ÖZET: İmar yasası uyarınca planlama kademeleri arasında uyum gözetilmeli ve şehircilik ilkelerine uyulmalıdır.
Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay 6. Dairesince Tetkik Hakimi A.Ö.`nün açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra temyiz isteminin süresinde olduğu görülerek işin gereği düşünüldü: Dava, İstanbul …, 4 pafta, 217, 227, 215, 5550 ve 5664 parsel sayılı taşınmazların otogar alanına ayrılmasına ilişkin 31.5.1985 onay tarihli 1/5.000 ölçekli nazım imar planı ile 23.7.1985 onay günlü 1/1.000 ölçekli imar uygulama planının iptali dileğiyle açılmış, İdare Mahkemesince; davalı idare tarafından dava konusu 1/1.000 ölçekli imar uygulama planının 12.3.1986 gününde onaylanan yeni 1/1.000 ölçekli planla ortadan kaldırıldığının belirtilmesi nedeniyle davanın 1/1.000 ölçekli imar uygulama planına yönelik kısmı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davanın 1/5.000 ölçekli nazım plana ilişkin kısmına gelince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu ile dava dosyasının birlikte incelenmesinden dava konusu taşınmazların yer aldığı alanın 1980 ve 1984 yılında onaylanan gerek 1/50.000 ölçekli İstanbul Metropoliten alan planında gerekse, 1/25.000 ölçekli çevre düzeni nazım imar planında hal yerine tahsisli olduğu, ancak 1/5.000 ölçekli nazım planla taşınmazların otogar alanına ayrıldığının anlaşıldığı, 1/5.000 ölçekli nazım imar planlarının 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planı ile 1/50.000 ölçekli Metropoliten alan planlarına uyumlu düzenlenmesinin planlama ilkelerinden olduğu, olayda ise son 8 ay içinde 5 adet 1/5.000 ölçekli plan yapıldığı ve her seferinde sözkonusu taşınmazlar değişik düzenlemelerde bulunulduğu, bu durumun malikin tasarrufunda kararsızlıklara neden olmasının yanısıra imar yasasının öngördüğü planlama kademeleri arasındaki uyumun gözetilmemesi karşısında 1/5.000 ölçekli nazım planının davacıya ait taşınmazlarla ilgili kısmında planlama esasları şehircilik ilkelerine uyarlık bulunmadığı gerekçeleriyle dava konusu imar planı değişikliği işlemi iptal edilmiş, İdare mahkemesi kararının iptale ilişkin kısmı davalı belediye tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 25.11.1986 günlü, E:1985/339; K:1986/796 sayalı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının ONANMASINA, 22.2.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.