1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1979/2590 K: 1982/463 T: 10/03/1982


1/5000 ölçekli nazım imar planında okul sahası olarak ayrılan yerin 1/1000 ölçekli tatbikat planında fabrika depolama ve okul alanı olarak belirlenmesinin şehircilik ilkelerine uygun bulunduğu, tatbikat planı esas alınarak nazım planın buna göre yeniden düzenlenmesi gerektiği.

Dava, 18.4.1978 gününde İmar ve İskan Bakanlığınca onaylanan 1/1000 ölçekli Maltepe İmar Tatbikat planının … sayılı taşınmazla ilgili bölümünün davanın özeti bölümünde belirtilen nedenlerle iptali isteğiyle açılmıştır.

Nazım planda yeşil alan ve okul olarak ayrılan dava konusu taşınmaz üç yıl sonra onaylanan Tatbikat planında fabrika depolama alanı ve okul olarak belirlendiğinden; Nazım plan ve Tatbikat planı arasındaki bu farklılığın neden ileri geldiğinin ve Tatbikat planının dava konusu taşınmazla ilgili bölümünde şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygunluk bulunup bulunmadığının saptanabilmesi için Dairemizce verilen keşif kararı üzerine Naip Üye başkanlığında Prof. … Y.Prof.Dr. … ve Öğr.Görevlisi … dan kurulu bilirkişi kurulunca yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda üç bilirkişi tarafından oybirliğiyle hazırlanan detaylı raporda özetle “… Planlama bütüncül bir süreçtir. Bu süreç, plan ihtiyacının belirmesinden başlayıp, sorunların tanımlanması, ana hedef ve politikaların saptanması, seçeneklerin araştırıl

ması ve test edilmesi, seçenekler arasında olası sonuçları gözönüne alınarak ve önceden saptanan hedefler doğrultusunda seçmeler yapılması, seçilen kararın uygulaması, ve uygulama sırasında beliren yeni durum ve değişkenler karşısın da geriye dönüp başlangıç hedef ve seçenek lerinin yeniden düzenlenmesi ve uygulamanın bu doğrultuda sürmesi ile gerçekleşir.

Planlama süreci, bu aşamalarıyla dinamik bir özellik gösterir. Dinamimi sağlayan öge, süreç ilerledikçe ortaya çıkan ayrıntılı bilgi ve yeni durumlar karşısında, geri-besleme (feedback) mekanizması ile planlama faaliyetinin gerçek dünya ile bağıntısını sağlamaktır.

Kent planlaması da temelde bu doğrultuda gelişir. Yerel gereksinmelerin belirlenmesi ile bunlara cevap verecek plan kararları üretilmesine

girişilir. Planlamanın hazırlık aşamasında, sorunlar ve hedefler saptanır, benimsenebilecek karar (plan) seçenekleri araştırılır. Bu bilgilerin ışığında; tüm değişkenleri gözönüne alan ve bütün bölge için, mevcut sorunları çözen ve istenen bir geleceği örgütleyen bir nazım plan hazırlanır. Nazım plan, bu genellik ve soyutluk düzeyinde, temel prensipleri uyum içinde koyan ve ana gelişme kararlarını gösteren bir “ilk” plandır. Kararların geliştirildiği ve işlendiği haritanın ölçeği de çoğunlukla, 1/5000 dir.

Sürecin bir sonraki aşaması, ana kararları uygulamak üzere yapılan ayrıntılı planlardır. Ayrıntı planlar bölgesinin tümü için hazırlanacağı gibi, bölüm bölüm de yapılabilir. Tatbikat planları nazım plana göre daha çok bilgiyi ve detayı gösterme imkanı olan büyük ölçekli 1/1000 haritalara çizilir. Bu ölçek karar konuları üzerinde daha uzun ve gerçekci incelemeyi düşünmeyi gerektiren bir ölçektir.

Durum böyle olunca tatbikat planında, Nazım Planda içerilmeyen farklı doğrultuda ve hata çelişen kararlar çıkabilmektedir. Bu planlama biliminin ve sürecinin doğal bir özelliğidir. Daha sonra farklılığı veya çelişkiyi gidermek üzere Nazım Plan’da gereken düzeltme yapılır ve süreç tutarlı bir hale getirilir.

Maltepe imar planlaması sürecinde de gelişme buna uygun olmuştur. Tesbit edebildiğimiz kadarıyle, 1/5000 Nazım Planın 18.7.1975 günü İmar ve iskan Bakanlığınca onaylanmasından sonra 1/1000 ölçekli Tatbikat imar planlarının hazırlanmasına geçilmiş ve bölge için ayrıntıda farklı bir düzenleme getirilmiştir. Tatbikat planları Maltepe Belediye Meclisince 22.6.1976 günü kabul edilmiş ve onay için Bakanlığa sunulmuştur.

İmar ve İskan Bakanlığının planı onaylaması 18.4.1978 tarihinde yani Belediyesince kabulünden yaklaşık iki yıl sonra gerçekleşmiştir. Bir planın belde yönetimince kararlaştırılmasından sonra, merkezi idarenin tasdikini iki yıl beklemesi anlaşılır bir hal değildir. Davamızda da anlaşmazlığın temelinde, Nazım ile Tatbikat Planlarının kesinleşmeleri arasında bu kadar uzun bir zaman süresinin bulunması yatmaktadır.

Tatbikat Planında depolama kullanışı olarak gösterilen arazideki bu değişikliğin özde uygun olup olmadığını Maltepe-İstanbul Yerleşme bütünü ve Nazım plan ilkeleri genelinde incelemek gerekmektedir. İstanbul Metropolitan alanındaki sanayi bölgelerinin büyük bir bölümü İstanbul-Ankara Otoyolu’nun Gebze’ye kadar olan kesiminde, ve sağlı sollu olmak üzere yer seçmiş ve gelişmiştir. Büyük İstanbul Nazım Planı da bu olguyu kabul etmiş ve sanayiin niteliği çerçevesinde kendi içinde, etrafını kirletmemesi kaydıyle gelişmesini uygun görmüştür.

Nitekim 1/5000 ölçekli Maltepe Nazım İmar Planı, İstanbul-Ankara karayolunun kenarında, bir koridor halinde Sanayi kullanışı öngörmüştür. Bu sanayi çevresini kirletmeyen konut alanlarına zarar vermeyen türden olmalıdır. Aksi halde, bacasından kirli duman çıkan kötü koku neşreden yani çıktıları ve gürültüsü ile çevrede ikamet edenleri rahaatsız eden imalat türleri bu bölgede yer alamaz.

Anlaşmazlık konusu parselin hemen kuzeyinde, Otoyol Sanayi A.Ş.ne ait kamyon fabrikası yerleşmiştir. Bu fabrika, ham ve ara maddeleri diğer imalathanelerden gelen ve temelde bunları işleyip birleştiren ve monte ederek satışa hazır duruma getiren bir özelliktedir. Bu gaye ile tesis te kesme, kaynak ve press yapma, boyama, v.b.makinelerin bulunduğu tesbit edilmiş, kirletici baca, kanal gibi ögeler gözlenmemiştir.

Bu fabrikanın bitişiğinde ve mülkiyeti fabrikaya ait bulunan arazı için Tatbikat planı, fabrikaya hizmet edecek bir depolama pazarlama kullanışı öngörmüştür. 1975 Nazım Planda okul olarak gösterilen bu arazi böylelikle Otoyol Sanayinin bir gelişme alanı olarak değiştirilmiştir. Okul yeri ise depolamanın güneyindeki 56 parsele alınmış ve fabrikadan ayrılmıştır.

Bu değişiklik, okulun İstanbul-Ankara Otoyolundan ve fabrikadan uzaklaşması ve dolayısıyla konut alanlarına yaklaşması açısından olumlu bir gelişmedir.

57 parsel’de depolama olarak belirlenen ve halen yapılmakta olan tesis ise özellikleri gözönüne alındığında Otoyol Sanayi A.Ş.ne ait fabrikanın doğal bir gelişmesi olarak değerlendirilmektedir.

Bilirkişi Kurulumuz, bu depolama Pazarlama tesisinin bölgeye olumsuz etkisi olabileceğini keşif sırasında yaptığı araştırmalarında tesbit edememiştir. …” denilmekte ve sonuç olarak 1/1000 ölçekli Maltepe İmar Tatbikat planında söz konusu taşınmaz ile ilgili değişikliğin şehircilik ilkelerine uygun bulunduğu 1/5000 ölçekli Nazım plan ise 1/1000 ölçekli Tatbikat planı arasındaki farklılığın (arazi kullanım değişikliğinin) planlama sürecinin özelliğinden ötürü olduğu, Tatbikat planının esas alınarak Nazım Planın buna göre yeniden düzeltilmesi gerektiği, farklılığın çelişki olarak yorumlanamayacağı belirtilmektedir.

Yukarıda içeriği açıklanan bilirkişi raporu davanın taraflarına tebliğ edilmiş, davacı ve davalı tarafından bilirkişi raporuna bir itirazda bulunulmamıştır.

Tatbikat planlarının Nazım planlara uygun olarak düzenlenmesi kural ise de, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerle bilirkişi raporunu birlikte incelenmesinden tatbikat planı ile dava konusu parselde öngörülen değişikliğin Şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun bulunduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verildi.