2981 sayılı yasanın, 2805 sayılı yasayla tanınan hakların genişletilmiş ve yeni menfaatlerin sağlanmış olması halinde, 2805 sayılı yasa uyarınca başvurulmuş, tesbit ve değerlendirilmesi yapılmış tüm yapılar hakkında da uygulanması gerektiği
Dava, 2885 sayılı Yasa kuralları uyarınca tesbit ve değerlendirilmesi yapılarak ıslah edilmek suretiyle muhafazasına karar verilen taşınmazda bulunan yapı hakkında 2981 sayılı Yasanın uygulanması yolundaki başvurunun ilgili yönetmeliğin 8. ve 10/b. maddeleri gereğince yapının yeniden tesbit ve değerlendirmeye tabi tutulmayacağı nedeniyle reddine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkeme sinin kararıyla, davacının 2805 sayılı Yasaya göre yaptığı başvurunun değerlendirilmesi yapılarak yapının ıslah edilerek korunması yolunda sonuçlandığı, bu durumda 2981 sayılı Yasanın uygulanmasına ilişkin yönetmelik kuralları uyarınca yapının yeniden değerlendirmeye alınmasına olanak bulunmadığı, her ne kadar 2981 sayılı Yasayla davacı lehine bir durum doğmuş ise de, 2805 sayılı yasaya göre sonuçlanan ve değerlendirilen yapılar için bu yasayla getirilen kolaylıktan yararlanma olanağının yönetmelik hükmü ile ortadan kaldırıldığı, yönetmeliklerin iptal edilmedikleri sürece uygulanması gerektiği ve ortada yönetmelik iptaline yönelik bir dava da bulunmadığı belirtilerek reddedilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Önemli olmayan kelime değişiklikleri dışında aynı başlığı taşıyan 16.3.1983/günlü, 2805 sayılı Yasa ile 24.2.1984/günlü, 2981 sayılı Yasa amaç ve kapsam bakımından da hiç bir farklılık göstermemektedir.
2981 sayılı Yasa 2805 sayılı Yasayı yürürlükten kaldırmakta birlikte değişik usuller getirilerek imar ve gecekondu mevzuatına aykırı yapı sahiplerine tanınan hakların kapsamını genişletmekte, istisnalar daraltılmakta, değerlendirme ile mali hükümler açısından farklı bazı düzenlemeler getirmekte ve 2805 sayılı Yasa uyarınca yapılan başvuruların ayrıca bir ücret alınmadan geçerli olduğu kabul edilerek tesbit ve değerlendirmelerin yeni Yasada belirlene usullere göre yapılacağı öngörülmek suretiyle de bir anlamda onun yerine geçeceği veya onun bir devamı niteliğini taşıdığı izlenimini vermektedir.
Her iki yasayla ulaşılmak istenen amaç; imar ve gecekondu mevzuatına aykırı yapıların, istisnalar dışında, ve belli koşullarda, mevzuata uygun hale getirilmiş sayılmasını bir nevi affedilmesini sağlamak olduğuna göre 2805 sayılı yasayı yürürlükten kaldırarak onun yerine geçen ve zaman olarak bir yasada öngörülen süreleri de kapsamına alan 2981 sayılı Yasanın, önceki yasayla tanınan hakların genişletilmiş ve yeni menfaatlerin sağlanmış olması halinde, 2805 sayılı Yasa uyarınca başvurulmuş, tesbit ve değerlendirilmesi yapılmış veya yapılmamış tüm yapılar hakkında da uygulanması zorunluluğu söz konusu yasaların niteliğinin bir sonucudur.
2981 sayılı Kanunun uygulanmasına dair Yönetmeliğin 8.maddesindeki, 2805 sayılı Yasaya göre yapılan başvurulardan ilgili idarelerce tesbit ve değerlendirilmesi tamamlattırılıp muhafazasına veya ıslah edilerek muhafazasına karar verilenlerin dışında kalan, 2805 sayılı yasaya uygun olarak yapılmış başvurular ile 2981 sayılı yasaya göre yapılan başvuruların tesbit ve değerlendirmeye tabi tutulacağı, kuralını önceki yasayla tanınan hakların genişletilmemiş ve yeni menfaatlerin tanınmamış yapılar için konulduğunu kabul etmek gerekir ki böyle bir değerlendirme bir yandan hak sahipleri arasındaki eşitliği, diğer yandan kişilere yeni külfetler yüklenilmesini ve ilgili idarelerin de tekrar niteliğinde olan işlemlerin çoğaltılmasını önlemeyi sağlamış olacak, adalet ve hakkaniyet ilkesine daha uygun düşecektir.
Kaldı ki 2981 sayılı Yasada, 2805 sayılı yasadan yararlanan yapıların, 2981 sayılı yasanın tanıdığı haklardan yararlanmasını önleyen bir hüküm de yer almamaktadır.
Olayda da 2805 sayılı yasaya göre Karayolları kamulaştırma sınırına 15 metre olan mesafe, 2981 sayılı yasayla 10 metreye indirildiğine göre yapının, bu yasa değişikliğinden yararlandırılmak üzere öngörülen usullere uyulması koşuluyla yeniden tesbit ve değerlendirilmeye tabi tutulması gerektiği açıktır.
Açıklanan nedenlerle İdare Mahkemesi kararında isabet görülmediğinden bozulmasına karar verildi.