1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1981/2745 K: 1984/3063 T: 19/11/1984/


Davacıya ait taşınmazın nazım ve uygulama planlarında otopark yeri olarak ayrılmasında kamu yararına, şehircilik ilkelerine aykırılık bulunmadığı

Dava, taşınmazın genel otopark sahası olarak belirlenmesine ilişkin nazım imar planı ile uygulama imar planının davanın özeti bölümünde belirtilen nedenlerle iptali isteğiyle açılmıştır.

Dairemizin kararı üzerine Üye niyabetinde …’ın katılmasıyla oluşan bilirkişi kurulunca yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan raporda; “… Bir kentsel yerleşmenin imar planı hazırlanırken 20 yıllık bir gelecek için o yerleşmenin nüfus projeksiyonları yapılır ve bu nüfusun yaşama, çalışma, dinlenme, ulaşım gereksinimleri tahmin ve hesap edilerek konut, sanayi, ticaret, yeşil ve açık alanlar, sosyal ve kültürel alanlar, ulaşım ve iletişim için gerekli yol, otopark ve diğer sosyal ve teknik alt yapıyı oluşturacak alan ve tesislere plan üzerinde yer tahsis edilir.

Buca Nazım İmar Planı incelendiğinde: Bucanın 20 yıl sonraki gereksinimlerini göz önünde tutan arazi kullanım ve ulaşım planlaması kararlarına ilişkin mekansal düzenlemeler yapıldığını, çeşitli kademelerde bir yol ağı getirildiğini, konut alanları üzerinde farklı yol kademelerine göre yükseklik ve yoğunluk kararları, diğer ifade ile yeni bir kat nizamı belirlendiğini, konut alanları içinde ve yakın çevresinde park, çocuk bahçesi sosyal ve eğitim tesisleri, otopark gibi kamusal hizmet alanları ayrıldığını izlemekteyiz.

Söz konusu adanın yer aldığı 1/1000 ölçekli uygulama İmar Planı paftasını incelediğimizde; bu adanın hemen kuzeyinden geçen ana yol üzerinde ayrılı ve bitişik nizamda 5 katlı yapı yoğunluğu verildiğini, adanın Batı tarafında Belediye Sarayı, cami gibi idari ve sosyal kullanışların yer aldığını, sağ ve alt tarafta ise mevcut bahçeli konut dokusunu da değerlendiren ayrık iki katlı düşük yoğunluklu bir düzenleme yapıldığını tesbit ediyoruz. Konut alanlarında ayrık ve bitişik nizamda orta ve yüksek yoğunluk bölgesinde (3, 4 ve beş katlı bölgelerde) ana yol ve dağıtıcı yollar üzerinde, adalar arası ve ada içine servis yapan cul-de-sac (çıkmaz sokak) ların sonunda GP rumuzu ile gösterilen genel otopark alanları ayrıldığını, oysa ayrık nizam 2 kata kadar izin verilen bahçeli konutlarda genel otoparka ihtiyaç görülmediğini, bu ada/parsellerde özel otoparkların bahçelerinde karşılanacağının varsayıldığını görüyoruz.

Nitekim yerinde yapılan keşif te de 7262 adanın ana yol üstünde 5 katlı bitişik nizam bir yapılaşmanın, sağ tarafında bahçeli tek ve iki katlı mevcut dokunun yer aldığını, sol yanda 14.50 m.lik yoldan cephe alan köşe parseller ile 6 m.lik çıkmaz yolun üst tarafındaki sıvaya, ki bu kısım 5 katlı nizamın hemen arkasındaki parsellerden oluşmakta, bitişik 3 katlı yapılaşma verildiğini, çıkmaz sokağın alt kısmındaki parsellere bitişik 2 kat izni tanındığını tesbit ediyoruz.

Özetle 7262 adanın ana yol tarafında zeminde ticaret olmak üzere 10 parselde yaklaşık 40 daireli, 6 m lik çıkmaz sokağın iki tarafında yer alacak 3 ve 2 katlı 10 adet parselde ve en altta 3 parselde 30 daireli olmak üzere toplam yaklaşık 70 ailenin yaşayacağı bir konut adası oluşturulmaktadır. Adanın sağ tarafındaki bahçeli 6 adet parsel ayrı tutulursa yamuk biçimindeki bu yapı adasında (0,6 hektar) yaklaşık 70 ailenin yaşayacağı varsayılırsa net nüfus yoğunluğu 500 kişi/hektarı geçmektedir. Konut Bölgeleri için bunun yüksek yoğunluk olduğunu söyleyebiliriz. Buca’nın bu yöresinde orta ve üst gelirli ailelerin oturduğu, araca sahipliğinin asgari her 3 aileye bir oto varsayımıyla, 20 ile 25 arasında olacağını da tahmin edebiliriz. Buna göre bu adadan (bahçeli evleri ayrı tutmak kaydı ile) asgari 20 otoluk bir park ihtiyacı ortaya çıkacaktır. Bu otopark ihtiyacının da bu ada içi ve çevresindeki yollar üzerinde karşılanması zorunluluğu ortadadır. Ayrıca adanın üst tarafındaki konut dışı kullanışların doğuracağı otopark talebi de dikkate alınmak durumundadır. 7262 adanın konumu itibarı ile dış taraftaki yollardan tam cephe alanı parsellere bölünmesinin (ve az sayıda konut parseline olanak tanınması için) zorluğu nedeni ile ada içine servis yapacak yaklaşık 55 metre boyunda bir çıkmaz sokak etrafında düzenlenmiş ve adanın iç tarafında otoların manevrasına da imkan verecek bir genel otopark yeri ayrılmıştır. 6 m.lik 55 metre boyundaki bir çıkmaz sokağın sonundaki bu genel otoparkın kapladığı 15 ve 16 parsellerin mesahası (771 m2) dikkate alındığında yaklaşık 20 arabalık bir park yeri imkanı yaratıldığı ve alanın yaklaşık üçte birinde çıkmaz sokağa giren-çıkan otoların manevrasına ve park yerindeki sirkülasyona yarayacağını rahatlıkla ifade edebiliriz.

Sonuç olarak nazım plan kararlarından hareketle adı geçen adanın gösterildiği uygulama imar planında ana yol çıkmaz Sokak çevresindeki yapılaşma kararlarına göre bu ada içinde bir genel otoparka ihtiyaç olduğu açıkça ortadadır. Diğer taraftan bu yapı adası formu itibarıyla iç kısımlara kadar tamamen yapılaşmaya da uygun değildir. Yapı adasının büyük kısmı bitişik nizamda ve yapı/nüfus yoğunluğu yüksek ve sıkışık dokulu bir durumdadır ve yapı adası içindeki konut dokusunu (inşa edilmiş, yapılaşmış alan/boş alan dengesini koruyarak) sağlıklı kılmak zorunludur. Ada içine hizmet verilmesi için servis yolu ve sonundaki otoparka (oto bekleme ve manevra olanağını da düşünerek) ihtiyaç olduğu da açıktır.” denilmektedir.

Yukarıda içeriği açıklanan bilirkişi raporu davanın taraflarına tebliğ edilmiş, davalılar tarafından bilirkişi raporuna bir itirazda bulunulmamış, davacı vekili dilekçe ile, otopark sahası olarak ayrılan yerin 6 m. genişliğindeki çıkmaz sokağın sonundaki parsel olup, sokağın darlığı nedeniyle giriş çıkış yönünden zorluk arz edebileceğini, 20 arabalık otopark sahasının ileride ihtiyacı karşılamayacağını, belediye sahası olarak ayrılan yerin otopark ihtiyacını kendi bünyesi içinde halletmesi gerektiğini öne sürerek itirazda bulunmuşsa da bilirkişi raporunda yer alan açıklamalar ve ulaştığı kesin sonuç karşısında yerinde görülmemiştir.

Dava dosyasındaki bilgi ve belgelerle bilirkişi raporunun birlikte incelenmesinden taşınmazın genel otopark sahası olarak ayrılmasına ilişkin 11.5.1981/onay günlü, 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planında şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verildi.