Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/1314 K: 2005/3187 T: 27/05/2005

İdare mahkemesince, çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektiren kıyı kenar çizgisinin tespitine ilişkin uyuşmazlıkta davacının iddiaları da göz önüne alınarak, kıyı kenar çizgisi tespiti konusunda uzman bir bilirkişi kuruluna konunun incelettirilmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, tapu iptali istemiyle açılan bir davada bilirkişilerce düzenlenen rapor güçlü delil olarak kabul edilmek ve bu rapor hükme esas alınmak suretiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/2368 K: 2004/5902 T: 23/11/2004

Kıyı Kanunu uyarınca belirlenmiş kıyı kenar çizgisi bulunan bir yerde, bu çizginin hukuken yürürlükte olduğu dönemde mevcut kıyı kenar çizgisine ait plan paftalarının kaybolduğundan bahisle, kıyı kenar çizgisi yok kabul edilerek, yeniden tespit yapılması suretiyle kıyı kenar çizgisi belirlenmesine ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/4313 K: 1982/140 T: 16/02/1982

Özet: 4 katlı yapı yapılması için alınan ruhsat üzerine inşaatı biten iki blokla henüz 4.katına başlanacak olan blokun imar planı değişikliği ile kat yüksekliğinin 3 e indirildiği gerekçesiyle inşaat ruhsatının 4. katı ile ilgili bölümünün geri alınmasının yerinde olmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2007/10161 K: 2009/9054

Özet: Hakkını ihlal eden yapı ruhsatının iptaline ilişkin işlemden dolayı doğrudan tam yargı davası açma yoluna gitmeyen davacı tarafından, ruhsat iptalinden sonra yıkım işleminin tesis edilmesi ve tebliği üzerine yasal dava açma süresi içerisinde açılan davada süre aşımı bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/4572 K: 2018/6042 T: 18.6.2018

İmar Kanunu ve Kıyı Kanununda yer almayan taşınmazın imar hakkının transferini öngören söz konusu yöntemin uyuşmazlığa konu plan değişikliği ile kabul edilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün değildir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/6316 K: 2017/7084 T: 3.10.2017

Transfer kavramının ismen kentsel dönüşümle ilgili çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği açıktır. Kanunla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/3330 K: 2018/5036 T: 22.5.2018

Kıyı Kanunuyla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/2838 K: 2018/6550 T: 6.9.2018

Riskli Alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürütmesinin durdurulması karşısında anılan riskli alan kararına göre yapılan dava konusu imar planlarının hukuki dayanağı kalmadığından, dava konusu imar planında ilgili parsel yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/7647 K: 2018/6043 T: 18.6.2018

Transfer kavramının ismen çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği açıktır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/2614 K: 2018/6052 T: 18.6.2018

Kanunla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/461 K: 2015/7990 T: 29.12.2015

Kıyı Kanunu ve Yönetmelik hükmüne göre kısmi yapılaşma olması durumunda kazanılmış hak anılan yapıların mevcut haliyle korunmasına ilişkin olup daha sonra yapılacak imar planlarında 100 metrelik sahil şeridinin Kıyı Kanunu’na uygun olarak planlanması ve yeni yapılaşmaların Kıyı Kanunu’na uygun olması gerektiğinden uyuşmazlığa konu taşınmazın park ve dinlenme alanı olarak planlanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/7726 K: 2017/8088 T: 19.10.2017

Transfer kavramının ismen çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği, İmar Kanunu ve Kıyı Kanununda yer almayan taşınmazın imar hakkının transferini öngören söz konusu yöntemin uyuşmazlığa konu plan değişikliği ile kabul edilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/8941 K: 2018/5472 T: 4.6.2018

Transfer kavramının ismen çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği açıktır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9417 K: 2019/4393 T: 16.5.2019

Belediyelerin ancak Yasa’da öngörüldüğü şekilde, bir bölgede konut alanları, sanayi alanları, ticaret alanları, teknoloji parkları, kamu hizmeti alanları, rekreasyon alanları ve her türlü sosyal donatı alanları oluşturmak, eskiyen kent kısımlarım yeniden inşa ve restore etmek, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak veya deprem riskine karşı tedbirler almak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projelerini uygulayabileceği, belediyeler tarafından hangi amaçla kentsel dönüşüm ve gelişim alanlarının ilan edildiğinin, bu yönde alınan kararlarda açıkça ortaya konulması gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/11024 K: 2017/7082 T: 3.10.2017

Kıyı Kanunuyla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kanunun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. İmar hakkı transferinin mevzuat ile detaylıca düzenlenmesi gerekir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9421 K: 2019/4395 T: 16.5.2019

Bir alanın kentsel dönüşüm veya kentsel gelişime yönelik proje alanı olarak tespit edilmesini zorunlu kılan nedenlerin ne olduğuna ve sınır tespitinde hangi kriterlerin dikkate alındığına ilişkin teknik, nesnel ya da bilimsel metotlarla ortaya konması gerekir. Kentsel dönüşüm alanı sınırının nesnel, teknik ve bilimsel veri, tespit ve analizlere dayandırılması gerekir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/10712 K: 2017/7081 T: 3.10.2017

Kıyı Kanunuyla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. Devamını Oku