Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/4365 K: 1994/1307 T: 12/04/1994

Kısmen yola isabet eden taşınmazın bu bölümü dışında kalan kısmının imar planı uyarınca kamulaştırılmasının mümkün olmadığı, ancak 2942/12 maddeye göre arta kalan kısmın kullanılmaya elverişli olmaması halinde ve malik tarafından kamulaştırılması için yazılı işlemde bulunulması halinde kamulaştırılabileceği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1997/6715 K: 1998/6136 T: 09/12/1998

Belediyeye ait uyuşmazlık konusu belediye encümeni kararı ile tespit edilen bedel üzerinden davacıya satışına karar verilmesi nedeniyle 2942 sayılı Yasa uyarınca kıymet takdir komisyonu tarafından tespit edilmiş bir bedelden söz edilemeyeceğinden idari işlem niteliğindeki bu karara karşı açılan davanın görüm ve çözümünün idari yargıya ait olduğu. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1530 K: 1990/2674 T: 17/12/1990

2981 sayılı Yasanın 18. maddesine göre tesbit edilen arsa bedeli belediye encümeni kararıyla belirlendiğinden ortada 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre belirlenen bir bedel söz konusu olmadığından, bir idari işlem niteliğinde olan dava konusu belediye encümeni kararının iptali davasının görüm ve çözümünün idari yargı yerine ait olduğu. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1152 K: 1990/1918 T: 25/10/1990

2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11. maddesinde kamulaştırma bedelinin eksiksiz belirlenmesinin öngörülmesi ve davacılar tarafından da kıymet takdirinin yapılacağı günün tebliğinin kıymet takdirinden sonra yapılması nedeniyle zarara uğranıldığı yolunda herhangi bir iddianın ileri sürülmemiş bulunması karşısında sadece bu eksikliğin işlemi sakatlamayacağı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/7161 K: 2005/4737 T: 14/10/2005

2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 8. maddesinde öngörülen satın alma usulüyle yapılmamış olan kamulaştırma nedeniyle davalı idarece kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istemiyle asliye hukuk mahkemesine başvurulması üzerine anılan mahkemece 2942 sayılı yasanın 10. maddesi gereğince davacılara yapılan tebligattan itibaren mevzuatta öngörülen otuz günlük süre içinde açıldığı anlaşılan davada süreaşımı bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/3698 K: 2005/54 T: 13/01/2005

Davacıya 2942 sayılı kanunun 4650 sayılı kanunla değişik 10.maddesi uyarınca ipsala asliye hukuk mahkemesi tarafından tebligat yapılmış ve davacı tarafından da tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde bu davanın açılması olması nedeniyle, idare mahkemesince davanın esasının incelenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, davanın esasının incelenmesi olanağı bulunmadığından bahisle, davanın reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2021/1069 K: 2023/105 T: 12.01.2023

3290 sayılı yasanın Ek-1. maddesinin amacı, uygulamada problemlere neden olan özel parselasyon ve kat mülkiyetindeki hisseli durumlara bir çözüm getirmektir. Anılan madde hükmünün uygulanabilmesi için 3194 sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 9.5.1985 tarihinden önce taşınmazın özel parselasyona tabi tutulmuş veya hisse karşılığı satın alınmış olması gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1998/4251 K: 1999/4793 T: 13/10/1999

2886 sayılı Yasanın 71. maddesinin ihtiyaçların kamu kuruluşlarında karşılanması durumunda bu kanun kapsamına giren idarelerin kendi aralarında yapacakları ihalelerde mümkün olduğu, buna göre kaplıca ihalesinin anılan madde kapsamında değerlendirilemeyeceği nedeniyle, il özel idaresine ait … kaplıcasının sadece belediye başkanlığının teklifinin kabul edilmesi suretiyle kiraya verilmesine ilişkin işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/213 K: 2005/6646 T: 26/12/2005

3194 sayılı İmar Kanunu’nun 26. maddesi kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarına yapılacak veya yaptırılacak yapılara imar mevzuatı kapsamında aranan şartların sağlanmasının yanısıra mülkiyetin belgelenmesi kaydıyla avan projeye göre ruhsat verilmesi ve imara aykırı yapılar nedeniyle verilecek para cezası miktarı belirlenirken yapının niteliği ve kullanım amacının da dikkate alınması gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5365 K: 2005/2128 T: 12/04/2005

Dava konusu parsellerin üzerindeki yapıların korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu ve tescil edilmeleri gerektiği konusunda yargı kararı bulunduğundan anılan taşınmazlara ilişkin olarak kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulunca alınacak karar doğrultusunda parselasyon işlemi yapılması gerekirken bu durum gözetilmeksizin tesis edilen işlemde hukuka uyarılık bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8321 K: 2005/2135 T: 12/04/2005

İnşaat ruhsatına uygun olarak tamamlanan ve yapı kullanma izni verilen binanın sonradan zemin katında ve bina cephesinde yapılan tadilatlar nedeniyle inşaat ruhsatının ve yapı kullanma izninin iptalinin mümkün olmadığı, anılan tadilatların eski haline getirmesine karar verilebileceği. Devamını Oku