Son Yazılar

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/6448 K: 2016/10863 T: 26.12.2016

Önalım hakkı pay satışından 11 yıl sonra kullanılmıştır. Aradan geçen zaman içinde taşınmazın değerinde meydana gelen objektif artışlarla enflasyon olgusunun önalım bedelinin belirlenmesine etkisi de kabul edilmelidir. Bu hakkın şu veya bu sebeple geç kullanılmasından (somut olayda satışından 11 yıl sonra ferağ verilmesi) dolayı davacıyı, amaç dışında zenginleştirecek ve alıcı davalıyı da fakirleştirecek yorum ve sonuçlardan kaçınılmalıdır Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12388 K: 2017/9296 T: 12.12.2017

Satış tarihinden itibaren geçen uzunca bir süre sonra taşınmazın değerinde meydana gelen objektif olayların yarattığı kıymet değişikliklerinin, önalım davalarında davayı açan paydaşın ödeme borcuna yansıtılması gerekir. Özellikle, satış tarihinden uzunca bir süre geçtikten sonra açılan önalım davalarında, davacı paydaşın ekonomik ve objektif sebeplerle değişmiş yeni bedeli ödemeksizin, tapuda gösterilen bedelle payın tescilini istemesi Medeni Kanunun 2. maddesinde belirtilen objektif iyi niyet kuralı ile bağdaşmaz. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/9716 K: 2017/388

Önalım hakkı payın satılması ile kullanılabilen bir hak olup satış, mülkiyetin tapu kütüğünde tescil edilmesi ile geçerlilik ve aleniyet kazanır. Bu nedenlerle, tescile ilişkin bildirim yapılmayan davacı, payın davalı adına tescilinden sonra iki yıl içinde dava açtığından hak düşürücü süre geçmemiştir. Dolayısıyla, davacıya çekişme konusu payın dava tarihindeki bedeli ile tapu harç ve masraflarından oluşan önalım bedelini depo etmesi için uygun bir süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12388 K: 2017/9296

Özellikle TMK 705 maddesi gereğince mülkiyet tescille geçmiş olup tapuda 28.03.2012 tarihinde 2046 yevmiye no’lu işlemle mahkeme hükmü infaz edilmekle önalım süresi başlayacağından dava süresinde açılmıştır. Satış tarihinden itibaren geçen uzunca bir süre sonra taşınmazın değerinde meydana gelen objektif olayların yarattığı kıymet değişikliklerinin, önalım davalarında davayı açan paydaşın ödeme borcuna yansıtılması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12592 K: 2017/5914

TMK’nın 732. maddesi gereğince önalım hakkı payın satılması ile kullanılabilen bir hak olup bu hakkın kullanılabilmesi için satış sözleşmesinin kurulması yeterli değildir. Satış, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmesi ile geçerlilik ve aleniyet kazanır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2019/3186 K: 2020/4622 T: 7.9.2020

Taşınmaz mal mülkiyetinin kanundan kaynaklanan daraltımlarından biri olan önalım hakkıyla ilgili yorumların ve değerlendirmelerin, mülkiyet hakkının özüne zarar verecek şekilde önalım hakkı sahibi lehine genişletilmesi doğru değildir. Bu nedenle, dava açılmadan önce gerçekleşen satış ve düzeltme işlemlerinin, bir bütün halinde ve hepsine eşit değer vererek mevcut durumun değerlendirilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/1687 K: 2015/6049

Mirastan çıkarma sebebi gösterilmemişse veya davalılarca ispatlanamamışsa, çıkarılan mirasçı saklı payının tenkisini isteyebilir. Bu durumda dahi, çıkarılan mirasçı saklı payı aşan miktarı isteyemez ve çıkarma işlemi saklı pay dışında yerine getirilir. Çıkarma sebebi hakkında açık yanılma yapılmışsa, çıkarma tamamen iptal edilir ve hiç çıkarma yapılmamış gibi değerlendirilir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/10115 K: 2018/886 T: 8.2.2018

Geçit hakkında bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucu doğacak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/10030 K: 2018/1829 T: 12.3.2018

Mahkemece yapılması gereken; mahallinde yerel bilirkişiler, tanıklar ve uzman bilirkişiler aracılığıyla yeniden keşif yapılıp, öncelikle su ve elektrik hattı yönünden mecra irtifakının tesis edilip edilemeyeceğinin saptanması, davacının taşınmazlarının su ihtiyacının varlığı ve bu ihtiyacın kendi imkanları ile başka yoldan ( örneğin davacının kendi taşınmazları içinde sondaj kuyusu vurulmak suretiyle ) karşılanma olanağının olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/11426 K: 2019/3864

Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E. 2015/6161 K. 2017/6886 T. 27.9.2017

Mecra irtifakı kurulması istemine dair davalar, özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması sebebiyle yapılacak araştırma ve incelemede, öncelikle davacının mecra ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. İhtiyacın saptanması halinde de, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan “fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesi” uyarınca taraf yararları da gözetilerek en az masrafı gerektiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden mecra irtifakının bağlanacağı su, elektrik, gaz ve benzerine ait yol ya da kaynak ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlayacak şekilde kurulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/10030 K: 2018/1829 T: 12.3.2018

Mahkemece yapılması gereken; mahallinde yerel bilirkişiler, tanıklar ve uzman bilirkişiler aracılığıyla yeniden keşif yapılıp, öncelikle su ve elektrik hattı yönünden mecra irtifakının tesis edilip edilemeyeceğinin saptanması, davacının taşınmazlarının su ihtiyacının varlığı ve bu ihtiyacın kendi imkanları ile başka yoldan ( örneğin davacının kendi taşınmazları içinde sondaj kuyusu vurulmak suretiyle ) karşılanma olanağının olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E. 2015/11665 K. 2018/3077 T. 16.4.2018

Davacının su ihtiyacını başka yoldan karşılama imkanının olup olmadığı, davacının iddia ettiği gibi daha önce davaya konu su arkından yararlanıyorsa hangi sebeple mevcut durumda yararlanamadığı mahallinde yapılacak keşifle saptanmalı, davacının su ihtiyacının tespiti halinde bedeli karşılığında mecra irtifakı kurulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8230 K: 2012/9168 T: 3.7.2012

Geçit hakkı, bir kamu hizmetine tahsis edilmeyen kamuya ait tapulu taşınmazlar üzerinden kurulabilir. Geçit hakkı kurulan yer kamu malı niteliğinde ise kamu yararı ile kişi yararının çatışması durumunda kamu yararına üstünlük tanınması gerekeceğinden bu nitelikteki bir yer üzerinden geçit hakkı kurulmasına olanak yoktur. Özetle; orman niteliğindeki bir yerden kişi yararına geçit tesisi mümkün değildir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/9351 K: 2019/2601

Benimsenen geçit güzergahının, davalı Hazineye ait 128 ada 6 parsel sayılı taşınmazı orta kısmından iki parçaya bölerek, bu parselin kullanma ve ekonomik bütünlüğünü bozduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda tespit edilen diğer güzergahlar göz önünde bulundurularak, taşınmaz sınırlarından geçecek şekilde en uygun yerden geçit tesisi gerekir Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2014/115 K: 2015/2332

Binanın mevcut ana girişinin doğu cephesine alınması halinde taşınmazın kuzey cephesinde bulunan yola çıkma olanağı bulunduğu gibi taşınmazın güneyden de yola cephesi bulunduğundan davacıya ait 4 parsel sayılı taşınmazın geçit ihtiyacı içerisinde olduğunun kabulü mümkün değildir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/24 K: 2015/2306

Geçit hakkı davasında, tapu kaydı ile mirasçılık belgesi arasında çelişki bulunduğundan bu çelişki giderilerek gerçek tapu malikinin davada yer almasının sağlanması gerekir. Bu durumda, tapuda kimlik bilgilerinin idari ya da dava yolu ile düzeltilmesi için davacı vekiline yetki ve süre verilerek sonucuna göre taraf teşkili sağlandıktan sonra gerçek tapu malikinin kendisinin ölü ise mirasçılarının davaya dahil edilerek taraf teşkili tamamlandıktan sonra bir karar vermek gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/12417 K: 2015/3988

Geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi uyarınca davacının lehine geçit kurulmasını istediği her bir parsel yönünden bağımsız dava varmış gibi genel yola ulaşılıncaya kadar güzergah üzerindeki tüm parseller üzerinden geçit kurulması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2014/13566 K: 2015/6842

Davaya konu olayda bir parseli ikiye bölecek şekilde geçit kurulduğu görülmektedir. Bu şekilde aleyhine geçit kurulan bu parsellerin ekonomik kullanım bütünlüğünü bozacağından mahkemece öncelikle aleyhine geçit kurulacak parseller bölünmeksizin başka seçeneklerden mümkün olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Devamını Oku