesinleşen taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hataları giderecek mercii doğrudan mahkeme değil Kadastro Müdürlükleridir. Hak sahipleri öncelikle Kadastro Müdürlüklerine başvuracak, yanılgının giderilmesi buradan isteyecek, şayet düzeltme yapılırsa ilgililerine tebliği üzerine dava 30 günlük süre içerisinde Sulh…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/6612 K: 2005/7255 T: 14.07.2005

    5304 sayılı yasanın 9. maddesi ile, Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re´sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur.…

    21 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2005/7266 K: 2005/7801 T: 23.06.2005

    Taşınmazlarda aslolan orjinal ölçü krokisidir ve paftanın orjinaline tam olarak uyumlu halde bulunmasıdır. Bu nedenle, orjinal ölçü krokisine uygun düşmeyecek şekilde paftaya yanılgılı tersimat yapıldığının anlaşılması durumunda, paftadaki tersim imlasının orjinaline uygun hale getirilmesinin dava ve talep edilmesi gerekir. Taraflar…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/15077 K:  2020/262 T: 10.02.2020

    ÖZET: Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu‘nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. Bu tür davalarda, tüm paydaşların birlikte dava açmaları yahut biri veya birkaçı tarafından açılan davaya diğer paydaşların da katılımının sağlanması gerekir. Davanın niteliği itibariyle, yargılama neticesi verilecek…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2005/997 K: 2005/1831 T: 14.03.2005

    Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine dayanılarak açılacak davalarda hasım Kadastro Müdürlüğüdür. Dava dilekçesinde yerel Kadastro Müdürlüğü yerine Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün davalı olarak gösterilmesi, temsilde yanılgıyı gösterir. Diğer hak sahiplerinin de davada taraf gösterileceği zorunludur. Davacı, kadastro yolu ile adına yazılan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/5400 K: 2003/6440 T: 26.09.2003

    Kadastro Kanunu 41. madde uygulamalarında lehine düzeltme yapılan ve dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişilerin yargılama giderlerinden sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı görülmüştür. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, davacı ve davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/2866 K: 2003/5421 T: 27.06.2003

    3402 Sayılı Yasanın 41. maddesi kapsamında kaldığını kabul etmiştir. Anılan maddeye göre, kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ilgilinin başvurusu ya da Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilebilecektir. Ancak, madde ile…

    21 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2003/16 K: 2003/3442 T: 13.05.2003

    Somut olayda davacılar kadastro çalışmaları sırasında yapılan kayma ve hata sonucu vekil edenlerinin taşınmazının eksik yazıldığını ileri sürerek istekte bulunduklarına göre uyuşmazlığın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerekir. Hal böyle olunca bu tür uyuşmazlıkların hak düşürücü…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/1293 K: 2003/1819 T: 14.03.2003

    Mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar 41. madde uyarınca düzeltilebilir. Davacının iptalini istediği işlem ile geometrik durum değiştirilerek mülkiyet nakli sağlandığına göre, davanın kabulüne karar vermek gerekir. Dava, 3402 sayılı yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2002/3677 K: 2002/5526 T: 09.07.2002

    Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan teknik hataların, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesinde belirtildiği şekilde, ilgililerin başvurusu üzerine, her zaman düzeltilmesi mümkündür. Başka bir anlatımla; bu tür hataların, düzeltilmesi herhangi…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/3364 K: 2002/3853 T: 17.05.2002

    Tersimat hatasının mülkiyet nakline sebep olabileceği durumlarda, hak sahiplerinin 41.madde hükmünden yararlanma olanakları yoktur. Ancak, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunabilirler. Dava, 3402 Sayılı Yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan maddeye göre, kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda,…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/1028 K: 2002/1378 T: 28.02.2002

    Taşınmazlarda tersimat hatası yapıldığı gerekçesiyle, Kadastro Müdürlüğünce düzeltme yapılmış, ancak, yapılan işlem ile taşınmazların geometrik durumları değiştirilmiştir. Bu değişiklik taraflar arasında davalılar yararına mülkiyet nakline neden olmuştur. Bu durumda mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2001/7476 K: 2001/7730 T: 09.11.2001

    Dava, 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan maddeye göre, kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, Vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar, ilgilinin başvurusu üzerine ya da Kadastro Müdürlüğünce…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2001/7070 K: 2001/7240 T: 26.10.2001

    Dava konusu taşınmazlar arasında kırık noktanın yanlış tersim edildiği gerekçesiyle düzeltme yapılmıştır. Ancak, teminat hatası düzeltilirken, davacıya ait taşınmazlardan bir miktar yer davalılar taşınmazına eklenmiş ve böylece çapta yapılan değişiklik ile mülkiyet nakli oluşmuştur. Sorun ancak yasal süresi içinde açılacak…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2001/5345 K: 2001/5817 T: 21.09.2001

    Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf değişikliği mülkiyet nakline yol açmayacak nitelikte ki, ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hataların ilgililerin isteği üzerine veya resen Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilebilir. Davacı, 325 ve 326 parsel sayılı taşınmazların tapuya dayalı olarak üçüncü kişiler…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2001/5413 K: 2001/5818 T: 21.09.2001

    Özet: Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda vasıf değişikliği ve mülkiyet nakline yol açmayacak nitelikteki ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ilgilinin başvurusu üzerine veya Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilebilir. Bu işlemin iptali için de, lehine düzeltme yapılan kişiler hasım gösterilerek, işlemin…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2001/5368 K: 2001/5739 T: 20.09.2001

    Sadece vasıf ve mülkiyet değişikli dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar Kadastro Müdürlüğünce düzeltilebilir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesi gereğince Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltmeye ilişkindir. Kadastro Müdürlüğünce 1318 ve 1319 sayılı parsellerin paftadaki 679 ile…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2001/481 K: 2001/542 T: 20.06.2001

    Özet: Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilir. Bu tür davalarında lehine düzeltme yapılan taşınmaz maliklerine karşı yöneltilmesi gerekir. Taraflar arasındaki "tapuda miktar…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2000/5411 K: 2000/6846 T: 31.10.2000

    Özet: Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce re´sen düzeltilir. Davacı, 2 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davalı…

    21 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 1995/5559 K: 1995/5818 T: 19.04.1995

    Orijinal ölçüm değerlerine ve krokisine aykırı düşecek şekilde çap ve sicil oluşturulması işlemi kadastro öncesi bir sebepten kaynaklanmadığı için buna yönelik düzeltme istekleri için 3402 sayılı Kadastro Yasasının 12/3. maddesinde yazılı on yıllık hak düşürücü süre uygulanamaz. Açıklanan ilke ve…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1994/5799 K: 1994/1821 T: 21.02.1994

    Özet: Kadastrosu kesinleşmiş taşınmazlarda; ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hataların Kadastro Müdürlüğünce düzeltilebilmesi, ancak vasıf ve mülkiyet değişikliği yaratmaması koşuluyla mümkündür. Davacı ile davalı arasında tapulamada yapılan geometrik düzenleme ile ilgili dava geçmiş, nizalı bir kesim yerin davalı çapına…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1993/7027 K: 1993/7161 T: 30.09.1993

    Özet: 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca açılan, Kadastro Müdürlüğü tarafından yapılan düzeltmenin kaldırılması davalarında, taşınmazın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Davacı tarafından, davalı aleyhine 18.6.1993 gününde verilen dilekçe ile düzeltmenin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1992/7466 K: 1993/2796 T: 02.04.1993

    Özet: 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca çapta ve mülkiyet durumunda değişiklik yapılamaz. Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 9.5.1990 gününde verilen dilekçe ile Kadastro Müdürlüğünün düzeltme kararının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda, davanın reddine dair verilen 26.3.1992 günlü hükmün…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1990/1065, K: 1990/8791, T: 26.10.1990

    Özet: Kadastro müdürlüğünce yapılan düzeltmeye karşı itirazla ilgili davanın; kadastro müdürlüğü aleyhine değil, anılan düzeltme ile ilgili taşınmaz malikleri aleyhine açılması gerekir. Davacı tarafından, davalı aleyhine 15.3.1988 gününde verilen dilekçe ile sınır tashihine itiraz istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda, davanın…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/11027 K: 2017/2876 T: 10.04.2017

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda, kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. 5403 sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/10005 K: 2017/1934 T: 13.03.2017

    Somut uyuşmazlıkta; dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre borçlu (davalı) ..., dava konusu taşınmazlarda paylı malik durumundadır. Alacaklı (davacı) tarafından borçlunun haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün olduğundan alacaklının (davacı) İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi gereğince yetki alarak…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/392 K: 2016/2248 T: 26.02.2016

    3083 sayılı Kanunun 13. maddesi kapsamındaki uygulama alanlarında kalan ve işlemleri henüz tamamlanamayan arazilerin miras yoluyla intikali ve ortaklığının satış suretiyle giderilmesine ilişkin olarak herhangi bir yasaklama bulunmamaktadır. Bu kapsamda kalan taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İİK'nın 121. maddesine…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/15584 K: 2016/286 T: 13.01.2016

    Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Dava, İİK'nın 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3380 K: 2014/6446 T: 15.05.2014

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Paylı mülkiyette ise yine kural olarak borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun payının icra yoluyla satışını isteyebileceğinden İİK'nın 121. maddesi uyarınca yetki belgesine…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/37 K: 2014/2405 T: 24.02.2014

    Paylı mülkiyette ise yine kural olarak borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun payının icra yoluyla satışını isteyebileceğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca yetki belgesine dayanarak ortaklığın giderilmesini isteyemez. Ancak 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi hükmündeki yasal…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15812 K: 2014/1876 T: 12.02.2014

    Paylı mülkiyette yine kural olarak borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun payının icra yoluyla satışını isteyebileceğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca yetki belgesine dayanarak ortaklığın giderilmesini isteyemez. Ancak 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi hükmündeki yasal sınırlama…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/3595 K: 2017/6782 T: 25.09.2017

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda, kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. 5403 sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/3566 K: 2017/7503 T: 11.10.2017

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda, kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. 5403 sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/565 K: 2018/5597 T: 12.09.2018

    Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/5082 K: 2018/5689 T: 17.09.2018

    Mahkemece, İİK'nın 121. maddesi uyarınca açılacak davalarda da satış bedelinin icra dosyasına yatırılmasına değil ortağa ödenmesine karar verilmelidir. Bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Dava, İİK'nın 121. maddesi uyarınca icra hukuk mahkemesince verilen yetki belgesine dayanarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/4143 K: 2019/651 T: 22.01.2019

    Borçlu ortağın alacakları İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine göre icra hakimliğinden alacağı yetki belgesine dayanarak, borçlunun ortağı olduğu taşınmazın ortaklığının giderilmesi için dava açabilir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/4288 K: 2019/960 T: 06.02.2019

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/4413 K: 2019/1273 T: 13.02.2019

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda  kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur. Dava, İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12418 K: 2020/52 T: 06.01.2020

    İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/14768 K: 2020/2626 T: 04.03.2020

    Paylı mülkiyette ise, borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun haczedilen payının satışını isteyebileceğinden İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca taşınmazdaki paydaşlığının giderilmesini isteyemez. Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/821 K: 2020/3674 T: 15.06.2020

    Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/17282 K: 2020/4519 T: 08.07.2020

    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Paylı mülkiyette ise, borçlu paydaşın alacaklısı, borçlunun bağımsız payının haczini ve satışını isteyebileceğinden yetki belgesine dayanarak taşınmazın paydaşlığının giderilmesini istemesi yasa…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2001/10387 K: 2002/4874 T: 29.04.2002

    Uğranılan zararın, borçlunun ve alacaklının dışında gelişen Ülkenin ekonomik politikasına bağlı verilere endekslenmesi durumunda, bunlardan hangisinin uygulanacağı konusu da ayrı bir kargaşa yaratmaktadır. Örneğin zararın hesaplanmasında TEFE mi, TÜFE mi, döviz mi, mevduat faizi mi, yoksa Devlet Tahvili mi esas…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2015/5164 K: 2015/18416 T: 14.12.2015

    Bu durumda TBK'nın 122. maddesinde karşılanması öngörülen faizi aşan-munzam zararın, Ülkede varlığı kabul edilen genel ekonomik olumsuzlukların (enflasyon oranı, yüksek ve değişken döviz kurları, mevduat faizleri vb. gibi) “malum ve meşhur” olgular olarak kabulü ile değil, bunlar dışında davacının durumuna…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/8869 K: 2002/11638 T: 25.11.2002

    Borçlunun borcunu ödemede temerrüde düşmesi durumunda, alacaklının başkaca bir hususu kanıtlamadan salt ülkenin içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklar (enflasyon, yüksek faiz, döviz kur farkı, paranın değerindeki düşüş vb. gibi olgular) Borçlar Yasasının 105. maddesindeki munzam zararın kanıtları olarak gösterilip, bunların doğurduğu…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/6633 K: 2002/9163 T: 03.10.2002

    Munzam zararın tazmini konusuyla ilgili olup Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin 22.3.1994 gün ve 1994/2060-3571 sayılı kararı ve bunu izleyen kararlarında belirtildiği gibi; alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/9510 K: 2002/10583 T: 31.10.2002

    Borçlunun borcunu ödemede temerrüde düşmesi durumunda, alacaklının başkaca bir hususu kanıtlamadan salt ortak olduğu şirketteki kurumlar vergisi matrahındaki artış oranı Borçlar Yasasının 105. maddesindeki munzam zararın kanıtı olarak gösterilip, bu oranda kazançtan mahrum kalındığı varsayılarak bunun doğurduğu olumsuzluk gerçek zarar…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/2572 K: 2005/4492 T: 02.05.2005

    Bu konularda alacaklı, önemli bir kanıtlama külfeti altındadır. Kanıtlama yükünü yerine getirirken, kural olarak her hangi bir kanıtlama kolaylığından yararlanabilir. Örneğin enflasyon, somut olguların kanıtlanmasında özellikle zararın miktarının saptanmasında kolaylık sağlayabilir ise de, kanıtlama zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Zararın varlığı ileri…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/68 K: 2005/2133 T: 14.03.2005

    Borçlar Yasasının 105. maddesinde karşılanması öngörülen faizi aşan-munzam zararın, Ülkede varlığı kabul edilen genel ekonomik olumsuzlukların (enflasyon oranı, yüksek ve değişken döviz kurları, mevduat faizleri vb. gibi) "malum ve meşhur" olgular olarak kabulü ile değil, bunlar dışında davacının durumuna özgü…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2013/370 K: 2013/3521 T: 11.03.2013

    Munzam zararın tazmini konusuyla ilgili olup Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin 22.03.1994 gün ve 1994/2060-3571 sayılı kararı ve bunu izleyen kararlarında belirtildiği gibi; alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2010/9860 K: 2010/12447 T: 04.10.2010

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.6.1996 gün ve 1996/5-144 esas 1996/503 karar sayılı kararında da değinildiği üzere; bu konuda kanıtlanması gereken, belli paranın (somut olayda kamulaştırma bedelinin) gününde ödenmemesinden doğan zarardır. Açıkçası alacaklı, borcun kendisine geç ödenmesi yüzünden uğradığı zararın ne…

    21 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2003/3459 K: 2003/4151 T: 20.05.2003

    Borçlunun borcunu ödemede temerrüde düşmesi durumunda, alacaklının başkaca bir hususu kanıtlamadan salt ülkenin içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklar (enflasyon, yüksek faiz, döviz kur farkı, paranın değerindeki düşüş vb. gibi olgular) Borçlar Yasasının 105. maddesindeki munzam zararın kanıtları olarak gösterilip, bunların doğurduğu…

    21 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2017/17121 K: 2019/604 T: 21.01.2019

    Kanun koyucu para borcunun geç ödenmesi yada ödenmemesi halinde bir zararın mevcut olduğunu kural olarak benimsemiştir. Diğer bir deyişle temerrüt faizi miktarınca alacaklının zarara uğradığı yasal bir karine olarak kabul edilmiştir. Bunun dışında davacının herhangi karineden istifade etme olanağı yasal…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2011/730 K: 2012/373 T: 13.06.2012

    Munzam zarar, bu hukuki niteliği ve karakteri itibariyle, asıl alacak ve faizleri yönünden icra takibinde bulunulması veya dava açılmasıyla sona ermeyeceği gibi, icra takibi veya dava açılması sırasında asıl alacak ve temerrüt faizi yanında talep edilmemiş olması halinde dahi takip…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/588 K: 2003/753 T: 10.12.2003

    Davacı ileri sürdüğü munzam zararını somut olgularla kanıtlamadıkça zarar miktarının saptanması gerçekçi olmayacak, bir bakıma varsayıma dayanacaktır. Yukarda ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere; davada somut olaylara dayanılarak -geçmiş günler faizini aşan- bir zararın gerçekleştiği ileri sürülüp, yöntemince kanıtlanmış bulunmadığı cihetle, Borçlar Yasasının…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/144 K: 1996/503 T: 19.06.1996

    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin geç ödenmesinden dolayı Borçlar Kanununun 103 ve 3095 sayılı Kanun hükümleri uyarınca davacıya ödenen kanuni faizle karşılanmayan zararın Borçlar Kanununun 105. maddesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir. Gerçekten kural olarak alacaklı, geç ödeme sebebiyle düçar olduğu…

    21 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/452 K: 2004/872 T. 11.3.2004

    Özet: Bir yerin mera olarak kabul edilebilmesi için taşınmazın yetkili idari merciler tarafından mera olarak tahsis edilmiş olması ya da taşınmazın öncesinin bilinmeyen bir zamandan beri geleneksel biçimde kullanıla gelen kamu malı niteliğinde mera olduğunun anlaşılmasına bağlıdır. Kadastro sırasında dava…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/16478 K: 2017/1025 T: 09.02.2017

    Özet: 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan bu çalışmadan dolayı dava konusu taşınmazların eksilen kısımları için komşu parsellere karşı tapu iptali ve tescil davası açabileceği, bu davanın sonucunda ortaya çıkan duruma göre davacının zararının nereden kaynaklandığının tespitinden sonra tazminat…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/112 K: 2016/6560 T: 13.06.2016

    Özet: Kullanım kadastrosuna itiraz davalarında uyuşmazlık, taşınmazın yalnızca beyanlar hamsindeki kullanıcı şerhine yönelik olup, geometrik şekli ihtilaf konusu olmadığından, kullanım kadastrosuna itiraz davası devam ederken, uygulama kadastrosu yapılması ve kullanım kadastrosuna itiraz davasının, uygulama kadastrosuna engel teşkil etmemesi nedeniyle, nizalı…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/377 K: 2016/592 T: 02.02.2016

    Özet: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan ve askı ilan süresinde dava açılmamakla kesinleşen uygulama kadastrosu tespitine karşı açılmıştır. Bu nitelikteki davalar, Kadastro Müdürlüğüne başvuru yapılmasına gerek olmaksızın, 3402 sayılı Yasa'nın 11. maddesinde sözü edilen askı ilan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/175 K: 2015/654 T: 17.02.2015

    Mahkemece, öncelikle denetime veri teşkil edecek ortofoto, tesis kadastrosu haritası, orman tahdidine ilişkin tutanak ve haritalar, 3402 sayılı Kanunun ek-4 maddesine göre yapılan düzeltme işlemine ilişkin harita ve tutanaklar varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/10539 K: 2014/8851 T: 20.06.2014

    Özet: Uygulama kadastrosundan önce Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan çapa dayalı el atmanın önlenmesi davası sonucu verilecek karar, çekişmeli taşınmazların kadastral sınırlarını değiştirmeyeceğinden, Kadastro Mahkemesince, davalı olarak bırakılıp kendisine gönderilen tutanakların, uygulama kadastrosunun olağan usule göre tamamlanması için Kadastro Müdürlüğü 'ne…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/202 K: 2014/575 T: 03.02.2014

    3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/11850 K: 2013/12844 T: 18.12.2013

    Özet: Uygulama kadastrosu sırasında taşınmazın davalı bulunması durumunda uygulama tutanak aslı davalı gösterilerek Kadastro Mahkemesine aktarılır. Dava, beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olup, tutanağın aktarılmasını gerektirecek sınır ve yüzölçümüne ilişkin bir dava bulunmadığından, uygulama tutanağının Kadastro Mahkemesine aktarılması isabetsizdir. Kadastro…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/8007 K: 2013/12294 T: 10.12.2013

    Özet: Uygulama kadastrosuna itiraz davalarında husumetin, itiraz edenin taşınmazları aleyhine yapılan tespit sonucunda, yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Uygulama kadastrosu sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan veya yüzölçümü artan taşınmazların bulunmaması veya eksilmenin hesaplama…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2013/513 K: 2013/7035 T: 24.06.2013

    3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan tesbitlere karşı askı ilan süresi içinde dava açılması halinde, kadastro mahkemesi görevli olup; mahkemece yapılacak inceleme, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/6034 K: 2013/6163 T: 04.06.2013

    Mahkemece, dava konusu taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu sonucu oluşan yüzölçümü ile önceki yüzölçüm farkının hesaplama yönteminden kaynaklandığı belirtilmiş, diğer yandan Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/1015 K: 2013/745 T: 11.02.2013

    Özet: Mahkemece, öncelikle denetime veri teşkil edecek ortofoto, tesis kadastrosuna ait orijinal ölçü krokisi, ilk tesis kadastrosunun yapıldığı tarihlere en yakın hava ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosu haritası, varsa bu haritalarda değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ile eki olan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2012/6961 K: 2012/11314 T: 24.12.2012

    Özet: mahkemece, öncelikle denetime veri teşkil edecek ortofoto, tesis kadastrosuna ait orijinal ölçü krokisi, ilk tesis 'kadastrosunun yapıldığı tarihlere en yakın hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları, tesis kadastrosu haritası, varsa bu haritalarda değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ile eki olan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2012/8418 K: 2012/9541 T: 26.06.2012

    Özet: Mahkeme gerekçesinde de kabul edildiği gibi, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı savıyla açılan davada kadastro mahkemesi görevli olup taşınmazın mülkiyetine ve niteliğine ilişkin davalarda görevli değildir.  Dava dilekçesindeki…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/11610 K: 2017/1291 T: 17.02.2017

    Özet: Kadastro mahkemesinin, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik yanlışlıkların tashihi işleminin yasa ve yönetmeliklere aykırı yapıldığı düşüncesiyle açılan davada görevli olduğu, taşınmazın mülkiyetine ve mahiyetine yönelik davalarda ise görevli olmadığı, diğer taraftan uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet uyuşmazlıklarını canlandırmak…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/470 K: 2017/544 T: 22.03.2017

    Özet: Uyuşmazlık, uygulama kadastro çalışmaları sonucu davacının taşınmazının yüzölçümünde ortaya çıkan eksikliğin hesaplama yönteminden mi yoksa komşu parsellerin hangisindeki artıştan kaynaklandığı belirlenmeden sadece Kadastro Müdürlüğüne husumet yöneltilip yöneltilmeyeceği Dava uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. Davacı şirket temsilcisi, uygulama kadastrosu sırasında…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2016/2510 K: 2017/7607 T: 11.10.2017

    Özet: Yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı düşüncesiyle açılan davada kadastro mahkemesinin görevli olduğu, taşınmazın mülkiyetine ve niteliğine yönelik davalarda ise görevli olmadığı gözetilmelidir. Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2015/17739 K: 2017/8208 T: 29.11.2017

    Özet: Uygulama tespiti sırasında yanlış ölçüm nedeni ile bir taşınmazın bir bölümünün tespit harici yolda bırakıldığı iddiasına dayalı olarak açılan davada, hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmaz bölümlerine ilişkin talepler yönünden de uygulama kadastrosunu denetleyerek sınırın tespitinde yanlışlık varsa, sınırları düzeltecek şekilde…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2018/817 K: 2018/3126 T: 17.04.2018

    Özet: Genel arazi kadastro çalışmaları sırasında tespit ve tescile tâbi tutulan çekişmeli taşınmazın, sonradan 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama ile yüzölçümü azalmış ise de; azalmanın nereden kaynaklandığı, komşu parsellere bir kayma olup olmadığı, kayma varsa kadastro işlemi…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/2081 K: 2018/6583 T: 13.11.2018

    Özet: 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan işleme ilişkin dava devam ederken 22-A maddesi uygulamasına ilişkin tutanakların da kesinleşmesi mümkün olmadığından, Kadastro Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu hususu gözetilmelidir. Dava, 3402 sayılı ... Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/7919 K: 2019/3260 T: 30.04.2019

    Özet: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesinden kaynaklanan uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkindir. Davanın niteliği itibariyle, yargılama neticesinde verilecek hükümden tüm paydaşların hukuku etkileneceğinden davanın bütün paydaşlar tarafından birlikte açılması veya tamamının katılımının sağlanması suretiyle davaya devam edilmesi zorunludur.…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2018/4323 K: 2019/3274 T: 30.04.2019

    Özet: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesinden kaynaklanan uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkindir. Davanın niteliği itibariyle bütün paydaşlar tarafından birlikte açılması veya tamamının katılımının sağlanması suretiyle davaya devam edilmesi zorunludur. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesinden kaynaklanan uygulama…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/13152 K:  2019/7215 T: 12.11.2019

    Özet: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesinden kaynaklanan uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkindir. Davanın, niteliği itibariyle bütün paydaşlar tarafından birlikte açılması veya tamamının katılımının sağlanması suretiyle davaya devam edilmesi zorunludur. Ne var ki mahkemece, diğer paydaşların davaya katılımları sağlanmaksızın…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/15077 K:  2020/262 T: 10.02.2020

    ÖZET: Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu‘nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. Bu tür davalarda, tüm paydaşların birlikte dava açmaları yahut biri veya birkaçı tarafından açılan davaya diğer paydaşların da katılımının sağlanması gerekir. Somut olayda; davacı, uygulama kadastrosu sırasında…

    21 May, 2023

    Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/16240 K:  2020/2056 T: 17.06.2020

    ÖZET: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların yüzölçümüne yönelik olarak görülen ve Kadastro Kanunu’nun 41. maddesinden kaynaklanan düzeltme istemine ilişkin dava sonuçlandıktan, ancak karar kesinleşmeden evvel yörede uygulama kadastrosuna ilişkin çalışma…

    21 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/492 K: 2004/1294 T.5.4.2004

    Özet: Kural olarak meraların çıplak mülkiyeti hazineye, intifaı ise bulunduğu köy ya da belediye tüzel kişiliğine aittir; belediye hudutları içinde kalan kamu malı niteliğindeki meraların mülkiyetinin belediyeye geçmesine yasal olanak bulunmamaktadır; bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa…

    21 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2006/759 K: 2006/819 T.24.3.2006

    Özet: Mahkemece dava konusu taşınmazın öncesinin kamu malı niteliğinde mera olduğu yetkili idari merciler tarafından 4753 ve 5618 sayılı yasalar uyarınca tapu kaydı oluşturulduğu ve bu yolla taşınmazın türü yetkili idari merciiler tarafından değiştirildiği dikkate alınarak ve hazine tapusuna değer…

    21 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2005/711 K: 2005/3482 T.14.11.2005

    Özet: Öncesinin mera olduğu belirlenen taşınmazın zilyetlikle iktisabı mümkün değildir; kural olarak meralar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımaz. Davalı hazinenin 146 ada 30 parsel sayılı taşınmazın uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 29.9.2003 günlü haritada (A) harfi…

    21 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1993/8399 K: 1994/4432 T.26.4.1994

    Özet: Kesin nitelikteki fermanlar, kaldırıldığı ya da değiştirildiği kanıtlanmadığı sürece hukuken geçerli olduğundan, taşınmazın kime ait olduğu konusundaki uyuşmazlıkta fermana göre karar verilmelidir. Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 6.5.1985 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma…

    21 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2005/10791 K: 2005/14247 T.22.12.2005

    Özet: Mera Kanunu’nun 3. maddesinde; otlak; "mera ile aynı niteliklere sahip yerlerdir" diye tanımlanmış olup özel mülkiyete konu edilemez, zamanaşımı ile iktisap olunamaz. Mahkemece; keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve davalı beyanından, taşınmazın köy tüzel kişiliğine ait otlakiye olup, tapusu ve…

    21 May, 2023

    Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/1722 K: 2006/2344 T.27.2.2006

    Özet: Mera niteliğiyle sınırlandırılan taşınmazlar hakkında açılacak davaların 3402 sayılı yasanın 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olacağına ve çekişmeli taşınmazın 115 numaralı mera parseli içerisinde kaldığı bilirkişi raporu, kadastro müdürlüğünün yazısı ile kesinleşen orman kadastro haritalarından…

    21 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2003/9098 K: 2003/10113 T.2.10.2003

    Özet: Öncesinde, çekişmeli yerin mera vasfında bulunduğu, davalının kayda dayalı bir hakkının söz konusu olmadığı görülmekle; davalının taşınmaz üzerindeki yapıdan dolayı 3194 sayılı yasanın 18. maddesinden kaynaklanan bir hakkının varlığından söz edilemez; davalının şerhten kaynaklanan hakkının kişisel hak niteliğinde bulunduğu…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/930 K: 1997/172 T.12.3.1997

    Süresi neye ulaşırsa ulaşsın meraların kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yolu ile edinilmesi mümkün değildir. Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; K: Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.3.1995 gün ve 1994/8-1995/77 sayılı kararın…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/8-452 K: 2005/469 T.20.7.2005

    Özet: Bir gayrimenkulün kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlikle iktisap edilmesi için, gayrimenkulün vasfı iktisaba elverişli yerlerden olmalıdır; söz konusu gayrimenkul, yaz aylarında yayla evi ve mevsimlik sebzelerin yetiştirildiği bahçe olarak tasarruf edilen yerlerdendir bu durumda, anılan gayrimenkulün yayla vasfında yerlerden olup…

    21 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/17-294 K: 1996/426 T.29.5.1996

    Özet: Çevresi yayla olan, şahısların bu yerde yayla evi yapmak ve arsa olarak kullanmak suretiyle yararlandıkları anlaşılan taşınmazın öncesinin kadim yaylak olduğunu kabul etmek gerekir; 3402 sayılı Kadastro Yasasının 16/b maddesi gereğince kamu malı niteliğindeki yaylak yerleri özel mülkiyete konu…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/7-377 K: 2003/397 T. 4.6.2003

    Özet: Vergi kayıtları mülkiyet belgesi niteliğinde olmadığı gibi meralar için oluşturulan vergi kayıtlarının hukuksal bir değeri bulunmamaktadır. Mera olarak tahsis edilen taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımaz. Taraflar arasındaki "tespitin iptali, tescil" davasından dolayı yapılan…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/5-227 K: 2006/265 T.3.5.2006

    Özet: Meralar, özel mülkiyete konu olamazken; sahipsiz yerlerin, devletin veya özel bir kişinin mülkü haline gelmesi imkan dahilindedir; bu anlamda sahipsiz yer" kavramı merayı kapsamaz; dolayısıyla mera üzerinde, kanunun tarif ettiği biçimde muhtesat oluşturulması ve bedelinin ödenmesi olanağı yoktur. Taraflar…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/14-43 K: 2002/95 T. 13.2.2002

    Özet: Dava konusu yerlerin tespiti ile bu yerlerin hangi köyün kadim kullanımında olduğu hususları üzerinde gerekli araştırma ve inceleme yapılmadığından mahkemece yeniden keşif yapılmalı; taraflardan ayrıntılı şekilde sorularak köyler arasında ihtilaflı olan meraların yerleri kesin biçimde tespit edilmeli, tarafsız köylerden…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1992/15420 K: 1993/3008 T. 16.3.1993

    Uyuşmazlık konusu taşınmazın kadim  köy merası olduğu hakkında belirtmelik tutanağında imzası bulunan muhtarın bu beyanı halefiyet yoluyla mirasçılarını da bağlar. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle;…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/7-651 K: 2005/21 T. 2.2.2005

    Özet: Mahkemece uzman bilirkişiler aracılığıyla taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, mera tahsis haritası yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanıp  dava konusu taşınmazın mera tahsis haritasının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız belirlenmeli; taşınmazın mera tahsis haritasının kapsamında kalmadığı saptandığı takdirde; dava…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1992/210 K: 1992/9728 T. 5.11.1992

    Mera aidiyeti ile ilgili, yenilik doğurucu bir hüküm  gerektirir davaya, kadastro mahkemelerinde bakılamaz. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacılar K: ve H. Köyü tüzel kişilikleri tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya incelendi,…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1995/1504 K: 1995/1681 T. 21.3.1995

    Hazine, çekişmeli taşınmazın öncesinin mera olduğunu ileri sürdüğü takdirde yöntemine uygun mera araştırması yapılmalıdır. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü: Kadastro…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/1050 K: 1996/1129 T. 4.3.1996

    Kamu orta malı niteliğindeki, mera olduğu belirlenen taşınmazın mera olarak sınırlandırılıp özel siciline yazılması gerekir. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü:…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/3509 K: 2003/4529 T.15.5.2003

    Dört tarafı mera ile çevrili olan bir yerin öncesinin mera olduğunun kabulü gerekir; aksinin kabulü halinde mera bütünlüğünün bozulması kaçınılmaz olacaktır; eylemli duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemez; köy muhtarlıkları hariç diğer kamu kurum ve kuruluşlarının zilyetliğe…

    19 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Kurulu E: 1960/4 K: 1965/2 T.31.5.1965

    Özet: Tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının diğer bir köyün sınırı içine alınmış olması halinde dahi, ilk köyün, bu yerlerden, eskisi gibi tek başına yararlanır. Bir köyün müstakil mera, yaylak ve kışlağı…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/5337 K: 2003/4970 T.26.5.2003

    Taşınmazın öncesinin mera olduğu yazılı mera norm kararı davacının miras bırakanı  tarafından imzalanmış olup, bu beyanlar taşınmazın öncesinin mera olduğu olgusu yönünden halefiyet yolu ile mirasçısı olan davacıyı da  bağlayacağından kazandırıcı zamanaşımına dayalı davanın reddi yerindedir. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine…

    19 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/5749 K: 2003/5176 T.22.5.2003

    Orman tahdidi yapılan yerlerde bir yerin orman sayılan yerlerden olup olmadığının kesinleşen orman tahdit haritasının uygulaması, kesinleşmiş orman tahdidi bulunmayan yerlerde ise memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğraflarının uygulanması sonucu orman mühendisinden alınacak gerekçeli mütalaaya dayalı olarak belirlenmesi gerekir;…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/7-134 K: 2006/140 T. 5.4.2006

    Açık bir yasal düzenleme ile mera, yaylak ve kışlaklar yönünden sahiplenme ya da koruma yönüyle Tarım Ve Köyişleri Bakanlığına davalarda temsil yetkisi verilmediğinden, yasa ile verilen görevleri dışında mülkün sahibi olan hazineyi doğrudan doğruya temsil yetkisi de bulunmadığından aktif dava…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/14-264 K: 2006/237 T.26.4.2006

    Orman içerisinde fiili yollar bulunduğu saptansa dahi, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17. Maddesi uyarınca, bu konudaki yetkinin orman bakanlığına ait olması nedeniyle, davacının öncelikle anılan hükümde öngörülen prosedür çerçevesinde, anılan yollardan yararlandırılması için Orman Bakanlığı'na başvurması gerekir; bu istem reddedilirse,…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/5-227 K: 2006/265 T.3.5.2006

    Kadastro Kanunu’nun 16. Maddesinde kamu malları; hizmet malları, orta malları, sahipsiz mallar ile genel sular ve ormanlar olmak üzere dört gruba ayrılmış; anılan maddenin b bendinde, orta mallarından olan meraların özel mülkiyete konu teşkil etmeyecekleri belirtildikten sonra, c bendinde ayrıca…

    19 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/14-43 K: 2002/95 T. 13.2.2002

    Dava konusu yerlerin tespiti ile bu yerlerin hangi köyün kadim kullanımında olduğu hususları üzerinde gerekli araştırma ve inceleme yapılmadığından mahkemece yeniden keşif yapılmalı; taraflardan ayrıntılı şekilde sorularak köyler arasında ihtilaflı olan meraların yerleri kesin biçimde tespit edilmeli, tarafsız köylerden seçilecek…

    18 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/3-163 K: 2002/308 T.17.4.2002

    Böylece özel mülkiyete tabi taşınmaz üzerinde inşa edilen cami ve mescitlerin yönetimi ve yönlendirilmesi ile ilgili olarak cami veya mesciti inşa eden gerçek veya tüzel kişinin ilgisi kesilmiş ve fakat taşınmaz üzerindeki diğer birimlere (dükkanlara) ilişilmemiştir. Bu yönde kesinleşmiş bir…

    18 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/7-651 K: 2005/21 T. 2.2.2005

    Mera tahsis haritası yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanıp  dava konusu taşınmazın mera tahsis haritasının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız belirlenmeli; taşınmazın mera tahsis haritasının kapsamında kalmadığı saptandığı takdirde; dava konusu taşınmazın mera olarak kullanılagelen yerlerden olup olmadığı yolunda, tanıklardan…

    18 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu E: 1943/8 K: 1944/4 T.9.2.1944

    Tapuya mukayyet fakat gayri resmi şekilde aharın mülkiyetine geçmiş bağ, bahçe, arsa ve arazilerin tasarrufları hakkında 1515 numaralı kanunun muhtevi olduğu hükmün hukuki olup doğrudan doğruya mahkemelere müracaatla dava veya defi zımnında dermeyan olunabilir. Tapu kayıtlarında mukayyet bulunduğu halde gayriresmi…

    18 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E: 1958/8 K: 1958/7 T.11.6.1958

    Deliceliklerin imarı için masraf ve emek sarfı ile zeytinlik haline getirilmesi tapulama kanunu bakımından ihya sayılır. Delice (Yabani zeytin) liklerin aşılanarak, masraf ve emek sarfedilerek zeytinlik haline getirilmesinin 5602 sayılı Tapulama Kanununun 52 nci maddesinin tatbikı bakımından (ihya) sayılıp sayılmıyacağı…

    18 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E: 1959/8 K: 1959/24 T:3.6.1959

    Tapuda kayıtlı olmayan ve belediyelere ait seyrangah ve metruk mezarlıkların belediyelerin yetkili organları tarafından şahıslara satılmasına karar verilmiş ve yetkili organların belirledikleri şartnamelere uygun şekilde kişilere ihale ile bu durum yetkili organları tarafından onaylanmış ve müşteriye düşen yükümlülüklerin yerine getirilmiş…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/3526 K: 2003/3187 T.14.4.2003

    Kadastro tespiti tapu kaydına dayanarak yapılmıştır ancak kayıt merciinden getirtilip yerine uygulanmamış, davacıdan delilleri ve şahit getirmesi talep edilmemiş, yaş bakımından yeterli bilgi ve deneyimi bulunmayan yerel bilirkişilerin soyut içerikli beyanlarına dayanılarak karar verilmesi hatalıdır. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/3638 K: 2003/3889 T.1.5.2003

    Mahkemece gayrimenkulün kadim ve geleneksel biçimde kullanılan mera olup olmadığı hususu olaylara dayalı olarak dikkatlice araştırılıp incelenmeden, eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulmuş olması hatalıdır. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2000/2315 K: 2000/2319 T.10.5.2000

    Eksik inceleme ile hüküm verilemez; tarafların  göstereceği tanıklar, bilirkişiler huzurunda keşif yapılarak taşınmazın öncesinin kadim ve geleneksel şekilde kullanılan mera olup olmadığı, değilse davacıların ve miras bırakanlarının zilyetliklerinin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçimi olaylara dayalı olarak bilirkişi ve tanıklardan ayrı…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2001/382 K: 2001/598 T.12.2.2001

    Dava konusu taşınmazın kuzey ve doğu sınırları "mera" okumaktadır mera sınırlarını içeren kayıtların kapsamları yüzölçümleri ile geçerlidir. Kayıtlar sahibi lehine olduğu kadar aleyhine de delil teşkil eder; resmi kayıtlara ve eylemli duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemeyeceğine…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2001/773 K: 2001/1773 T.13.4.2001

    Taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı konusunda dinlenen bilirkişi ve tanık sözleri arasındaki aykırılık da yöntemine uygun biçimde giderilmemiş, idari kanaldan bildirilen daha yaşlı bilirkişiler dinlenilmemiş, davalıların zilyetliğinin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçimi ile ilgili konularda da yeterli bir araştırma…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2001/1837 K: 2001/1778 T.13.4.2001

    Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Kadastro sırasında 148 ada 56 ve 63 parsel sayılı 78513 ve 24, 35…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/808 K: 2003/411 T.27.1.2003

    Tapusuz olan bir taşınmazın tesciline karar verilebilmesi için öncelikle taşınmazın tescile tabi yerlerden olması, zilyedin zilyetliğinin aralıksız, çekişmesiz ve malik sıfatıyla olmak üzere 20 yıla ulaşması, ayrıca maddi olaylardan sayılan zilyetliğin ve sürdürülüş biçiminin tanık ve diğer delillerle kanıtlanması gerekir;…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/4365 K: 2003/3968 T.5.5.2003

    Bir yerin mera olarak kabulü için o yerle ilgili mera tahsis kararı veya kaydının olması, ya da başlangıcı bilinmeyen bir süreden beri vede eylemli şekilde mera olarak kullanılması gerekir. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/3901 K: 2003/3974 T.5.5.2003

    Hazinenin de tarafı bulunduğu kadastro mahkemesinin kararlarıyla taşınmazların mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilip verilen kararın kesinleştiği düşünülmeden yazılı olduğu üzere son hükümle taşınmazların hazine adına tesciline karar verilmek suretiyle infazda duraksama yaratılmış olması doğru değildir. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/4338 K: 2003/3994 T.5.5.2003

    Tapu kaydına dayanan tarafın öncelikle tapu maliki ile irsi yada akdi bağlantısını sağlaması gerekir; irsi bağlantısını gösterir veraset belgesi istenmesi veya i adı geçenlere ilişkin verasete esas nüfus kayıt tablolarının getirtilmesi gerekir. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/4341 K: 2003/4277 T.12.5.2003

    Ziraatçi bilirkişi raporu takdiri delillerden olup başkaca delillerle doğrulanmadığı sürece tek başına taşınmazın mera olduğunu kabulüne yeterli değildir; mera ile ilgili davalarda dinlenecek bilirkişi ve tanıklarında davanın sonucunda yararı bulunmayan komşu köylerden seçilmesi zorunludur. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2003/13240 K: 2003/12024 T.22.12.2003

    Özel harman yerlerinin zilyetlikle iktisabı mümkündür. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı Veysel tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı tapu kaydına, mahkeme ilamına ve kadastro öncesi nedene…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2001/10368 K: 2002/882 T.19.2.2002

    Bilirkişi ve tanıklar taşınmazın davacılar tarafından hayvan otlatmak ve çayırlarını biçmek suretiyle zilyet ettiklerini söylemişlerdir; yörenin topoğrafik, fiziki yapısı ve konumu ve de hayvancılığın ön planda geldiği bir yerde bu şekilde sürdürülen zilyetliğin iktisap sağlayıcı nitelikte bir zilyetlik olduğunun kabulü…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2002/1588 K: 2002/1719 T.21.3.2002

    Kamu orta malı niteliğindeki meraların zilyetlikle kazanma olanağı bulunmadığından yazılı olduğu üzere miktar fazlasının mera olarak tespitine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Kadastro sırasında 101 ada 122 parsel sayılı 1421.16 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz dava dışı 21 sayılı parsele uygulanan…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2002/1588 K: 2002/1719 T.21.3.2002

    Resmi kayıt ve belgelerle hale uygun olmayan bilirkişi ve tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği gibi, kamu orta malı vasfındaki meraların zilyetlikle iktisap edilmesi imkanı da söz konusu değildir. Kadastro sırasında 101 ada 122 parsel sayılı 1421.16 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz dava dışı…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2002/2703 K: 2002/2591 T.15.4.2002

    Gayrimenkulün bir kısmının mera vasfıyla sınırlandırılması ve özel siciline kaydedilmesi yolunda verilen karar hakkında davalılarca temyiz yoluna gidilmediğine göre anılan kısımla alakalı hüküm davalılar bakımından kesinleşmiştir. Hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararında özetle; davalı tarafın dayandığı tespite esas alınan tapu kaydının…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2005/7785 K: 2005/9770 T.17.10.2005

    Mera sınırlarını içeren kayıtların kapsamları yüzölçümleri ile geçerlidir. resmi kayıt ve belgelerle eylemli duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemez. hal böyle olunca taşınmazların öncesinin mera olduğunun kabulü gerekir. kamu orta malı niteliğindeki meraların zilyetlik ve iktisabına olanak…

    18 May, 2023

    Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2005/8578 K: 2005/10359 T.14.11.2005

    Taşınmazların mera olduğu kabul edildiğine nazaran meraların özel mülkiyete ve tescile tabi yerlerden olmadığı düşünülmeden yazılı olduğu üzere hazine adına tescile karar verilmesi isabetsizdir. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacılar Ahmet…

    18 May, 2023

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu E: 1956/9 K: 1956/10 T.6.6.1956

    Özet: Bir yerin köy veya belediye gibi tüzel kişilere ait olduğu tanık ile ispat edilemeyip; tapu dairesindeki kayıt ile tahsise ilişkin bir kararın varlığını göstermeye elverişli kanuni belgelerle böyle bir iddia ispat olunabilir. Bir yerin köyün yaylası olduğu yolundaki iddiaların…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/4868 K:2006/7597 T:20.06.2006

    Özet: Münavebe ürünü olarak alınan buğday, nohut ve korunganın üretim masraflarının İl Tarım Müdürlüğü 'nden gelen resmi verilerde gösterilen miktarların altında alınmak suretiyle fazla bedel tespiti doğru değildir. Ayrıca, kamulaştırmanın baraj rezerv alanı için yapıldığı gözetilerek kamulaştırılan taşınmazın davalı üzerindeki…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14477 K:2006/444 T:26.01.2006

    Özet: Bilirkişi kurulunca emsal alınan taşınmazların Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan metrekare değerlerinin karşılaştırılmasında, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlardan daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen bilirkişi kurullarınca dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlardan daha değersiz…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11322 K:2006/6 T:23.01.2006

    Özet: Kapama zeytin bahçesine net zeytin gelirine göre değer biçilir. BOTAŞ lehine gecen irtifak haklarının taşınmazın değerine etkisi tartışılmadan karar verilemez. Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda:…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14025 K:2006/3154 T:20.03.2006

    Özet: Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanunu'nun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Arsa niteliğindeki taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekir. Dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça, yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme…

    18 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1996/10128 K: 1996/10452 T: 25.11.1996

    Özeti: Somut emsal alınan taşınmaz imar düzenlemesi sonucu meydana gelen parsel, dava konusu taşınmazın ise bu nitelikte olmaması halinde dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırılması sonucu, bulunan değerinden veya kamulaştırılan yüzölçümünden İmar Kanunu'nun 18. maddesinin 2. fıkrasında sözü edilen düzenleme ortaklık…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11678 K:2006/302 T:26.01.2006

    Özet: Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bilirkişi raporunda objektif değer artırıcı unsur olarak gösterilen hususların kapitalizasyon faiz oranının belirlenmesine esas alınan unsurlar olduğu gözetilir. KARAR: Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13004 K:2006/1225 T:09.02.2006

    Özet: Kapama fıstık bahçesi niteliğindeki taşınmaza net geliri üzerinden değer biçilir. Değerlendirmenin dava tarihi itibariyle yapılması gerekir. Hüküm altına alınan bedele dava tarihinden faiz yürütülmesi gerekir. Taraflar arasındaki müracaata rağmen kamulaştırılmayan ve kamulaştırma mücavir alanında kalan, yararlanma imkânı ortadan…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13647 K:2006/1360 T:13.02.2006

    Özet: Dava konusu taşınmazın niteliği, geometrik durumu, yüzölçümü ve enerji nakil hattının güzergâhı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın ve üzerindeki yapının toplam değerinin % 8'inden daha düşük olamayacağı. Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13620, K:2006/2158 T:02.03.2006

    Özet: Dava konusu taşınmazın irtifak hakkı kurulmasından önceki tüm değerinin tespit edilmesi ve bundan sonra boru hattı nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranının belirlenmesi ve bu oranla taşınmazın tüm değerinin çarpılması sonucu irtifak hakkı karşılığının hesaplanması gerekir. KARAR:…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13828 K:2006/1425 T:14.02.2006

    Özet: Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve taşınmaza yol, park ve okul yapan idarelerden bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gibi irtifak hakkı karşılığının belirlenmesi de doğrudur. Dava, kamulaştırmasız el atılarak yol ve enerji nakil hattı…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/12916 K:2006/1534 T:16.02.2006

    Özet: Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu taşınmazın üzerinde kat mülkiyetli yapı bulunmaktadır. Bu durumda zemine biçilen değerden objektif indirim yapılması gerekir. KARAR: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13547 K:2006/1560 T:16.02.2006

    Özet: Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların değerinin kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11313 K:2006/301 T:26.01.2006

    Özet: Değerlendirme tarihi olan 2003 yılında dava konusu taşınmaz ile, bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın,…

    18 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/975 K: 2021/1108 T:28.09.2021

    Özet: Tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinden önce imzalatıldığını iddia eden davalı kiracı bu iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bu durumda mahkemece ispat yükümlülüğü ters çevrilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. 1. Taraflar arasındaki "taahhüt nedeniyle tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda,…

    18 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1289 K: 2021/1314 T: 02.11.2021

    Özet: İki haklı ihtar nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için, aynı süre içinde kiracının muaccel olduğu hâlde iki ayın kira bedelini ödememesi, kiraya verenin de ödenmeyen her bir ay kira bedeli için kiracıya ayrı ayrı ödeme ihtarında bulunmuş olması gerekmektedir. İhtarların…

    18 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1291 K: 2021/1412

    Özet: Tahliye taahhütnamesinde "Belirtilen günde kiralananı tahliye etmediği durumunda bundan doğacak hukuki sorumluluklara katlanmayı" beyan eden kiracı, geç tahliye etmesi durumunda kiralayanın yoksun kaldığı kira gelirinden sorumludur.      1. Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Ödemiş Sulh Hukuk Mahkemesince…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12124 K:2007/165 T:23.01.2007

    Özet: arsa değeri ve tüm yapının (ortak yerleri içerir biçimde) değeri hesaplandıktan sonra arsa payına düşen miktarına göre bağımsız bölümün karşılığı tesbit edilir. Şayet o bağımsız bölüm yapısında değeri etkileyecek özellik ve nitelikte ekstra ilaveler varsa bunlar da göz önünde…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14810 K:2007/699 T:30.01.2007

    Özet: Belediye imar planı sınırları dahilinde olup, imar planında yapı yasağı koruma alanı (taşkın alanı) olarak ayrılan taşınmaz arsadır. Bilirkişi kurulu taşınmazı arazi olarak nitelendirerek gelir metoduna göre değerlendirmiştir. Arsa niteliğindeki taşınmaza arazi olarak değer biçen raporun geçersizdir. KARAR: Dava,…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14393 K:2007/199 T:23.01.2007

    Davalı idare tarafından tespit edilen ve davacıların murisi adına bankaya bloke edilen kamulaştırma bedelinin tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi isabetsizdir. DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/5510 K:2006/7378 T:15.06.2006

    Özet: 2942 sayılı Kanununun 27. maddesi uyarınca tespit edilen bedel kamulaştırma bedeli değildir. Tarafların uzlaşmaması ve tapuda ferağ verilmemesi halinde, idarece aynı Kanunun 10. maddesine göre acılan tespit ve tescil davasında, aynı Kanunun 15/son maddesine göre değerlendirme bu dava tarihi…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12120 K:2007/276 T:23.01.2007

    Özet: Dava konusu taşınmazın niteliği, geometrik durumu, yüzölçümü ve enerji nakil hattının güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin yüzde otuz oranında olacağı DAVA: Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 19. maddesi uyarınca…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12570 K:2007/383 T:25.01.2007

    Özet: Kısmi olarak yapılan kamulaştırmalarda arta kalan kesimdeki değer kaybının %50 oranını geçmesi halinde davacıya %50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinemeyeceği sorularak yetindiği takdirde bu miktara göre hüküm kurulması, yetinmediği takdirde davalı idareye geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14721 K:2007/507 T:29.01.2007

    DAVA: Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:…

    18 May, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14737 K:2007/1143 T:08.02.2007

    DAVA: Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 12.07.2005 gün ve 2005/6819 Esas - 2005/8497 Karar sayılı ilama karşı davacılardan Hasan Çıkrıkçıoğlu vekili yönünden…

    18 May, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, E:2007/40 K:2007/849 T:08.02.2007

    Özet: Kısıtlamalara tabi bulunmayan emsal taşınmaz ile dava konusu taşınmazın yapılan karşılaştırması sonucunda tespit edilen değerinden, kısıtlama oranına denk düşecek belli bir indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemiş olması doğru görülmemiştir. DAVA: Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar…

    18 May, 2023

    Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2020/1175 K: 2020/2309 T: 09.03.2020

    Alacaklı tarafından tahliye taahhüdüne dayalı ilamsız icra takibine başlandığı, borçluya örnek 14 numaralı tahliye emrinin tebliğ edildiği, borçlunun sair itirazları ile birlikte Türk Borçlar Kanununun 352. maddesine uygun olarak verilmiş bir tahliye taahhütnamesi olmadığından bahisle takibe itiraz ettiği ve icra…

    18 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2017/4711 K: 2018/2893 T: 28.02.2018

    Davacı 18.04.2016 tarihinde başlatmış olduğu icra takibi ile 19.04.2016 tanzim ve 19.04.2016 tahliye tarihli adi yazılı belgeye dayanarak taşınmazın tahliyesini istemiştir. Davalı kiracı süresi içinde yapmış olduğu itirazında, tahliye emrine süresi içerisinde itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini bildirmiştir. Davacı…

    18 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2017/15389 K: 2018/17477 T: 17.10.2018

    Davacı kiralayan tarafından davalı kiracı hakkında tahliye taahhüdüne dayalı olarak başlatılmış olan icra takibi nedeniyle düzenlenen tahliye emrine davalı kiracının yasal süresinde itiraz etmesi üzerine davacı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur. İlk Derece Mahkemesince,…

    18 May, 2023

    Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2015/11154, K: 2015/13693, 22.06.2015

    Davacı vekili, tarafların 2151 parsel sayılı taşınmazın paydaşları olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan iki katlı avlulu eski kerpiç evin alt katının vekil edeni tarafından tadil edildiğini, ayrıca dava konusu taşınmaza vekil edeni tarafından iki katlı betonarme bir bina yapıldığını açıklayarak, betonarme…

    18 May, 2023

    Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2021/8353 K: 2022/2078 T: 16.03.2022

     Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, dava konusu Konya ili, Meram ilçesi, Süleyman Şah Mahallesi, 27488 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir. Bir kısım davalılar, davanın reddini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava konusu…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/3259 K: 2017/15717 T: 13.11.2017

    Mahkemece, davalı borçlunun 2014/119 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı kısmi itirazın iptali ile takibin 16.261.50.-TL üzerinden devamına, tahliye talebi ile ilgili 2009 yılında yapılan kira sözleşmesinin 6570 sayılı kanuna tabi olması nedeni ile iki haklı ihtar koşulu oluşmadığından tahliye talebinin…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2019/5939 K: 2019/10515 T: 24.12.2019

    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 26.03.2015 tarih 2015/2959 Esas, 2015/3055 Karar sayılı ilamı ile, "....Mahkemece yapılacak iş, kiralananın üstün vasfı tespit edilip somut olaya uygulanacak yasa hükmü belirlendikten sonra oluşacak sonuca…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/3577 K: 2017/8166 T: 29.05.2017

    Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinde kiraya verenlerin..... olduğu, kiraya verenler arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğu, davaya konu olan ihtarnamelerin kiraya verenlerin tamamı tarafından gönderilmesi ve davanın da hepsi tarafından açılması gerektiği, ancak davacının ihtarnameleri tek başına çektiği, davayı da…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/14760 K: 2017/13258 T: 04.10.2017

    Taraflar arasında imzalanan 01/01/2010 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede, yıllık kira bedeli 10.000 TL, artış oranı %15 olarak belirlenmiş olup, ilk yıl kira bedeli 10.000 TL olarak ödenmiştir. Davacı kiraya veren 14.08.2012 tarihinde başlatmış…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/6529 K: 2017/17817 T: 19.12.2017

    Mahkemece, davalının tacir olmadığı, TBK'nun 352/2 maddesine göre tahliye koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin,…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/4813 K: 2017/13244 T: 04.10.2017

    İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye karar verilebilmesi için kiracıya bir yıldan kısa süreli kira sözleşmelerinde kira süresi içinde, bir yıl ve daha uzun süreli kira sözleşmelerinde ise bir kira yılı veya bir kira yılını aşan süre içinde kira…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/1661 K: 2018/2586 T: 15.03.2018

    Davacı, davalı ile aralarında 01/12/2001 tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu , 01/12/2008 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 325 TL olduğunu ancak davalının kira bedellerini düzensiz ödediğini , davalıya kira ödemelerini zamanında yapması için iki haklı ihtar gönderildiğini ne…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/8712 K: 2018/1848 T: 28.02.2018

    Davacı; davalı ile aralarında 01/12/2010 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, davalı kiracının bir yıllık kira dönemi içinde sürekli olarak kira ödemelerini aksattığını, bu durumun alışkanlık haline gelmesi üzerine davalıya beş defa ihtarname gönderilmek zorunda kalındığını belirterek…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/6856 K: 2017/15404 T: 07.11.2017

    Davacı, davalının kiralananda 20.08.2011 başlangıç tarihli 5 yıl süreli sözleşme ile kiracı olduğunu, kira paralarını düzenli ödemediğini, 2015 yılının Şubat ve Mayıs ayı kira alacağı yönünden davalı hakkında iki kez icra takibi yapıldığını, davalının ödeme emirlerinin tebliğlerinden sonra ödemede bulunduğunu,…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/11858 K: 2018/4797 T: 08.05.2018

    Mahkemece, kiracı şirkete yapılan tebligatların Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinin aradığı sıralı kişilere yapılma nedenlerine dair şerhleri içermediği, bu nedenle davalı şirkete yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 6098…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/3126 K: 2018/6396 T: 05.06.2018

    Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak bir ay içinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye karar verilebilmesi…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/6857 K: 2017/15827 T: 14.11.2017

    Davacı vekili, davalının davacıya ait taşınmazda 01.12.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesine istinaden kiracı olduğunu, 2015 yılının Eylül ve Ekim aylarına ilişkin kira bedellerini ödemeyerek bir kira dönemi içerisinde iki haklı ihtara sebebiyet verdiğini belirterek kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/8858 K: 2018/2112 T: 07.03.2018

    Mahkemece, davanın kabulü ile taşınmazdan davalının tahliyesine, karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/2776 K: 2017/5394 T: 18.04.2017

    Davacı vekili, davalının 01/05/2012 tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, davalıya Ocak ve Şubat 2015 kiralarının ödenmesi için 14/01/2015 ve 06/02/2015 tarihli ihtarnameler gönderildiğini belirterek iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/4167 K: 2017/12106 T: 18.09.2017

    Mahkemece, davacı tarafça çıkartılan ihtarnamelerin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/3772 K: 2017/9751 T: 12.06.2017

    Davacı vekili, davalının davacıya ait taşınmazda 16.10.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesine istinaden kiracı olduğunu, 2015 yılının 3,4,5,6,7 ve 8. aylarına ilişkin kira bedellerini ödemeyerek bir kira dönemi içerisinde iki haklı ihtara sebebiyet verdiğini belirterek kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/3875 K: 2017/8822 T: 01.06.2017

    Davacı vekili; davalı kiracının kira bedellerini ödemeyerek iki haklı ihtara sebep olduğunu belirterek davalının taşınmazdan tahliyesini istemiştir. Davalı vekili; vadeden önce kira alacağını ödediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece iki haklı ihtarın gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/7490 K: 2018/12738 T: 12.12.2018

    Davacılar, davalı ile aralarında 01.01.2015 başlangıç tarihli bir yıl süreli ......... net 7.500.-TL bedelli ......... sözleşmesi bulunduğunu, ......... sözleşmesi hükümlerine göre işyerinin ......... ......... ......sının her ayın en geç beşinci gününe kadar peşin olarak ödenmesi gerekirken, davalının ......... bedellerini süresinde…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/5113 K: 2017/13535 T: 09.10.2017

    Mahkemece, 2015 yılı Ocak ve Şubat ayı kira bedellerinin, ihtarname tebliğinden önce ödendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanun'unun kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 346. maddesinde; kiracıya kira bedeli ve…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/16973 K: 2018/5110 T: 14.05.2018

    Davacı, davalı ile aralarında 01.01.2007 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, iki haklı ihtara rağmen davalının kira borcunu ödemediğini belirterek kiralanandan tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/4574 K: 2017/12847 T: 28.09.2017

    Davacı davalı kiracının kira bedellerini ödemeyerek iki haklı ihtara sebep olduğunu belirterek davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı iki haklı ihtar koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iki haklı ihtarın gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/12667 K: 2017/10210 T: 15.06.2017

    6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak bir ay içinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/10683 K: 2018/3446 T: 04.04.2018

    Davacı tarafından, 10/04/2015 tarihinde başlatılan takipte, 2015 yılı Şubat, Mart ve Nisan ayları kira bedellerinin tahsili talep edilmiş, 09/11/2015 tarihinde başlatılan takipte ise 2015 yılı Ekim ve Kasım ayları kira bedellerinin tahsili istenilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/6593 K: 2017/15862 T: 14.11.2017

    Davacı, davalının 01/11/2013 başlangıç tarihli 12 ay süreli kira sözleşmesi ile dava konusu taşınmazı kiraladığını, aylık kira bedelinin 1.250,00 TL olup, her ayın en geç 5. gününe kadar ödenmesi gerektiğini, davalının Mayıs 2015 ayı kira bedelini süresinde ödemediğinden, davalıya 06/05/2015…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/11179 K: 2018/5354 T: 16.05.2018

    Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak bir ay içinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye karar verilebilmesi…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/4065 K: 2017/9745 T: 12.06.2017

    Mahkemece, usulüne uygun olarak tebliğ edilen ihtarnamelere rağmen davalı tarafından kira bedellerine ilişkin ödemelerin ihtar tebliğinden sonra yapıldığı, sonradan yapılan ödemelerin iki haklı ihtarın oluşmasına engel teşkil etmediği, 1 kira yılı içerisinde iki haklı ihtarın gerçekleştiği anlaşılmakla davanın kabulü ile…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/6196 K: 2017/14055 T: 17.10.2017

    Mahkemece, alacak davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına iki haklı ihtarın gerçekleştiği gerekçesiyle davalının tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/5417 K: 2017/13164 T: 03.10.2017

    6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak bir ay içinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/6370 K: 2017/16415 T: 23.11.2017

    Davacılar, davalının 10 yıllık süreden fazla kiracı olduğunu, davacı sevim'in oğlu Volkan'ın işyeri ihtiyacı olduğunu, davalı hakkında başlatılan icra takibi ile kiracının temrrüde düştüğünü ve iki haklı ihtarın da oluştuğunu ileri sürerek; öncelikle temerrüt ve iki haklı ihtar nedeniyle olmak…

    16 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/2940 K: 2017/2171 T: 28.02.2017

    Türk Borçlar Kanununun 352/2. maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılacak tahliye davasının kira süresinin, bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak bir ay içinde açılması zorunludur. İki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye karar verilebilmesi…

    16 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/96 K: 2013/859 T: 19.06.2013

    Dava, akde aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, davalının İstinye Park Alışveriş Merkezindeki “Fazıl Beyin Türk Kahvesi” isimli işyerinde, 11.07.2007 tarihli kira sözleşmesi gereğince kiracı olduğunu, kiracının ciro bilgilerini kendi lehine kullanmaması için sözleşmenin 10.5.…

    16 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2010/163 K: 2010/195 T: 31.03.2010

    Dava, itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Yerel Mahkemenin, davalının takip tarihinden önce 13.12.2007 tarihinde kiralananı tahliye ettiği anlaşıldığından, tahliye isteminin reddine; kira alacağına ilişkin olarak davanın kısmen kabulüne dair kararı, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyizi…

    16 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/223 K: 2005/238 T: 06.04.2005

    Dava, iki haklı ihtar nedeniyle kiralanın tahliyesi ve itirazın iptali istemine ilişkindir. A-DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı, davalı ile 17.07.1997 tarihinde sözlü (şifahi) kira sözleşmesi yaptığını, aylık kira bedelinin 60.000.000 TL. olduğunu, davalının Mart 2002’den beri kira bedellerini ödemediğini, davalı kiracıya…

    16 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/2447 K: 2015/1359 T: 15.05.2015

    Dava, iki haklı ihtar nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Davacı vekili, taraflar arasında 01.02.2009 başlangıç tarihli 1 yıl süreli sözleşme ile davacıya ait taşınmazın davalıya kiralandığını, sözleşmenin öncelikle davacı tarafından imzalanarak davalıya gönderildiğini dava öncesine kadar kira sözleşmesi aslının davalıda kalması…

    16 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1998/528 K: 1998/544 T: 24.06.1998

    Taraflar arasındaki "tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 15. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 1/5/1997 gün ve 1997/119 E-414 K. Sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 11/6/1997 gün ve 1997/5183-5329 sayılı…

    16 May, 2023

    Yargıtay Büyük Genel Kurul E: 1957/23 K: 1959/20 T: 11.03.1959

    Temyiz Mahkemesi Birinci Reisliğine verilen dilekçe ile kiralayanın kiracı tarafından ödenmek istenen kira parasını almaktan kaçınmış olduğu iddiasının şahitle ispatının caiz olup olmadığı noktasında Temyiz Mahkemesi Ticaret Dairesi ile Altıncı Hukuk Dairesinin ve Hukuk Umumi Heyetinin (kararları arasında birbirini tutmazlık…

    16 May, 2023

    Danıştay 5. Dairesi E: 2010/6005 K: 2010/6005 T: 11.03.2011

    Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi'nce 25.11.2010 günlü ara kararı cevabının geldiği görülerek işin gereği yeniden düşünüldü: Dava, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'nda 1. Sınıf Emniyet Müdürü olarak görev yapmakta iken, davacıya görev tahsisli olarak tahsis edilen Ankara ili, Çankaya…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 1999/390 K: 2000/761 T: 26.05.2000

    Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü: Tekel Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulunun 9.4.1993 günlü, 356 sayılı kararı ile kabul edilen. TEKEL''de görev tahsisli konut verilecek unvanların yer aldığı (2) sayılı cetvelin yeniden düzenlenmesine ve (2) sayılı cetvelde…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 1989/23 K: 1990/15 T: 02.02.1990

    Hüküm veren Danıştay idari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü: Dava, 13.12.1988 günlü 20018 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 27.11.1988 günlü 88/13530 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan "Kamu Konutları Yönetmeliği''nde Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmelik"in 1 inci maddesinin iptali istemiyle…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2014/1078 K: 2016/2309 T: 01.06.2016

    Dava; davalı idarede doktor olarak görev yapan davacının ikamet ettiği görev tahsisli kamu konutundan tahliyesine ilişkin 20/03/2009 günlü, 4035461 sayılı işlemin ve işlemin dayanağı olduğu belirtilen, Sosyal Güvenlik Kurumu Konut Tahsis İşlemleri İle İlgili Usul ve Esasların eki görev tahsisli…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2014/1968 K: 2016/1404 T: 04.04.2016

    Hüküm veren Danıştay İDDKnca dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava; Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü İstanbul Atatürk Havalimanı Başmüdürlüğü'nde mühendis olarak görev yapan davacının, oturmakta olduğu lojmanı tahliye etmesine ilişkin 26/04/2010 günlü, 1712 sayılı işlem ile Devlet Hava Meydanları İşletmesi…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2014/779 K: 2016/1405 T: 04.04.2016

    Hüküm veren Danıştay İDDKnca dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava; Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü İstanbul Atatürk Havalimanı Başmüdürlüğü'nde mühendis olarak görev yapan ve oturmakta olduğu lojmanı tahliye etmesi 26/04/2010 günlü, 1712 sayılı işlemle istenen davacı tarafından, 23/09/1984 günlü, 18542…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2013/4385 K: 2015/622 T: 04.03.2015

    Hüküm veren Danıştay İDDKnca dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava; davacının Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nda başmüfettiş olarak görev yapmakta iken görev tahsisli olarak ikamet ettiği kamu konutunun tahsis türünün sıra tahsisli olarak değiştirildiğinden bahisle kullanımında olan lojmanın tahsis süresiyle ilgili makam…

    16 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2015/1433 K: 2017/2366 T: 31.05.2017

    Hüküm veren Danıştay İDDKnca dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava; Adana İl Sağlık Müdürlüğünde avukat olarak görev yapan davacının, görev tahsisli lojmandan yararlanmak üzere yaptığı başvurunun, görev tahsisli listelerde "Avukat" unvanına yer verilmemesi nedeniyle reddine ilişkin Adana İl Sağlık Müdürlüğünün 26/10/2011…

    15 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2004/244 K: 2007/2331

    Özeti: Ağaçlandırılacak alanın düzenleme ortaklık payı kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca, Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile İlgili Esaslar Hakkında Yönetmelik'in 12. maddesi kapsamında değerlendirilmesine olanak bulunmadığı hakkında. Dava, …, …, … Mahallesi, … mevkiinde…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2015/929 K: 2016/336 2.2.2016

    ÖZET: İdari yargıda, parselasyon işlemine karşı birden fazla taşınmaz için tek dava dilekçesi ile iptal davası açılabilir..."Bu durumda, dava konusu parselasyon işlemiyle aynı düzenleme alanı sınırı içindeki taşınmazlarla ilgili olarak düzenleme yapıldığına ve aynı iddialara dayanılarak dava açıldığına göre, parselasyon…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2013/729, K: 2013/5306

    Özeti: Parselasyon işlemi tapu kayıtları esas alınarak yapıldığından parselasyon işlemi tesisi sırasında hazine adına kayıtlı olan taşınmaz nedeniyle hazine adına imar parseli oluşturulmasında hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında. Dava; Ankara İli, Yenimahalle İlçesi, Ballıkuyumcu ve Aşağıyurtçu Mahallelerindeki muhtelif parselleri kapsayan alanda…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2012/207 K: 2016/3113

    Özeti: Ormanlık alanlarla ilgili olarak davalı belediyenin 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca parselasyon işlemi yapılması mümkün olmadığından, orman alanında yapılan dava konusu parselasyon işlemlerinde mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmadığı hakkında. Dava, Kars İli, Sarıkamış ilçesinde bulunan ve mülkiyeti…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2012/1904, K: 2013/6299

    Özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin kapanan kadastral yollara ilişkin yerleşik kararları; kapanan kadastral yolların ilgili idare adına tescil edilmemesini değil, tescil edildikten sonra parselasyon işlemi kapsamında, kadastral durumda, kadastral sahadaki kullanım amacına koşut olarak, düzenleme sınırı içerisindeki umumi hizmet alanları için…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/325, K: 2008/48, T: 18.1.2008

    Üzerinde yapı bulunan kadastral parsel imar parseli haline gelmeyeceği gibi, imar parselinin bulunduğu alanda da yeni imar planına uygun yeniden parselasyon işlemi yapılabileceğinden, kadastral parsellerin parselasyon işlemine tabi tutulabileceği gerekçesine dayalı mahkeme kararında, isabet bulunmadığı hakkında. Dava, davacıya ait İstanbul…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/1982, K: 2007/5267

    3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinin tapuda kayıtlı taşınmazlarla ilgili olması ve tapu maliklerini ilgilendirmesi nedeniyle, ancak mülkiyet sahibi olanların dava açabileceği, tapu ile ilişkisi olmayanların, parselasyon işlemini dava konusu edemeyecekleri hakkında. Dava,..., ... İlçesi, ...…

    15 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2012/3814, K: 2013/7931

    Özeti: Davacı tarafından hazırlattırılan parselasyon planının davalı idarece aynen kabul edilmesi gerekmemekle birlikte, imar planına uygun parselasyon işleminin davalı idarece yapılması zorunlu olduğundan, parselasyon yapmaya zorlayan herhangi bir hükmün bulunmadığı ve yargı kararı ile de idarelerin parselasyon yapmaya zorlanamayacağı gerekçesiyle…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2010/2297, K: 2010/10209 

    Özeti: İmar planı ile notu arasında birbirine aykırı hususların bulunması halinde planın esas alınması gerektiği hakkında. Dava, Kocaeli, Gebze İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak verilen 5.6.2007 günlü, 322 sayılı inşaat ruhsatının iptali…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2010/1756, K: 2014/1355 

    Özeti: Mevzii imar planlarının genişletilmesi sonucunu doğuracak ve bu planla bütünleşecek şekilde, mevzii imar planına bitişik, mevzii imar planı oluşturulmasına yönelik ilave imar planı yapılamayacağı hakkında. Dava, Antalya ili, Kaş İlçesi, Belenli Köyü, … ada … sayılı parselin bulunduğu alanda…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2010/11339, K: 2013/6483

    Özeti: Kamu alanı ile kamu tesis alanı kavramlarının farklı kavramlar olduğu, kamu alanının plandaki fonksiyonu değil mülkiyeti belirlediği, taşınmazın 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planında kamusal alanda kalması nedeniyle, plandaki fonksiyonu bakımından 1/25.000 ve 1/5000 ölçekli planlar arasında hiyerarşik anlamda değerlendirme…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2009/462, K: 2010/9862 

    Özeti: Uyuşmazlığın çözümünün, davanın niteliği itibariyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasını zorunlu kılması nedeniyle davacının keşif avansını yatırmaması halinde 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 415.maddesi uyarınca keşif avansının yargılama sonucu haksız çıkan taraftan alınmak şartıyla öncelikle davalı idareden,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/5520, K: 2007/4165

    Demiryolu ulaşımının yolcu ve yük taşımacılığında; kent içi, kentler arası ve ülkeler arası boyutuyla kitle halinde ve yüksek taşıma kapasitesi ile öne çıkan özelliği karşısında, davacı kuruluş tarafından tekel niteliğinde sunulan bu hizmetin üstün kamu yararı taşıması nedeniyle, uyuşmazlığa konu…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/4510, K: 2007/5180

    1/5000 ölçekli plan 1/50.000 ölçekli plana aykırı olduğundan; 1/50.000 ölçekli planın amacından hareket edilerek, 1/5000 ölçekli planın 1/50.000 ölçekli plana aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde, hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Dava, davacıya ait İstanbul İli, Şişli İlçesi, Ayazağa Köyü,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/6129, K: 2007/6788

    Islah imar planlarının, 1/5000 ölçekli nazım imar planına dayalı olarak yapılması gerekmediği gibi; nazım imar planının uygulama kabiliyeti bulunan alanlarda, ıslah imar planı yapılmasının da mümkün olmadığı hakkında. Dava,...,... İlçesi, 3417 ada, 12,59 ve 95 parsel sayılı taşınmazları kapsayan alanda…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/4397, K: 2007/5914

    Bulunduğu alanda imar planı çalışmaları sürüyor olsa bile, ruhsatsız olarak inşa edilen yapının, imar mevzuatına uygun hale getirilmesi yolunda işlem tesis edilebileceği hakkında. Dava, ..., ..., ... Beldesi, ... Mahallesi, 9 pafta, 281 parsel sayılı taşınmaz üzerinde ruhsatsız olarak inşa…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/3669, K: 2007/5774

    1/1000 ölçekli imar planı ve buna bağlı uygulama işlemlerinin, idarece ya da yargı kararıyla iptal edilmeksizin, üst ölçekli planlar olan 1/25000 ve 1/5000 ölçekli planların iptal edilmiş olmasıyla kendiliğinden hukuki geçerliliğini yitirdiği, dolayısıyla yürürlükten kalktığından söz edilemeyeceği hakkında. Dava, ...,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/4237, K: 2006/4410

    İmar planı dava konusu edilmediğinden, bu plana uygun verilen inşaat ruhsatının imar planının hukuken geçerli olmadığından bahisle iptal edilmesinde, hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Dava, Hazineye ait, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına tahsisli Mersin İli, Hamidiye Mahallesi, ... pafta,... ada, ... sayılı parsel…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/2444, K: 2006/2685 

    Korunması gerekli sit alanında kalan yapıların yıkılmış olsa bile oranlarının, imar planı ile getirilen yapılaşma oranlarına göre öncelikli olduğu hakkında. Dava, izmir, Yenifoça, ... pafta, ... parsel sayılı taşınmazdaki yapının, TAKS(Taban Alanı Katsayısı) değerinin imar planındaki TAKS değerine uymadığından bahisle…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2013/4804, K: 2017/2081

    Özeti: Uyuşmazlıkla ilgili olarak, “üstün kamu yararı” yönünden bir irdeleme yapıldığında, yol standartları ve trafik güvenliği açısından güzergah değişikliğinin herhangi bir sakınca doğurmadığı ve güzergahta değişiklik yapılabileceğinin ortaya çıkmış olması karşısında, mezarlığın korunmasında “üstün kamu yararı” bulunduğu hakkında. Dava; Denizli…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2008/6920 K: 2010/4743

    Özeti: 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 1/5000 ölçekli nazım imar planına aykırı olamayacağı, üst ölçekli nazım imar planının alt ölçekli uygulama imar planı esas alınarak şekillendirilemeyeceği bu şekilde bir düzenlemenin nazım imar planının objektif niteliğiyle bağdaşmadığı hakkında. Dava, Mersin Merkez…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/1477 K: 2004/2115 T. 12.4.2004

    ÖZET: Deprem nedeniyle oluştuğu ileri sürülen zararların tazmini istemiyle açılan bu davada, uğranıldığı belirtilen zarar, idarenin üzerine düşen görev ve yükümlülüğü gereği gibi yerine getirmemesinden, dolayısıyla eylem ya da eylemsizliğinden kaynaklandığından, mahkemece 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 13. maddesi…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1996/4797 K: 1997/767 T. 18.2.1997

    ÖZET: İmar planı değişikliklerinin idari yargı tarafından iptali sonucu önceki plan geçerlik kazanmaz. Türk milleti adına karar veren Danıştay 6. Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: Dava, ... Mah, 78 pafta, 755 ada,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/6309 K: 2005/2411 T. 20.4.2005

    ÖZET: Taşınmazın maliki olmayan ve dava açma ehliyetini belde sakini sıfatına değil, taşınmazın zilyedi olduklarından bahisle ileride doğması ihtimali bulunan bir hak iddiasına dayandıran davacıların, beldenin arıtma tesisi yer seçimi işlemine karşı dava açma ehliyeti bulunmamaktadır. KARAR: Dava, İzmir, Gümüldür,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/2392 K: 2006/5255 T: 14.11.2006

    Özeti: Davacının henüz tapuya dönüşmemiş tapu tahsis belgesi ile tasarruf edilen gecekondudan hareketle ve onun dışında da herhangi bir farklı iptal nedeni ileri sürülmeksizin, dava konusu nazım imar planının iptalini istediği anlaşıldığından; dava konusu işlem davacının güncel, kişisel, meşru bir…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/2444 K: 2007/5127 T: 24.9.2007

    Özeti: Kapsamında kesinleşmiş orman alanı iddiasıyla imar planına karşı, Orman Genel Müdürlüğünün görev alanı ve gördüğü kamu hizmeti göz önüne alındığında, dava açma ehliyeti bulunduğu hakkında. Dava, Muğla, Fethiye, Ütüktepe Mevkii, 175 ada, 1,2,3,4,5,6 ve 7 parseller, 176 ada, 2…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/3763 K: 2007/702 T: 09.02.2007

    Özeti: Özel orman alanında yer alan yapılar için verilen inşaat ruhsatlarının   iptalini   isteme   hususunda Mimarlık Odasının dava açma ehliyetinin bulunduğu hakkında. Anayasanın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin Hukuk Devleti olduğu belirtilmektedir. Hukuk Devletinde idarenin eylem ve işlemlerinin hukuka uygunluğu ve sonuçta…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/1839 K: 1999/2054 T. 20.4.1999

    ÖZET: 2577 sayılı yasanın 11. Maddesi uyarınca yapılan başvuru üzerine altmış gün içerisinde yanıt verilmemesi halinde istem reddedilmiş sayılır, bu tarihten sonra verilen yanıtın istemin reddine ilişkin olmayıp bir işlem tesisine yönelik olması durumunda ise yeni bir hukuki sonuç yaratan…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/8098  K: 2005/5702

    Özeti: 3194 sayılı Yasanın İstisnalar başlıklı 4. maddesi ile bu maddeye dayanılarak Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile Milli Savunma Bakanlığınca çıkarılan 16.12.1985, 16.03.1998 tarihli genelgelere göre Milli Savunma Bakanlığı tarafından tahsisli ve tahsissiz olarak kullanılan veya hizmette kullanılmak üzere muhafaza…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8103 K: 2007/580 T: 6.2.2007

    Özeti: Taşınmazın okul alanı kullanımından çıkarılarak farklı bir kullanıma ayrılmasına dair tadilatı, zorunluluk bulunmaması halinde, Milli Eğitim Bakanlığı'nın uygun görüşünün alınması, tesisin hizmet götürdüğü bölgede eşdeğer alan ayrılması ve yönetmelik eki hissede belirtilen standartlarda uygulanması koşulları ile yapılabileceğinden, uyuşmazlığın bu…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/2722 K: 1998/1549 T. 17.3.1998

    ÖZET: Dava konusu işlem ile uygulama imar planında yapılan değişiklik sonucu uyuşmazlığa konu taşınmazın ortaokul alanı iken konut alanı olarak belirlenmesinin nazım imar planına uygun olup olmadığının saptanması gerekip, diğer taraftan plan değişikliği yapılırken ilgili yatırımcı kuruluşun görüşünün alınmadığı ve…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/175 K: 1997/5604 T. 9.12.1997

    ÖZET: İmar planı yapımını yükleneceklere ilişkin yönetmeliğe uygun olarak asgari yeterlik belgesine sahip olmayanlarca imar planında değişiklik yapılması hukuka aykırıdır. Plan değişikliğinin plan müellifince yapılmadığı, imar komisyonunca hazırlandığı, imar komisyonunun plan yapma veya değiştirme yeterliliğine sahip kişilerden oluştuğuna ilişkin herhangi…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5866 K: 2005/2170 T. 13.4.2005

    ÖZET: Dava, dava konusu taşınmazın parselasyon planına ait plan notundan muaf tutulamayacağına ilişkin işlemin iptali talebiyle açılmıştır. İmar planıyla belirlenmiş yapılaşma koşullarını açıklayıcı, belirleyici ve bütünleyici nitelikte olduğu tartışmasız bulunan plan notlarının bazı yapılar için uygulanıp bazıları için uygulanmaması, planın…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/7422 K: 2000/226 T. 19.1.2000

    ÖZET: Büyükşehir belediye başkanınca planda bazı değişiklikler yapıldığı ve "plan onama sınırı içinde 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi uygulaması yapılmadan inşaat izni verilemez" notunun ilave edilerek onaylandığı, bakılmakta olan davada, eklenen plan notunun iptalinin istendiği anlaşılmaktadır. Plan notları imar planı…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1999/1533 K: 2000/4161 T. 21.6.2000

    ÖZET: İmar planları yapılırken veya bu planlarda değişikliğe gidilirken İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikte öngörülen kurallara ve bu yönetmeliğe ekli lejand hükümlerine uyulması zorunlu olduğundan anılan yönetmelikte yer almayan gösterimlerin belediye meclisi kararı ile kabul edilerek…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1990/327 K: 1990/1427 T. 25.6.1990

    ÖZET: Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda davacılara ait parselin karşısındaki adada yer alan parsel ile ilgili imar planı değişikliğinin ve bu değişikliğe göre verilen inşaat ruhsatının imar mevzuatına aykırı olduğu belirtildiği için işlemler mahkemece iptal edilmişse…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1993/1302 K: 1994/97 T. 18.1.1994

    ÖZET: İmar planları İmar Yönetmeliklerinden önce uygulanması gereken temel düzenleyici işlem niteliğinde olduklarından, imar planında yapılaşma ile ilgili kuralların bulunması halinde, bu konuda yönetmelik hükümlerine göre karar verilemez. Dava, davacıya ait ... Merkez ... Mahallesi, 5 pafta, 206 ada, 68…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1991/3494 K: 1992/4583 T. 30.11.1992

    ÖZET: Büyükşehir belediyeleri sınırları içinde resmi bina ve tesisler için imar planı ve değişikliklerini bakanlık re`sen yapıp onaylar. Türk Milleti Adına karar veren Danıştay 6. Dairesince Tetkik Hakimi E:E:D.`nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: Dava,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1991/4001 K: 1993/5193 T. 8.12.1993

    ÖZET: Gecekondu yasası`nın uygulandığı yerlerdeki imar ve plan değişikliklerini bayındırlık ve iskan bakanlığı re`sen yapabilir. Dava, 1/1.000 ölçekli Sincan 1 no.lu gecekondu önleme bölgesi imar planında bulunan ve üzerinde bina olan 1208 ada, 26 parsel sayılı taşınmazın bitişik parsellerle tecavüzlü…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2001/6820 K: 2003/803 T. 4.2.2003

    ÖZET: Cami binaları, kamunun ortak kullanımına ayrılmış olmakla birlikte resmi bina değil, umumi bina tanımı içinde yer aldığından, dava konusu imar planının 3194 sayılı yasanın 9. maddesi uyarınca Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanmasında yetki yönünden hukuka uyarlık yoktur. 3194 sayılı…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1994/3181 K: 1995/533 T. 7.2.1995

    ÖZET: Gap idaresi kanun hükmünde kararname ile verilen planlamaya ilişkin yetkilerini ancak aynı kararnamede belirtilen illerde gap ile doğrudan ilgili konularda kullanabilir. Türk Milleti Adına karar veren Danıştay 6. Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1992/3740 K: 1992/3957 T. 3.11.1992

    ÖZET: Mücavir alan sınırlarının belirlenmesine ilişkin işlemler, idare mahkemesinin görev alanı kapsamındadır. 2576 sayılı Kanun`un 5. maddesinde İdare mahkemelerinin, Danıştay`da çözümlenecek olanlar dışındaki davalara bakacağı açıklanmış, 2577 sayılı Danıştay Kanunu`nun 24. maddesinde ilk derece mahkemesi olarak Danıştay`da görülecek davalar sayılmış…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/2161 K: 1999/1788 T. 26.3.1999

    ÖZET: Nazım imar planı yapılmadan uygulama imar planı yapılamayacağından; revizyon imar planı ve kamulaştırma işleminin iptali gereklidir. 3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinde; nazım imar planları; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine yine varsa…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/4423 K: 2003/2093 T. 26.3.2003

    ÖZET: 1/25.000 ve 1/5.000 ölçekli planların iptal edilmesiyle 1/1.000 ölçekli plan kendiliğinden yürürlükten kalkmayacağından, davacının inşaat ruhsatı verilmesi isteminin 1/1.000 ölçekli plana göre değerlendirilmesi gerekir. Dava, davacı kooperatifin ..., ..., ... Bölge......Köyü bölgesinde ... ada, ... sayılı, ... ada, ...…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1987/752 K: 1988/244 T. 22.2.1988

    ÖZET: İmar yasası uyarınca planlama kademeleri arasında uyum gözetilmeli ve şehircilik ilkelerine uyulmalıdır. Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay 6. Dairesince Tetkik Hakimi A.Ö.`nün açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra temyiz isteminin süresinde olduğu görülerek işin gereği düşünüldü: Dava,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1993/2945 K: 1994/1389 T. 14.4.1994

    ÖZET: Koruma kurulunca sit alanı olarak ilan edilen dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede koruma amaçlı imar planı yapılması nedeniyle eski plan kararlarının hükümsüz kaldığı, yeni plan ile yeni koşullar getirildiği açık olduğundan, davanın koruma amaçlı imar planı koşulları çerçevesinde incelenmesi…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/6273 K: 1999/6359 T. 9.12.1999

    ÖZET: 3194 sayılı yasanın 18. Maddesi ile 2981 sayılı yasanın 10. Maddesi uyarınca belediyelerin kapanan yollar nedeniyle kendi adlarına parseller oluşturmasının mümkün olmadığı, belediyenin kendi adına ne şekilde parsel oluşturduğu hususunun araştırılarak yeniden karar verilmesi gerekir, öte yandan taşınmazların satışının…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1991/2825 K: 1992/542 T:12.02.1992

    KADIKÖY'DE 1/5.000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI BULUNMADIĞI NEDENİYLE 1/1.000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI MAHKEMECE İPTAL EDİLMİŞSE DE BU KONUDA NAZIM İMAR PLANI NİTELİĞİNDE 1/2.000 ÖLÇEKLİ İMAR PLANI OLUP OLMADIĞI ARAŞTIRILMAKSIZIN KARAR VERİLMESİNDE İSABET GÖRÜLMEDİĞİ HK: Dava, Kadıköy, Göztepe Mahallesi, 105…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/5436 K: 1998/6285 T: 14.12.1998

    Özeti: Uygulama imar planı ve mevzi imar planları birbirinden farklı olup uygulama imar planının bulunduğu bir alanda ayrıca mevzi imar planı yapılması yasa ve yönetmeliklerdeki tanımlamalara uygun değildir. Dava, Tuzla, 1/7 pafta, 2000 parsel sayılı taşınmazın 3194 sayılı Yasanın 18.…

    14 May, 2023

    Danıştay 1. Dairesi E: 2005/845 K: 2005/1534 T: 23.12.2005

    Özeti: 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu hükümleri ile 3194 sayılı İmar Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını koruma Kanunu ve…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2003/326 K: 2003/588 T. 10.7.2003

    ÖZET: 3621 sayılı Kanunun 7. maddesinde öngörülen yazılı usul uygulanmaksızın, doğrudan üçüncü kişinin hazırlayıp sunduğu planın Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanması suretiyle gelişen bu durum karşısında; dava konusu imar planı değişikliğinin Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onandığı andan itibaren yürürlüğe girdiğinin,…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/1712 K: 2003/4221 T. 9.7.2003

    ÖZET: İmar planı değişikliği işlemine karşı, uyuşmazlık konusu taşınmazın yakınındaki taşınmazın maliki olan kişinin dava açma ehliyeti bulunmaktadır. Bu saptamalar çerçevesinde uyuşmazlığa bakıldığında, imar planları kamu yararını ilgilendiren genel nitelikte düzenleyici işlemler olduğundan, semt sakini sıfatıyla menfaatinin ihlal edildiğinden bahisle…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/6968 K: 2004/944 T. 20.2.2004

    ÖZET: 3194 sayılı Yasanın 8. maddesinin ( b ) fıkrasında, imar planlarının belediye meclislerince onaylanarak yürürlüğe gireceği, bu planların onay tarihinden itibaren bir ay süre ile ilan edileceği, bir aylık ilan süresi içinde yapılan itirazların belediye meclislerince 15 gün içinde…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 1997/369 K: 1999/1 T. 8.1.1999

    ÖZET: Davacı parselasyon işlemi ile bu işlemin dayanağını oluşturan imar planının kendi taşınmazı yönünden iptalini istediğinden sadece parselasyon işleminin incelenerek karar verilmesi doğru değildir. Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından söz konusu taşınmazı kapsayan alanın 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca parselasyona…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2004/741 K: 2004/1854 T. 11.11.2004

    ÖZET: Çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını yakından ilgilendiren konularda vatandaş, belde veya semt sakini sıfatıyla dava açılabilir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İDDK Genel Kurulunca gereği görüşüldü: KARAR: Dava, İstanbul İli, Sarıyer İlçesi, ... Bölgesi,…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2000/954, K: 2001/683, 19/10/2001

    Faaliyet konusu itibariyle, şehirleşme ve imarla ilgisi bulunmayan parti ilçe teşkilatının imar planı yapılmasına ilişkin işleme karşı dava açmakta menfaati olmadığı. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İDDK Genel Kurulunca gereği görüşüldü: ... sayılı taşınmazların bulunduğu yerde 1/5000 ölçekli nazım, 1/1000…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2015/8193 K: 2016/46

    Özeti: 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Çevre ve şehircilik Bakanlığının yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni verme yetkisi sayma usulü ile belirlendiğinden bu yetki kapsamında olmayan uyuşmazlığa konu yapı ruhsatını düzenleme yetkisinin belediye başkanlığına ait olduğu, işlemin yetki unsuru yönünden…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2012/915, K: 2013/8099 

    Danıştay 6. Dairesi, 09.12.2013, E:2012/915, K:2013/8099 Özeti: 1/1000 ölçekli uygulama imar planının, 1/5000 ölçekli nazım imar planı olmadan, sadece özel niteliği olan 1/25000 ölçekli plan tarafından yönlendirilmesi imar mevzuatında öngörülen kademeli birliktelik ilkesine uygun düşmediğinden, 1/25.000 ölçekli nazım imar planı uyarınca hazırlanacak…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 1988/162 K: 1989/18 T: 03.03.1989

    Turizm Alanı sınırları içinde bulunan ... pafta, ..... parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılmasına ilişkin 6.10.1983 günlü 329-4799 sayılı Kültür Bakanlığı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan düzenleyici işlemlerin iptali istemiyle açılan davada ... idare Mahkemesince, 2634 sayılı Kanununun 8. maddesi uyarınca…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2003/518, K: 2005/2406

    Özeti: Onaylandıktan sonra ilan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planı Yasada öngörülen prosedür tamamlanmaksızın tesis edilmiş bir işlem olacağından, bu şekil eksikliği nedeniyle iptalinin gerekeceği hakkında. Dava, Antalya İli, Kemer İlçesi, Tekirova Beldesi, … parsel sayılı taşınmazın Günübirlik Tesis Alanı…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2005/2467, K: 2006/503

    Özeti: İnşaat izni verilmesi yolundaki istemin reddine ilişkin işlem, düzenleyici işlem niteliğinde kabul edilen imar planının uygulanması kapsamında tesis edilmiş olduğundan, bu işlemle birlikte dayanağı planlara karşı açılan davanın esasının incelenmesi gerekirken, davanın süre yönünden reddi yolundaki idare mahkemesi kararında…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2005/2477, K: 2005/2822

    Özeti: Üst ölçekli plan varsa alt ölçekli imar planlarının uygulama işlemi niteliğinde olduğu, dolayısıyla alt ölçekli planlara karşı açılan davada öğrenme üzerine dayanağı olan üst ölçekli planın iptali istemiyle de dava açılabileceği hakkında. Dava, Tekirdağ, Çorlu, … Mah. … pafta,…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2003/521, K: 2003/609

    Özeti:   Uyuşmazlığa konu, Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanan imar planının, 3194 Sayılı Yasa öngörüldüğü biçimde ilan edilmemesi nedeniyle kesin ve davacı yönünden uygulanabilir nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddi yolundaki kararda isabetsizlik görülmediği hakkında. Dava, Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 3194…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2004/79, K:2005/175

    Dava, 6.7.2002 günlü, 13/91 sayılı belediye meclisi kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli Eskişehir revizyon nazım imar planının iptali istemiyle açılmıştır. Eskişehir İdare Mahkemesinin 21.11.2002 günlü, E:2002/1847, K:2002/1698 sayılı kararıyla; davacı oda ile dava konusu imar planı değişikliği arasında doğrudan…

    14 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/5630, K: 2008/423

    Özet: Nazım imar planı ile mera vasfını kendiliğinden yitirdiği Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinin l.fıkrasının (c) bendine göre, bozma kararında, araştırılması…

    14 May, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2015/10132, K: 2016/92

    Özet: Uyuşmazlık konusu olayda; yapıya ilişkin yapı ruhsatının ve dayanağı imar planı değişikliğinin hukuka aykırı olduğunun yargı kararıyla ortaya konularak iptal edildiği dikkate alındığında; ilgiliye hak tanıdığı ileri sürülen durumun hukuka uygun bir işlemden kaynaklanmadığı ortadadır. Bu sebeple; olayda, kazanılmış…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2001/880, K:2003/662

    Özeti: Yeterlilik belgesine sahip müellifçe hazırlanmış bir imar planı değişikliği olmaksızın, "onay mercii" olan belediye meclisi tarafından plan değişikliği yerine geçecek şekilde karar alınmasında hukuki isabet bulunmadığı hakkında. TÜRK MÎLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü:…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2007/136, K: 2010/1358

    Özeti: 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 8. ve 9. maddeleri uyarınca onaylanmakla yürürlüğe giren imar planlarının kesinleşmesi için anılan madde hükümlerine göre bir ay süreyle askıya çıkarılmak suretiyle ilan edilmeleri gerektiği; onaylandıktan sonra ilan edilmeksizin uygulamaya konulan bir imar planı Yasa'da…

    14 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2012/477, K: 2014/3990

    Özeti: Yapı ruhsatının ve dayanağı uygulama imar planının iptali istemiyle açılan davada, yapı ruhsatına dayanak alınan imar planının hukuka aykırılığı saptanarak yargı yerince iptal edilmiş olması halinde, inşaat ruhsatının da dayanağının kalmadığı, hukuka aykırı olan ruhsata göre inşa edilen yapının…

    14 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/1066, K:2013/1339, 06.02.2013

    Bir kimse kendi malzemesi ile başkasının taşınmazına sürekli, esaslı ve tamamlayıcı nitelikte yapı yapmışsa ve yapının değeri açıkça arazinin değerinden fazlaysa, iyiniyetli taraf uygun bir bedel karşılığında yapının ve arazinin tamamının veya yeterli bir kısmının mülkiyetinin malzeme sahibine verilmesini isteyebilir.…

    14 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/16926, K:2014/2234, 12.02.2014

    Çapa bağlı taşınmazlarda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmayan ve başkasının taşınmazına bilerek bina inşa eden davalı iyiniyetli olamayacağından Türk Medeni Kanununun 722, 723, 724 ve 725. maddelerinin olayda uygulama yeri bulamayacağı kuşkusuzdur. Ancak, davalıya ait yapının tamamı dava konusu 2…

    14 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2014/4476, K:2014/11766, 15.09.2014

    Somut olayda; davacının davalıdan resmi olmasa da sözleşme ile taşınmaz satın aldığı, taşınmazın devrinin sağlanacağı inancı ile bazı masraflar yaptığı diğer bir deyiş ile zilyet olduğu sürede iyiniyetli olduğu açıktır; bu durumda davacı TMK'nun 723. maddesi gereğince yaptığı zorunlu ve…

    14 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/16235, K:2014/13856, 22.10.2014

    TMK'nun 723/3 maddesinde ise “...malzeme sahibi iyiniyetli değilse hakimin hükmedeceği miktar bu malzemenin arazi maliki için taşıdığı en az değeri geçmeyebilir” denilmekte ise de bu hükümde yer alan hak ayni hak niteliğinde olmayıp, şahsi hak (alacak hakkı) dır. Bu hak…

    14 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/9118, K:2015/1842, 23.02.2015

    TMK’nın 684 ve 718. maddeleri hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Ancak, yasa koyucu somut olaydaki taşınmazların durumunu genel hükümlere bırakmamış, bu konumdaki taşınmazların maliki ile yapıyı yapan…

    14 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/17185, K:2016/5953, 11.05.2016

    Çapa bağlı taşınmazlarda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmayan ve başkasının taşınmazına bilerek bina inşa eden davalılar iyiniyetli olamayacağından, Türk Medeni Kanunu'nun 722,723,724 ve 725. maddelerinin eldeki davada uygulama yeri bulamayacağının şüphesiz olduğu ve mahkemece el atmanın önlenmesi ile birlikte yıkım…

    14 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2015/14059, K:2016/8400, 30.05.2016

    Davacının, tapuda hazine adına kayıtlı olup ecrimisil ödemek suretiiv le kullandığı taşınmaza ağaç dikmesi nedeniyle iyiniyetli olarak kabulüne imkan bulunmadığından, arsa sahibi olan davalı hâzinenin ağaçlar sebebiyle iyiniyetli olmayan malzeme sahibi davacıya bir miktar tazminat ödemesi ve tazminatın ağaçların arazi…

    14 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2016/13251, K:2018/1413, 21.02.2018

    Davacının kendisine ait olmayan taşınmaz üzerine inşa ettiği baraka ve kuyu yönünden iyiniyetli olmadığı, bu barakalar ve kuyu yönünden sadece TMK'nın 723.maddesi gereğince asgari levazım bedelini davalıdan talep edebileceği açıktır. Gerek öğreti ve gerekse uygulama ile asgari levazım değerinin yapı…

    14 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/10343, K:2019/106, 08.01.2019

    Dava, muhdesatın davacıya ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi isteğine ilişkindir. Kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın…

    14 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/11042, K: 2019/860, 04.02.2019

    Başkasının arazisine yapı yapan kişinin tescil talebinde bulunabilmesi için; malzeme sahibinin iyi niyetli olması, yapı değerinin taşınmaz değerinden fazla olması, malzeme sahibinin taşınmaz malikine uygun bir bedel ödemesi gerekir. K A R A R: Dava, TMK’nin 724. maddesine dayalı tapu iptali…

    14 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/14914 K: 2016/2070 T: 23.02.2016

    Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan bağımsız bölüm yüklenici tarafından temlik ettiği kişi dışında üçüncü bir kişiye tapudan devredilebilir. Tapu kaydını devralan üçüncü kişinin hukuki durumu TMK'nın 1023 ve 1024. maddeleri gereği değerlendirilmesi gerekir. Hukukumuzda, kişilerin satın aldığı…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/13259 K: 2016/397 T: 18.01.2016

    Asıl ve birleştirilen dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacıların alınan borcun sözleşmede belirtilen ödeme tarihinden itibaren, dava tarihine kadar ulaştığı faizli bakiyesiyle o tarih itibariyle temlik konusu taşınmazlarının değerinin belirlenerek, borcun taşınmazların…

    13 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2015/53 K: 2016/211 T: 02.03.2016

    Taraflar arasındaki “ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 13. Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 18.06.2013 gün ve 2012/919 E. - 2013/490 K. sayılı kararın incelenmesi davalılardan Z... Bankası A.Ş. vekili tarafından istenilmesi…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2016/6409 K: 2016/5922 T: 11.05.2016

    Asıl dava, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ile tescil; birleştirilen 2007/277 E. sayılı dava ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ile tescil; birleştirilen 2008/16 E. sayılı dava hile ve ehliyetsizlik hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ile tescil olmazsa tazminat…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/17745 K: 2016/6919 T: 06.06.2016

    Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazda davacı ve davalılar payının iptaline, 14/02/2014 havale tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen payların davacı ile davalı ... hariç diğer davalılar adına tesciline,…

    13 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2015/12 K: 2016/1005 T: 02.11.2016

    Taraflar arasındaki “satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Polatlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 12.12.2013 gün ve 2013/65 E., 2013/476 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/20353 K: 2017/506 T: 26.01.2017

    Özet: kısa aralıklarla yapılan temliklerin de hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve iyiniyetli kabul edilen dava dışı ....’in TMK. 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanmayacağı Asıl ve birleştirilen dava, yolsuz tescile dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün…

    13 May, 2023

    Yargıtay 15. Hukuk Dairesi E: 2017/449 K: 2017/2579 T: 15.06.2017

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle temyiz eden davalılar ...,.....'un birleşen 2004/402 Esas sayılı dosyada taraf olmamaları, asıl ve birleşen 2004/398 Esas sayılı dosyadaki davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaması nedeniyle gerek asıl davada haklarındaki…

    13 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2022 K: 2018/1168 T: 06.06.2018

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2022 K: 2018/1168 T: 06.06.2018 Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; Bornova ili Kavaklıdere köyünde yapılan kadastro çalışmalarında ilk maliki adına tespit ve tescil edilen 20 parsel sayılı taşınmazı, davacının 1990 yılında, tapu kaydında orman olduğuna…

    13 May, 2023

    Yargıtay 23. Hukuk Dairesi E: 2015/9708 K: 2018/3902 T: 03.07.2018

    Eser sözleşmeleri -kural olarak- ani edimli oldukları için fesih, geriye etkili sonuç doğurur. Geriye etkili feshe, sözleşmeden “dönme” denir. Dönme halinde, sözleşme, geçmişe etkili olarak son bulur. Başka bir anlatımla, sözleşmenin yapıldığı andaki duruma dönülür. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 818…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2016/2948 K: 2019/469 T: 24.01.2019

    Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacının iddialarını yazılı delil ile kanıtlaması gerekir iken herhangi bir yazılı delil sunmadığı, ayrıca davacının iddialarını mevcut deliller ile de kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı…

    13 May, 2023

    Yargıtay 23. Hukuk Dairesi E: 2016/5983 K: 2019/1298 T: 10.04.2019

    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre ; davaya konu parselde davacının pay satışına ilişkin ........1999 tarihli ve 333 yevmiye no.lu resmi senet altındaki imza ile "Okudum" el yazısı ve ....03.1998 gün ve 627 yevmiye no.lu tapu istem belgesindeki…

    13 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/18130 K: 2019/3804 T: 30.04.2019

    Dava, yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın tapu iptal ve tescil talebi yönünden reddine, taraflar arasındaki satış sözleşmesinin tarafı olmayan eski tapu maliki ... ve son tapu maliki ...…

    13 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2019/318 K: 2019/1238 T: 28.11.2019

    Taraflar arasında görülen “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 03.05.2016 tarih ve 2015/429 E., 2016/307 K. sayılı karar davalılardan banka vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 11.07.2017 tarih…

    13 May, 2023

    Yargıtay 23. Hukuk Dairesi E: 2016/7625 K: 2020/4 T: 13.01.2020

    Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında; davacıya gönderilen ikinci ihtarnamedeki borç miktarı ile birinci ihtarname ile istenen borç miktarları da aynı olmadığı, bu nedenle ihraç kararının usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, davacının üyelik hakkının korunması gerektiği, davacıya isabet…

    13 May, 2023

    Yargıtay 15. Hukuk Dairesi E: 2019/3306 K: 2020/2240 T: 13.07.2020

    Dava, 6360 sayılı Yasa ile tüzel kişiliği kaldırılarak ... Belediyesi’ne devredilen ... ... ile ... ... İnş. Ot. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 26.09.2007 tarihinde imzalanan arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin geriye etkili feshi ile, ... şirket…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2019/3153 K: 2020/4296 T: 21.09.2020

    Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, yolsuz tescil iddiasının ve kayıt malikinin kötüniyetli olarak temlik aldığının ispat edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere; Hukukumuzda, diğer çağdaş hukuk sistemlerinde olduğu gibi kişilerin…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2019/2996 K: 2021/334 T: 21.01.2021

    Bilindiği üzere; hukukumuzda diğer çağdaş hukuk sistemlerinde olduğu gibi kişilerin huzur ve güven içerisinde alış verişte bulunmaları, satın aldıkları şeylerin ilerde kendilerinden alınabileceği endişelerini taşımamaları, dolayısıyla toplum düzenini sağlama düşüncesiyle, alan kişinin iyi niyetinin korunması ilkesi kabul edilmiştir. Bu amaçla…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2020/2655 K: 2021/534 T: 02.02.2021

    Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, kayıt maliki ...’nın tapu kaydına güvenerek taşınmazı satın aldığı, iyiniyetli olduğu, aksinin kanıtlanamadığı, diğer davalı ...’ın ise kayıt maliki olmadığı, onun yönünden iptal-tescil talep edilemeyeceği gerekçeleriyle davalı ...…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2020/1034 K: 2021/2648 T: 28.04.2021

    Nitekim bu görüşten hareketle, "kötü niyet iddiasının def'i değil itiraz olduğu, iddia ve müdafaanın genişletilmesi yasağına tabii olmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve mahkemece kendiliğinden (resen) nazara alınacağı'' ilkeleri 8.11.1991 tarih 1990/4 esas 1991/3 sayılı İnançları Birleştirme Kararında kabul edilmiş,…

    13 May, 2023

    Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2021/2821 K: 2022/43 T: 10.01.2022

    Bilindiği üzere hukukumuzda, diğer çağdaş hukuk sistemlerinde olduğu gibi kişilerin huzur ve güven içerisinde alış verişte bulunmaları, satın aldıkları şeylerin ileride kendilerinden alınabileceği endişelerini taşımamaları, dolayısıyla toplum düzenini sağlamak düşüncesiyle, alan kişinin iyi niyetinin korunması ilkesi kabul edilmiştir. Bu amaçla…

    13 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/113 K: 2006/205 T: 19.04.2006

    YARGITAY İLAMI Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Elazığ 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.01.2004 gün ve 2001/391-2004/30 sayılı kararın incelenmesi Davalı Hazine vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4 Hukuk Dairesinin 21.06.2005 gün ve 622-6821…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1996/1577 K: 1997/1528 T: 20.03.1997

    Parselasyon işleminin bir bütün olarak incelenmesi gerekirken unsurlarından birisi olan hisselendirmenin tek başına iptal davasına konu olabilecek bir işlem olarak kabul edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı. Dava, davacının maliki olduğu ... Mahallesi, ... ada, ... sayılı parselin bulunduğu alanda 2981 sayılı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1991/288 K: 1991/1975 T: 09.10.1991

    Geçerli ve bağlayıcı nitelikte bir vekaletname veya muvafakatname bulunmadığından parselasyon işlemi konusunda paydaşlardan birisine yapılan tebligatın diğer paydaşlar açısından dava açma süresine başlangıç olarak alınmayacağı hk. Dava, davacıların hissedarı oldukları taşınmazların İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca düzenlemeye tabi tutulmasına ilişkin…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1994/2996 K. 1994/3721 T. 24.10.1994

    ÖZET: Parselasyon işleminin muhataba tebliği gerektiğinden, yeni parsellerin tapularının düzenleme tarihinin işlemi öğrenme tarihi olarak alınarak davanın zamanaşımından reddi isabetsizdir. Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/1582 K. 1998/893 T. 18.2.1998

    ÖZET: Askı süresi içerisinde parselasyon işlemine yapılan itirazın, askı süresinin son gününü izleyen günden itibaren 60 gün içinde cevap verilmemek suretiyle reddedilmesi üzerine, takip eden 60 günlük süre içinde parselasyon işlemine karşı dava açılması gerektiği, bu süreler geçtikten sonra davalı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/1709 K. 2004/26 T. 12.1.2004

    ÖZET: Bir bölgede parselasyon işlemi yapılabilmesi için öncelikle 1/1.000 ölçekli uygulama imar planı yapılması ve parselasyon işlemimin de bu plana dayalı olması gerekmektedir. Parselasyon işleminin dayanağı 1/1.000 ölçekli uygulama imar planı dava konusu edilmediğinden, dava konusu parselasyon işleminin yukarıda anılan…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/6414 K. 2000/106 T. 17.1.2000

    ÖZET: Parselasyon işleminde kişilerin düzenlemeye giren parselleri ile düzenleme sonrası tahsis edilen parselleri arasında değer farkı bulunması durumunda, parselasyon işlemlerinin yasa ve yönetmeliklere aykırılığı öne sürülerek iptalinin istenilmesi gerekmektedir. Söz konusu değer farkı bir iptal nedenidir ve tazminat hukuku kapsamında…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/6901 K. 1998/6773 T. 23.12.1998

    ÖZET: Revizyon imar planı uyarınca kendisine imar parseli verilmesi olanaklı olmayıp, Hazine arazisi üzerindeki kaçak yapısı da af kapsamına girmeyen kişinin hukuken korunan bir menfaati bulunmadığından dava açma ehliyeti yoktur. Türk milleti adına karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/4164 K. 1999/4196 T. 23.9.1999

    ÖZET: Kamu yararını ilgilendiren genel nitelikte düzenleyici işlem olan imar planına karşı semt sakini (komşuluk) Sıfatıyla menfaatin ihlal edildiğinden bahisle iptal davası açılması olanaklı ise de kişisel çıkarları ihlal eden, somut, sübjektif nitelikteki parselasyon işlemine karşı, parselasyon yapılan sınırlar içerisinde…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5731 K. 2005/1938 T. 5.4.2005

    ÖZET: Dava, hazineye ait parselin bulunduğu alanda 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işleminin iptali istemiyle açılmıştır. Hazineyi ilgilendiren davalarda defterdarların bulundukları illerde daire amiri olarak dava açmaya yetkili oldukları açık olduğundan hazineye ait taşınmazla ilgili parselasyon işleminin…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/3692 K. 1999/4794 T. 13.10.1999

    ÖZET: Uyuşmazlık konusu taşınmazın trafo yeri olarak kamulaştırılmasına ilişkin işlemlere başlanması ve tapu kayıtlarında bu yönde şerh bulunması karşısında, kamulaştırılan yerin tapuda davacı idare adına kayıtlı bulunmadığı gerekçesiyle kamulaştırma işleminin varlığı gözetilmeksizin sadece tapuda malik görünen kişilerin dikkate alınması suretiyle…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/2790 K: 2007/5059 T: 21.09.2007

    Özeti: Taşınmaz mülkiyetinin asıl belirleyici unsurunun tapu senedi olması nedeniyle, tapu kayıtlarında bu yönde bir şerh bulunmamasına karşın, satış vaadi sözleşmesi ile anılan taşınmazda hisse satın alındığından bahisle, mülkiyet iddiasıyla parselasyon işlemine dava açılamayacağı hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1995/410 K. 1995/4427 T. 13.11.1995

    ÖZET: Parselasyon işleminin tapu maliklerini ilgilendirmesi nedeniyle, harici satış vaadi sözleşmesine dayanarak parselasyona karşı açılan davanın ehliyet yönünden reddi gerekir. Türk Milleti Adına karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: Dava,…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/772 K: 2006/83 T: 20.01.2006

    Belediye encümenince yapılan parselasyon işleminde daha sonradan yapılacak düzeltmenin yine belediye encümeni kararı ile yapılarak, bu düzeltme kararı uyarınca yeniden dağıtım cetvelinin düzenlenerek askıya çıkarılması gerektiği hk.< TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1993/3010 K. 1994/2444 T. 13.6.1994

    ÖZET: Yapılan parselasyon işleminde şekil eksikliği olması durumunda idarelerin hatalı işlemleri düzeltebileceği ilkesi ile yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor da dikkate alınarak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir. Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1352 K: 1990/1920 T: 25.10.1990

    Parselasyon planına ilan süresi içerisinde itirazda bulunulması nedeniyle bu itirazın reddine ilişkin işlemin tebliğ tarihi itibariyle parselasyon işleminin kesinleşmesi söz konusu olduğundan, mahkemece 3194 sayılı İmar Kanununun bu konudaki özel hükmü göz önünde bulundurulmaksızın 2577 sayılı İYUK’nun 11.maddesine göre davanın…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/392 K: 2006/851 T: 07.03.2006

    İmar Kanununun 18.maddesi uyarınca yapılacak arazi ve arsa düzenlemesi ile ilgili esaslar hakkında yönetmeliğin 5. maddesi uyarınca parselasyon işlemlerini yapma yetkisi bulunan belediye encümenine tesis edilen işleme yapılan itirazın yine belediye encümeninde görüşülerek karara bağlanması gerekirken belediye başkanlığı işlemiyle reddedilmesinde…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1996/4650 K. 1996/5328 T. 26.11.1996

    ÖZET: Anayasanın 125. maddesinde, idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihinden başlayacağı bağlanmış, 2577 sayılı yasanın 7/2. maddesinde de buna koşut hüküm öngörülmüştür. Danıştay İçtihatları Birleşme Kurulunun parselasyon planlarına karşı açılacak davalara ilişkin 12.02.1970 tarih, 1969/2 E., 1970/1…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/5781 K. 1998/6711 T. 22.12.1998

    ÖZET: Ada dağıtım cetvellerinde dağıtıma ilişkin tüm bilgilerin sağlıklı biçimde yer alması gerektiğinden, bu kayıtların hatalı ve belirsiz olması durumunda parselasyon işlemi hukuka aykırı duruma gelir. Dosyanın incelenmesinden, davacının parselasyon işlemi sonucunda kendilerine taşınmazlarının tamamının tahsis edilmediği, eksik yer verildiği…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1990/5 K. 1991/2101 T. 22.10.1991

    ÖZET: Parselasyon işlemi nedeniyle düzenleme sınırı içerisindeki kamu alanlarının karşılanması amacıyla %35'e kadar düzenleme ortaklık payı alınabileceğinden, belediyece böyle bir hesaplama yapılmaksızın %35 pay alınmak suretiyle belediye adına imar parselleri oluşturulmasında isabet yoktur. 2981 sayılı Kanunun 3290 sayılı Kanunla değişik…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/1684 K: 2007/3246 T: 4.6.2007

    Özeti: Parselasyon işleminin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılması gerektiğinden, tapu senedi ile kadastro yüzölçümleri arasındaki farklılık olduğu ve tapu kayıtlarının esas alınarak parselasyon işlemi yapılamayacağı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptal edilmesinde, hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. 3194 sayılı İmar…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/5617 K. 2004/1412 T. 10.3.2004

    ÖZET: Parselasyon gibi mülkiyete ilişkin işlemlerde, düzenleme sahasına dahil edilmiş bulunan parsellerin tek tek belirtilmesi gerekir. Olayda ise, bu husus göz ardı edilerek sadece birkaç ada ve parsel isminin belirtilmesi suretiyle "vs." ibaresi kullanıldığından ve davacılara ait taşınmazların parsel numaraları…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1996/2577 K. 1997/828 T. 19.2.1997

    ÖZET: Etaplar halinde yapılan imar planı doğrultusunda etapların düzenleme sınırları belirlenerek parselasyon yapılması hukuka aykırı değildir. İmar Kanununun 18. maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile ilgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin (a) bendinde düzenleme sahasının, sınırı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1994/712 K. 1994/3393 T. 7.10.1994

    ÖZET: 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyonun sınırlarının dayanağı olan imar planı sınırları ile mutlaka çakışması zorunlu olmayıp imar planlarının parça parça imar düzenlemesine tabi tutulması mümkündür. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altınca Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1989/2266 K:1990/1426  T: 25.06.1990

    Parselasyon planına konu yerdeki kamu alanlarının tüm parsellerden eşit şekilde alınacak paylarla oluşturulması gerektiğinden, düzenleme işleminin sadece bir parsel malikine daha fazla müstakil parsel tahsisinin mümkün olup olmadığı noktasından incelenmesinde isabet görülmediği hk.< 3194 sayılı İmar Kanununun 18.maddesinde, imar hududu…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1996/789 K. 1997/385 T. 21.1.1997

    ÖZET: Belediye ve mücavir alan içinde parselasyon planlarının hazırlanması ve parselasyon işlemlerinin yapılmasında yetkili organ belediye encümenidir. Türk milleti adına karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Orman Genel Müdürlüğüne ait 51-52 pafta, 46 ada, 1 sayılı parseli de…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/28, K: 2007/1673

    Orman alanı olarak belirlenmiş yerlerin, inşaata elverişli imar parseli haline getirilemeyecek alanlar olması nedeniyle, parselasyon işlemine tabi tutulamayacakları hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: Duruşma…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8073, K: 2007/1098

    Parselasyon işleminin yargı kararı ile iptali sonucunda iptal kararının gereğinin yerine getirilmesinin ilk koşulunun, ilgilisi açısından parselasyon öncesi hukuki duruma yeniden gelinmesinin sağlanması olduğu, bu itibarla davalı idarece ileri sürülen hususların iptal gerekçeleri çerçevesinde irdelenmesi ve yargı kararının uygulanıp uygulanmadığı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2012/7321, K: 2013/6519

    Özeti: Uyuşmazlığa konu taşınmazın tarım arazisi olduğu ve gerekli izinlerin alınmadan imara açıldığı, bu durumun açıkça kanuna aykırı olduğunun ileri sürülmesi karşısında; imar planının dava konusu edilmemiş olmasının, dava konusu parselasyon işleminin yargısal denetiminin yapılmasına hukuki engel oluşturmayacağı hakkında. Dava; …

    13 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2014/2243, K: 2016/300

    Özeti: Uyuşmazlıkta, 3194 sayılı imar Kanunun 32. maddesinde aranan şartlara uygun olarak alınmış bir yıkım kararından söz edilemeyeceğinden, uyuşmazlık konusu yapıların boşaltılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı. Dava; Sivas İli, Yıldızeli ilçesi, Kalın Beldesi, ... sayılı parsel üzerinde bulunan ruhsatsız…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/1084 K: 2007/2323 T: 27.4.2007

     Özeti: Dava konusu ruhsatsız inşaatın davacı tarafından yapıldığı açık olduğundan, anılan inşaatın davacının mülkiyetinden çıkmış olmasının, yapıyı yapan davacıya para cezası verilmesine engel teşkil etmeyeceği hakkında. 3194 sayılı İmar Kanununun 42.maddesinin birinci fıkrasında, ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya…

    13 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2004/2530 K: 2005/1121 T: 05.05.2005

    Özeti: 3194 sayılı İmar Kanununn 32. maddesi uyarınca yapıların yıktırılmasına karar verilebilmesi için idarece düzenlenen yapı tatil tutanağında ruhsata aykırılıkların somut ve ayrıntılı olarak düzenlenmesi gerektiği hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca gereği görüşüldü: İstanbul, Büyükçekmece,…

    13 May, 2023

    Danıştay İDDK E: 2007/2336, K:2004/2183 22.11.2007

    Özet: Ruhsatsız yapıların 3194 sayılı Yasa’nın 32. maddesi uyarınca yıktırılmasına ilişkin 10.10.2000 günlü, 2677-2842 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılan davada; uyuşmazlık konusu yeni yapılaşma koşulları öngören 1/5000, 1/1000 ve 1/50000 ölçekli imar planlarının onaylandığı anlaşıldığından yeni planlar incelenerek…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/2166 K: 2003/5294 T. 31.10.2003

    ÖZET: Davacının kendi taşınmazı üzerinde inşaat yaptırmak amacıyla müteahhit ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı, ancak müteahhidin ruhsat almadan inşaata başlaması üzerine, tespit tarihinden önce noter aracılığıyla ruhsatsız yapı yapmaması için müteahhidi uyardığı, bu nedenle yapının ruhsatsız yapılmasında davacının sorumluluğunun…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/6535 K: 2004/934 T. 20.2.2004

    ÖZET: İmar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapı nedeniyle ayrı tespitlere dayalı olarak ve her seferinde tespit edilen yeni aykırılıklar için birden çok kez imar para cezası verilebileceği hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: KARAR : Dava, ...…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5266 K: 2004/120 T. 14.1.2004

    ÖZET: 3194 sayılı Yasanın 40. maddesi ile getirilen düzenleme; enkaz veya birikintilerin, gürültü ve dumana neden olan tesislerin, hususi mecra, lağım, çukur, kuyu, mağara ve bunların benzerlerinin umumun sağlık ve selametini ihlal edenlerini veya şehircilik, estetik veya trafik bakımından sakıncalı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2004/4776 K: 2006/659 T: 20.2.2006

    Özeti: 3194 sayılı Yasının 42.maddesi uyarınca tek bir yapı için yalnızca bir para cezası verilmesi gerekirken her bir parsel yönünden ayrı ayrı para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, İstanbul, Tuzla…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/84 K: 2004/2843 T. 5.5.2004

    ÖZET: 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinde geçen "yapı" terimi parseli değil yapıyı ifade etmektedir. Bu nedenle tek parsel üzerine bile olsa farklı bloklardaki ruhsat eki projeye aykırılıklar ayrı ayrı değerlendirilerek para cezası verilebilir. Bu durumda, idarece daha önce C1 blok için…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/281 K: 2004/3882 T. 16.6.2004

    ÖZET: 3194 sayılı İmar Kanunun 42.maddesi uyarınca, ancak ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapı yapılması durumunda para cezası verilmesi mümkün olup, ruhsat ve eklerine aykırılık bulunmadığı ve ruhsat süresinin dolmasından sonra inşaata devam edilmediği…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/6380 K: 2004/1992 T. 7.4.2004

    ÖZET: Temel açılması yapıya başlandığını gösterdiğinden, başka bir ifadeyle yapının bir aşaması olduğundan anılan yasa maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: KARAR: Dava, Hatay İli, Reyhanlı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1992/4565 K: 1993/4462 T. 25.10.1993

    ÖZET: Ruhsatsız olması nedeniyle yıktırılmasına karar verilmesine karşın belediyece yıktırılmayan ve iskan edilmesine göz yumulan binanın kendiliğinden yıkılması sonucu ölenlerin yakını olan davacıya manevi tazminat verilmesinde isabetsizlik yoktur. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: KARAR : Dava, .......…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1992/2066 K: 1993/913 T. 8.3.1993

    ÖZET: Ancak esaslı bir onarımla tehlike arz etmeyecek duruma gelebilecek yapının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu kabul edilerek yıktırılmasına ilişkin bilirkişi raporuna dayanılarak yapılan işlem isabetlidir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Gereği görüşüldü: Dava; Isparta, Eğirdir, Yeni Mahalle ( Tabakhane…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2006/931 K: 2006/6661 T: 30.12.2006

    Özeti: Deprem nedeniyle oluştuğu ileri sürülen zararın tazmini istemiyle açılan davada, uğranıldığı belirtilen zararın idarenin üzerine düşen görev ve yükümlülüğü gereği gibi yerine getirmemesinden, dolayısıyla eylem ya da eylemsizliğinden kaynaklandığından mahkememizce 2577 sayılı Yasa'nın 13. maddesi uyarınca davanın süresi içerisinde…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/5832 K: 2003/3421 T. 2.6.2003

    ÖZET : Dava konusu olayda, yıkımına karar verilen 3. kat inşaatın davacı tarafından ruhsat alınarak yapılmış, daha sonra da iskan ruhsatı alınmış olması nedeniyle davacının, yıkımına karar verilen yapı nedeniyle uğradığı zararın tazmin edilmesi gerektiği tartışmasızdır. İdarenin hizmet kusuru nedeniyle…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/2248 K: 2003/3305 T. 26.5.2003

    ÖZET: Ruhsatsız olarak yapılan ve mahkemece de yıkımına karar verilen yapının belediyece yıkılması esnasında yapının bulunduğu bahçedeki narenciye ağaçlarına verilen zararın tazmini gerektiği. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, ..., ... İlçesi, ... pafta, ... parsel sayılı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1999/1643 K: 2000/2469 T. 26.4.2000

    ÖZET: Manevi tazminat temelde gerçek bir tazmin aracı olmayıp doğrudan doğruya bir manevi tatmin aracıdır. Bir idari işlem veya eylem nedeniyle ızdırap duyan kişiye sadece tatmin aracı olan bir miktar para verilerek bu üzüntü ve sıkıntının tam olmasa bile bir…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/4170 K: 2004/883 T: 18.02.2004

    UYUŞMAZLIK KONUSU YAPIDA DEĞİŞİKLİK YAPILDIĞI KONUSUNDA BİR TESBİTİN BULUNMAMASI KARŞISINDA MUHTARLIK DÖNEMİNDE VE BELEDİYE KURULMADAN ÖNCE YAPILAN YAPININ RUHSATSIZ OLDUĞUNDAN BAHİSLE, 3194/32. MADDEYE GÖRE MÜHÜRLENMESİNDE HUKUKA UYARLIK OLMADIĞI HK.< TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, ? Belediyesi…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1993/3323 K: 1994/1794 T. 3.5.1994

    ÖZET: Kabil-i tecviz hatanın, yapılan yapının kendi parseli sınırları dışına taşmamak koşuluyla ruhsatına ve onaylı projesine aykırılığın çok küçük olması halinde kabul edilebileceği, başkasına ait parsele tecavüz bulunması halinde bu kuralın uygulanmasının mümkün olamayacağı açıktır. Türk Milleti Adına Karar veren…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/4396 K: 2005/947 T: 18.02.2005

    3194 sayılı Yasanın 32.maddesi uyarınca tesis edilen yıkım işlemin belediye tarafından gerçekleştirildiği takdirde sadece yapılan masrafın yapı sahibinden istenmesi gerekirken, yapılan masrafın %20 fazlası ile davacıdan tahsil edilmesine ilişkin işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığı. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1997/4788 K: 1998/5520 T. 17.11.1998

    ÖZET: Bir idari işlemin iptal davasına konu olabilmesi için kesin ve yürütülmesi zorunlu olması gerekmektedir. Kesin ve yürütülmesi zorunlu işlem hukuk düzeninde bir sonuç doğuran başka bir makamın onayına ihtiyaç göstermeyen ve ilgilinin hukukunda değişiklikler meydana getiren işlemdir. TÜRK MİLLETİ…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1990/2731 K: 1992/1655 T: 16.04.1992

    Davacıya ait yapının İmar Kanununun 32.maddesinde öngörülen süre içerisinde ruhsata bağlanmadığı gerekçesiyle yıktırılmasına karar verilmişse de, dava sırasında anılan yapı ruhsata bağlandığından mahkemece davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği. Dava, davacıya ait inşaatın ruhsatsız olduğundan bahisle 3194 sayılı Yasanın 32.maddesi…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/2824 K: 2004/6883 T: 22.12.2004

    Dava konusu işlem, tebligat kanununda öngörülen usule aykırı olarak davacıya muhtar eliyle tebliğ edildiğinden, davacının, söz konusu işlemi muhtardan öğrendiğini belirttiği 11.11.2002 tarihinin işlemi öğrenme tarihi olarak kabulü gerektiği hk.< TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, İzmir…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1987/74 K: 1987/874 T: 08.10.1987

    3194 SAYILI İMAR KANUNUNUN 32.MADDESİNE GÖRE YIKMA KARARLARININ BELEDİYE ENCÜMENİNCE ALINMASI GEREKTİĞİNDEN, BU KONUDA BELEDİYE BAŞKANI TARAFINDAN ALINAN YIKMA KARARININ YETKİSİZLİK NEDENİYLE İPTALİ HK.< Dava, davacı tarafından yapılan ruhsatsız inşaatın yıktırılmasına ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/7473 K: 1999/6529 T. 14.12.1999

    ÖZET: Davacıya ait taşınmaz üzerindeki ruhsatsız yapının imar planında park alanında kalması nedeniyle yıktırılmasına ilişkin işlemde mevzuata aykırılık yoktur. 2981 sayılı yasanın 13/b maddesi uyarınca arsa tahsisi gecekondular için sözkonusu olduğundan, kişilerin kendisine ait taşınmaz üzerindeki ruhsatsız yapılar hakkında genel…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1996/2121 K: 1997/1843 T. 3.4.1997

    ÖZET: Ruhsata bağlanması mümkün olmayan inşaat hakkında yasada öngörülen bir aylık sürenin tanınmaması yıkım işlemini sakatlamaz. Türk milleti adına karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, ... ilçesi, ... Köyü, ... Deresi mevkii, F 28-a-07-e-1d pafta, 101 ada, 48 parsel…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1991/2016 K: 1992/2199 T: 15.05.1992

    RUHSATA BAĞLANMASI MÜMKÜN OLMADIĞI ANLAŞILAN YAPI İÇİN DAVACIYA 3194 SAYILI YASANIN 32.MADDESİNDE ÖNGÖRÜLEN 30 GÜNLÜK SÜRENİN TANINMAMASININ İŞLEMİ SAKATLAMIYACAĞI HK.< Dava, taşınmaz üzerindeki binaya ruhsatsız ilave inşaat yapıldığından bahisle ilave yapının yıktırılmasına ilişkin kararın iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, 15.8.1988…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1992/3413 K: 1993/1278 T. 1.4.1993

    ÖZET: Ruhsata bağlanması mümkün iken yapılan bildirime karşın yasal süre içerisinde ruhsata bağlanmayan yapının yıktırılmasına karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Sarıyer İlçesi, Bahçeköy, Prof. Dr. Sıtkı Ercüment Sokak 32 ada, 10 parsel…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1992/2480 K: 1993/264 T:08.02.1993

    3194 SAYILI YASANIN 32.MADDESİ UYARINCA YAPININ BİR AY İÇERİSİNDE İMARA UYGUN HALE GETİRİLMESİNİ ÖNGÖREN İŞLEMİN İDARİ DAVAYA KONU OLABİLECEĞİ HK.< Dava, taşınmaz üzerinde bulunan binaya ilave ruhsatsız teras katının imara uygun hale getirilmesinin istenmesine ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1534 K: 1991/1104

    3194 sayılı İmar Kanununun 32.maddesinde belirtilen 30 günlük sürenin belediye ve valiliklerce yapı sahiplerine tanınması gereken sürenin üst sınırı olduğu, işin niteliğine göre makul bir sürenin de tanınmasının mümkün olduğu, ancak yapının uyuşmazlık konusu katının ruhsata bağlanması mümkün bulunmadığından, mahkemece…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1990/759 K: 1991/980 T: 02.05.1991

    3194 sayılı İmar Kanununun 32.maddesinde tanınan 30 günlük süre belediye ve valiliklerce yapı sahiplerine tanınması gereken sürenin üst sınırı olup, işin mahiyetine göre daha az bir sürenin tanınmasının da mümkün olduğu hk.< Dava, taşınmaz üzerinde inşa edilen benzin ve mazot…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1993/2829 K: 1994/2103 T. 30.5.1994

    ÖZET: Ruhsata bağlanamayan kaçak yapıların yıktırılması yolunda işlem tesis edilebilmesi için bir aylık sürenin beklenilmesi gerekmez. Bu nedenle dava konusu yapının ruhsata bağlanıp bağlanamayacağının araştırılması gerekir. Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, ... İlçesi, Kadastral 14…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2005/1641 K: 2005/5523 T: 16.11.2005

    YAPI TATİL TUTANAĞININ KESİN VE YÜRÜTÜLMESİ ZORUNLU BİR İŞLEM OLDUĞU PARA CEZASININ FAHİŞ OLUP OLMADIĞININ İRDELENMESİ GEREKTİĞİ HK.< TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Kocaeli, Gebze, ? Mahallesi, ? ada, ? parsel sayılı taşınmazdaki ruhsatız inşaatın mühürlenmesine…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2003/6322 K: 2005/2725 T: 11.05.2005

    3194 SAYILI İMAR KANUNUNUN 32.MADDESİNDE ÖNGÖRÜLEN USULE AYKIRI OLARAK YAPILAN TESPİT ÜZERİNE TESİS EDİLEN İŞLEMDE MEVZUATA UYARLIK BULUNMADIĞI HK.< TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Kırıkkale, Yahşihan İlçesi, ? mevkiinde yapılan ruhsatsız yapının 3194 sayılı İmar Kanununun…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1641 K: 1992/1546 T. 15.4.1992

    ÖZET: İmar mevzuatına aykırı yapının mühürlenmesi durumunda ilgilinin tespit tutanağını imzalamaktan kaçınması yasanın amacına uygun bir tebligatın yapıldığını gösterir. Türk Milleti Adına karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Diyarbakır ... Mahallesi, 56 pafta, 16 ada, 9 parsel sayılı…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2002/3582 K: 2004/394 T. 23.1.2004

    ÖZET: Ruhsatlı yapıdaki ruhsata aykırılığın ne olduğu hususuna açıklık getiren yapı tatil tutanağının düzenlemesi suretiyle bir tespitin yapılması, bu tespitin tebliği suretiyle davacının yapısını mevzuata uygun hale getirmesi hususunda uyarılması gerekirken, doğrudan yapının tamamının yıkılması sonucuna yol açacak şekilde inşaat…

    13 May, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 1998/3254 K: 1999/3159 T. 9.6.1999

    ÖZET: Yapının kullanımı ile ilgili aykırılık nedeniyle 3194 sayılı yasanın 32. Maddesi uyarınca tesis edilen yıkım işleminde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava 2556 ada, 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın onaylı projeye…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/3336 K:2014/4259

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iktisap ve mesken ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/7742 K:2015/9922

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiralananın tahliyesi davasına dair karar, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, mesken ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2013/14490 K:2013/14951

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının 01/04/2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile başka bir…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/9523 K:2014/10948

    Yeni malikin açtığı ihtiyaçtan tahliye davasında, iktisabın muvazaalı olduğu savunması bu dava içerisinde dinlenemez. Konut ihtiyacına dayalı davalarda ihtiyaçlının kirada oturması ihtiyacın varlığı açısından yeterlidir. Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/12439 K:2014/12928

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iktisap ve ihtiyaç nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/5624 K:2015/7927

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, davalının tahliyesine karar…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/9993 K:2016/1961

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, tahliye taahhüdü ve konut ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/1019 K: 2015/1686 T: 23.02.2015

    Davacılar tarafından davalı kiracı hakkında tahliye taahhüdüne dayalı olarak başlatılmış olan icra takibi nedeniyle düzenlenen tahliye emrine davalı kiracının yasal süresinde itiraz etmesi üzerine davacılar icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece istemin kabulü ile…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2007/6086 K: 2007/7625 T: 18.06.2007

    Şarta bağlı tahliye taahhüdü Borçlar Kanunu'nun 149. maddesine göre geçerlidir. Şart gerçekleşmiş ise taahhüt hüküm ifade eder. Ancak tahliye taahhüdünün açıkça belli ve muayyen bir tarihi içermesi gerekir. Dava, tahliye taahhüdü nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece kiralananın tahliyesine karar verilmiş,…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2010/2015 K: 2010/6263 T: 26.05.2010

    Dava, yazılı tahliye taahhüdü nedeniyle davalılar hakkında yapılan icra takibine itirazın iptali ve kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalılar hakkında yazılı tahliye taahhüdüne dayanarak Antalya 2. İcra…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/1019 K: 2015/1686 T: 23.02.2015

    Davacılar tarafından davalı kiracı hakkında tahliye taahhüdüne dayalı olarak başlatılmış olan icra takibi nedeniyle düzenlenen tahliye emrine davalı kiracının yasal süresinde itiraz etmesi üzerine davacılar icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece istemin kabulü ile…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/14065 K: 2015/655 T: 22.01.2015

    Dava yazılı tahliye taahhüdü nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın süre yönünden reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6098 sayılı TBK.’nun 352. maddesine göre; taahhüt nedenine dayalı tahliye davasının mutlaka kiraya veren tarafından açılması…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/320 K: 2014/1062 T: 29.01.2014

    Uyuşmazlık, tahliye taahhüdüne dayalı takibe itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın iptaline, inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2010/2015 K: 2010/6263 T: 26.05.2010

    Dava, yazılı tahliye taahhüdü nedeniyle davalılar hakkında yapılan icra takibine itirazın iptali ve kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalılar hakkında yazılı tahliye taahhüdüne dayanarak Antalya 2. İcra…

    12 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2009/1430 K: 2009/4208 T: 16.03.2009

    Kira sözleşmesinin yazılı tahliye taahhüdü olarak kabul edilen şartı sözleşme kurulurken kabul edildiğinden geçersizdir. Dava dilekçesinde, kira sözleşmesinin feshi ve kiralananın tahliyesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kira sözleşmesinin feshi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/4336 K: 2009/5513 T: 11.06.2009

    Dava, tahliye taahhüdü nedeni ile yapılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, taahhüt nedeni ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, kiralananın tahliyesi için taahhütnameye dayanarak icra takibi yapıldığını, tahliye emri…

    12 May, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2010/1162 K: 2010/5005 T: 27.04.2010

    Uyuşmazlık, tahliye taahhütnamesine dayanılarak yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin dava konusu edilen taşınmazı satın almadan önce davalının mülkiyetin…

    12 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/8734 K: 2018/1505 T: 22.02.2018

    Davacı; davalı kiracının taşınmazı 31.12.2014 tarihinde tahliye etmeyi taahhüt ettiğini, ihtara rağmen taahhüt edilen tarihte kiralananın tahliye edilmediğini ileri sürerek, davalının kiralanan taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı; davanın 1 aylık yasal sürede açılmadığını, tahliyenin sözleşme yenileme aşamasında baskı ile…

    12 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2007/13778 K: 2007/17232 T: 15.11.2007

    Davada, davalı kiracıların vermiş olduğu tahliye taahhütnamesinde gösterilen tarihte mecuru boşaltmaması nedeniyle, tahliyenin taahhüt edildiği tarihten itibaren tahliye tarihine kadar haksız işgal tazminatının tahsili talep edilmiş, mahkemece davalıların haksız işgalci olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Davalı Osman, kiracı olarak kullanmakta…

    12 May, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/9155 K: 2019/5492 T: 17.06.2019

    Davacı, dava dilekçesinde özetle; davalının ... siteleri K-90/10 adresindeki dairede 27/06/2003 tarihinden itibaren kiracı olarak oturduğunu, 30.06.2014 tarihinde vermiş olduğu tahliye taahhütnamesi ile hiçbir ihtara gerek olmadan 13.11.2015 tarihinde kiralananı tahliye edeceğini taahhüt ettiğini, ancak kiralananın tahliye edilmediğini, bu nedenle…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2011/289 K: 2011/335 T: 18.05.2011

    Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 24.12.2008 gün ve 2007/492 E-2008/479 K sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 18.03.2010 gün ve 2009/6564 E-2010/3097…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/676 K: 2005/600 T: 26.10.2005

    Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Ankara Onuncu İcra Mahkemesince şikayetin kabulüne dair verilen 29.01.2004 gün ve 2003/573-2004/60 sayılı kararın incelenmesi Karşı taraf/takip alacaklısı Durdu tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay (Onikinci Hukuk Dairesinin 29.11.2004 gün ve 20444-24666 sayılı ilamı…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1983/568 K: 1985/1110 T: 20.12.1985

    Taraflar arasındaki "itirazın kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, (Kütahya İcra Tetkik Mercii Mahkemesi)nce davanın reddine dair verilen 29.12.1982 gün ve 151-177 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 15.9.1983 gün ve 872-2000 sayılı ilamıyle;…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2008/152 K: 2008/162 T: 27.02.2008

    Taraflar arasındaki Tahliye taahhüdünün iptali, tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 9.Ticaret Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 8.4.2004 gün ve 2003/900-2004/357 sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24.5.2005 gün ve 2004/11105-2005/5480 sayılı…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1268 K: 2017/2028 T: 20.12.2017

    Taraflar arasındaki “elatmanın önlenmesi ve ecrimisil” isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda (Kapatılan) Kartal 3. Asliye Hukuk Mahkemesince elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisile yönelik talebin ise kısmen kabulüne dair verilen 13.10.2011 gün ve 2010/702 E., 2011/473 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1999/965 K: 1999/975 T: 17.11.1999

    Taraflar arasındaki "tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Eskişehir 2. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 27.4.1999 gün ve 1999/95 E-528 k. Sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 28.6.1999 gün ve 1999/5699-5707 sayılı…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2012/762 K: 2013/278 T: 27.02.2013

    Taraflar arasındaki "Taahhüt nedeniyle tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 06.01.2012 gün ve 2012/3 E., 2012/19 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 18.04.2012 gün…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/549 K: 1996/645 T: 02.10.1996

    Taraflar arasındaki "tahliye taahhüdüne dayalı tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 29.11.1995 gün ve E.1995/806 - K.1995/1117 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 18.1.1996 gün…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2008/369 K: 2008/394 T: 28.05.2008

    Taraflar arasındaki "itirazın iptali-tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Sulh 2.Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 28.12.2006 gün ve 2006/1545-1936 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 13.05.2007 gün ve 2007/3587-6905 sayılı ilamı ile; (...Uyuşmazlık…

    12 May, 2023

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/152 K: 2021/1108 T: 28.09.2021

    Davacı İstemi: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...’un dava konusu taşınmazda 05.03.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi gereğince aylık 3.350TL kira bedeli ile kiracı olduğunu, davalının dört yıldır kiracı olarak bulunduğu işyerini son dönem başından sonra verdiği taahhütname ile 04.03.2014 tarihinde…

    12 May, 2023

    Yargıtay Büyük Genel Kurul E: 1957/11 K: 1957/26 T: 04.12.1957

    6570 sayılı kanunun 7 itici maddesinin A bendi hükmüne göre kiracı tarafından gayrimenkulun tahliye edileceği yazı ile bildirilmiş olmasına rağmen tahliye edilmezse icra dairesine müracaatla tahliye istenebileceği kabul edilmiş olup bu maddeye müsteniden yapılan icra takibi üzerine kiracı tarafından itiraz…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/5320 K: 2014/9899 T: 15.09.2014

    Özet: Dava konusu taşınmaz elbirliği mülkiyeti halinde olduğundan taşınmazın satış bedeli, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin paydaşlara mirasçılık belgesindeki payları dikkate alınarak dağıtılması gerekir. Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/12525 K: 2015/3011 T: 18.03.2015

    Özet: Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 5. maddesine göre,…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/3552 K: 2021/796 T: 10.02.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile dava konusu 359, 413, 453 ve 1034 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2019/3769 K: 2020/3166 T: 01.06.2020

    Dava, İİK'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ...'nun davacıya olan borcundan dolayı icra takibi başlatıldığını, borçlunun murisi ...'in mülkiyetinde olan ... ili, Merkez ilçesi, 3313 ada 2…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/15218 K: 2020/3039 T: 11.03.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde, kararının infazı için satış memuru görevlendirilmesi gerekli olmakla…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/13342 K: 2020/1394 T: 06.02.2020

    Asıl ve birleşen dava, 448 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili, davalılar-birleştirilen davada davacılar vekili ile davalı Hazine vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2019/2442 K: 2020/2972 T: 10.03.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ... vekili, ... vekili ile davalı ... temyiz etmişlerdir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya kapsamına göre davalı ... vekili ile...tüm, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7287 K: 2014/8274 T: 19.06.2014

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kayyum vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/817 K: 2020/6849 T: 04.11.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile dava konusu 169 ada, 33 ve 34 parseldeki taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine, davalı ... yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili vekalet…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12522 K: 2020/9 T: 03.01.2020

    Dava, İcra ve İflas Kanunu'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı icra…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2019/3618 K: 2020/3393 T: 04.06.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2021/751 K: 2021/1659 T: 10.03.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/402 K: 2020/1970 T: 19.02.2020

    Dava, İİK'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile 267 ada 52 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Borçlunun…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2021/1280 K: 2021/2538 T: 06.04.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. 1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki (2) numaralı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2)Davalı…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/18275 K: 2020/6067 T: 12.10.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu 271 ada 74 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 2 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerdeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, davacının tazminat talebine yönelik davasının harç yatırılmamış olması nedeniyle HMK…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12612 K: 2020/500 T: 16.01.2020

    Dava, İcra ve İflas Kanunu'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. 1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya kapsamına…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/17352 K: 2020/4675 T: 08.09.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir, Mahkemece, davanın kabulüne dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı kayyım vekili ve davalı ... vekili temyiz etmişlerdir. Davalı kayyım vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/1511 K: 2020/4809 T: 10.09.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı, dava konusu altı adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalılar vekili, muhdesat iddiasında bulunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/3652 K: 2020/7165 T: 11.11.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar ile araç üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü; davalı ..., davalılar ... vd. vekili ve dahili davalı ... vekili temyiz etmişlerdir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/336 K: 2021/2489 T: 05.04.2021

    Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak, alacaklı tarafından açılan, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile; ... ili, ... ilçesi, ... Köyü, 121 ada, 8 parsel, 121 ada, 4 parsel ve 121…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/1577 K: 2020/4652 T: 08.09.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili ve davalı ... temyiz etmişlerdir. 1)Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı ...’in temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2)Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/4309 K: 2021/30 T: 18.01.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile 7663 parsel sayılı taşınmazda ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekili vekalet ücreti yönünden temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/18111 K: 2020/5534 T: 28.09.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulü ile;..., 647 parsel sayılı taşınmazda bulunan ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/794 K: 2020/7210 T: 12.11.2020

    Dava, İcra ve İflas Kanununun 121.maddesi uyarınca açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/2663 K: 2020/5364 T: 23.09.2020

    Asıl ve birleştirilen davalar, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak asıl davanın reddine, birleştirilen davaların kabulüne, dava konusu 2098 ada 21 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmişlerdir.…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/3375 K: 2021/3072 T: 27.04.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne dava konusu 24 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2021/750 K: 2021/2635 T: 08.04.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu, davanın kabulü ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine dair verilen 29.09.2015 tarihli ikinci kararın, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine bu kez Dairemizin 20.09.2016 tarihli ve 2016/3353 Esas, 7089…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/18762 K: 2020/5922 T: 07.10.2020

    Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, elbirliği mülkiyeti müşterek mülkiyete çevrildiğinden konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/1302 K: 2020/4323 T: 02.07.2020

    Dava, İİK'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekilinin tüm,…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/16 K: 2020/6803 T: 03.11.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2021/339 K: 2021/1122 T: 22.02.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile; ...Mahallesi, 4388 ada, 7 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine, satışın umum arasında açık artırma yolu ile yapılmasına” karar verilmiş; davacı vekilinin kararı tavzih etmesi üzerine ise “30/06/2016…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/244 K: 2020/6856 T: 04.11.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 10 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Dava konusu diğer taşınmazlar yönünden yapılan temyiz incelenmesinde; Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/702 K: 2020/2433 T: 28.02.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davalı Hazine vekili, Hazine payının davacılara taşınmazdaki hisseleri oranında rayiç değer üzerinden satışının mümkün olduğunu, bu şekilde uzlaşma sağlanabileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/135 K: 2021/2455 T: 05.04.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlarda ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. 1)Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/2613 K: 2021/3023 T: 22.04.2021

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlarda ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1)Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2020/446 K: 2020/2388 T: 27.02.2020

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar vermiştir. 1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/2101 K: 2020/7721 T: 25.11.2020

    Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra ve İflas Kanunu'un 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. 1)Dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında ...bulunduğu halde bu kişinin…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/14249 K: 2014/307 T: 08.01.2014

    Dava ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüyle dava konusu taşınmazda ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan E.. D.. ve M.. A.. temyiz etmişlerdir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15250 K: 2014/792 T: 17.01.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili ve davalı V.. M.. vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/15599 K: 2014/1412 T: 04.02.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs. gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir.…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/16638 K: 2014/2058 T: 18.02.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, dava konusu ..ada .. ve .. ada .. parsel sayılı taşınmazların aynen taksim suretiyle mümkün olmadığı takdirde satış suretiyle ortaklığının giderilmesini istemiştir. Davalı vekili, .. ada .. parsel sayılı taşınmazda bulunan ağaçların müvekkili…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2013/16198 K: 2014/1699 T: 10.04.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. Davalı dava konusu .. ada ..parsel sayılı taşınmazın imar ile oluştuğunu ve imar planının iptal edildiğini bu nedenle davanın reddini savunmuş ise de…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3239 K: 2014/6392 T: 14.05.2014

    Asıl dava ve birleştirilen dava ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı A. S. vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat)…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3351 K: 2014/6425 T: 15.05.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı N.. S.. temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3871 K: 2014/7902 T: 12.06.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış yoluyla giderilmesine, satış bedelinin tapu kaydındaki payları oranında dağıtılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar)…

    10 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/8167 K: 2014/9035 T: 07.07.2014

    Dava ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davalı vekili taşınmaz üzerindeki muhdesatın davalıya ait olduğuna dair mülkiyet tespiti kararının kesinleştiğini değerinin oran kurularak verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, 102 ada 34 parsel sayılı 8250 m2 tarla cinsli taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine,…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/6765 K: 2014/9930 T: 15.09.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davanın kabulü ile taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, karar verilmiştir. Hüküm, davalı Kazım Haydar tarafından temyiz edilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesine karar verilmesi halinde, dava konusu taşınmaz üzerinde…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/10780 K: 2014/11156 T: 14.10.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu 4671 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davalılar vekilinin aşağıdaki…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7491 K: 2014/11413 T: 20.10.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Taraf vekilleri, taşınmaz üzerindeki muhdesatın kendilerine ait olduğunu bildirmiştir. Mahkemece ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7387 K: 2014/11377 T: 20.10.2014

    Dava, yetki belgesine dayalı ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davalı borçlu M.. T.. davaya cevap vermemiştir. Davalı H.. E..vekili tapuda tek katlı evin H.. E..'na ait olduğuna dair şerh bulunduğu gibi diğer muhdesatlar (ağaçlar ve artezyen kuyusunun) kendisine ait olduğunu…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7744 K: 2017/774 T: 07.02.2017

    Davacı vekili, müvekkilinin davalılar ile birlikte .... mahallesi, 9567 ada 1 parsel sayılı taşınmazda hissedar olduğunu, taşınmazın imar parseli olup üzerinde birkaç tane gecekondu şeklinde bina bulunduğunu, taksimi mümkün olmadığından ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Davalı ..., ..., ...…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/265 K: 2018/2827 T: 09.04.2018

    Özet: Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; dava konusu, 117 Ada 13 Parsel…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/3878 K: 2019/610 T: 21.01.2019

    Özet: Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3351 K: 2014/6425 T: 15.05.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı N.. S.. temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/3871 K: 2014/7902 T: 12.06.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış yoluyla giderilmesine, satış bedelinin tapu kaydındaki payları oranında dağıtılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar)…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/8167 K: 2014/9035 T: 07.07.2014

    Dava ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davalı vekili taşınmaz üzerindeki muhdesatın davalıya ait olduğuna dair mülkiyet tespiti kararının kesinleştiğini değerinin oran kurularak verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, 102 ada 34 parsel sayılı 8250 m2 tarla cinsli taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine,…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/6765 K: 2014/9930 T: 15.09.2014

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davanın kabulü ile taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, karar verilmiştir. Hüküm, davalı Kazım Haydar tarafından temyiz edilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesine karar verilmesi halinde, dava konusu taşınmaz üzerinde…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/10780 K: 2014/11156 T: 14.10.2014

    Özet: Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7491 K: 2014/11413 T: 20.10.2014

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/7387 K: 2014/11377 T: 20.10.2014

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.05.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı H.. E.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/15622 K: 2016/285 T: 13.01.2016

    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/7744 K: 2017/774 T: 07.02.2017

    Özet: Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/265 K: 2018/2827 T: 09.04.2018

    Özet: Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; dava konusu, 117 Ada 13 Parsel…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/3878 K: 2019/610 T: 21.01.2019

    Özet: Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde…

    9 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/13782 K: 2020/2493 T: 02.03.2020

    Özet: Muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı…

    8 May, 2023

    Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/2101 K: 2020/7721 T: 25.11.2020

    Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra ve İflas Kanunu'un 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. 1)Dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında ...bulunduğu halde bu kişinin…

    29 Nis, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12852 K:2007/1147 T:06.02.2007

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 18. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı…

    29 Nis, 2023

    Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14737 K:2007/1143 T:08.02.2007

    DAVA: Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 12.07.2005 gün ve 2005/6819 Esas - 2005/8497 Karar sayılı ilama karşı davacılardan Hasan Çıkrıkçıoğlu vekili yönünden…

    29 Nis, 2023

    Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, E:2007/40 K:2007/849 T:08.02.2007

    DAVA: Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: KARAR: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Kamulaştırılan taşınmazın tapu…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/4069 K: 2017/11195 T: 06.07.2017

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Kiraya veren, daha önce veya en…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/13416, K: 2016/6628 10/11/2016

    Özet: Kira tespit davaları BK 345 gereğince yeni dönemin başlangıcından en geç otuz gün önceki bir tarihte açıldığı halde, ihtiyaçtan tahliye davaları sözleşmenin bitim tarihinde açılır. Sözleşme bitmeden otuz gün önce açılan ihtiyaçtan tahliye davasında Mahkemenin BK 350 gereğince süre…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2016/1963 K: 2016/1448 T: 29.02.2016

    Uyuşmazlık işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 350/1 ve 351. maddesine göre işyeri ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2012/18026 K: 2013/1749 T: 06.02.2013

    Dava, işyeri ihtiyacı nedeni ile tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, ihtiyaç iddiasının gerçek ve samimi olduğu kanaatine varılmakla birlikte kiralanan taşınmazın bulunduğu ana yapının üniversite binası olarak kullanılabilmesi için esaslı…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/1074 K: 2018/5424 T : 17.05.2018

    TBK’nun 310. maddesi gereğince kiralananın mülkiyetinin kiralayan malik tarafından üçüncü kişiye devri ile birlikte, kiralayan ve kiracı arasındaki kira sözleşmesi tüm hak ve borçları ile birlikte yasa gereği kendiliğinden yeni malike geçer. Davacı, davalının halen kiracı olarak kullandığı dava konusu…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/8927 K: 2018/1608 T: 26.02.2018

    Davacı, dava konusu kiralananı 31.03.2015 tarihinde satın aldığını, önceki malik ile davalı arasında 01.06.2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, 29.04.2015 tarihli ihtarname ile kendi işyeri ihtiyacı için kullanacağını ve aylık kira bedelinin 2.000.-TL olarak bildirdiği hesap numarasına ödenmesi hususunu ihtar…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/11634 K: 2016/4248 T: 31.05.2016

    Dava, konut ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6098 sayılı TBK.’nun 350/1. maddesi hükmüne göre ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/11003 K: 2016/4315 T: 01.06.2016

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/8732 K: 2016/4401 T: 06.06.2016

    Özet: Davacı, ihtiyaç nedeniyle tahliye davasını ya sürenin sonunda ya da bildirimi takip eden uzayan bir kira yılı sonuna kadar açabilir. Uzayan dönem 18/11/2013- 18/11/2014 dönemi olup davanın 18/11/2014 tarihinden itibaren açılması gerekirken 23/06/2014 tarihinde süresinden önce açılması doğru değildir.…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2016/3380 K: 2016/3343 T: 25.04.2016

    Özet: Hakim, talep sonuçları ile bağlı olup ondan fazlasına ya da başka bir şeye karar veremeyeceğinden, dava dilekçesinde reşit olan ihtiyaçlının evlilik hazırlığı yaptığı açıklanarak ayrı bir eve çıkmak istediği belirtildiğine göre, tahliye sebebinin ihtiyaçlının evlilik hazırlığına dayalı değil, annesi…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/9594 K: 2016/3228 T: 20.04.2016

    Özet: İhtiyaca dayalı tahliye davalarında kiralananın olduğu gibi veya basit tadilatla ihtiyaçta kullanılması esastır. İmar inşaat ve esaslı onarım nedeniyle dava açılabilmesi için sözleşme süresinin sonunun beklenilmesi gerekmektedir. TBK.nun 350/2.maddesi (6570 Sayılı Kanunun 7/d) yeni malike imar inşaat ve esaslı…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/4706 K: 2016/1492 T: 01.03.2016

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. TBK.’nun 353. maddesi uyarınca kiraya veren,…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/11479 K: 2016/1350 T: 25.02.2016

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Davanın süresinde açılıp açılmadığının belirlenebilmesi için…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/7744 K: 2016/427 T: 26.01.2016

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/11312 K: 2015/11288 T: 21.12.2015

    Özet: Konut ya da çatılı işyeri niteliğindeki bir taşınmazı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda bir ay içinde, dilerse edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla edinme…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/7280 K: 2015/10980 T: 10.12.2015

    Özet: Yargılama devam ederken eczane olarak kullanılan bu yer tahliye edilmiş olup ihtiyacı karşılar niteliktedir. Bu durumda ihtiyacı karşılayan ve boş olan başka bir taşınmazın bulunması karşısında davacının ihtiyacının gerçek ve zorunlu olduğundan bahsedilemez. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/7043 K: 2015/7734 T: 01.10.2015

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/966 K: 2015/6001 T: 16.06.2015

    Özet: Kira ilişkisinin devamı süresince kira bedelinin artırılmasının istenmesi doğal olup, bu isteğin aleyhine değerlendirmek olanaksızdır. Kira bedelinin artırılması istemi tek başına ihtiyacın samimiyetsizliğini göstermez. Ayrıca davacının damadının dava açılmadan önce tayininin İstanbul'a yapıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı dinlettiği tanıklarının…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/1904 K: 2015/2175 T: 04.03.2015

    Özet: Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/376 K: 2015/1729 T: 24.02.2015

    Özet: Uyuşmazlık, konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.09.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin özel şartlar bölümü 4. maddesinde, kira süresinin bir yıl olduğu, kiracı…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/710 K: 2015/1570 T: 19.02.2015

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/13710 K: 2015/1765 T: 24.02.2015

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/13824 K: 2015/1000 T: 29.01.2015

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/14137 K: 2015/1216 T: 11.02.2015

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/13912 K: 2015/909 T: 29.01.2015

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Kiraya veren, daha önce veya en…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/13336 K: 2015/39 T: 12.01.2015

    Özet: TBK, kiraya verene kiralananı kendisi, eşi, alt soyu, üst soyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişilerin konut ihtiyacı için tahliye isteme hakkı tanımıştır. Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/9700 K: 2014/11245 T: 20.10.2014

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Kiraya veren, daha önce veya en…

    23 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/12860 K: 2014/14384 T: 23.12.2014

    Özet: Türk Borçlar Kanun'unun 350/1 ve 351. maddesine göre işyeri ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte olması, en…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/10447 K: 2016/3562 T: 02.05.2016

    Özet: Türk Borçlar Kanunu’nun 351. maddesindeki sürelerden yararlanılarak tahliye davası açılabilmesi için kiralananın olduğu gibi veya basit bir tadilatla ihtiyaçta kullanılabilir olması gerekir. Anılan madde yeni malike sadece kiralananı olduğu gibi kullanma ihtiyacı nedeniyle dava hakkı tanımıştır. Dava, iktisap ve…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2016/1972 K: 2016/2584 T: 31.03.2016

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Kiraya veren, daha önce veya en…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2013/15110 K: 2013/15570 T: 20.11.2013

    Özet: 6570 sayılı Yasanın 7/b ve c maddeleri uyarınca ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiralayana aittir. Ancak kiralayan durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/8534 K: 2018/509 T: 23.01.2018

    Özet: İşyeri ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte olması, en azından halen iş yapılan yerle eşdeğer nitelikte bulunması…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/15089 K: 2018/3973 T: 12.04.2018

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/7829 K: 2019/131 T: 15.01.2019

    Özet: İhtiyaç nedenine dayalı tahliye davalarında, ihtiyaç sahibinin çocuğu dahi olsa başkasının yanında kalıyor olması ve yaşı dikkate alındığında çocuklarına uzak bir yerde oturuyor oluşu ihtiyacın samimi olmadığını kanıtlamaz. Dinlenilen davacı tanıklarının da; ihtiyaçlının bakıma muhtaç olduğu ve çocuklarına yakın…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2013/12194 K: 2013/12980 T: 25.09.2013

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. Kiraya veren, daha önce veya en…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2013/8790 K: 2013/11214 T: 27.06.2013

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2013/7288 K: 2013/10048 T: 06.06.2013

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2013/3592 K: 2013/5875 T: 02.04.2013

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/12830 K: 2010/2855 T: 16.03.2010

    Özet: İhtiyaç nedeniyle açılmış tahliye davasının ret edilmesi ve bu kararın kesinleşmesi, yeni ihtiyacın önceki davadaki ihtiyaç sebebinden başka olması ya da önceki davanın reddinden sonra koşullarda değişme olması halinde yeni bir davanın açılmasına engel oluşturmaz. Tarafları, konusu ve sebebi…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/7751 K: 2019/493 T: 23.01.2019

    Özet: Dava, davacının oğlunun konut ihtiyacının doğmasına dayanmakta olup, ihtiyaçlının kirada oturduğuna ilişkin akit dosya arasında bulunmaktadır. Konut nedenine dayalı tahliye davalarında kirada oturan ihtiyaçlının kirada oturması ihtiyacın varlığının başlıca kanıtıdır. Dinlenilen davacı tanıklarının da ihtiyaç iddiasını doğruladıkları anlaşılmaktadır. Bu…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/11626 K: 2010/1675 T: 18.02.2010

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/1031 K: 2009/4089 T: 04.05.2009

    Özet: Yerinde yapılan keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda davalı kiralananın davacılar tarafından yapılması istenen işe uygun ve elverişli olduğu belirlenmiştir. Yargılamada dinlenen davalı tanıkları dahi ihtiyaç iddiasını doğrulamışlardır. Bu durumda ihtiyaç iddiasının gerçek, samimi ve zorunlu olduğu kanıtlanmıştır. Mahkemece, davacıların…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2008/11196 K: 2008/12752 T: 18.11.2008

    Özet: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2008/11 K: 2008/2784 T: 11.03.2008

    Özet: 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkındaki Kanun'un 7/a maddesi ve yerleşen içtihatlara göre tahliye taahhütnamesi sebebiyle açılan davalarda tahliye kararı verilebilmesi için taahhütnamenin sözleşmenin yapılmasından sonra, kiralananda oturulurken serbest irade ile verilmesi gerekir. Bu özellikleri taşımayan taahhüde dayanarak tahliye kararı…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2007/7385 K: 2007/9531 T: 17.09.2007

    Özet: 6570 sayılı Yasa'nın 7/son maddesine dayanılarak açılan tahliye davasında tahliye kararı verilebilmesi için, davalı veya eşine ait olduğu ileri sürülen konutun kiralananla aynı şehir veya belediye hudutları içinde olması ve davalının sosyal durumu, aile nüfus sayısı itibariyle oturmasına elverişli…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2004/2575 K: 2004/2693 T: 13.04.2004

    Özet: İhtiyaçtan tahliye kararı verilebilmesi kiralananın olduğu gibi kullanılmasına bağlıdır. Mahallinde yapılan keşifte binanın yıkımına başlandığı anlaşıldığından, mahkemece ihtiyaçtan tahliye kararı verilmesi doğru değildir. Dava iktisap ve ihtiyaç sebebiyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece ihtiyacın samimi olduğundan söz edilerek kiralananın tahliyesine…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2019/2702 K: 2019/4829 T: 22.05.2019

    Özet: Konut ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2002/2802 K: 2002/2985 T: 02.05.2002

    Özet: İhtiyaç nedeniyle tahliye davasının, kira akdinin hitamını takip eden 1 ay içinde açılması gerekir. Bu süre içinde veya daha önce tahliye iradesi kiracıya bildirilmişse dava açına hakkı, bildirimi takip eden dönem sonuna kadar saklı tutulmuş olur. 6570 sayılı Yasasının…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2014/13336 K: 2015/39 12.01.2015

    Özet: Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. Dava, iktisap ve yazlık ihtiyacı için kiralananın tahliyesi istemine…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2015/9846 K: 2015/9056 26.10.2015

    Özet: 6098 Sayılı TBK.nun 350/1. maddesi uyarınca ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2018/1050 K: 2018/2136 07.03.2018 

    Özet: Konut ihtiyacına dayalı davalarda ihtiyaçlının kirada oturması ihtiyacın varlığı açısından yeterlidir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/9171 K:  2018/2618 19.03.2018

    Özet: Mahkemece açılacağı bildirilen büfe için herhangi bir işyeri ruhsat başvurusu yapılmamış olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, işyeri ruhsat başvurusu daha sonra da yapılabileceğinden, bu hususun başlı başına ihtiyacın samimi olmadığını kanıtlamaya yeterli olmadığı açıktır. Mahkemece yapılacak…

    22 Nis, 2023

    Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2020/2064 K: 2020/3826 02.07.2020

    Özet: Davacı kiracının dava konusu kiralanana taşınırken ve kiralanandan ayrılırken yaptığı taşınma /nakliye masraflarının süresinden önce fesih nedeniyle uğranılan zarar (menfi zarar) ya da faydalı ve zorunlu masraf kapsamında değerlendirilmesi ve talep edilmesi mümkün değildir. Buna yönelik istemin reddine karar…

    22 Nis, 2023

    Danıştay İDDK E: 2019/158 K: 2019/158 T: 20.05.2019

    Özet: "Yapı Kayıt Belgesi verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar" konulu Tebliğin 6. ve 7. maddelerinin iptali ve yürütmenin durdurulması ile Tebliğin dayanağı olan ve 11/05/2018 günlü, 7143 sayılı Yasa ile 3194 sayılı İmar Kanunu'na eklenen geçici 16. maddenin Anayasaya aykırı…

    22 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2019/17350 K: 2019/8598 T: 03.10.2019

    Özet: Yapı kayıt belgesi verilmesine dair işlemlerin, 2575 sayılı Kanunun 24. maddesinde tahdidi olarak sayılan ilk derece mahkemesi olarak Danıştayın karara bağlayacağı işlemler kapsamında olmadığından, uyuşmazlığın görüm ve çözümü görevi, 2576 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca idare mahkemelerine ait bulunmaktadır.…

    22 Nis, 2023

    Danıştay 10. Dairesi E: 2019/10081 K: 2019/10146 T: 11.12.2019

    Özet: Yapı kayıt belgesinin dava konusu eczanenin bulunduğu taşınmazı da kapsaması halinde, davaya konu eczanenin imar mevzuatına aykırılık sebebiyle eczane vasfını kaybettiğinden ya da burada eczacılık hizmetlerinin yürütülmesinin fiilen mümkün olmadığından ve böylece dava konusu işlemin hukuka uygun olduğundan bahsedilemez.…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2018/3537 K: 2018/5301 T: 13.09.2018

    Özet: Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında  Tebliğin, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla 3194 sayılı İmar Kanununa eklenen geçici 16. maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlediği,…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2015/8519 K: 2019/5673 T: 25.09.2018

    Özet: 3194 sayılı Kanunun 32. maddesi hükmünde belirtilen "Yapı Tatil Tutanağı"nın ihtiva etmesi gereken unsurları taşımadığı anlaşılmıştır. Bu durumda; para cezası verilebilmesi için yapı tatil tutanağında belirtilen taşınmazın ruhsat ve eki mimari projesine aykırı kullanımının hangi inşai faaliyet ve imalat…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2018/2019 K: 2018/7080 T: 04.12.2018

    Özet: Yapı kayıt belgesinin davalı idareye sunulması üzerine dava konusu 09/12/2013 günlü, 506 sayılı belediye encümeni kararı ile verilen para cezasının ve yıkım kararının iptaline karar verildiği dikkate alınarak, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2017/803 K: 2019/93 T: 15.01.2019

    Özet: Uyuşmazlık konusu olayda, farklı parseller üzerinde bulunan ruhsata aykırı yapılar hakkında ayrı ayrı encümen kararları ile para cezası verildiği, her bir işlemin farklı hukuki sonuçlar doğurduğu ve yargısal denetimlerinin ayrı ayrı yapılacağı hususları birlikte değerlendirildiğinde, para cezalarının tahsili için…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2018/4539 K: 2019/507 T: 24.01.2019

    Özet: Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından verilen, İdare Mahkemesi kayıtlarına 14/08/2018 tarihinde giren karar düzeltme dilekçesi ekinde, davacının imar barışı kapsamında dava konusu yapıya ilişkin olarak 05/07/2018 günlü, 31170 başvuru numaralı UNADM46H belge nolu "Yapı Kayıt Belgesi"ni alması nedeniyle, davalı idare…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2018/1804 K: 2019/722 T: 31.01.2019

    ÖZET: Uyuşmazlıkta, davacı tarafından verilen 06.09.2018 tarihinde Ordu İdare Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğü kaydına giren dilekçe ve eki 09.08.2018 günlü, 96139 başvuru numaralı yapı kayıt belgesi ile 16.08.2018 tarihli, 2054 sayılı davacıya hitaplı Yağlıdere Belediye Başkanı imzalı imar barışından dolayı yıkım…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 14. Dairesi E: 2018/279 K: 2019/1435 T: 27.02.2019

    Özet: 3194 sayılı Kanunun Geçici 16. maddesinin 4. fıkrası ve Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğin 6. maddesinde yer alan, yapı kayıt belgesi ilgili belediyesine verildikten sonra 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil…

    13 Nis, 2023

    Danıştay 6. Dairesi E: 2018/5259 K: 2018/5259 T: 11.04.2019

    Özet: Tebliğin tümü incelendiğinde, dayanak İmar Kanununun geçici 16. maddesine aykırı bir hususa da rastlanılmamış olup, 10/2 maddesinde yer alan "...ve yanlış beyanda..." ibaresi ile Tebliğin 5. maddesinin 2. fıkrasının a bendi, 20.09.2018 tarihli 30451 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan değişiklikler…

    Listelenecek herhangi bir yazı bulunamadı.
    Listelenecek herhangi bir yorum bulunamadı.