Uyuşmazlığa konu taşınmazların, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının talebi üzerine, rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi nedeniyle 6306 sayılı Kanun amaçlarında değerlendirilmek üzere Bakanlığa tahsis edildiği, ancak tahsis işleminin sebep unsurunu oluşturan rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı işleminin İzmir 4. İdare Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararlarıyla iptal edildiği anlaşıldığından, dayanağı kalmayan tahsise ilişkin dava konusu Bakanlar Kurulu kararında bu nedenle hukuka uyarlık bulunmadığı
Davanın Özeti: İzmir İli, (…) Mahallesinde bulunan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca rezerv yapı alanı olarak belirlenen alan sınırları içerisinde kalan mülkiyeti Hazineye ait 6 pafta, 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına tahsisinin kaldırılarak, 6306 sayılı Kanun amaçlarında değerlendirilmek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulunun 14/03/2014 günlü, 2014/6203 sayılı kararının, anılan taşınmazların mezarlık alanı olarak kullanılmak üzere Maliye Bakanlığınca kendilerine tahsis edildiği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10.09.2013 günlü, 5720 sayılı kararı ile de söz konusu parselleri kapsayan alanın rezerv yapı alanı olarak belirlendiği, dava konusu işlem ile kendilerine yapılan tahsisin kaldırılarak taşınmazların Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edilmesine karar verildiği, anılan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan; taşınmazların bulunduğu alanın rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin işleme karşı da dava açıldığı ileri sürülerek iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Dava konusu taşınmazların bulunduğu alanın rezerv yapı alanı olarak belirlendiği, buna göre rezerv yapı alanında kalan anılan taşınmazların 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 3. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendi uyarınca Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edildiği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Savcısı Düşüncesi: Dava; İzmir İli, (…) Mahallesinde bulunan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca rezerv yapı alanı olarak belirlenen alan sınırları içerisinde kalan mülkiyeti Hazineye ait 6 pafta, 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına tahsisinin kaldırılarak, 6306 sayılı Kanun amaçlarında değerlendirilmek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu’nun 14/03/2014 günlü, 2014/6203 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1. maddesinde; bu Kanunun amacının, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemek olduğu düzenlenmiş, 2. maddesinde; “rezerv yapı alanı”, bu Kanun uyarınca gerçekleştirilecek uygulamalarda yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere, TOKİ’nin veya İdarenin talebine bağlı olarak veya resen, Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenen alanlar olarak tanımlanmış, 3. maddesinde ise; Bakanlığın talebi üzerine riskli alanlarda ve rezerv yapı alanlarında olup Hazinenin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazlardan kamu idarelerine tahsisli olanların, ilgili kamu idaresinin görüşü alınarak, Maliye Bakanlığının teklifi ve Bakanlar Kurulu kararıyla Bakanlığa tahsis edileceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; ; İzmir İli, (…) Mahallesinde bulunan Hazineye ait 6 pafta, 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların mezarlık alanı olarak kullanılmak üzere Maliye Bakanlığının 23.2.2000 günlü, 11766 sayılı işlemi ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına tahsis edildiği, uyuşmazlığa konu parselleri de kapsayan alanın Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10.9.2013 günlü, 5720 sayılı Olur’u ile 6306 sayılı Kanun hükümleri uyarınca rezerv yapı alanı olarak belirlenerek, Maliye Bakanlığından söz konusu parsellerin Bakanlığa tahsis edilmesi talebinde bulunulduğu, Maliye Bakanlığının olumlu cevabı üzerine Bakanlar Kurulu’nun 14/03/2014 günlü, 2014/6203 sayılı kararıyla, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına yapılan tahsis kaldırılarak, taşınmazların Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edildiği, bu kararın iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İzmir İli, (…) Mahallesinde uyuşmazlığa konu parselleri de kapsayan alanın rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10.9.2013 günlü, 5720 sayılı Olur’unun iptali istemiyle İzmir 4. İdare Mahkemesinin E: 2013/1384 ve E: 2014/1035 sayılı dosyalarında açılan davalarda, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan ve somut verilere dayanılmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle sırasıyla anılan Mahkemenin 25.2.2015 günlü, K: 2015/270 ve K: 2015/259 sayılı kararlarıyla işlemin iptaline karar verildiği görülmektedir.
Buna göre; uyuşmazlığa konu taşınmazların, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının talebi üzerine, Bakanlığa tahsis edildiği, ancak tahsis işleminin sebep unsurunu oluşturan rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı işleminin İzmir 4. İdare Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararlarıyla iptal edildiği anlaşıldığından, dayanağı kalmayan dava konusu Bakanlar Kurulu kararında bu nedenle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu Bakanlar Kurulu kararının iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir
TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Ondördüncü Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; İzmir İli, (…) Mahallesinde bulunan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca rezerv yapı alanı olarak belirlenen alan sınırları içerisinde kalan mülkiyeti Hazineye ait 6 pafta, 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına tahsisinin kaldırılarak, 6306 sayılı Kanun amaçlarında değerlendirilmek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulunun 14/03/2014 günlü, 2014/6203 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1. maddesinde; bu Kanunun amacının, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemek olduğu düzenlenmiş, 2. maddesinde; “rezerv yapı alanı”, bu Kanun uyarınca gerçekleştirilecek uygulamalarda yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere, TOKİ’nin veya İdarenin talebine bağlı olarak veya resen, Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenen alanlar olarak tanımlanmış, 3. maddesinde ise; Bakanlığın talebi üzerine riskli alanlarda ve rezerv yapı alanlarında olup Hazinenin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazlardan kamu idarelerine tahsisli olanların, ilgili kamu idaresinin görüşü alınarak, Maliye Bakanlığının teklifi ve Bakanlar Kurulu kararıyla Bakanlığa tahsis edileceği hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; ; İzmir İli, (…) Mahallesinde bulunan Hazineye ait 6 pafta, 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların mezarlık alanı olarak kullanılmak üzere Maliye Bakanlığının 23.2.2000 günlü, 11766 sayılı işlemi ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına tahsis edildiği, uyuşmazlığa konu parselleri de kapsayan alanın Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10.9.2013 günlü, 5720 sayılı Olur’u ile 6306 sayılı Kanun hükümleri uyarınca rezerv yapı alanı olarak belirlenerek, Maliye Bakanlığından söz konusu parsellerin Bakanlığa tahsis edilmesi talebinde bulunulduğu, Maliye Bakanlığının olumlu cevabı üzerine Bakanlar Kurulu’nun 14/03/2014 günlü, 2014/6203 sayılı kararıyla, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına yapılan tahsis kaldırılarak, taşınmazların Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edildiği, bu kararın iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İzmir İli, (…) Mahallesinde uyuşmazlığa konu parselleri de kapsayan alanın rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10.9.2013 günlü, 5720 sayılı Olur’unun iptali istemiyle İzmir 4. İdare Mahkemesinin E: 2013/1384 ve E: 2014/1035 sayılı dosyalarında açılan davalarda, Mahkemenin E: 2013/1384 sayılı dosyasında 09.01.2014 günlü ara kararı ile davalı idareden, taşınmazın hangi özelliklerinden dolayı rezerv yapı alanı olarak belirlendiği, bu alana ne kadarlık bir aktarım planlandığı, alanların yüz ölçümü ve aktarım planlamasına ilişkin hususları içeren raporların istenildiği, ancak davalı idarece bu hususa yönelik çalışmaları gösterir herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığı, dolayısıyla, hangi bölgede yer alan riskli alanlar için rezerv yapı alanı belirlendiğinin açıkça ortaya konulamadığı, riskli alanda yaşayan insan sayısı, ortaya çıkan konut gereksinimi ve ihtiyaç duyulan alanlara yönelik somut hesaplama ve değerlendirmelere yer verilmediği, daha çok rezerv alana ihtiyaç duyulması ve taşınmaz sahiplerinin başvuruları esas alınarak alanın rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi yoluna gidildiği, imar planında yeşil kuşak programında yer alan taşınmazların konut alanına açılması halinde bunun plan üzerindeki etkisine yönelik somut ve kapsayıcı araştırmaların yapılmadığı, taşınmazların bir kısmının Bostanlı Barajı koruma alanı içerisinde kaldığı davalı idarece de bilinmesine ve bu alanda yapılaşma yasaklanmış olmasına rağmen bu alanları da içine alır biçimde rezerv yapı alanı olarak belirleme yoluna gidildiğinin anlaşılması karşısında, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan ve somut verilere dayanılmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle sırasıyla anılan Mahkemenin 25.2.2015 günlü, K: 2015/270 ve K: 2015/259 sayılı kararlarıyla işlemin iptaline karar verildiği ve söz konusu iptal kararlarının temyiz edilmeyerek kesinleştiği görülmektedir.
Buna göre; uyuşmazlığa konu taşınmazların, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının talebi üzerine, rezerv yapı alanı olarak belirlenmesi nedeniyle 6306 sayılı Kanun amaçlarında değerlendirilmek üzere Bakanlığa tahsis edildiği, ancak tahsis işleminin sebep unsurunu oluşturan rezerv yapı alanı olarak belirlenmesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı işleminin İzmir 4. İdare Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararlarıyla iptal edildiği anlaşıldığından, dayanağı kalmayan dava konusu Bakanlar Kurulu kararında bu nedenle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan; 6306 sayılı Kanunun 3. maddesi uyarınca görüşü alınan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından da dava konusu işlemle ilgili olumsuz görüş verildiği anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin iptaline, ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam 170.6 TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.800,00-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, posta giderleri avansından artan tutarın istemi hâlinde davacıya iadesine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A-g maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 10.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.