Dava konusu parselin bulunduğu sıradaki diğer parsellerde yapılmış olan yapılarda 3 m. arka bahçe mesafesi bırakıldığı anlaşıldığından, yöredeki inşaat nizamının bu şekilde oluştuğunu kabul etmek gerektiği, bu nedenle davacıya verilen inşaat ruhsatının imar mevzuatına uygun olduğu
Dava, inşaat ruhsatı ile bu ruhsatın dayanağı olan belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış İdare Mahkemesinin kararıyla, dosya ve yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte incelenmesinden, dava konusu taşınmazın içinde bulunduğu imar adasının imar planında ayrık nizam 5 katlı konut alanı içinde kaldığı adanın kuzey doğusundaki ilk iki parsel ile batısındaki bir parselde imar planına uygun yapı bulunduğu, bu parsellerin arasında bulunan 3 adet parselde henüz yapı yapılmadığı, 4.parselin de dava konusu taşınmaz olduğu, bu durumda imar yönetmeliğinin 3.13 maddesinde belirtilen “iki yanının teşekkülü” koşulunun gerçekleşmediği, parselin büyüklüğünün de yeterli olması nedeniyle imar yönetmeliğinin 3.01 maddesinde belirtildiği şekilde arka bahçe mesafesinin 7.75 metre olarak bırakılması gerektiğinden 3 metre bırakılması yolundaki encümen kararında ve bu karara dayanılarak verilen ruhsata mevzuata uyarlık görülmeyerek iptal edilmiş, bu karar davalı idare ile müdahil tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu parselin bulunduğu sıradaki diğer parsellerde yapılmış olan yapıların 3 metre arka bahçe mesafesi bıraktıkları anlaşıldığından, yöredeki inşaat nizamının bu şekilde oluştuğunu kabul etmek zorunludur.
Bu durumda belediye encümenince İmar Yönetmeliğinin bina derinlikleriyle ilgili 3.13 maddesi uyarınca teşekkül etmiş nizama uygun olarak dava konusu taşınmazda yapılacak yapının derinliğinin, aynı sırada daha önce yapılmış binaların derinlikleriyle ahenk içinde olmasını sağlamak amacıyla arka bahçe mesafesinin 3 metre olarak belirlenmesinde ve buna göre inşaat ruhsatı verilmesinde imar mevzuatına aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle inşaat ruhsatı ve belediye encümeni kararının iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmadığından bozulmasına, uyuşmazlığın niteliği ve dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler dava hakkında karar vermeye yeterli görüldüğünden, 2577 sayılı Yasanın 49.maddesinin 2. fıkrası uyarınca işin esasının incelenmesine geçilerek yukarıda belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verildi.