1. Anasayfa
  2. Danıştay 14. Dairesi Kararları

Danıştay 14. Dairesi E: 2016/10579 K: 2017/1076 T: 28.2.2017


Çevre ve Şehircilik Bakanlığının doğrudan merkeze bağlı taşra teşkilatı olarak Bursa, İstanbul ve İzmir illerinde birer adet Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü kurulması kararlaştırıldığı, davanın İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünün işleminin iptali için dava açıldığı, dava konusu işlemi tesis etmediği ve işlemi yapan İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünü temsil etmediği anlaşılan İstanbul Valiliğinin davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı.

İstemin Özeti: İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 26/02/2016 günlü, E: 2014/574, K: 2016/451 sayılı kararının; usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Ondördüncü Dairesince, dosyanın tekemül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

Dava; İstanbul İli,  (…) Mahallesi, 71 ada, 1 sayılı parselde bulunan X1 Apartmanı kat maliklerinden olan davacının bu yapının 6306 sayılı Yasa uyarınca “riskli yapı” olduğuna dair alınmış bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünün 19/12/2013 tarih ve 19820 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; riskli yapı kararına itiraz sonucunda düzenlenen, itiraz heyeti toplantısında alınan karar gereği tespit edilen eksiklikleri tamamlaması için lisanslı kuruluşa bildirimde bulunulduğu ancak lisanslı kuruluşun bu eksiklikleri henüz tamamlamadığı anlaşılmış olup bu bağlamda söz konusu İstanbul  (…) Mahallesi,71 ada, 1 sayılı parselde bulunan yapıya ilişkin olarak alınan “riskli yapı” kararının, idarece de kabul edildiği üzere bir kısım eksik incelemeye bağlı olarak alındığı, gelinen noktada dava konusu işlemin bu gerekçeyle hukuka aykırı olduğu sonucuna ulaşılmış ve işlemin iptaline karar verilmiş bu karar, davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; “iptal davaları; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar” olarak tanımlanmış.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesinin 3. fıkrasının (f) bendinde; dava dilekçelerinin husumet yönünden inceleneceği, 15/1-c maddesinde ise; davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması durumunda dava dilekçesinin belirlenecek gerçek hasma tebliğ edileceği, aynı Kanunun 14. maddesinin 6. fıkrasında; yukarıda belirtilen usule aykırılığın ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde davanın her aşamasında 15. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, yine aynı Kanunun 49/1-c maddesinde ise; usul hükümlerine uyulmamış olunması, kararın bozulmasını gerektiren sebepler arasında sayılmıştır.

10 Eylül 2012 tarih ,28407 sayılı resmi gazetede yayınlanan 13/08/2012 tarihli 2012/3648 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre; Çevre ve Şehircilik Bakanlığının doğrudan merkeze bağlı taşra teşkilatı olarak Bursa, İstanbul ve İzmir illerinde birer adet Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü kurulması kararlaştırılmıştır.

Dosyanın İncelenmesinden; İstanbul İli,  (…) Mahallesi, 71 ada, 1 sayılı parselde bulunan yapı hakkında 6306 sayılı Yasa uyarınca “riskli yapı” olduğuna dair alınmış bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünün 19/12/2013 tarih ve 19820 sayılı işleminin iptali için dava açıldığı, Mahkeme tarafından İstanbul Valiliği husumetiyle görülen davada işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda; dava konusu işlemi tesis etmediği ve işlemi yapan İstanbul Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğünü temsil etmediği anlaşılan İstanbul Valiliğinin davanın tarafı olmasına yasal olanak bulunmadığı, dikkate alındığında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca “İstanbul Valiliği” hasım mevkiinden çıkarılarak, davanın “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı” husumetiyle görülüp karar bağlanması gerekirken İstanbul Valiliği husumetiyle verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında usul hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle; İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 26/02/2016 günlü, E: 2014/574, K: 2016/451 sayılı kararının BOZULMASINA, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmediğinden yürütmeyi durdurma harcının istemi halinde davalıya iadesine, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 28/02/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.