1. Anasayfa
  2. Danıştay 10. Dairesi Kararları

Danıştay 10. Dairesi E: 1991/3917 K: 1993/2687


İdarenin bir özel hukuk süresi olarak yaptığı taahhüt senedi sözleşmesinden kaynaklanan, dolayısıyla akitten doğan alacağın 6183 sayılı Yasaya göre takip ve tahsiline olanak bulunmamaktadır.

İstemin Özeti: Davacı şirket adına irtifak hakkı tesis bedelini vadesinde ödememesi nedeniyle düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan dava sonunda, Antalya İdare Mahkemesince; 6183 sayılı Yasanın 1. maddesinde devlet, il özel idareleri ve belediyelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan alacaklarının bu kanun hükümlerine göre tahsil edilebileceğinin kurala bağlandığı, dava konusu olayda ise davalı idare alacağının henüz sözleşme taraflar arasında imzalanmamış olmakla birlikte idarenin bir özel hukuk süresi olarak yaptığı taahhüt senedi sözleşmesinden kaynaklandığı, dolayısıyla akitten doğan alacağın 6183 sayılı Yasaya göre takip ve tahsiline olanak bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ödeme emrinin iptali yolunda verilen 9.5.1991 tarih ve E: 1990/1283 K: 1991/501 sayılı kararın, davalı tarafından ödeme emrinde irtifak hakkı bedeli olarak gösterilen miktarın ecrimisil olarak yorumlanması gerekeceği iddiasıyla temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Danıştay Tetkik Hakimi : A. Z. Danıştay Savcısı : Ö. B. Düşüncesi: Davalı idare temyiz dilekçesinde her ne kadar tesis edilen işlemin ecrimisil ile ilgili olarak yorumlanmasını talep etmekte ise de tesis edilen işlemin irtifak hakkı tesis bedeli ile ilgili olduğu anlaşıldığından bu işlem aleyhine açılan davayı reddeden mahkeme kararında isabetsizlik görülmemiştir.

Yukarıda açıklanan nedenle temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince işin gereği düşünüldü: İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3622 sayılı Kanun ile değişik 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. Bozulması istenen karar, usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz sebepleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile bozulması istenen kararın onanmasına 24.6.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.