Bir alanın 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ve bu karar uyarınca kentsel dönüşüm alanı olarak belirlenmesine ilişkin işlem ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının onaylanmasına ilişkin işlem arasında, biri hakkında verilecek kararın tümüyle olmasa da diğer davayı etkileyeceği bir durumun varlığından söz edilebileceği, ancak bu ilişkinin bağlantının varlığı için yeterli olmadığı, ayrıca İdare Mahkemesince, 1/1000 ölçekli plana karşı açılan davada, riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ile üst ölçekli plana karşı açılan davanın bekletici mesele yapılarak, sonucuna göre karar verilebilmesinin mümkün olduğu, bu nedenle 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilen alanda belediye tarafından onaylanan 1/1000 ölçekli plana karşı açılan davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiği.
… vekili Av. tarafından, Sakarya İli, (…) Mahallesi, 7 pafta, 32 ada, 117 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alana yönelik 1/1000 ölçekli uygulama imar planının onaylanmasına ilişkin 05.09.2013 günlü, 39 sayılı Hendek Belediye Meclisi kararının iptali istemiyle Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Hendek Belediye Başkanlığına karşı açılan davada; uyuşmazlığa konu taşınmazın bulunduğu alanın 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin 25.01.2013 günlü, 28539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 11.01.2013 günlü Bakanlar Kurulu kararı ile bu karar uyarınca kentsel dönüşüm alanı olarak belirlenmesine ve 1/5000 ölçekli nazım imar planının onaylanmasına ilişkin 11.02.2013 günlü, 2/56 sayılı Sakarya Büyükşehir Belediye Meclisi kararının iptali istemiyle Danıştay Ondördüncü Dairesinde açılan E: 2013/4700 sayılı dava ile bakılan dava arasında, 2577 sayılı Kanunun 38. maddesi uyarınca bağlantı bulunduğu gerekçesiyle Sakarya 1. İdare Mahkemesinin 30.01.2015 günlü, E: 2014/604, K: 2015/77 sayılı kararı ile Dairemize gönderilen dosya incelendi:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 38. maddesinde; aynı maddi veya hukuki sebepten doğan ya da biri hakkında verilecek hükmün, diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğu davaların bağlantılı davalar olduğu, idare mahkemesi, vergi mahkemesi veya Danıştaya veya birden fazla idare veya vergi mahkemelerine açılmış bulunan davalarda bağlantının varlığına taraflardan birinin isteği üzerine veya doğrudan doğruya mahkemece karar verileceği, bağlantılı davalardan birinin Danıştayda bulunması halinde dava dosyasının Danıştaya gönderileceği hükme bağlanmış, aynı Kanunun 39. maddesinde ise; Danıştayca bağlantının bulunduğuna karar verildiği takdirde, davalardan biri Danıştayda açılmış ve çözümlenmesi Danıştayın görevine dahil bir uyuşmazlıkla ilgili ise, davaların tümünün Danıştayda görüleceği ve durumun ilgili mahkemelere ve taraflara bildirileceği, Danıştayca verilen karar bağlantı bulunmadığı yolunda ise, dosyaların ilgili mahkemelere geri gönderileceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
İdari yargılama usulünde, idari yargı yerlerine açılan birden fazla dava arasında bağlantıdan söz edilebilmesi için davaların tamamının aynı idari yargı yerinin, dolayısıyla yalnızca idare mahkemelerinin veya vergi mahkemelerinin ve bu mahkemelerle birlikte ilk derece mahkemesi sıfatıyla Danıştayın görevine girmeleri koşulu yanında, davaların biri veya birkaçının sonucunun bir diğer davada yargı yerince yapılacak saptama ve değerlendirmelerle verilecek kararlara bağlı bulunması, diğer bir anlatımla davalara konu idari işlemlerin maddi veya hukuki sebeplerinde birlik ya da davaların birine konu idari işlemin diğer davalara konu idari işlemlerin sebebi olması ve davaların tümünün yargılamanın aynı aşamasında bulunması da gerekmektedir. Aralarında tanımlanan anlamda ilişki bulunmayan davalar üzerinde bağlantıdan söz edilmez.
Uyuşmazlığa konu olayda; Sakarya İli, (…) Mahallesi, 7 pafta, 32 ada, 117 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alana yönelik 1/1000 ölçekli uygulama imar planının onaylanmasına ilişkin işleme karşı açılan dava ile alanın 6306 sayılı Kanun uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ve bu karar uyarınca kentsel dönüşüm alanı olarak belirlenmesine ve 1/5000 ölçekli nazım imar planının onaylanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle Dairemizde açılan E: 2013/4700 sayılı dava arasında, biri hakkında verilecek kararın tümüyle olmasa da diğer davayı etkileyeceği bir durumun varlığından söz edilebileceği, dolayısıyla davaların ilişkili olduğu, ancak bu ilişkinin bağlantının varlığı için yeterli olmadığı, ayrıca İdare Mahkemesince, 1/1000 ölçekli plana karşı açılan davada, riskli alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ile üst ölçekli plana karşı Dairemizde açılan davanın bekletici mesele yapılarak, sonucuna göre karar verilebilmesinin mümkün olduğu, bu nedenle bu tür davalar arasında bağlantından söz edilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; Dairemizin E: 2013/4700 sayılı dosyası ile Sakarya 1. İdare Mahkemesinin 30.01.2015 günlü, E: 2014/604, K: 2015/77 sayılı bağlantı kararını içeren dava dosyası arasında bağlantı bulunmadığına, 2577 sayılı Kanunun 39. maddesi uyarınca dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 02.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.