Nazım plan gereğince davacıya ait taşınmazın tatbikat planında da semt spor merkezi olarak belirlenmesi gerektiği
Dava, davacıya ait taşınmazın semt spor merkezi olarak ayrılmasına ilişkin 12.11.1980/günlü 1/1000 ölçekli imar tatbikat planının kendi taşınmazıyla ilgili kısmının davanın özeti bölümünde belirtilen nedenlerle iptali istemiyle açılmıştır.
İmar planları, ülke, bölge ve kent verilerine göre, konut, çalışma ve ulaşım gibi kentsel işlevler ile sosyal ve kültürel gereksinimler var olan ya da bağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi biçimde yerine getirmek ve belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kadastral harita ve kentin gelişmesi de göz önünde tutularak hazırlanır ve koşulların zorunlu kaldığı biçimde ve zamanında Yasalarda öngörülen yöntemlere uygun olarak değiştirilebilir.
Öte yandan, İmar ve Yol İstikamet Planlarının Tanzim Tarzları ile Teknik şartlarına ve Bu İşleri Yapacak Uzmanlarda Aranacak Ehliyete Dair Yönetmeliğin 3.08. maddesinde planlamanın nazım imar planı ve Tatbikat imar planı olmak üzere iki şekilde yapılacağı öngörülmüş, aynı yönetmeliğin 3.09. maddesinde Nazım imar planlarının konut, ticaret, sanayi bölgeleri, yeşil sahalar, iskan dışı sahalar ve bunlar gibi arazi kullanışlarını ana hatlarıyla göstereceği belirtilmiş, 3.12.maddesinde ise Tatbikat imar planının Nazım plan esaslarına göre hazırlanacağı kurala bağlanmıştır.
Olayda, Karabük 1/5000 ölçekli Nazım imar planının 14.12.1977 tarihinde onaylandığı, bu plana göre düzenlenen imar uygulama planlarının 2.2.1979/günlü, 589 sayılı Belediye meclisi kararı ile kabul edilerek 12.11.1980/tarihinde Bayındırlık ve İmar Bakanlığınca onandığı, dava konusu imar uygulama planının onaylandığı tarihe kadar 1977 yılında onanan nazım imar planında da uyuşmazlık konusu taşınmazın semt spor merkezi olarak ayrıldığı, Dairemizin ara kararını cevap olarak davalı Belediye Başkanlığı fen işleri müdürlüğünce gönderilen yazı ile dosyada yer alan öteki belgelerin incelenmesinden anlaşılmış olup, yukarıda değinilen mevzuat hükümleri uyarınca imar tatbikat planlarının Nazım imar planlarına aykırı hazırlanamayacağı cihetle tesis edilen işlemde mevzuata aykırılık görülmemiştir.
Her ne kadar davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile 1/5000 ölçekli Nazım imar planının kendi taşınmazı ile ilgili kısmının iptali talep edilmekteyse de, dosyanın tekemmülünden sonra verilmiş ve talebi genişletme niteliğindeki sözü geçen dilekçedeki istemin bu davada incelenmesine olanak bulunmamaktadır. Zira gerek dava dilekçesinde, gerekse ikinci dilekçede davanın konusu olarak açılan imar uygulama planı gösterilmiştir.
Davacının öteki savları ise soyut ifadeler olup, dava konusu işlemi kusurlandıracak nitelikte değildir. Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verildi.