Son Yazılar

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13620, K:2006/2158 T:02.03.2006

Dava konusu taşınmazın irtifak hakkı kurulmasından önceki tüm değerinin tespit edilmesi ve bundan sonra boru hattı nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranının belirlenmesi ve bu oranla taşınmazın tüm değerinin çarpılması sonucu irtifak hakkı karşılığının hesaplanması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/13547 K:2006/1560 T:16.02.2006

Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların değerinin kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/11313 K:2006/301 T:26.01.2006

Değerlendirme tarihi olan 2003 yılında dava konusu taşınmaz ile, bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu da denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması, doğru görülmemiştir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1289 K: 2021/1314 T: 02.11.2021

İki haklı ihtar nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için, aynı süre içinde kiracının muaccel olduğu hâlde iki ayın kira bedelini ödememesi, kiraya verenin de ödenmeyen her bir ay kira bedeli için kiracıya ayrı ayrı ödeme ihtarında bulunmuş olması gerekmektedir. İhtarların kira bedellerinin muaccel olması sonrasında yapılması gerekir. Ödenmeyen aylar üst üste gelen iki ay bile olsa kiraya verenin her ay kira bedeli için ayrı ihtar çekmiş olması aranır. İhtar ile hangi ayın kira bedelinin ödenmediği ve kira bedelinin otuz gün içerisinde ödenmesi gerektiği, ödenmediği takdirde tahliye davasının açılacağı ikazlarını içermelidir. İki haklı ihtarın bir kira döneminde ve bir yıl içindeki aylarla ilgili olması ve o yıl içinde kiracıya tebliğ edilmesi zorunludur. İhtar kiracıya tebliğ edildikten sonra ödeme yapılması kiraya verenin haklılığını ortadan kaldırmaz         Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12124 K:2007/165 T:23.01.2007

arsa değeri ve tüm yapının (ortak yerleri içerir biçimde) değeri hesaplandıktan sonra arsa payına düşen miktarına göre bağımsız bölümün karşılığı tesbit edilir. Şayet o bağımsız bölüm yapısında değeri etkileyecek özellik ve nitelikte ekstra ilaveler varsa bunlar da göz önünde tutulmak gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14810 K:2007/699 T:30.01.2007

Özet: Belediye imar planı sınırları dahilinde olup, imar planında yapı yasağı koruma alanı (taşkın alanı) olarak ayrılan taşınmaz arsadır. Bilirkişi kurulu taşınmazı arazi olarak nitelendirerek gelir metoduna göre değerlendirmiştir. Arsa niteliğindeki taşınmaza arazi olarak değer biçen raporun geçersizdir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14393 K:2007/199 T:23.01.2007

Kıymet Takdir Komisyonunca belirlenen bedel ile bilirkişi kurulunca belirlenen bedel arasında 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 15/11 maddesinde belirtilen mislini aşan önemli oransızlık bulunduğundan yeniden keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden kamulaştırma bedelinin artırılmasına karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/5510 K:2006/7378 T:15.06.2006

2942 sayılı Kanununun 27. maddesi uyarınca tespit edilen bedel kamulaştırma bedeli değildir. Tarafların uzlaşmaması ve tapuda ferağ verilmemesi halinde, idarece aynı Kanunun 10. maddesine göre acılan tespit ve tescil davasında, aynı Kanunun 15/son maddesine göre değerlendirme bu dava tarihi itibariyle yapılacaktır. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/12570 K:2007/383 T:25.01.2007

Kısmi olarak yapılan kamulaştırmalarda arta kalan kesimdeki değer kaybının %50 oranını geçmesi halinde davacıya %50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinemeyeceği sorularak yetindiği takdirde bu miktara göre hüküm kurulması, yetinmediği takdirde davalı idareye geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek suretiyle taşınmazın tamamının mülkiyet hakkını kazanma imkanı sağlanmalı ve talebi halinde taşınmaz bedelinin tamamına hükmedilmeli, aksi halde bilirkişi kurullarınca belirlenen değer azalış oranına göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, taraflara yukarıda açıklanan hususlarda beyanda bulunmaları için mehil verilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14721 K:2007/507 T:29.01.2007

Davacı, idare tarafından acele el koyma yoluyla kamulaştırılan taşınmaza ilişkin olarak kamulaştırma bedel artırım davası açmıştır. 05.05.2001 tarihinde yürürlüğe giren 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca mal sahibi olan davacının aktif husumet ehliyeti mevcut değildir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/14737 K:2007/1143 T:08.02.2007

hükme esas alınan bilirkişi raporlarında gerekçesi belirtilmeden emsal taşınmazlar ile dava konusu taşınmaz için Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan metrekare değerleri arasındaki oranın tamamen tersine oran kurulmak suretiyle değer biçilmiştir. Bu nedenle, raporlar hüküm kurmaya yeterli olmadığı halde, bu durumun açıklıkla bozma ilamında belirtilmediği Devamını Oku

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E: 2020/1175 K: 2020/2309 T: 09.03.2020

davalının 01/02/2005 tarihli kira sözleşmesine göre bu tarihten itibaren kiralanan taşınmazda bulunduğu, söz konusu taahhüdün kira ilişkisi devam ederken verilen tahliye taahhüdü olduğu ancak taahhüdün belli bir tarihi içermediği görülmüştür. Tahliye taahhüdünde, tahliye tarihi belli (açık) bir şekilde yer almadığından Türk Borçlar Kanununun 352. maddesinin aradığı anlamda bir tahliye taahhüdünün varlığından bahsedilemez. Devamını Oku

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2017/4711 K: 2018/2893 T: 28.02.2018

Kira sözleşmesi ile aynı tarihte ya da daha önceki tarihte alınan tahliye taahhüdü dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı T.B.K'nun 26. maddesi gereğince kiracının serbest irade mahsulü olmadığından batıldır. 04.10.1944 gün ve 15/20-28 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da bu yöndedir. Yine 3.10.1980 gün 2/3 sayılı, 4.10.1985 gün ve 2/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararları gereğince kira ilişkisi devam ederken (kiralananda otururken) verilen tahliye taahhütleri geçerlidir. Devamını Oku

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2017/15389 K: 2018/17477 T: 17.10.2018

davalı borçlu itiraz dilekçesi ile takibe dayanak tahliye taahhüdündeki imzasına ve tarihe itiraz etmemiştir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf istemlerinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Devamını Oku

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2015/11154, K: 2015/13693, 22.06.2015

Bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 2 katlı binanın davacı tarafından meydana getirildiği sabittir. Bu nedenle bu muhdesat yönünden davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca değerinin tespitine karar verilmesi doğru olmadığı gibi teknik bilirkişi krokisinde (C) harfi ile gösterilen muhdesatın davacı tarafından meydana getirilmediği ve (B) harfi ile gösterilen bölümde davacının yaptığı işin bakım, tadilat ve tamirat işleri olduğu, bunların da tespit kararına konu olamayacağı, ancak sebepsiz zenginleşmeye dayalı eda davasına konu olabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde belirtilen bölümlerin tamamının davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi doğru olmamıştır. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2021/8353 K: 2022/2078 T: 16.03.2022

 Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, dava konusu Konya ili, Meram ilçesi, Süleyman Şah Mahallesi, 27488 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir. Bir kısım davalılar, davanın reddini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava konusu… Devamını Oku