Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/1374 K: 2006/1416 T: 27/03/2006

Para cezasının miktarının belirlenmesi konusunda takdir yetkisinin hangi ölçütler çerçevesinde kullanıldığının, ruhsatsız yapının niteliğinin de belirtilmesi suretiyle idarece açıklanması ve gerekçelerinin objektif ölçütlere uygun biçimde ortaya konulması zorunludur. Bu nedenle idare mahkemesince, kanunda yazılı alt sınırın üzerinde para cezasının miktarının belirlenmesinin nedenlerinin araştırılması ve bu kanunda idarece gösterilecek gerekçelerin incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/5446 K: 2006/1146

Kamu ortaklık payı kapsamında alanların olmasına rağmen kamu ortaklık payı oranının hesaplanmamasında ve davacıya kamu ortaklık payı ile oluşturulması gereken alandan hisse verilmesinde, yoldan ihdas suretiyle oluşturulan alanlardan imar parseline dönüştürülmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/7536 K: 2007/955 T: 16.02.2007

İmar mevzuatı uyarınca muhtarlık izninin yazılı olması gerektiği, diğer taraftan davacının 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 27. maddesinde belirtilen istisnadan yararlanma koşullarını taşıyıp taşımadığı hususları gözetilmeksizin, şifahi muhtarlık izni olabileceğinden bahisle, uyuşmazlık hakkında karar verilmesinde yasal isabet bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8103 K: 2007/580

Taşınmazın okul alanı kullanımından çıkarılarak farklı bir kullanıma ayrılmasına dair tadilatı, zorunluluk bulunmaması halinde, Milli Eğitim Bakanlığı’nın uygun görüşünün alınması, tesisin hizmet götürdüğü bölgede eşdeğer alan ayrılması ve yönetmelik eki hissede belirtilen standartlarda uygulanması koşulları ile yapılabileceğinden, uyuşmazlığın bu çerçevede incelenmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/718 K: 2007/454

Kamulaştırılacak taşınmazın bedel tespiti ve idare adına tescil davasının dilekçe eklerinin ilgilisine tebliğ edilmeden idari yargıda açılan iptal davasının vaktinden önce açıldığı ve kamu yararı kararının da tek başına idari davaya konu olabilecek konu ve yürütülmesi zorunlu işlem niteliğinde olmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8073 K: 2007/1098

Parselasyon işleminin yargı kararı ile iptali sonucunda iptal kararının gereğinin yerine getirilmesinin ilk koşulunun, ilgilisi açısından parselasyon öncesi hukuki duruma yeniden gelinmesinin sağlanması olduğu, bu itibarla davalı idarece ileri sürülen hususların iptal gerekçeleri çerçevesinde irdelenmesi ve yargı kararının uygulanıp uygulanmadığı hakkında bir karar verilmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/831 K: 2007/453

Yargı kararının kesinleşmesinden itibaren 30 gün içinde mahkeme kararının gereğini yerine getirmeyen idareye karşı; davacının, sonraki 60 gün içinde yargı kararına göre işlem yapılmaması nedeniyle, uğradığı zararın tazmini istemiyle dava açması gerektiği hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2006/6836 K: 2007/381 T: 26/01/2007

Sadece bir imar adasına yönelik olarak yüksekliğin arttırılması yolundaki 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinde ısrar edilmesine ilişkin ilçe belediye meclisi kararının iptali istemiyle büyükşehir belediye başkanlığınca açılan davada, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin idare mahkemesince iptal edildiği ve temyiz aşamasında Danıştay Altıncı Dairesince onandığı anlaşıldığından artık kararın düzeltilmesi aşamasında davadan feragat isteminde kamu yararına uyarlık görülmediği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/899 K: 2007/2196 T: 24.04.2007

1967 yılında 775 sayılı Yasa uyarınca “Gecekondu Önleme Bölgesi” olarak ilan edilmiş bulunan alanda kalan gecekondular nedeniyle, daha sonra 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan af başvurusunun kabul edilmesi suretiyle düzenlenmiş tapu tahsis belgelerinin, 775 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gereken bir alanda, 2981 sayılı Yasa hükümlerine dayanılarak işlem tesis edilmesi mümkün olmadığından, geri alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2007/3180 K: 2007 4735 T: 10/09/2007

İmar Kanunu’nun 27. maddesi kapsamında inşa edilen yapılarla ilgili olarak öncelikle inşa edilen yapının bulunduğu alanda köy yerleşik alanının tespit edilip edilmediğinin belirlenmesi, şayet köy yerleşik alanı tespit edilmemişse plansız alanlar imar yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca yapının durumu değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/2790 K: 2007/5059 T: 21.09.2007

Taşınmaz mülkiyetinin asıl belirleyici unsurunun tapu senedi olması nedeniyle, tapu kayıtlarında bu yönde bir şerh bulunmamasına karşın, satış vaadi sözleşmesi ile anılan taşınmazda hisse satın alındığından bahisle, mülkiyet iddiasıyla parselasyon işlemine dava açılamayacağı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/1982 K: 2007/5267

3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinin tapuda kayıtlı taşınmazlarla ilgili olması ve tapu maliklerini ilgilendirmesi nedeniyle, ancak mülkiyet sahibi olanların dava açabileceği, tapu ile ilişkisi olmayanların, parselasyon işlemini dava konusu edemeyecekleri hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2006/5644 K: 2007/69

Dava devam ederken idari yaptırımlar yönünden lehe olarak yapılan yasal değişikliklerin uyuşmazlıkların çözümünde uygulanmasının hukukun genel ilkesi gereği olduğu, baz istasyonları 5189 sayılı Kanun’un Ek-35. maddesi ile getirilen düzenlemenin idarece yeni işlem tesis edilmesi sırasında dikkate alınacağı hakkında. Devamını Oku