Boğaziçi Kanunu ile boğaziçi alanının kültürel, tarihi değerlerini ve doğal güzelliklerini kamu yararı gözetilerek korumak ve geliştirmek amaçlanmış, yapılaşmanın ancak, toplumun yararlanmasına açık bazı tesislerle sınırlı tutulması suretiyle bu özelliğin bozulmamasına özen gösterilmesi gerektiği.
İstanbul İli Sarıyer İlçesi Belediye Başkanlığı ile İstanbul Valiliği Özel İdaresi arasında çıkan uyuşmazlığın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30.maddesi hükmüne göre çözümlenmesi isteği üzerine Gereği Görüşülüp Düşünüldü:
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30.maddesinde kamu tüzel kişileriyle müesseselerine ait taşınmazların bu idarelerden birine gerekli olması halinde işin anlaşma yoluyla çözümleneceği, anlaşma olmadığı takdirde uyuşmazlığın Danıştay’ca incelenerek karara bağlanacağı hükmü yer almaktadır. Buna göre bir kamu tüzel kişisine ait taşınmazın diğer bir kamu tüzel kişisine tahsisi için o taşınmaza hangi idarenin daha fazla ihtiyacı olduğunun belirlenmesi gerekmektedir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının yazısının ve ekinde yer alan imar planı örneğinin incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun düzenleme alanı içinde olduğu, Boğaziçinin öngörünüm bölgesinde ve yeşil alan olarak ayrıldığı anlaşılmıştır. 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu ile Boğaziçi alanının kültürel, tarihi değerlerini ve doğal güzelliklerini kamu yararı gözetilerek korumak ve geliştirmek amaçlanmış, yapılaşmanın ancak, toplumun yararlanmasına açık bazı tesislerle sınırlı tutulması suretiyle bu özelliğin bozulmamasına özen gösterilmiştir.
Sarıyer Belediye Başbanlığınca, hizmet binası yapılmak amacı ile tahsisi istenen parselde yeralan taşınmazın yukarıda yapılan açıklamaya göre, Boğaziçi öngörünüm bölgesi içinde ve yeşil alan olarak ayrılmış olması karşısında, üzerinde bina yapılmak üzere tahsisine 2960 sayılı Kanun hükümleri karşısında hukuken olanak bulunmadığından istemin reddine ve dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına karar verildi.