Mukataalı vakıf taşınmaz mallarının Hazinece iskan amacıyla üçüncü kişilere tahsis edilemeyeceği hakkında.
TÜRK MİLLETİ ADINA, Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü: Dava, Erzurum İli, Oltu İlçesi, Aslanpaşa Mahallesinde bulunan zemini Aslanpaşa Vakfından mukataalı tapunun … ada, … sayılı parselinde kayıtlı taşınmaz üzerinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu silinen vakıf şerhinin tapu kayıtlarına tekrar işlenmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Erzurum İdare Mahkemesince, yeni kadastro çalışmalarının çok öncesinde uyuşmazlık konusu taşınmazın Temmuz 1941 tarihinde 2510 sayılı İskan Kanununun 30. maddesi uyarınca Hazinece iskana verildiği, davacı idarenin onayı üzerine vakıf kaydının tapu sicilinden terkin edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı idare tarafından anılan idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2510 sayılı İskan Kanununun yürürlüğe girdiği 21.6.1934 tarihinden sonra 13.6.1935 tarih ve 3027 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren 6 ay sonra yürürlüğe giren 2762 sayılı Vakıflar Kanununda, mukataalı vakıf taşınmaz mallarının Hazinece 2510 sayılı İskan Kanunu uyarınca muhacir, mülteci, göçebe ve naklolunan çiftçi ve sanatkârlara iskan amacıyla verileceğine veya tahsis edileceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır.
Aksine 2762 sayılı Vakıflar Kanununun 30. maddesinde, bu Kanun hükümleri yürürlüğe başladıktan sonra mukataalı ve icareteynli gayrimenkullerin tavizleri vakfa verilmiş olmadıkça o mallar üzerindeki temliki tasarruflar tapu dairelerince tescile alınamaz kuralına yer verilmiştir.
Kaldı ki uyuşmazlık konusu … ada … parsel sayılı taşınmaz, Vakıflar Kanununun yürürülüğe girdiği tarihten sonra Temmuz 1941 tarihinde 2510 sayılı İskan Kanununun 30. maddesi uyarınca Hazinece iskan amacıyla verilmiştir. Bir başka anlatımla, Vakıflar Kanununun yürürlüğe girmesinden önce vakıf taşınmazının iskan amacıyla tahsis edilmediği açıktır.
İdare Mahkemesince, davacı idarece verilen onay üzerine uyuşmazlık konusu taşınmazın vakıf kaydının tapu sicilinden terkin edildiği gerekçesine de yer verilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, dava dosyasında bu hususa ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır.
Bu durumda, yukarıda yapılan açıklama ve değerlendirmeler de dikkate alınmak suretiyle gerekli inceleme ve araştırma yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uygun bulunan davacı idare temyiz isteminin kabulüne, Erzurum İdare Mahkemesinin 30.5.2003 tarih ve E:2002/121, K:2003/752 sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine 7.2.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.