Kültür ve turizm bakanlığı tarafından onaylanan turizm amaçlı uygulama planının iptali istemiyle açılan davanın Danıştay’da görülmesi gerektiği
Dava, 18.5.1983/onay tarihli, 1/1000 ölçekli Kemer mavizyen imar planının taşınmaz malla ilgili bölümünün iptali isteğiyle açılmış, mahkemece dava konusu işlemde usul ve yasa kurallarına aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 7.maddesinde; turizm bölgelerinde ve turizm merkezlerinde Kültür ve Turizm Bakanlığınca yapılan veya yaptırılan ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığına sunulan planların altı ay, haritalar ve kıyı kenar çizgisinin iki ay içinde onaylanacağı, Kültür ve Turizm Bakanlığının, turizm alanlarında ve turizm merkezlerinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylı nazım imar planına uygun olarak turizm amaçlı imar uygulama planlarını değiştirmeye ve onaylamaya yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
Öte yandan 2575 sayılı Danıştay Kanunun 24.maddesinin (d) bendinde, Bakanlıkların düzenleyici işlemlerine karşı açılacak iptal ve tam yargı davalarının ilk derece mahkemesi olarak Danıştay’da görüleceği belirtilmiştir.
Dava konusu 1/000 ölçekli imar planı, 7.3.1978/tarihinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanan 1/5000 ölçekli Kemer nazım imar planı uyarınca 2634 Kanunun 7.maddesinin 2.fıkrasına göre Kültür ve Turizm Bakanlığınca onaylanan turizm amaçlı imar uygulama planıdır. Uyuşmazlık konusu taşınmaz malın bulunduğu yer anılan Kanununun geçici 3.maddesi gereğince, Turizm İşleri Yüksek Koordinasyon Kurulu tarafından 6.9.1982/günlü, 17804 sayılı Resmi Gazetede ilan edilen turizm alanı içinde kalmaktadır.
Söz konusu imar planının Kültür ve Turizm Bakanlığınca 2634 sayılı Kanunun 7.maddesi uyarınca tesis edilen düzenleyici bir işlem olması nedeniyle buna karşı açılacak iptal davasının görüleceği yer Danıştaydır. Mahkemenin açıklanan gerekçeyle davayı 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15.maddesinin 1.fıkrasının (a) bendi uyarınca görev ve yetki yönünden reddederek dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine karar vermesi gerekirken görev ve yetkisi dışında kalan uyuşmazlık konusu işin esası hakkında karar vermesinde mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyize konu İdare Mahkemesinin kararının 2577 sayılı Kanunun 49.maddesinin 1-a bendi gereğince bozulmasına karar verildi.